Giriþ

Orijinalini görmek için týklayýnýz : Rivayetleri Aklamak Adýna, Kur'an a Saygýsýzlýk Yapmayalým.



halukgta
08-04-2017, 19:34
Bizler yaþadýðýmýz yanlýþ inançlarýmýzý, öyle inatla savunmaya geçiyoruz ki, bunun hesabýný inanýn, Allah ýn huzurunda veremeyiz. Aslýnda bir Müslüman olarak iþimiz çok kolayken, kendi ellerimizle zorlaþtýrýyoruz, iþin içinden çýkýlmaz bir hale sokuyoruz. Daha sonrada neyin doðru, neyin yanlýþ olduðu konusunda da karar veremiyoruz.

Allah Kur’an da, inancýmýz ve bu konuda izlememiz gereken yolu anlatýrken, sakýn emin olmadýðýnýz bilginin ardýna düþmeyin der ve emin olacaðýnýz kitabýnda yalnýz Kur’an olduðunu bildirerek, Kur’an ýn ipine sarýlmamýzý emreder. Çok daha açýk bir þekilde Zuhruf 44. ayetinde, SÝZLERÝ KUR’AN DAN HESABA ÇEKECEÐÝM diye de uyarýr. Böyle bir hüküm veren Rabbimiz, Kur’an da hiç bahsedilmeyen, konusu bile geçmeyen, FIKIH inancýnýn dine ilaveleri olan bilgilerden, hükümlerden hesaba çeker mi bizleri? Madem Allah bizleri bu þekilde uyarýyor, bunun tam tersine inancýmýzý yaþamak niye? Ýþte bunu anlamakta zorluk çekiyorum.

Fýkýh inancýnýn çok fazla etkisinde kalan bazý kardeþlerimiz bana, milletin kafasýný karýþtýrýyorsun, ayetleri kendi kafana göre yorumluyorsun diyorlar. Böyle bir yanlýþ yapmaktan Rabbime sýðýnýrým. Dinin anasý, temeli olan Muhkem ayetler adý üstünde muhkem, yani þüphe duyulmayacak kadar açýk ayetlerdir ve bu ayetler yoruma kapalýdýr. Birisi bu ayetler üzerinde yorum yapýyorsa, ayeti amacýndan saptýrýyor demektir. Onun için bizler muhkem ayetler üzerinde yorum yapamayýz, Allah ne emrediyorsa kabul eder ve iman ederiz.

Günümüzde Kur’an ýn yanýnda, týpký Kur’an deðerlerinde olduðunu söyledikleri öyle rivayet bilgilere ve onun kitaplarýna inanýyoruz ki, adeta bu inanç bizleri kâfirlerin safýna doðru itiyor. ALLAH KUR’AN I BEN KORUYORUM DÝYE BÝZLERE BÝLGÝ VERÝR ve bu kitabýn vereceði bilgiler konusunda, emin olmamýzý saðlar. Bunun dýþýndan ise hiçbir bilgiyi, Kur’an ýn onayýndan geçirmeden kabul edemeyeceðimiz konusunda, birçok uyarýlar yapar bizlere. Hatta Kur’an ý kast ederek, hadi bir benzerini getirin bakalým diyerek meydan okur.

Günümüzde batýlý ve hurafeyi savunmak adýna, yaptýðýmýz öyle bir yanlýþ var ki, bizleri günahlarýn ve sapkýnlýðýn zirvesine taþýyor. Hadislere dikkatle yaklaþmalýyýz ve bu bilgiler hakkýnda, mutlaka Kur’an dan onay almalýyýz dedikçe, bazý kiþilerin inanýlmaz sözlerle saldýrýya geçmeleri ve adeta Kur’an ile rivayet hadisleri ayný kefeye koyarak, þirk koþmalarýný üzülerek görmekteyiz. Bu yazýmda bu yanlýþa çok çarpýcý bir örnek vermek istiyorum. Bakýn bir arkadaþlarýmýz, rivayetleri savunmak ve aklamak adýna neler söylüyor.

“Kur’an ýn Allah ýn kitabý olduðuna dair, bir deliliniz var mý? Kur’an da günümüze rivayetlerle gelmiþtir. Hadisler hakkýnda ileri geri konuþuyorsunuz, Kur’an da bir hadis olmadýðýna deliliniz nedir?”

Ben Müslüman ým diyen bir insanýn, söyleyeceði sözler deðildir bunlar. Kur’an ýn Allah katýndan indirildiðine, Kur’an ýn bizzat kendisinden baþka delil arayanlar, zaten Allah ýn istediði gibi iman etmemiþ demektir. Kuþku duyulmadan iman edilecek kitabýn, bilgilerin yalnýz Kur’an olduðunu fark edemeyenlere, elbette gerçekleri anlatmamýz mümkün olamaz. Çünkü peygamberimizde müþriklere bu gerçeði anlatamamýþtý. Onun anlatamadýðýný, bizlerin anlatmasý elbette mümkün olamaz.

Kur’an ýn günümüze, rivayetler yoluyla geldiðini söyleyenlere ve bunlara inananlara þunu hatýrlatmak isterim. BU SÖZLER, ÖNCE ALLAH A VE DAHA SONRA ELÇÝSÝNE ÝFTÝRADIR. Peygamberimiz saðlýðýnda, Allah ýn indirdiði vahiylerin tamamýný kayda aldýrmýþ, yazýya geçirmiþtir. Hatta ilk önceleri yalnýz ezberletildiði halde, daha sonra ezberleyenlerin ölümü, bu yöntemin tehlikeli olduðunu anlamalarý üzerine, tüm ayetler kayda geçirilmiþ yazýlmýþtýr.

Peygamberimizin devrinde ayetler, Mushaf yani kitap haline getirilmemiþtir. Elbette bunun nedeni vardý. Çünkü peygamberimiz yaþýyordu, yaþadýðý sürece vahiy devam edeceði düþüncesi ile birleþtirilip, kitap haline dönüþtürülmemiþti. Mushaf haline getirilmesi dört halife devrinde olmuþtur. Tekrar söylüyorum, vahiylerin tamamý, peygamberimiz tarafýndan saðlýðýnda kayda geçirilmiþtir, onun içinde günümüze rivayetler yoluyla deðil, bizzat kayýt altýna alýnmýþ ve çok daha önemlisi, ALLAH IN KONTROLÜNDE, KORUMASINDA GÜNÜMÜZE KADAR GELMÝÞTÝR.

GÜNÜMÜZE ULAÞAN, RÝVAYET HADÝSLERE GELÝNCE. BU BÝLGÝLERÝN, SÖZLERÝN HÝÇ BÝRÝSÝ PEYGAMBERÝMÝZ TARAFINDAN YAÞADIÐI DÖNEMDE KAYDA ALINMAMIÞ, YAZILMAMIÞTIR. YAZILMIÞ OLSAYDI, HADÝSLER BÝR RÝVAYETE GÖRE DÝYE BAÞLAMAZDI. Bu sözlerin kayda alýnmadýðýnýn, dilden dile nakledildiðinin bir kanýtýdýr, bir rivayete göre diye hadislerin baþlamasý. Lütfen bu konu üzerinde, dikkatle düþünelim. Hatta tam tersine, kendi sözlerinin yanlýþ nakledildiðini gören Allah ýn elçisi, bundan sonra Kur’an dýþýndan bir þey benden nakletmeyin diye uyarmýþtýr. Elbette bunun nedeni, Kur’an ýn kayda geçirilmiþ olmasý, yanlýþ nakledilmesi durumunda, karþýsýndaki kiþinin bu bilginin doðru olup olmadýðýný, kontrol etme þansýnýn olduðu gerçeðidir. Dört halife devrinde de hadisler kayda geçirilmemiþ, hatta peygamberimizin hadis nakli yasaðý, bu dönemde de titizlikte uygulanmýþtýr. Günümüze ulaþan hadislerin ise, peygamberimizin ölümünden ve dinin mezheplere bölünmeye baþlamasýyla, yaklaþýk 250 yýl sonra, halkýn arasýnda dolaþan sözlerin/rivayetlerin bir araya getirilmesi ile oluþmuþtur. SÝZCE BU BÝLGÝLER NE KADAR DOÐRU OLABÝLÝR? BU BÝLGÝLERE GÖRE ÝMANIMIZI YAÞAYABÝLÝR MÝYÝZ? Yaþayamayacaðýmýzý Kur’an söylüyor. Elbette kimin sözlerine inanýlacaðý konusu, sizlere kalmýþtýr. Ýmtihan olmanýn gerçeði de budur.

Ne yazýk ki bugün bizler bu gerçeði anlamak istemiyoruz. Öyle yanlýþlar yapýyoruz ki, cahiliye dönemindeki müþrikleri aratmýyoruz. Atalarýmýzýn inancýný aklamak ve týpký Kur’an deðerini onlara vermek için, Kur’an ýn günümüze rivayetler yoluyla geldiðini, onun içinde rivayet hadislerden þüphe duymamýzýn, yersiz ve yanlýþ olduðunu savunabilmekteyiz. Çok daha ilginci, Kur’an ýn da bir hadis olmadýðýna deliliniz nedir diyebiliyoruz. Hadis kelime anlamý olarak söz, haber, bilgi anlamýndadýr. Kur’an da da geçer, örneklerini verelim.

Casiye 6: Ýþte þunlar, Allah'ýn ayetleridir, onlarý sana gerçek ile okuyoruz. ALLAH'TAN VE O'NUN AYETLERÝNDEN SONRA HANGÝ HADÝSE (SÖZE) ÝNANACAKLAR? (febi-eyyi hadîśin) (Süleyman Ateþ meali)

Araf 185: Onlar göklerdeki ve yerdeki sýnýrsýz hükümranlýk ve nizama, Allah’ýn yarattýðý her þeye, ecellerinin yaklaþmýþ olabileceðine hiç bakmadýlar mý? PEKÝ, BUNDAN SONRA ARTIK HANGÝ SÖZE ÝNANACAKLAR. (febi-eyyi hadîśin ) (Diyanet meali)

Bu ayetlerden de açýkça anladýðýmýz gibi hadis, söz, bilgi anlamýndadýr. Allah da bizlere rehber olacak güvenilecek sözlerin/hadislerin yalnýz Allah ýn hadisleri olduðunu apaçýk söylüyor ve bakýn ne diyor tekrar hatýrlayalým.

—ALLAH’TAN VE O'NUN AYETLERÝNDEN SONRA HANGÝ HADÝSE (SÖZE) ÝNANACAKLAR?

— PEKÝ, BUNDAN SONRA ARTIK HANGÝ SÖZE/HADÝSE ÝNANACAKLAR.

Ama bizlerin uslanmaz nefisleri, atalarýmýzýn inancýný aklamak ve yaþamak adýna, Allah ýn hadislerini/sözlerini görmezden gelerek, Kur’an ýn ayetleriyle, rivayetler yoluyla bizlere ulaþan ve asla emin olamayacaðýmýz sözleri/hadisleri, Allah ýn sözleri/hadisleriyle eþ tutabiliyoruz. Allah bizleri affetsin.

Deðerli din kardeþlerim, ömür hýzla akýp gidiyor. Emaneti teslim etmeden, imtihanýmýzý tamamlamadan önce, gelin yalnýz Kur’an ýn ipine sarýlalým ve onu anlayarak, düþünerek okuyalým. Bizlere öðretilen sözleri/hadisleri de mutlaka Kur’an ýn süzgecinden geçirelim. Kur’an ýn onayýný alan her bilgi, elbette baþýmýzýn tacýdýr, bizlere örnektir. Ama Kur’an dan onay almayan her bilgi de, inancýmýz için fitnedir, bizleri dinden uzaklaþtýrýp, kâfirlerin safýnda yer almamýzý saðlar.

ÝMAN, ÝNANÇ GÜVEN VE SADAKATLE OLUR. BÝZ ÝMAN EDENLER, KUR’AN IN ALLAH KATINDAN GELDÝÐÝNE VE ALLAH TARAFINDAN KORUNDUÐUNA ÝNANDIK, ÝMAN ETTÝK. Kur’an asla rivayet deðil, Allah katýndan bizler için HAK OLAN, ALLAH IN HADÝSLERÝ, SÖZLERÝDÝR. Onun dýþýndan yol gösterici sözler/hadisler aramayalým. ÇÜNKÜ ALLAH KUR’AN IN DIÞINDAN, HADÝSLERE/SÖZLERE SAKIN ÝNANMAYIN DÝYE, BÝZLERÝ UYARMIÞTIR. ALLAH IN RESULÜDE YALNIZ KUR’ANA UYMUÞ VE YALNIZ KUR’AN ÝLE ÜMMETÝNE HÜKMETMÝÞTÝR, LÜTFEN BUNU UNUTMAYALIM. Bakýn Allah ýn elçisi, ben yalnýz bana vahyedilene yani Kur’an a uyarým diyor. Sizler yalnýz peygamberimizin uyduðu vahye uymuyor musunuz? Karar sizlerin.

Ahkaf 9: De ki: Ben peygamberlerin ilki deðilim. Bana ve size ne yapýlacaðýný da bilmem. BEN SADECE BANA VAHYEDÝLENE UYARIM. Ben sadece apaçýk bir uyarýcýyým. (Diyanet vakfý meali)

Ankebut 18: “Eðer siz yalanlarsanýz bilin ki, sizden önce geçen birtakým ümmetler de yalanlamýþlardý. PEYGAMBERE DÜÞEN APAÇIK TEBLÝÐDEN BAÞKA BÝR ÞEY DEÐÝLDÝR.” (Diyanet meali)

Saygýlarýmla
Haluk GÜMÜÞTABAK

Only the registered members can see the link
HALUK GÜMÜŞTABAK/ KUR'AN A DAVET. (Only the registered members can see the link)
BATILDAN UZAK, İSLAMI YAŞAYABİLMEK. (Only the registered members can see the link)
Only the registered members can see the link