PDA

Orijinalini görmek için tıklayınız : Büyük Taarruzun Yıl Dönümü



rselturk
26-08-2024, 22:51
Davet
Dörtnala gelip Uzak Asya'dan

Akdeniz'e bir kısrak başı gibi uzanan

bu memleket, bizim.
Bilekler kan içinde, dişler kenetli, ayaklar çıplak

ve ipek bir halıya benzeyen toprak,

bu cehennem, bu cennet bizim.
Kapansın el kapıları, bir daha açılmasın,

yok edin insanın insana kulluğunu,

bu dâvet bizim…
Yaşamak bir ağaç gibi tek ve hür

ve bir orman gibi kardeşcesine,

bu hasret bizim…


Nâzım Hikmet
Bu dizelerde geçen kavramların gerçek yaşamda vücut bulması dileklerimle...Büyük Taarruzun yıl dönümü hepimize kutlu olsun!..

korfez41
31-08-2024, 20:37
Atatürk, 30 Ağustos 1924'te Dumlupınar’da Çal Köyü yakınlarında Zafer Bayramı’nın yıldönümü dolayısıyla yaptığı konuşma ile milli mücadelenin hangi milli amaçlar için yapıldığını vurgulamıştır. Bu amaçların bağımsızlık, milli egemenlik, laiklik, kadın-erkek eşitliği, milli ekonomi olduğu görülebilir.

Büyük Taarruz, Kurtuluş Savaşı sırasında Türk ordusunun işgalci kuvvetlere kesin ve son hamleyi gerçekleştirmek ve düşman birlikleri Anadolu’dan atmak için planlanmış gizli bir harekâttı. Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin 20 Temmuz 1922'deki oturumunda kendisine dördüncü kez Başkomutanlık yetkisi verilen Mustafa Kemal Atatürk, taarruz kararını Haziran ayında aldı ve hazırlıkları gizli olarak yürüttü. Büyük Taarruz, Ağustos’un 26'sını 27'sine bağlayan gece Afyon’da başladı, Aslıhan civarında kuşatılan düşman birliklerinin, Mustafa Kemal Paşa’nın idare ettiği Dumlupınar Meydan Muharebesi’nde imha edilmesi ile Türk ordusunun zaferiyle sonuçlandı.

30 Ağustos Zafer Bayramı, ilk olarak 1924'te Dumlupınar’ın Çal Köyü yakınlarında Cumhurbaşkanı Mustafa Kemal’in katıldığı bir törenle ‘’Başkumandan Zaferi’’ adıyla kutlandı. Zaferi kutlamak için iki yıl beklemenin nedeni ise, 1923 yılının yeni Türkiye için hem ulusal hem de uluslararası alanda yoğunluğun fazla olmasındandı. Dumlupınar’ın Çal Köyü’nde gerçekleşen ilk törende Mustafa Kemal, milli ruhun canlı tutulmasının önemini vurguladı ve ‘’Meçhul Asker Abidesi’’nin temelini eşi Latife Hanım ile beraber attı.

alıntıdır