COEMAR
06-01-2007, 18:24
İsveçli otomobil devi Volvo, Ocak 2007'de Detroit Motorshow'da sergileyeceği Volvo XC60 Concept ile gelecekteki marka imajı ve tasarım felsefesi hakkında çok önemli ipuçlarını dünya kamuoyuyla paylaşıyor. Only the registered members can see the link
Only the registered members can see the link
Bu konsept otomobil sadece gelecekte üretilecek olan XC modelleri için bir ön görünüm olmakla kalmıyor, aynı zamanda geleceğin Volvo otomobillerinin yeni tasarım felsefesinin izlerini taşıyor.
Volvo'nun yeni konsept otomobili XC60'ın tasarımı Volvo Cars Tasarım Şefi Steve Mattin ve ekibinin imzasını taşıyor. XC60 Concept'i tasarlarken tek bir hedefe odaklandıklarını belirten Steve Mattin, "Geçmiş yıllarda İskandinav öğelerini tasarım felsefemize başarıyla aktarmayı başarmıştık. Bunun sonucunda da yüksek seviyede prestije sahip, zamana meydan okuyan ve fonksiyonel bir zarafet yansıtan araçlar ürettik. Şimdi artık yeni bir model geliştirme aşamasına adım atarak tasarım felsefemize kelimenin tam anlamıyla hacim kazandırıyoruz. Bu yeni tasarım çizgimizde aracı ilk kez gören birisinin gözlerini ayıramadığı anlamlı ve etkileyici şekilleri ön plana çıkartıyoruz. Eğer bugün biri, 'Bir Volvo'yu elli metre öteden tanırım' diyorsa, benim hedefim bu ifadede yer alan mesafeyi yüz metreye çıkartmak" dedi.
Detroit Motorshow'da sergilenecek olan parlak bronz renkli XC60 Concept, iki farklı otomobil konseptini aynı çatı altında birleştiriyor. Crossover aracın tasarım dili, alt kısmın güçlü ve kaslı görünümü, aracın yerden yüksekliği ve büyük çaplı tekerlekleri sayesinde kendinden emin ve amacına uygun bir varoluş sunabilirken, diğer taraftan XC60 Concept'in bel hizasının üst kısmı da sportif ve zarif bir coupe otomobilin karizmasını oluşturuyor.
Radyatörde büyütülmüş marka amblemi
İki yıl önce Volvo'nun geleneksel demir sembolü 'Iron Mark', ufak değişiklikle yeniden kullanılmaya başlanmıştı. Açılmaya göre, logo, Volvo XC60 Concept'te ise marka imajını güçlendirmek için biraz daha büyütüldü. Trapez şekilli radyatör ızgarasında bulunan bu amblemin görsel odak noktası olması, Volvo'nun geleceğe bir adım daha attığını gösteren bir sinyal olarak algılanıyor. Radyatör ızgarasının iki yanına eğimli bir şekilde yerleştirilen park lambaları da gelecek nesil Volvo'ların genlerini yansıtıyor. Karakteristik far şekli ve keskin hatlara sahip ön kısımla bir yandan özgün bir karakter ve dayanıklılık ifadesi oluşturulurken, V şekilli motor kaputu bu tasarım unsurunu daha da destekliyor. Aracın genel şekliyle bütünleşen gövde altı panelleri her ne kadar Volvo XC60 Concept'in bir crossover olduğunu açıkça vurgulasa da, araç aslında her yönüyle şehir trafiği için tasarlanmış. Volvo XC60 Concept'de, 20 inç'lik jantlar, geniş çamurluklar ve alüminyum yan çıtalar kullanılıyor. Bu sayede karoserin alt kısmı güçlü ve kaslı görünüm sunarken, zarif yan cam tasarımı ve keskin hatlı tavan çizgisi sportif bir coupe ifadesi yansıtıyor.
Volvo XC60 Concept'in arkadan görünümü de, Volvo'nun yeni tasarım felsefesinin hangi yönde ilerlediğini net bir şekilde gösteriyor. Büyük fren lambaları bir yandan markaya özgü karoserin geniş omuz çizgisini ön plana çıkartırken, diğer taraftan trapez şekilli bagaj kapağı, cam kullanılarak üretilen Volvo C30 bagaj kapağının gelişmiş bir versiyonunu temsil ediyor. Bu keskin ve özel görsel öğeye kayda değer teknolojik çözümler eşlik ediyor. Örneğin bagaj kapağının alt kısmı dışa doğru çıkarak, üst kısmın üzerine gelecek şekilde açılıyor ve bu sayede bagaj kapağının tamamını kaldırmaya gerek kalmadan bagaja küçük eşyaların yüklenmesi kolaylaştırılmış oluyor. Ayrıca bagaj kapağının üst kısmı da bağımsız bir şekilde açılabiliyor. Bir başka yenilik de bagaj kapağının koyu renkli alt kısmında bulunuyor. İçeriden bakıldığında şeffaf olan bu bölümden sürücü sınırlı miktarda da olsa aracın hemen arkasını görme şansına sahip oluyor. Volvo XC60 Concept'in tavanı da koyu tonda bir cam yüzeyden meydana geliyor ve şeffaf tavanda Y harfi şeklinde taşıyıcı unsur bulunuyor. Bagaj kapağındaki yeni Volvo yazısı da Volvo'nun yeni tasarım felsefesini yansıtıyor. Daha fazla harf aralığı ve daha belirgin yazı tipi kullanılarak tasarlanan yeni Volvo yazısı, bundan sonra tüm modellerde kullanılacak.
İleri teknolojiyle donatılmış zarif iç mekan
Volvo XC60 Concept, dış görünüşü kadar, iç mekan olarak da özgün ve yenilikçi özellikler taşıyor. İç mekanda fonksiyonel kokpit, akıcı şekiller, zarif ve ince ön-arka koltuklar ve alüminyumla deri kombinasyonundan meydana gelen malzeme karışımı dikkat çekiyor. İç mekanın üst kısmında İskandinav açık tonları hakimken, alt kısımda buna kontrast oluşturacak şekilde espresso rengi kullanılıyor. Otomobilin içindeki ışık ortamı oluşturulurken, sıcaklığa ve fonksiyonelliğe önem verildiği kadar, yeterince heyecan verici olmasına da dikkat edilmiş. Volvo XC60'da görev yapan dairesel analog takometrenin iki yanında birer dijital gösterge bulunuyor. Aracın, gösterge tablosu ve direksiyonu, orta konsolla uyumlu bir bütün oluşturuyor. Orta konsol ise, sürücüye dönük bir açı ile kullanımda büyük bir konfor sağlıyor. Ayrıca orta konsolun, güncel Volvo modellerinden daha da ince bir yapıya sahip olması, daha çok eşyaya yer açılması anlamına geliyor.
Beyaz renkli orta konsol, iPod 'un yüzeyini andırıyor ve asimetrik şekil metal çerçeve ile daha fazla vurgulanıyor. Tam olarak yüzeye entegre düğme birimleri, şeffaf bilgi ve navigasyon ekranı sadece sistem aktif hale getirildiğinde görülebiliyor. Ayrıca start aşamasında, tıpkı ön konsoldaki çevirmeli düğmelerde de olduğu gibi titreyen bir ışık görülüyor. Otomobilin tasarımcısı Steve Mattin, orta konsol için, "Sistemin temelinde arkadan projeksiyon yer alıyor. Bu da orta konsolu iç mekanın en önemli unsuru haline getiriyor" açıklamasını yapıyor. XC60 Concept'i yaratan mühendisler ve tasarımcılar, aracın vites kolunu hazırlanırken de yaratıcılir, geniş çamurluklar ve alıklarını gösterdiler. Vites kolu, ışık ve ses teknisyenlerinin kullandığı ses düğmelerini andırıyor.
İnce yapılı koltuklar
Volvo, ergonomik koltuk tasarımıyla da dünyada ün salmış bir marka olma özelliğini taşıyor. Volvo XC60'ta bu özellik asimetrik ve ekstra ince yapılı koltuklarda kendini gösteriyor. Bu da aracın içerisine ulaşma konforuna katkıda bulunuyor. Görsel açıdan incelendiğinde, açık renkli koltuklar adeta koyu renkli zeminin içerisinde havada duruyormuş izlenimine neden oluyor. Aracın hem ön hem de arka koltukları, entegre emniyet kemerleriyle donatıldı. Bunlara ilave olarak, konsept aracında koltuk başlıkları ve sırtlıklar bir bütün halinde tasarlandı. Bu özellik daha önce YCC'de de (Your Concept Car) kullanılmıştı. Volvo XC60 modelinde koltukların etkinliği artırılarak daha verimli hava sirkülasyonu ve geriye en iyi görüşü sağlamak üzere yeniden şekillendirildi. Koltukların iç kısmındaki bu boşluk ayrıca özel bir aydınlatma sayesinde iç mek n atmosferini de daha seçkin kılıyor. Steve Mattin, koltukların özelliğini anlatırken, "Eğer sürücü başını geriye çevirirse, kendi koltuğunun içerisinden arka koltukları ve alt kısımdan araç arkasını görebiliyor. Bunun gibi yüksekliğiyle görüş imkanını kısıtlayan araçlarda bu çok önemli bir güvenlik unsuru olabilir" diyor. Aracın, bagaj bölümü pek çok aksesuar veya yükü sabitleme imkanı veriyor. Bunun yanı sıra opsiyonel olarak arka koltukların altına tam olarak yerleşen özel bir Volvo XC60 çanta seti sunuluyor. Bu set arka kapılardan zahmetsizce yerine yerleştirilebiliyor.
Steve Mattin, Volvo araçlarda XC60 Concept'ten sonra göreceğimiz yeni tasarım özellikleri ve Volvo'nun yeni imajıyla ilgili olarak, "Volvo XC60 Concept ile önümüzdeki yıllarda üreteceğimiz otomobillerin nasıl görünebileceğini yansıtan pek çok yeniliği tanıtıyoruz. İskandinav tasarım anlayışına sadakatimizi keskin ve heyecan verici unsurları kullanarak sürdürürken, marka ve modele olan sempatiyi artırmanın yanı sıra yaratıcılık ve yenilikçi özelliklerimizi de zenginleştiriyoruz" diyor.
Only the registered members can see the link
Bu konsept otomobil sadece gelecekte üretilecek olan XC modelleri için bir ön görünüm olmakla kalmıyor, aynı zamanda geleceğin Volvo otomobillerinin yeni tasarım felsefesinin izlerini taşıyor.
Volvo'nun yeni konsept otomobili XC60'ın tasarımı Volvo Cars Tasarım Şefi Steve Mattin ve ekibinin imzasını taşıyor. XC60 Concept'i tasarlarken tek bir hedefe odaklandıklarını belirten Steve Mattin, "Geçmiş yıllarda İskandinav öğelerini tasarım felsefemize başarıyla aktarmayı başarmıştık. Bunun sonucunda da yüksek seviyede prestije sahip, zamana meydan okuyan ve fonksiyonel bir zarafet yansıtan araçlar ürettik. Şimdi artık yeni bir model geliştirme aşamasına adım atarak tasarım felsefemize kelimenin tam anlamıyla hacim kazandırıyoruz. Bu yeni tasarım çizgimizde aracı ilk kez gören birisinin gözlerini ayıramadığı anlamlı ve etkileyici şekilleri ön plana çıkartıyoruz. Eğer bugün biri, 'Bir Volvo'yu elli metre öteden tanırım' diyorsa, benim hedefim bu ifadede yer alan mesafeyi yüz metreye çıkartmak" dedi.
Detroit Motorshow'da sergilenecek olan parlak bronz renkli XC60 Concept, iki farklı otomobil konseptini aynı çatı altında birleştiriyor. Crossover aracın tasarım dili, alt kısmın güçlü ve kaslı görünümü, aracın yerden yüksekliği ve büyük çaplı tekerlekleri sayesinde kendinden emin ve amacına uygun bir varoluş sunabilirken, diğer taraftan XC60 Concept'in bel hizasının üst kısmı da sportif ve zarif bir coupe otomobilin karizmasını oluşturuyor.
Radyatörde büyütülmüş marka amblemi
İki yıl önce Volvo'nun geleneksel demir sembolü 'Iron Mark', ufak değişiklikle yeniden kullanılmaya başlanmıştı. Açılmaya göre, logo, Volvo XC60 Concept'te ise marka imajını güçlendirmek için biraz daha büyütüldü. Trapez şekilli radyatör ızgarasında bulunan bu amblemin görsel odak noktası olması, Volvo'nun geleceğe bir adım daha attığını gösteren bir sinyal olarak algılanıyor. Radyatör ızgarasının iki yanına eğimli bir şekilde yerleştirilen park lambaları da gelecek nesil Volvo'ların genlerini yansıtıyor. Karakteristik far şekli ve keskin hatlara sahip ön kısımla bir yandan özgün bir karakter ve dayanıklılık ifadesi oluşturulurken, V şekilli motor kaputu bu tasarım unsurunu daha da destekliyor. Aracın genel şekliyle bütünleşen gövde altı panelleri her ne kadar Volvo XC60 Concept'in bir crossover olduğunu açıkça vurgulasa da, araç aslında her yönüyle şehir trafiği için tasarlanmış. Volvo XC60 Concept'de, 20 inç'lik jantlar, geniş çamurluklar ve alüminyum yan çıtalar kullanılıyor. Bu sayede karoserin alt kısmı güçlü ve kaslı görünüm sunarken, zarif yan cam tasarımı ve keskin hatlı tavan çizgisi sportif bir coupe ifadesi yansıtıyor.
Volvo XC60 Concept'in arkadan görünümü de, Volvo'nun yeni tasarım felsefesinin hangi yönde ilerlediğini net bir şekilde gösteriyor. Büyük fren lambaları bir yandan markaya özgü karoserin geniş omuz çizgisini ön plana çıkartırken, diğer taraftan trapez şekilli bagaj kapağı, cam kullanılarak üretilen Volvo C30 bagaj kapağının gelişmiş bir versiyonunu temsil ediyor. Bu keskin ve özel görsel öğeye kayda değer teknolojik çözümler eşlik ediyor. Örneğin bagaj kapağının alt kısmı dışa doğru çıkarak, üst kısmın üzerine gelecek şekilde açılıyor ve bu sayede bagaj kapağının tamamını kaldırmaya gerek kalmadan bagaja küçük eşyaların yüklenmesi kolaylaştırılmış oluyor. Ayrıca bagaj kapağının üst kısmı da bağımsız bir şekilde açılabiliyor. Bir başka yenilik de bagaj kapağının koyu renkli alt kısmında bulunuyor. İçeriden bakıldığında şeffaf olan bu bölümden sürücü sınırlı miktarda da olsa aracın hemen arkasını görme şansına sahip oluyor. Volvo XC60 Concept'in tavanı da koyu tonda bir cam yüzeyden meydana geliyor ve şeffaf tavanda Y harfi şeklinde taşıyıcı unsur bulunuyor. Bagaj kapağındaki yeni Volvo yazısı da Volvo'nun yeni tasarım felsefesini yansıtıyor. Daha fazla harf aralığı ve daha belirgin yazı tipi kullanılarak tasarlanan yeni Volvo yazısı, bundan sonra tüm modellerde kullanılacak.
İleri teknolojiyle donatılmış zarif iç mekan
Volvo XC60 Concept, dış görünüşü kadar, iç mekan olarak da özgün ve yenilikçi özellikler taşıyor. İç mekanda fonksiyonel kokpit, akıcı şekiller, zarif ve ince ön-arka koltuklar ve alüminyumla deri kombinasyonundan meydana gelen malzeme karışımı dikkat çekiyor. İç mekanın üst kısmında İskandinav açık tonları hakimken, alt kısımda buna kontrast oluşturacak şekilde espresso rengi kullanılıyor. Otomobilin içindeki ışık ortamı oluşturulurken, sıcaklığa ve fonksiyonelliğe önem verildiği kadar, yeterince heyecan verici olmasına da dikkat edilmiş. Volvo XC60'da görev yapan dairesel analog takometrenin iki yanında birer dijital gösterge bulunuyor. Aracın, gösterge tablosu ve direksiyonu, orta konsolla uyumlu bir bütün oluşturuyor. Orta konsol ise, sürücüye dönük bir açı ile kullanımda büyük bir konfor sağlıyor. Ayrıca orta konsolun, güncel Volvo modellerinden daha da ince bir yapıya sahip olması, daha çok eşyaya yer açılması anlamına geliyor.
Beyaz renkli orta konsol, iPod 'un yüzeyini andırıyor ve asimetrik şekil metal çerçeve ile daha fazla vurgulanıyor. Tam olarak yüzeye entegre düğme birimleri, şeffaf bilgi ve navigasyon ekranı sadece sistem aktif hale getirildiğinde görülebiliyor. Ayrıca start aşamasında, tıpkı ön konsoldaki çevirmeli düğmelerde de olduğu gibi titreyen bir ışık görülüyor. Otomobilin tasarımcısı Steve Mattin, orta konsol için, "Sistemin temelinde arkadan projeksiyon yer alıyor. Bu da orta konsolu iç mekanın en önemli unsuru haline getiriyor" açıklamasını yapıyor. XC60 Concept'i yaratan mühendisler ve tasarımcılar, aracın vites kolunu hazırlanırken de yaratıcılir, geniş çamurluklar ve alıklarını gösterdiler. Vites kolu, ışık ve ses teknisyenlerinin kullandığı ses düğmelerini andırıyor.
İnce yapılı koltuklar
Volvo, ergonomik koltuk tasarımıyla da dünyada ün salmış bir marka olma özelliğini taşıyor. Volvo XC60'ta bu özellik asimetrik ve ekstra ince yapılı koltuklarda kendini gösteriyor. Bu da aracın içerisine ulaşma konforuna katkıda bulunuyor. Görsel açıdan incelendiğinde, açık renkli koltuklar adeta koyu renkli zeminin içerisinde havada duruyormuş izlenimine neden oluyor. Aracın hem ön hem de arka koltukları, entegre emniyet kemerleriyle donatıldı. Bunlara ilave olarak, konsept aracında koltuk başlıkları ve sırtlıklar bir bütün halinde tasarlandı. Bu özellik daha önce YCC'de de (Your Concept Car) kullanılmıştı. Volvo XC60 modelinde koltukların etkinliği artırılarak daha verimli hava sirkülasyonu ve geriye en iyi görüşü sağlamak üzere yeniden şekillendirildi. Koltukların iç kısmındaki bu boşluk ayrıca özel bir aydınlatma sayesinde iç mek n atmosferini de daha seçkin kılıyor. Steve Mattin, koltukların özelliğini anlatırken, "Eğer sürücü başını geriye çevirirse, kendi koltuğunun içerisinden arka koltukları ve alt kısımdan araç arkasını görebiliyor. Bunun gibi yüksekliğiyle görüş imkanını kısıtlayan araçlarda bu çok önemli bir güvenlik unsuru olabilir" diyor. Aracın, bagaj bölümü pek çok aksesuar veya yükü sabitleme imkanı veriyor. Bunun yanı sıra opsiyonel olarak arka koltukların altına tam olarak yerleşen özel bir Volvo XC60 çanta seti sunuluyor. Bu set arka kapılardan zahmetsizce yerine yerleştirilebiliyor.
Steve Mattin, Volvo araçlarda XC60 Concept'ten sonra göreceğimiz yeni tasarım özellikleri ve Volvo'nun yeni imajıyla ilgili olarak, "Volvo XC60 Concept ile önümüzdeki yıllarda üreteceğimiz otomobillerin nasıl görünebileceğini yansıtan pek çok yeniliği tanıtıyoruz. İskandinav tasarım anlayışına sadakatimizi keskin ve heyecan verici unsurları kullanarak sürdürürken, marka ve modele olan sempatiyi artırmanın yanı sıra yaratıcılık ve yenilikçi özelliklerimizi de zenginleştiriyoruz" diyor.