PDA

Orijinalini görmek için tıklayınız : 13/10 Türkiye'de Neler oluyor



muzo
13-10-2006, 10:13
İzmit'te park kavgası: 4 yaralı
İzmit'te, bir minibüsün park edilmesi nedeniyle çıkan tartışma kavgaya dönüştü. Olayda 4 kişi yaralandı.

Maşukiye Beldesi Merkez Caddesi'ndeki olayda, Yılmaz Z. ile Taner T. arasında minibüs park etme yüzünden tartışma çıktı.

Tartışma, tarafların yakınlarının da karışması üzerine kavgaya dönüştü. Kavga sırasında Taner T, tabancayla kendisini darp eden Yılmaz ve Yalçın Z.'ye rastgele ateş etti.

Açılan ateşle Yılmaz ve Yalçın Z, olay yerinde bulanan Savaş T. ile yoldan geçen Zeki Önusta çeşitli yerlerinden yaralandı. Yaralılar, Kocaeli Devlet Hastanesi'nde tedaviye alındı. Taner T. ile kardeşi Şenol T. olay yerinden kaçtı.

muzo
13-10-2006, 10:14
Edirne'de 65 kaçak yakalandı
Edirne'de yasa dışı yoldan Yunanistan'a götürülmek istenen yabancı uyruklu 65 kişi yakalandı.


Edirne Terminali'nde 34 HJM 60 plakalı kamyonu durdurarak, kimlik kontrolü yapmak isteyen jandarma ekipleri, kamyonun kasasında yasa dışı yoldan Yunanistan'a götürülmek istenen yabancı uyruklu 65 kişiyi yakaladı.

Bu sırada ismi açıklanmayan kamyon sürücüsü kaçarken, kaçmaya çalışan 2 kişi de jandarmaya ait narkotik kurt köpeği tarafından yakalandı. Kamyona el konulurken, kaçaklar, Edirne Emniyet Müdürlüğü Pasaport ve Yabancılar Şubesine gönderildi

AA

muzo
13-10-2006, 10:15
Seydişehir'de trafik kazası: 2 ölü
Konya'nın Seydişehir ilçesinde meydana gelen trafik kazasında 2 kişi öldü, 1 kişi de yaralandı. Kazada ilk belirlemelere göre, otomobil sürücüsü ile aynı araçta bulunan bir kadın öldü.


Edinilen bilgiye göre, Konya yönüne giden Halis Ünüvar (57) yönetimindeki 42 K 2785 plakalı kamyonet, Seydişehir-Konya karayolunun 35. kilometresinde, karşı yönden gelen Behzat Bıyıroğlu (30) idaresindeki 42 KK 870 plakalı otomobille çarpıştı.

Kazada ilk belirlemelere göre, otomobil sürücüsü Bıyıroğlu ile aynı araçta bulunan ve ismi henüz tespit edilemeyen bir kadın öldü.

Yaralanan kamyonet sürücüsü Halis Ünüvar ise yoldan geçen bir araç ile Seydişehir Devlet Hastanesine kaldırıldı

muzo
13-10-2006, 21:34
Maganda kuruşunu 4 yaşındaki Ahmet'i buldu
Halkalı'da annesi ile birlikte taksiden inen 4 yaşındaki çocuk, arkadaşı ile kavga eden bir şahsın silahından çıkan kurşunla hayatını kaybetti.


Olay, akşam saatlerinde Halkalı Meydanı'nda gerçekleşti. Edinilen bilgilere göre Sıdıka Kaya, oğlu Ahmet Kaya ve kardeşi Nacide Kaya ile birlikte ev taksidini yatırmak üzere İkitelli'den bindiği taksiden Halkalı Meydanı'nda indi.

Bu sırada, bir minibüsün içerisinde 2 arkadaşı ile alacak-verecek meselesi yüzünden tartıştığı kaydedilen A.G. (Ahmet Gökçe) isimli şahsın, sinirlenerek silahını ateşlediği ileri sürüldü. Silahtan çıkan kurşun, aracın camını kırarak annesi ile birlikte taksiden inen minik Ahmet'e isabet etti.

Taksiden indiği sırada silah sesiyle irkilen Sıdıka Kaya, 4 yaşındaki oğlu Ahmet'in birden kanlar içinde yere yığıldığını görünce şok geçirdi. Yere yığılan minik Ahmet, hastaneye götürülürken annesinin kollarında hayatını kaybetti. Olay sonrası zanlı A.G. kayıplara karışırken, zanlının 2 arkadaşı karakola gelerek teslim oldu.

Maganda kurşunu ile hayatını kaybeden minik Ahmet'in babası Nurullah Kaya, olayı duyunca şoka girdi. Büyük üzüntü yaşadığını söyleyen Nurullah Kaya, "Devletimiz gerekeni yapacaktır. Ben devletimize güveniyorum" dedi.

Ahmet Kaya'nın amcası Ali Kaya ise, olaya tepkisini, "Artık dışarı çıkamaz hale geldik. Ufak çocuklarda bile silah var. Buna bir çözüm bulunması gerekiyor. Küçücük çocuğun ne günahı vardı" diyerek dile getirdi.
Olayla ilgili soruşturma sürüyor.


İHA

muzo
13-10-2006, 21:36
Meryem'in annesinden işkence itirafları Antalya'da, sekreter 24 yaşındaki Meryem Sak'a işkence yaptıkları iddiasıyla tutuklu bulunan patronu Mustafa Hüseyin Kıvrık, annesi Hatice Sak ve kardeşi Ahmet Sak, bugün 4'üncü Asliye Ceza Mahkemesi'nde ilk kez hakim karşısına çıktı.



Teslime TOSUN- Soner KOCAER'in haberi

Kıvrık ve Ahmet Sak, duruşmada susma hakkını kullanırken, Hatice Sak kızına yaptıkları işkenceyi anlatırkenz ağladı. Hatice Sak, “Meryem bir gün bana ‘Anne ben kötü yola düştüm. Pavyonlarda çalışıyorum' dedi. Mustafa Hüseyin Kıvrık ile sürekli tartışıyorlardı. Aralarındaki ilişki, patron- sekreter gibi değildi. Aralarında bir ilişki olduğundan hep şüphelendim ama bana her seferinde Meryem inkar etti” dedi. Meryem Sak duruşmaya katılmazken, avukatı İbrahim Yıldız, Hatice Sak ve Ahmet Sak'ın, Kıvrık'ın etkisi ve baskısı altında bulunduklarını belirterek ifadelerinin ayrı ayrı alınmasını talep etti. Mahkeme, bu talebi reddetti.

Sekreter Meryem Sak'a işkence yaptıkları iddiasıyla tutuklu bulunan bijuteri firması sahibi 58 yaşındaki Mustafa Hüseyin Kıvrık, annesi Hatice Sak ve Akdeniz Üniversitesi Tıp Fakültesi 3'üncü sınıf öğrencisi kardeşi Ahmet Sak, bugün ilk kez hakim karşısına çıktı. 4'üncü Asliye Ceza Mahkemesi'nde görülen duruşmada tutuklu sanıklar Mustafa Hüseyin Kıvrık, Hatice Sak ve Ahmet Sak da hazır bulunduruldu. Kütahya'da olduğu belirtilen Meryem Sak ise duruşmaya katılmadı. Duruşmayı izlemek üzere Mustafa Hüseyin Kıvrık'ın annesi Kadriye Kıvrık, kardeşi 50 yaşındaki Zafer Kıvrık, onun 25 yaşlarındaki adı öğrenilemeyen eşi de Kütahya'dan geldi. Meryem Sak'ı avukatı İbrahim Yıldız temsil ederken, daha önce avukatlığını yapan Mine Çine ile Birgül Köseoğlu'nu duruşmadan bir kaç gün önce azlettiği ortaya çıktı.

Kimlik tespitinin ardından Hatice Sak'ın avukatı Abdullah Boyalı, Meryem'in amcası İlyas Sak'ın kendisinden Ahmet Sak'ı da savunmasını istediğini, Tıp Fakültesi öğrencisi gencin Kıvrık'ın etkisi altında kaldığını, bu yüzden vekilliğini kabul etmediğini açıkladı. Meryem Sak'ın avukatı İbrahim Yıldız da Hatice Sak ve oğlu Ahmet Sak'ın, Kıvrık'ın etkisi ve baskısı altında bulunduklarını belirterek, ifadelerinin ayrı ayrı alınmasını talep etti. Mahkeme, bu talebi reddetti. Ardından ‘hürriyeti tahdit', ‘kasten yaralama', ‘eziyet' suçlamalarından oluşan iddianemenin okunmasıyla duruşma başladı.

SUSMA HAKLARINI KULLANDILAR

Bıraktığı bıyıklarıyla dikkati çeken Mustafa Hüseyin Kıvrık gelecek duruşmaya kadar susma hakkını kullanarak savunma yapmayacağını söyledi. Kıvrık, duruşmada sadece mali durumunu anlattı, aylık 650 YTL emekli işçi maaşı aldığını, 400 YTL kira verdiğini ve iki kızının kendisine muhtaç olmadığını belirtti.

Meryem Sak'ın 'in ayaklarına ve kollarına vurulan zincirleri satın alıp, getirdiği ve yapılan işkencenin ardından Tıp Fakültesi öğrenci olması nedeniyle ayaklarına pansuman yaptığı iddia edilen Ahmet Sak da Kıvrık gibi susma hakkını kullandığını belirterek, “Avukatımla yeterli görüşme yapamadım bu yüzden susma hakkımı kullanıyorum” dedi. Daha önce uzun saçlarıyla dikkat çeken Ahmet Sak'ın saçlarını kısa kestirdiği görüldü. Ahmet Sak, duruşma boyunca, Mustafa Hüseyin Kıvrık'ın peçete üzerine yazıp, yanındaki avukata ulaştırmasını istediği notu avukata ulaştırmaya çalıştı, ancak görevli askerler buna izin vermedi.

‘ŞEFKATLİ BİR ANNEYİM'

Meryem Sak'ın annesi Hatice Sak, duruşmada söz verilince, psikolojisinin çok bozuk olduğunu söyledi. “Başım zonklayarak ağrıyor hakim bey” diyen Hatice Sak, konuşmasına şöyle devam etti:

“Ben Meryem Sak'ın annesiyim. Ben evlatlarına çok düşkün bir anneyim, evlatları için herşeyi yapan bir anneyim. Bugüne kadar da yaptım zaten. Her şeyi baştan anlatacağım size. Eşim İsmail Sak ile Mustafa Hüseyin Kıvrık ortaktılar. Ancak işleri pek iyi değildi. Sonra oğlum Antalya'da burs kazandı ve buraya taşındık. Bizden 15 gün sonra ise Kıvrık evini taşıdı. Eşim Kütahya'ya döndü ve bir daha gelmedi. Bu arada ben çalışmak zorunda kaldım. Evlere temizliğe gittim, çocuk baktım, hasta baktım ama kira, elektrik su gibi faturalar yüzünden yetmeyince yatılı olarak çalışmaya başladım. 6 sene boyunca kimseye muhtaç etmeden çocuklarımı çalışıp büyüttüm. Bu arada Meryem de çalışıyordu. Ben çocuklarının üzerine titreyen, şefkatli bir anneyim. 1996 yılına geldiğimizde Mustafa beyin açtığı işyerine geçtik. Ben pazarlamacı olarak dışarda çalışıyordum. Meryem kasaya bakıyordu, Ahmet ise okuldan gelir gelmez bilgisayarın başına geçer çalışmaya başlardı. Son günlerde kızımın bir sıkıntısı vardı.”

‘MERYEM İNKAR EDİYORDU'

Kıvrık'ın evlerinin tüm masraflarını karşıladığını belirten Hatice Sak, işkence günlerini ise şöyle anlattı:

“Sonra kızımın bu sıkıntısı arttı. Bir gün eve geldiğinde yüzü gözü kan revan içinde, kasıklarında, bacaklarında, yaralar vardı. Sorduğumda ‘Anne ben kötü yola düştüm. Pavyonlarda çalışıyorum' deyince anne yüreğim inanmak istemedi. Ancak bunun doğru olduğunu söyledi. Bu arada Mustafa Hüseyin Kıvrık ile kıskançlık yüzünden aralarında kavgalar başladı. Sürekli tartışıyorlardı. Ben bu durumu kızıma sorunca o da bana aralarında herhangi hissi bir durumun olmadığını söyledi. Ancak aralarındaki ilişki, patron sekreter gibi veya öğretmen öğrenci gibi değildi. Daha sonra kızım geceleri kaçıp pavyonlara gittiğini, borçlu olduğunu ve senet imzaladığını söyledi. Benim koluma zincir, kendi koluna zincir takıp, söylediği pavyona gittik. Adam bizi kovdu. O büyük dayak olayına kadar aralarında bir ilişki olduğundan hep şüphelendim ama bana her seferinde Meryem inkar etti.”

Hatice Sak, kızının ayak ve el tırnaklarının çekilmesi olayını anlatırken zaman zaman gözyaşlarını tutamadı. Hatice Sak, “Ben geldiğimde evde kızım dayak yemiş buluyordum. Onun dövdüğünü biliyordum. Ama kızımı kurtarabilmek için bunu yapıyorduk. Kızım, cinsel ihtiyaçları geldiğinde, geceleri dışarı çıktığını söyledi. Bu yüzden Mustafa bey onu dövmüş. Ben geldiğimde kızımın kanlarını temizliyor, Ahmet'in söylediği ilaçlarla yaralarını temizliyordum. Hasta da baktığım için tecrübeliydim ve kızımı tedavi etmeye çalışıyordum” dedi.

‘KIZIMI DÖVECEĞİNİ ANLADIM'

Kızının Mustafa Hüseyin Kıvrık'la ilişkisinden şüphelendiğini sık sık belirten Hatice Sak, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Kızımı aralarındaki kıskançlıktan oluşan diyaloğu sorduğumda ‘Yok anne öyle bir şey' diyordu. Sonra ‘Anne ben kötü yola düşmek istemiyorum. Beni zincire vur' dedikten sonra ben onu geceleri kendime zincirle bağlıyordum. Bu arada kasadan bir 10, diğeri 5 milyar olmak üzere iki defa para çalınmış. Sonra kızım bir gün ‘Bana Milli Piyongo'dan para çıktı. Bankaya yatırdım. Bankada 680 milyar param var' dedi. Sonra Kıvrık'la Ahmet bankaya gitti. Mustafa eve geldiğinde çok sinirliydi. Meğer Meryem yalan söylemiş, bankadakiler ‘Böyle bir hesap yok' deyince çılgına dönmüş. İçeri girerken kızımı döveceğini anladım ve korkumdamdan görmemek için kaçtım. Sesini duymayayım diye evden çıkıp, bürodaki oğlum Ahmet'in yanına doğru gidiyordum. Ama yarı yolda yüreğim elvermedi, eve döndüm. Geldiğimde Mustafa Kıvrık onu dövmüş ve evden gitmişti. Kızım kanlar içindeydi. Ayaklarının üzerine ayakkabıyla çıkıp çiğnemiş, ellerinin tırnaklarını çekmiş. Yüzü çok kötü haldeydi.”

‘KIVRIK BENİ DE DÖVMÜŞTÜ'

Meryem Sak'ın avukatı İbrahim Yıldız, Hatice Sak'ın ifadesine sık sık müdahale eden Mustafa Hüseyin Kıvrık'ın bu davranışlarını tutanaklara geçmesini istedi. Hakim Faris Özsoy, Kıvrık'ı uyararak, “Sen susma hakkını kullandın ve sustun. Sus” dedi. Bunun üzerine sanık Kıvrık, mahkeme heyetinden özür diledi.

Mahkeme Başkanı Özsoy, anne Hatice Sak'ı, “Yani sen kızını döveceğini bildiğin halde çıktın mı evden?” diye sordu. Anne Sak, “Ahmet'e haber vermeye gittim ben” yanıtını verdi. Mahkeme Başkanı Faris Özsoy'un, dayak olayı sırasında kimseye neden haber vermediğini ısrarla sorduğu anne Hatice Sak, “Mustafa Hüseyin Kıvrık'ın hem benim, hem çocukların üzerinde çok büyük emekleri vardı. Ben ise kızıma bu güne kadar sadece 3 tokat vurdum. O da bana kötü yola düştüğünü söylediği gündü. Bir de Meryem, bizim bu sırrımızı kimsenin bilmesini istemiyordu. Bana ‘Anne ben iki ruhluyum. Yapacağım şeyi ben 5 dakikada yapıp geliyorum. Cinsel ihtiyaç duyduğumda kendimi zaptedemiyorum' diyordu. Hatta kızım ile Mustafa Kıvrık arasındaki hissi ilişki, eşiyle arasında zaman zaman tartışma konusu oluyordu” diye konuştu. Avukat Boyalı'nın sorusu üzerine Hatice Sak, Kıvrık'ın kendisini de dövdüğünü belirterek, “6 yıl önce Antalya'ya geldiğimiz günlerde dövdü. Daha sonraları da birkaç defa tekrarlandı ama benim yediğim dayaklar kızım Meryem'in gibi ağır değildi” dedi.

MERYEM'İN İFADESİ ALINACAK

Mahkeme, tanık olarak dinlenmesi için Mustafa Hüseyin Kıvrık'ın eşi Lilüfer Kıvrık ve kızları Kadriye Arda Kıvrık ile Hatice Esra Kıvrık'ın adresinin tespit edilmesini istedi. Mahkeme, avukatların talebi üzerine Meryem Sak'ın ifadesinin Kütahya'da ayrıntılı bir şekilde alınmasına, tam teşekküllü bir hastanede vücudundaki yaraların hangi aletle yapıldığına dair rapor istenmesine, Meryem Sak'ın davalılardan ayrı ayrı şikayetçi olup olmadığının sorulmasına, hangi pavyona gittiğinin araştırılmasına, tanıkların dinlenmesine, sanıkların ise delilleri karartma ihtimaline karşılık tutuklu hallerinin devamına karar verdi ve duruşmayı erteledi.



Hürriyet

muzo
13-10-2006, 21:37
Çorum'da polis erken davrandı
Çorum'da alacak verecek meselesi yüzünden silahlı kavgaya hazırlandığı iddia edilen 14 kişi güvenlik güçleri tarafından düzenlenen operasyon sonucunda gözaltına alındı.


Çorum'da alacak verecek meselesi yüzünden silahlı kavgaya hazırlandığı iddia edilen 14 kişi güvenlik güçleri tarafından düzenlenen operasyon sonucunda gözaltına alındı.

Edinilen bilgiye göre, dün akşam saatlerinde Anadolu Kıraathanesi önünde aralarındaki alacak verecek meselesi sebebiyle tartışan Fikret L. ile Nevzat Ö, birbirlerini darp etti.

Daha sonra olay yerinden ayrılan şahıslar, telefonla yaptıkları görüşme sonucu Mahsuni Şerif Parkı önünde buluşma kararı aldı. Her iki kişinin, yakınları ile söz konusu yerde silahlı kavgaya karışacağı bilgisini alan polis ekipleri, otomobillerle parka gelen Fikret L. ile beraberindeki İbrahim A., Durmuş E., Halil İbrahim A., Halil D., İbrahim D., Selami D., Ayhan T., Halil G. ve Mesut E.'yi gözaltına aldı. Bu sırada il merkezinde düzenlenen bir başka operasyonda ise polis, Nevzat Ö., Hüsnü G., Ersoy Ş. ve Hüseyin G. isimli şahıslardan oluşan ikinci grubu da gözaltına aldı.

Şahısların arabalarında arama yapan ekipler, 2 adet ruhsatsız tüfek, 1 adet ruhsatsız tabanca, 14 dolu av fişeği, 29 mermi, 3 adet kurusıkı fişeği ve 5 adet bıçak ele geçirdi.

Çorum Emniyet Müdür Yardımcısı ve Basın Sözcüsü İhsan Akyüz, operasyon hakkında yaptığı açıklamada, yakalanan şahısların silahla yaralama, hırsızlık, gasp, fuhuş ve dolandırıcılık suçlarından kayıtlarının bulunduğu söyledi. Şahıslar hakkında "Suç işlemek maksadıyla silahlı örgüt kurmak" suçundan yasal işlem yapıldığını belirten Akyüz, 14 kişinin adli mercilere sevk edildiğini kaydetti.


İHA

muzo
13-10-2006, 21:37
Batman'da dolu hayatı felç etti
Batman'da caddeler yağan dolu ile beyaza bürünürken aniden doluya tutulan vatandaşlar zor anlar yaşadı.


Yılmaz Ekinci'nin haberi

Batman’da bir anda bastıran dolu yağışı hayatı olumsuz etkiledi. Caddeler bir anda beyaza bürünürken yoldan geçen vatandaşlarda zor anlar yaşadı. Batman valiliğinde çalışan personel ve adliyeye gelen vatandaşlar merdivenleri çıkmakta zorlandılar. Kimi vatandaşlar kayarak düşerken kimileride birbirine tutunarak ancak çıkabildi.

VATANDAŞ’IN İMDADINA POLİS YETİŞTİ.

Yağan dolu altında eşi v iki çocuğu ile ıslanan vatandaşa görevli polis, çiftin çocuğunu alarak içeri getirdi. Polis vatandaşların merdivenlerde kaymaması için paspasla merdivenleri temizledi. Ve vatandaşları uyardı.

DOLU YAĞARKEN CEP TELEFONLARI BOŞ DURMADI

Batman valiliğinde çalışan personel ile kapıda görevli polisler dolu yağdığı sırada cep telefonlarına sarılarak dolunun yağışını telefonlarına kayd etmeyi ihmal etmediler. Öğrenciler, vatandaşlar yağan dolu yüzünden zor anlar yaşarken caddelerde kıştan kalma görüntülere sahne oldu. Caddeler beyaza büründü yağan dolu ise paspaslarla temizlendi. Ayakkabıları dolu ile dolan vatandaşlar ise yağışın durmasından sonra bir kenarda ayakkabılarını temizlediler.

TUTUKLULAR ARAÇLARDA MAHSUR KALDILAR

Batman Emniyet müdürlüğü tarafından mahkemeye sevk edilen gözaltında ki vatandaşlar yağan dolu yüzünden polis araçlarında mahsur kaldılar. Polis son anda yağan dolu altında gözaltıları mahkemeye çıkardı. Yaklaşık 15 dakika süren dolu yağışı bir anda etrafı beyaza kapladı.

Haber7