PDA

Orijinalini görmek için tıklayınız : 22/09 Türkiye'de Neler oluyor



muzo
22-09-2006, 10:17
Küçükçekmece'de molotoflu gece
Küçükçekmece'de yanyana 2 eğlence yerine molotofkokteylli saldırıda bulunuldu.
22 Eylül 2006 00:21


Alınan bilgiye göre, İkiteli Caddesi üzerindeki 2 müzikhole giren kimliği belirsiz kişiler, buradaki eşyayı tahrip etti. Eğlence yerlerine molotofkokteyli atan bu kişiler, dışarıda da bazı araçlara zarar verdi.

Bombalı görüntüsü verilmiş bir pankart bırakan saldırganlar, olay yerinden kaçtı. Molotofkokteyllerinin alev alması sonucu çıkan yangın, kısa sürede söndürülürken, eğlence yerlerinde maddi hasar oluştu. Pankartı indiren polis, saldırganların yakalanması için çalışma başlattı.

muzo
22-09-2006, 10:20
Fabrikada yangın: 2 ölü, 31 yaralı
Gaziantep Küçük Sanayi Sitesi'ndeki Tek Akü fabrikasında başladıktan sonra bitişiğindeki 3 fabrikaya da sıçrayan yangında 2 kişi öldü, aralarında bir emniyet müdür yardımcısı ile itfaiye görevlilerinin de bulunduğu 31 kişi yaralandı.
22 Eylül 2006 04:41



Gaziantep Büyükşehir Belediyesi çevre ilçelerdeki itfaiye ekiplerinin de müdahale ettiği yangın 4 saat sonra kontrol altına alınabildi.

Küçük Sanayi Sitesi (KÜSGET) Anafartalar Caddesi’ndeki Tek Akü fabrikasında dün saat 21.00 sıralarında iddiaya göre, gece fabrikada kaçak tiner boşaltımı sırasında meydana gelen patlamanın ardından yangın çıktı. Kısa sürede işyerini alev topuna dönüştüren yangın, bitişiğindeki Akkim, Sarıbaş Lastik ve Volkan Akü fabrikalarına da sıçradı. Alevlerin sıçradığı Akkim'de bulunan kimyevi maddelerin bulunduğu tanklardan birinde de patlama meydana geldi. Patlama sırasında çevre güvenliği ile ilgili çalışma yapan Emniyet Müdür Yardımcısı Bülent Yavaşoğlu ile yangına müdahale eden itfaiye erleri, polis memurları ve işçilerin de aralarında bulunduğu 31 kişi yaralandı, yaşanan arbede sırasında bir çok kişi de hafif şekilde yaralandı.

İKİ CESET BULUNDU

Can pazarının yaşandığı sanayi sitesindeki yangına Gaziantep Büyükşehir Belediyesi ile çevre ilçelerden gelen itfaiye ekipleri müdahale etti. 4 saat süren çabanın ardından işyerlerindeki yangın kontrol altına alındı.

Soğutma çalışmaları sürerken yangının çıktığı Tek Akü Fabrikası'nda iki kişinin yanmış cesedi bulundu. Ölen kişilerin kimlikleri henüz belirlenemezken, yaralılar çeşitli hastanelerde tedavi altına alındı.

"FABRİKA KAÇAK ÇALIŞIYORDU"

Yangında işyeri zarar gören Sarıbaş Lastik Fabrikasının sahibi Ahmet Sarıbaş, yangının başladığı fabrikanın kaçak olarak çalıştığını, gece geç saatlerde fabrika içine sokulan tiner yüklü tankerlerin gizlice boşaltılarak, benzin imal edildiğini öne sürdü. Sarıbaş, “Burada can güvenliği yok. Defalarca şikayet etmemize rağmen hiçbir önlem ve işlem yapılmadı. İşte olanlar oldu. Bu kadar zararı kim ödeyecek” dedi.

Gaziantep Büyükşehir Belediyesi İtfaiye Müdürü Mustafa Karakuş, yangına 43 araç ve 87 personelle müdahale ettiklerini, böylesine büyük bir yangını 4 saat gibi sürede söndürdüklerini söyledi. Olayla ilgili soruşturma başlatıldı.



Hürriyet

muzo
22-09-2006, 10:20
Davul sesi duyulmayacak ilçeler var
İstanbul'da bazı belediyeler, gürültü yaptıkları gerekçesiyle Ramazan'da davulculara yasak getirdi. Gerekçe: Herkesin saati var. İşte İstanbul'da davul çalınmayacak ilçeler
22 Eylül 2006 08:04



Yaklaşan ramazan ayı öncesi yine ramazan davulcusu tartışmaları alevlendi. İstanbul'da bazı ilçelerde ramazan davulcularına yasak getirilirken, bazı ilçeler ise herhangi bir yasağa gerek görmedi.

Davulcu yasağının uygulandığı yerler arasında Eyüp ve Bakıırköy ilçeleri de bulunuyor. Bakırköy ilçesinde, Bakırköy Kaymakamı Dursun Ali Şahin'in başkanlığında konuyla ilgili olarak toplanan komisyona; Bakırköy Beldiye Başkan Yardımcısı Turgay Akbal, İlçe Emniyet Müdürü Olcay Balaban, Bakırköy Belediyesi Zabıta Müdürü Selahattin Günyeli ve Bakırköy Kaymakamlığı Çevre Koruma Ünitesi Müdürü Hasan Hüseyin Dönmez katıldı.

'TUTMAYANA SAYGISIZLIK'
Toplantı sonunda ramazan ayında davulcuların maksatlarını aşarak, örf ve adetlere uygun olmayan şekilde davul çalmalarının vatandaşlarda rahatsızlık yaratması nedeniyle bu uygulama yasaklandı. Ayrıca davulcuların ramazan sonrası evleri gezerek tek tek bahşiş toplamaları da diğer bir rahatsızlık konusu olarak ele alındı. Bakırköy'de ramazan ayı boyunca sokakta davul çalanlarla ilgili olarak İlçe Emniyet Müdürlüğü ve Bakırköy Kaymakamlığı Çevre Koruma Müdürlüğü ekiplerince gerekli engellemelerin ve yasal işlemlerin yapılacağı duyuruldu. Bakırköy Belediye Başkanı Ateş Ünal Erzen de şunları söyledi: "Yurttaşlarımızın isteğini dikkate alarak davul çalmayı uygun görmedik. Bu çağda artık davula gerek yok. Herkesin bir çalar saati var. Oruç tutmayana da saygı göstermek lazım. "

TOPBAŞ: BİR ZORUNLULUK YOK
İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş ise, ille de davul çalınacak diye bir kural olmadığını ifade ederek, "Bu bir gelenektir. Olması zorunlu değildir. Bu gelenek olduğu için olursa güzel olur. Uygulamalar kişilerle alakalıdır. İlla davul çalınacak diye bir kaide yok" diye konuştu.

Hangi ilçelerde yasak gelmedi?

ŞİŞLİ

10 mahallede serbest
Başkan Mustafa Sarıgül (CHP): "Biz 10 mahallemizde davul çalınmasına izin verdik. Bu 10 mahalle de, daha çok gecekondu mahallesi. Bu bölgede davul çalınması bir gelenek olarak kabul görüyor. Diğer 18 mahallemizde ise davul çalınmasını uygun bulmadık. Çünkü buralar, merkezi yerler. 10 mahallede, toplam 22 davulcu görev yapacak. Davul çalınıp çalınmaması, her belediyenin kendi takdiridir."

KÂĞITHANE

'Yasaklanması gereksiz'
Başkan Fazlı Kılıç (AKP): "Bizim ilçemizde alışılmış bir durum vardı, daha önceden de çalınıyordu. O nedenle emniyet ve muhtarlık evraklarını tamamlayan herkese davul çalma iznini veriyoruz. Ramazanla bütünleşmiş bir hadise bu. Ancak her şeyin ölçülü olması lazım. Çevreyi rahatsız etmemesi lazım. Ölçüyü kaçırmadıkça yasaklanmasını gereksiz buluyorum."

PENDİK

'Tamamlayıcı bir örf' Başkanı Erol Kaya (AKP): "Ramazanda davul çalınması tamamlayıcı bir örftür. Ancak davulun ritmi ve çalma süresi önemli. Dinleyenin huzurunu kaçırmamalı, şehir insanına keyif vermeli. Belli bir yerde uzun uzun çalınmamalı ki çevredekilere rahatsızlık vermesin. Bu tür örfler yasakla kaldırılabilir. Ancak bu çoğunluğu da memnun etmez. Böylesi adetleri yasaklamak, şık bir durum değil."

B.ÇEKMECE

'Profesyoneller çalacak' Başkan Hasan Akgün (ANAP): "Biz ilçemizde eğlence yerlerinde çalan profesyonel sanatçıları görevlendirdik. İmamlar onların hangi ritimde çalacağını kontrol ettiler. Şimdi yaka kartlarıyla ramazana hazırlar. Büyükçekmece eğitim seviyesi yüksek bir ilçe. Kimse davul çalınmasından bugüne kadar rahatsız olmadı. Aksine yasak getirsek şikâyetçi olacakların düşünüyorum."

Nerelerde yasak getirildi?

SARIYER

'Saatinizi kurun' Başkan Yusuf Tülün (AKP): "Sarıyer'de ramazan davulu çalmak yasak. Teknoloji çağında yaşıyoruz. Köyde de değiliz. İsteyen saatini, cep telefonunu kurar ya da uyandırma servisine haber verir. Ayrıca kimse yemek yemek için sahur saatini beklemek durumunda değil. Artık ramazan davulları rahatsızlık veriyor. Bu bir nostaljiyse biz bunu ramazan şenliklerinde yaşatıyoruz."

ÜSKÜDAR

'Bu yıl da yasakladık'
Başkan Mehmet Çakır (AKP): "Geçen yıl yasaklamıştık bu yıl da çaldırmayacağız. Davulu vaktinden çok erken, sahura iki üç saat kala çalmaya başlıyorlar. Gereksiz yere vatandaşlar rahatsız ediliyor. Maksadına dönük hizmet alınmıyor. Her önüne gelen çalıyor. Eline davulu tokmağı almakla davul çalmak olmaz. Öte yandan davul sesi, küçük çocukları uyandırıyor, korkutuyor."

(Sabah)

muzo
22-09-2006, 10:22
Turist, hamile eşini döve döve öldürdü

Only the registered members can see the link

Antalya'nın Alanya ilçesine tatil yapmak için gelen Alman turist Andreas Willke (45), hamile eşi Helga Willke'yi (44) döverek öldürdü. Willke ifadesinde, bebeğin kendisinden olmadığını öne sürerek, eşini bu yüzden dövdüğünü söyledi.
22 Eylül 2006 09:46



Willke çifti, bir hafta önce bir haftalık tatil için Alanya'ya gelerek bir otele yerleşti. Alman çift arasında salı günü tartışma çıktı. Öfkelenen Andreas Willke hamile eşinin karnını tekmeleyip yumrukladı. Aldığı darbelerle fenalaşan Helga Willke, düşük yaparak bebeğini kaybetti.

Andreas Willke, bebeği bir poşete koyarak eşiyle birlikte Başkent Üniversitesi Hastanesi'ne gitti. 2 kilo 300 gram olduğu belirlenen bebeğe otopsi yapılırken, Helga Willke yoğun bakımda tedavi altına alındı. İki gündür komada olan Helga Willke, dün öğle saatlerinde hayatını kaybetti.
Gözaltına alınıp Asayiş Şube Müdürlüğü'ne götürülen Andreas Willke, ifadesinin ardından adliyeye sevk edildi. Willke ifadesinde, bebeğin kendisinden olmadığını öne sürerek, eşini bu yüzden dövdüğünü söyledi.



Milliyet