PDA

Orijinalini görmek için tıklayınız : Soba dumanı zehirlenmelerine dikkat



freestar
16-12-2006, 18:01
TRABZON (İHA) - Soba dumanı zehirlenmesinin sık görülen ve çoğunlukla ölümle sonuçlanan bir durum olduğu, böyle bir durumda zehirlenen kişinin hemen açık ve temiz havaya çıkarılması, yere yatırılması ve mümkünse yüksek basınçlı oksijenle solutulması gerektiği belirtildi.

Konuyla ilgili bir açıklama yapan Karadeniz Teknik Üniversitesi (KTÜ) Tıp Fakültesi Göğüs Hastalıkları Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Tevfik Özlü, soba dumanı zehirlenmelerinin her yıl tekrarlanan trajik olaylardan biri olduğunu belirterek, biraz dikkat ve tedbirle bu ölümlerin önüne geçilebileceğini söyledi.

Yatmadan önce, "sabaha kadar sönmesin" diye sobaya atılan kömürün hızlıca yanıp geçmemesi ve sabaha kadar idare etmesi düşüncesiyle sobanın hava giriş ve çıkış delikleri sıkı sıkıya kapatıldığına dikkat çeken Prof. Dr. Özlü, "Bunun sonucunda, sonradan ilave edilen kömür tam tutuşmuyor. Aşırı duman oluşuyor. Duman, çıkış yolu kapatıldığı için sobanın menfezlerinden dışarıya sızıyor. Herkes uykuda olduğundan, bu durum sezilmiyor. Aile fertleri, sızan dumandaki karbonmonoksiti soluyorlar. Hiçbiri uykusundan uyanmadan, tüm aile ölüp gidiyor" dedi.

Soba dumanı zehirlenmesinin sık görülen ve çoğunlukla ölümle sonuçlanan bir durum olduğunu ifade eden Prof. Dr. Özlü, "Duman içerisinde bulunan karbonmonoksit, kokusuz, renksiz öldürücü bir zehirdir. Zehirlenen kişi, bu gazı soluduğunda önce hiçbir şey fark etmez. Karbonmonoksit kısa bir sürede kandaki oksijenin yerini alır ve kurban tatlı bir uykuya dalıp, bir daha uyanamaz. Zehirlendiği aklına gelse bile, bunu fark ettiğinde adım atacak mecali kendinde bulamaz. Aşırı bir yorgunluk, baş ağrısı, baş dönmesi vardır. Olay tesadüfen fark edilse de, geri dönüş her zaman mümkün değildir. Ölüm önlense bile, kalıcı sakatlanmalar olabilmektedir. Böyle bir durumda zehirlenen kişi hemen açık ve temiz havaya çıkarılmalı, yere yatırılmalı, mümkünse hemen yüzde 100 ve hatta yüksek basınçlı oksijenle solutulmalıdır" şeklinde konuştu.

"Kurbanın elini yüzünü ıslatmanın, kolonya dökmenin faydası yoktur" diyen Prof. Dr. Özlü, şu önerilerde bulundu:

"Böyle acı olaylara tanık olmamak için, sobalarda iyi yanan kaliteli kömür ve tutuşturma işlemi için uygun malzeme kullanılmalıdır. İyi yanmayan, tüten, duman yayan yakıtlar zehirlenme nedenidir. Sobalar usulüne göre üstten tutuşturulmalı, üstten ilave kömür atılmamalı ve kömürün yanması bittikten sonra boşaltılıp, yeniden doldurulmalı ve yakılmalıdır. Isıdan tasarruf sağlamak amacıyla, sobanın duman çıkışı asla daraltılıp kapatılmamalıdır. Sobanın hava girişleri tamamen kapatılmamalıdır. Bacalar düzenli aralıklarla temizlenmeli, açık tutulmalı, hava akımına ulaşacak şekilde çevre yapılardan yükseltilmelidir. Gerekirse aspiratörler kullanılmalıdır. Lodos, fırtına gibi hava sirkülasyonunun olumsuz olduğu koşullarda sobalar yakılmamalıdır. Bu tür havalarda, sobalar, yatmadan önce tamamen söndürülmeli ve içindeki yanmış, yarı yanmış kömür, odun gibi yakacak malzemeler dışarıya çıkartılmalıdır. Bazı binalarda bacalar, alttaki daire ile ortak kullanılmaktadır. Bu durumda, tedbirli davranıp sobanızı yakmasanız bile, alttaki komşunuzun sobasından çıkan duman, odanıza geri tepip sizi zehirleyebilir. Şunu unutulmamalıdır ki, soba yanar vaziyette uyunduğunda, asla güvende olunamaz. Gecenin bir yarısında lodosun çıkmayacağını, dumanın geriye tepip odayı doldurmayacağını kimse bilemez."