PDA

Orijinalini görmek için tıklayınız : Sağlıklı yemek takıntı oldu



freestar
28-08-2006, 12:15
Obezite (aşırı şişmanlık) ve anoreksiya (aşırı zayıflama) gibi beslenme bozukluğu hastalıklarına bir yenisi daha eklendi: Ortoreksiya, yani sağlıklı yemek takıntısı.
Modern hayat, beslenme alışkanlıklarını büyük ölçüde değiştirdi. İnsanlar atık eskisine göre daha yağlı ve yüksek kalorili yiyecekler tüketiyor. Kimyasal katkı maddeleri içeren hazır gıda ürünleri de daha fazla tercih ediliyor. Ancak bununla birlikte toplumda bir de sağlıklı beslenme hareketi gelişiyor. Market rafları, yağı ve kalorisi azaltılmış light gıdalar ve organik ürünlerle doluyor. Fast food kültürü insanları obezliğe doğru götürürken, sağlıklı beslenme takıntısı da aşırı zayıflığa yol açıyor. Ortoreksiya bağımlıları, yedikleri ve içtikleri tüm besinlerin doğal ve katıksız olmasına özen gösteriyor. Psikolojik etkiyle ortaya çıkan takıntı, kişiyi fast-food tarzı aşırı yağlı, tuzlu ve şekerli gıdalardan uzak tutarak ilk anda olumlu işlev görüyor. Ancak hastalığa yakalananlar bir süre sonra sağlıksız olduğunu düşündüğü için hiçbir şey yiyemez hale geliyor. Önü alınamayan takıntı gittikçe zayıflayan hastayı ölüme kadar götürebiliyor.

İstanbul Cerrahi Hastanesi’nden Psikiyatri Uzmanı Dr. Bora Telaferli, bu tip hastaların sağlıklı beslenme fikrini abartıp büyük bir takıntı haline getirdiklerini belirtti. Beslenme alışkanlığına dikkat edilmesi gerektiğini vurgulayan Telaferli, “Ancak bu fikir takıntı haline dönüştüğünde hem genel sağlık, hem de ruh sağlığı açısından ciddi sorunlar ortaya çıkıyor.” dedi. Ortoreksiyanın, zayıflama hastalığı olarak adlandırılan anoreksiyadan farklı olduğunu da hatırlatarak, “Anoreksiyalılar mümkün olduğunca az yemek yemeye, ortoreksiyalılar ise yediklerinin mutlaka sağlıklı olmasına dikkat ediyor.” şeklinde konuştu.

Diyetisyen Esra Serinan ise ortoreksiyaya yakalananların önce et ve süt ürünlerinden vazgeçtiğini, daha sonra da birkaç çeşit sebze ve meyveyle yetinir hale geldiklerini aktardı. Bu sebeple vücudun ihtiyaç duyduğu gıdaları alamadığını kaydeden Serinan, “İlk başlarda psikolojik bir rahatsızlık olarak başlayan takıntı, ilerledikçe kişiyi fiziksel açıdan da güçsüz düşürüyor.” açıklamasını yaptı. Ortoreksiyaya bağlı fiziksel problemlerin aşırı kilo kaybıyla başladığını dile getirerek, “Bayanlarda âdetten kesilme, vücutta tehlike doğuracak oranda sıvı kaybı, kronik yorgunluk hali, kansızlık gibi pek çok problem de beraberinde gelir.” uyarısında bulundu.

Psikiyatri Uzmanı Dr. Bora Telaferli’ye göre ortoreksiya ve anoreksiya gibi beslenme bozukluğu hastalıklarının ortaya çıkmasında medyanın rolü büyük. Son yıllarda beslenme, diyet ve zayıflamanın basında en çok işlenen konu haline geldiğini ifade eden Telaferli, “Çoğunlukla reklam amaçlı yapılan ve bilimsel verilere dayanmayan bu tip haberler insanları ister istemez etkiliyor. Bu da takıntıları beraberinde getiriyor.” değerlendirmesini yaptı. Telaferli, “Sağlıklı beslenmeye, diyet yapmaya mutlaka dikkat edin; ama sakın ola dozu kaçırmayın.” tavsiyesinde bulundu.

Genç kızlarda daha fazla görülüyor

Ortoreksiya daha çok gençleri tehdit ediyor. Gelecekte en yaygın hastalıklardan biri olacağı tahmin edilen rahatsızlık genç kızlarda daha çok görülüyor. Sağlıklı beslenme takıntısına yakalananların çoğu satın aldıkları gıda maddelerinin etiketlerini ve kalori tablolarını uzun uzun inceliyor. Lokantalardan ya da başkalarının hazırladığı yemeklerden yemiyorlar. Yemeğin sağlıklı olmasını, lezzetli olmasından önde tutuyorlar. Çoğu vejetaryen olan ortoreksiya hastaları, sebze ve meyveleri de genellikle pişirmeden çiğ yemeyi tercih ediyor.


Ortoreksiyadan kurtulmak için uzman desteği şart

Sağlıklı beslenme takıntısından kurtulmak için uzman desteği gerekiyor. Öncelikle psikiyatri uzmanı ya da psikologlar tarafından hastaya terapi uygulanıyor. Beslenme uzmanları ise hastanın uğradığı fiziksel kaybın telafisini sağlıyor. Hastanın hangi besin gruplarında yetersizlik çektiği tespit edilerek buna uygun bir beslenme programı hazırlanıyor.

Kaynak:Samanyoluhaber