PDA

Orijinalini görmek için tıklayınız : 29/12 Türkiye'de Neler oluyor



muzo
29-12-2006, 09:06
Sanal şeyhin gerçek oyunu

Sanal ortamda kendini şeyh olarak tanıttığı kişileri dolandırmak suçundan yargılanan B.A. hakim önündeydi.

Balıkesir'de, yaklaşık 8 ay önce polisin gerçekleştirdiği bir operasyonla yakalanan ve internet üzerinden birçok kişiyi müridi haline getirip dolandırdığı iddia edilen Hans Von Ayberg takma isimli şahıs ile öğretim üyesi ve tutuksuz yargılanan 5 sanık hakim karşısına çıktı.

Balıkesir Ağır Ceza Mahkemesi'nde 3 saat süren duruşmanın sonunda mahkeme, 2 çocuk annesi M.A.'yı ikametinin belli olması, hakkında ileri sürülen suçlarla ilgili yeterli delil bulunmaması gerekçesiyle tahliye ederken; internet şeyhi olduğu ileri sürülen B.A.'nın ise deliller tam olarak toplanmadığı için tutukluluk halinin devamını kararlaştırdı.

Balıkesir Cezaevi'nde 7 aydır tutuklu bulunan B.A., mahkemede yaptığı savunmasında, kendisinin kimseyi dolandırmadığını ileri sürerken, eşiyle ortak hesabında tespit edilen paraları sevenlerinin kendisine yardım için karşılıksız olarak gönderdiğini anlattı. 60 yaşında olduğunu ve bugüne kadar 19 kitap yazdığını belirten B.A., internetin gelmesiyle beraber yazılarını internet ortamına aktardığını, fikir ve düşüncelerini paylaşan bir düşünce ortamında sohbet grubu oluştuğunu söyledi. B.A.'nın kendisinden 26 yaş küçük olan eşi M.A. da, kimseyi dolandırmadığını, kimseyi tanımadığını, sadece eşiyle ortak hesaplarının bulunduğunu, eşinin bu hesaba gelen paralarla muhtaç kişilere yardım ettiğini söyledi. M.A., eşiyle güvenlik sebebiyle 4 yıldır ayrı yaşadıklarını da söyledi. B.A., gizli örgütlerin kendisini izlediğini, ailesinin sürekli tacize uğradığını, bunun için mobil bir yaşam sürdüğünü, bu sebeple de sürekli nakit para ihtiyacı olduğunu söyledi. Aylık gelirinin 3-4 bin YTL olduğunu belirten M.A. da bin 900 YTL maaş aldığını belirtti.

DÜZENLİ OLARAK PARA VERMİŞLER

Mahkemeye mağdur sıfatıyla davet edilen 12 kişi ise, söz konusu çiftten şikayetleri olmadığını, B.A.'ya daha rahat ve iyi bir yaşam sürmesi için karşılıksız olarak düzenli şekilde para yardımında bulunduklarını belirtti. Öte yandan B.A.'dan, onunla birlikte tutuksuz olarak yargılanan müşteki sanıklar H.Ü., A.T., E.B., K.Ü.A. isimli şahıslar, dolandırıldıklarını iddia ederek şikayetçi oldu. B.A., mahkeme heyetinin sorusu üzerine mesleğini, 'Araştırmacı gazeteci-yazar ve müzisyen' olarak yazdırdı. Şahıs, bazı büyük gazetelerde genel yayın yönetmenliği yaptığını da ileri sürdü.

B.A., mahkeme başkanının Bursa'dan getirilen ve Balıkesir girişinde eşi M.A.'ya teslim edildiği ileri sürülen 100 bin dolar ile ilgili sorusuna, bu parayı kendisine ev almak için borç aldığını söyledi. B.A.'nın daha önce bu parayı sevenlerinin bağış olarak kendisine verdiği şeklindeki ifadesini, borç aldığı şeklinde değiştirdiği kayıtlara geçti.

Hakkında çıkan haberlere de tepki gösteren B.A.'nın avukatlarından Emrullah Özer, iftiraların yer aldığını ileri sürdüğü gazeteler hakkında tazminat ve ceza davaları açacaklarını belirtti.

Akşam geç saatlerde biten mahkemeden sonra tahliyesini değerlendiren M.A., bu kararı zaten beklediğini söyledi. Avukat Emrullah Özer, internet üzerinden toplanan para miktarının 500 bin YTL olmasının sadece bir iddia olduğunu, ispat edilmesi gerektiğini söylerken, 100 bin dolarınsa borç olarak alındığını, müvekkilinin bu parayı geri ödeyeceğini söyledi.
Mahkeme heyeti, bir sonraki duruşmanın 26 Ocak 2007 tarihinde yapılmasını kararlaştırdı.

muzo
29-12-2006, 09:07
5 yıldızlı otelde havlu cinayeti

Antalya'nın turizm beldesi Belek'teki 5 yıldızlı otelde seminere katılan ilaç mümessilleri 26 yaşındaki Osman Yalçınkaya ile 24 yaşındaki Mahmut Akdan arasında, havlu kaybolması yüzünden çıkan tartışma cinayetle noktalandı.

Osman Yalçınkaya, otel odasında kırıp şarap bardağı ile Mahmut Akdan'ın boğazını kesip öldürdü.


Maritime Pine Beach Otel'deki olay, dün gece geç saatlerde meydana geldi. Bir ilaç firmasınca düzenlenen 4 günlük seminere katılan ilaç mümessilleri, programın son günü olan dün akşam gala yemeği ve eğlenceye katıldı.

Yemek öncesi otelden hatıra olarak almak istediği havlunun kaybolduğunu söyleyen Erzurumlu Osman Yalçınkaya, yine kendisi gibi Erzurumlu olan iş arkadaşı Mahmut Akdan'dan şüphelendi. İki arkadaş arasında başlayan tartışma, gala yemeğine gitmeye hazırlanan diğer arkadaşları tarafından önledi.

Gala yemeği ve düzenlenen eğlencede hem Osman Yalçınkaya hem de Mahmut Akdan alkol alınca, kaybolan havlu yüzünden yine tartışmaya başladı. Karşılıklı hakaret ve küfürleşmeye varan tartışmanın ardından araya girenlerce sakinleştirilen Yalçınkaya ve Akdan odalarına çekildi.


Odasında bir süre kalan Mahmut Akdan, kendisini havlu hırsızlığı ile suçlayan Osman Yalçınkaya'nın odasına gidince iki iş arkadaşı arasında kavga çıktı. Osman Yalçınkaya, eline geçirdiği şarap bardağını kırarak odasına giren Mahmut Akdan'a saldırdı. Kısa süreli boğuşmanın ardından, kırık şarap bardağı ile Akdan'ın boynu kesildi.

Kanlar içinde kalan Mahmut Akdan, “Bunun hesabını sana soracağım'' diye bağırarak lobiye inerken, Osman Yalçınkaya da çevredekiler ve otel görevlileri tarafından olay yerinden uzaklaştırıldı.


Çağrılan ambulansla Özel Aspendos Hastanesi'ne kaldırılan Mahmut Akdan, aşırı kan kaybından hayatını kaybetti. Ceset, otopsi için Antalya Adli Tıp Kurumu'na gönderildi.


Osman Yalçınkaya ise jandarma tarafından gözaltına alınırken, seminere katılan ilaç mümessilleri, işlenen cinayetin şokuyla sarsıldı.

Kaynak:Milliyet

muzo
29-12-2006, 09:08
Flaş!.. Tunceli’de 1 asker şehit oldu

Tunceli'de bir askeri aracın devrilmesi sonucu 1 astsubay şehit oldu, 2 astsubay hafif yaralandı.

Terör örgütüne yönelik operasyona giden askeri birlikten bir araç, Tunceli-Ovacık karayolu Torunoba mevkisinde yolun kaygan olması nedeniyle şarampole devrildi.

Kazada, kimliği henüz açıklanmayan bir astsubay şehit oldu, 2 astsubay hafif yaralandı.


AA

muzo
29-12-2006, 09:08
Kazayla kendini vurdu

Samsun'da, henüz bilinmeyen bir nedenle tartıştığı akrabasını tabancayla yaralayan kişi, kendisini de kazayla vurdu.

Belediyeevleri Mahallesi'nde Necdet B. (29) ile akrabası Mehmet Ali Uzun (35) arasında, henüz bilinmeyen nedenle tartışma çıktı. Kavgaya dönüşen olayda Necdet B, akrabası Uzun'u tabancayla sol dizinden yaraladı. Necdet B, tabancasını beline koyarken, silahın aniden ateş alması sonucu kendisini de kazayla bacağından yaraladı.

Yaralılar, Samsun ve Gazi Devlet Hastanelerine kaldırıldı. Necdet B, tedavisinin ardından gözaltına alındı.


AA

muzo
29-12-2006, 09:09
Öğrenciye profesör dayağı

Selçuk Üniversitesi öğrencisi Erkan Depdep, derste Prof. Dr. Ali Arslan Sinan'ın kendisini dövdüğü iddiasıyla şikayet dilekçesi verdi...

Konya'daki Selçuk Üniversitesi Fen- Edebiyat Fakültesi Matematik Bölümü öğrencisi 21 yaşındaki Erkan Depdep, derste Prof. Dr. Ali Arslan Sinan'ın kendisini dövdüğünü ileri sürerek, Rektörlüğe şikayet dilekçesi verdi. Rektörlük, olayla ilgili soruşturma başlattı.

Geçen cuma günü, üniversitenin Alaaddin Keykubat Kampusu Fen Edebiyat Fakültesi binasındaki 1'inci sınıf dersiliğinde öğrencilerden Erkan Depdep, iddiaya göre üstündeki lambadan parladığı için Prof. Dr. Ali Arslan Sinan'ın tahtaya yazdığı ders notlarını göremediğini iletti, hocasından yazıları diğer tarafa yazmasını istedi. Depdep, bunun üzerine Prof. Dr. Sinan'ın kendisini tahtaya çağırdığını ve 35 öğrencinin önünde tokatladığı için sınıfı terkettiğini ileri sürdü. Erkan Depdep, daha sonra Rektörlüğe şikayet dilekçesi verdi. Rektörlük şikayet üzerine soruşturma açtı.

Prof. Dr. Sinan'ın kendisine tokat vurduğunu iddia eden Kahramanmaraşlı öğrenci Erkan Depdep, şikayet dilekçesinde şöyle dedi:
“Prof. Dr. Ali Arslan Sinan, tahtanın sol bölümüne ders notlarını yazmaya başladı. Ben ise sınıfın orta bölümlerinde oturuyordum. Lambanın ışığı tahtanın bir bölümünü parlattığı için hocanın yazdığı ders notlarını göremiyorduk. Prof. Dr. Sinan'dan notları tahtanın parlamayan diğer bölümüne yazmasını istedim. Bunun üzerine beni tahtaya çağırıp, ‘Hadi göster bakalım, notları nereye yazmamı istersin?’ dedi. Ben de tahtanın parlamayan diğer bölümünü elimle gösterip ‘Hocam bu bölüme yazarsanız görebiliriz’ dedim. Prof. Dr. Sinan, bu cevabı alır almaz sınıftaki arkadaşlarımın önünde yüzüme sert bir tokat attı. Şikayetçiyim.''

‘DAYAK YEMEYE GELMEDİM’
Erkan Depdep, kendisiyle görüşen DHA muhabirine ise “Tokadı yediğim anda neye uğradığımı şaşırdım ve şoke oldum. Hiç beklemediğim bir hareketti. Hoca, kendisiyle alay ettiğimi sanmış olmalı. Oysa gerçekten de parlayan tahtadan notları göremiyorduk. Tokat yememe rağmen hocaya saygıda kusur etmedim ve izin alarak dışarı çıktım. Arkadaşlarımın önünde küçük düştüm, gururum incindi. Ben üniversiteye dayak yemeye gelmedim. Hiçbir öğretim görevlisinin üniversite öğrencisine vurmaya hakkı yok'' dedi.

PROF. DR. SİNAN: VURMADIM, İTTİM

39 yıllık öğretim görevlisi, evli ve 3 çocuk babası Prof. Dr. Ali Arslan Sinan ise olayı şöyle anlattı:
“Derse girdiğimde arka tarafta oturan 3- 4 öğrencinin kendi aralarında konuştuğunu gördüm. Ders dinlemeye pek niyetleri yoktu, bir kaç kez baktım ama pek oralı olmadılar. Dersi anlatmaya başladıktan bir kaç dakika sonra aralarından biri bana, ‘Hocam tahtanın o tarafında görmüyoruz, diğer tarafa yazar mısın?’ dedi. Ben de tahtaya çağırıp, ‘Neresi gel bakalım göster’ dedim. Zaten dersle de tahtayla da ilgilendiği yoktu. Not da almıyordu. Şamata yaptığını düşünüp, ‘Yaptığın doğru bir şey değil, hadi git’ diyerek elimle yüzünü itekledim. Daha sonra kendisi dışarı çıkmak istediğini söyledi. Ben de ‘Dersi dinlemiyorsun madem, çık git’ dedim. Öğrenciye başka bir darbem olmadı. Şikayet dilekçesi verdiğini duydum.'' Olay anında sınıfta bulunan öğrenciler de Prof. Dr. Sinan'ın, arkadaşları Erkan Depdep'in kendisiyle dalgğa geçtiğini sandığını söyledi. Bu öğrenciler, “Hoca, Erkan'ı tahataya çağırıp, çok sert şekilde yüzüne vurdu. Erkan, neye uğradığını şaşırdı ve sınıftan çıktı. Arkadaşımız dersleri kaynatmaz. Üstelik de notları son derece iyidir. Sınıfın en başarılı öğrencilerinden biridir'' dedi.

SORUŞTURMA BAŞLATILDI
Erkan Depdep'in konuyla ilgili şikayet dilekçesi vermesinin ardından Selçuk Üniversitesi Rektörlüğü, suçlanan Prof. Dr. Ali Arslan Sinan hakkında soruşturma başlattı.

Rektör Prof. Dr. Süleyman Okudan, “Öğrencinin dilekçesi üzerine adı geçen öğretim üyesi hakkında soruşturma başlattık. AB'ye hazırlandığımız bu günlerde bir üniversite öğrencisinin dövülmesini kesinlik tasvip etmemiz mümkün değil. Herkes gibi ben de bir eğitimci ve rektör olarak bir öğrencimin dövülmesini asla hazmedemem'' dedi.

Selçuk Üniversitesi'nin, öğrencilerin özgürce yaşayabildiği, Atatürk ilkelerine bağlı, her görüşe açık, şeffaf bir üniversite olduğunu kaydeden Rektör Prof. Dr. Okudan, “Bizim için öncelikle öğrencilerimizin huzuru ve mutluluğu gelir. Konuyla ilgili gerekli belge ve bilgileri Fen-Edebiyat Fakültesi Dekanlığı’na gönderdik. Prof. Dr. Sinan hakkında gerekli soruşturma başlatılmıştır'' diye konuştu.

Olayı soruşturmakla görevlendirilecek yetkililer, önümüzdeki günlerde hem öğrenci Erkan Depdep, hem de Prof. Dr. Sinan'ın ifadesini alacak, olay anında sınıfta bulunan öğrencilerle de görüşecek.


Milliyet