Memo007
07-06-2007, 01:36
CINE5'in de bulunduğu Zincirlikuyu'daki Erol Aksoy'a ait bina bir süre önce Çalık Grubu'na satılmıştı. Konuyla ilgili bir açıklama yapan Erol Aksoy, "5 milyon dolar fazla vermeme rağmen binanın tapusu her nasılsa Ahmet Çalık’ın Gap İnşaat şirketine vermiştir" dedi. İşte Erol Aksoy'un binayla ilgili açıklaması.
Aksoy Grubu Binası ile İlgili Açıklama
Hürriyet Gazetesi’nin 6 Haziran Çarşamba Ekonomi sayfasında “Halkbank’tan Erol Aksoy’a dava” haberiyle ilgili aşağıdaki açıklamamın yayınlanmasını saygılarımla arz ederim:
Sözü edilen binanın arsası 1993 yılında 11 Milyon Dolara satın alınmış ve üzerine 10 katlı özel yer altı stüdyoları dahil 2 televizyonun yayın yapabileceği (Show TV ve Cine5) bir bina inşa edilmiştir. Maliki İktisat Leasing’dir. İktisat Leasing, Halk Bankası’ndan aldığı ve faizi ile 13 Milyon Dolar olan bir borcu TMSF’nin İktisat Bankası’na el koymasından sonra ödeyememiş, Halk Bankası binanın satışını zorlamış ve Mart 2005 tarihinde muhammen bedelin %40’ına (yani 10 Milyon Dolara) tapuyu almıştır, yani yalnızca boş arsası 10 sene evvel 11 Milyon Dolara alınan binanın bitmiş hali arsa değerinden daha ucuza gitmiştir. Öte yandan TMSF’nin yönetimindeki İktisat Leasing, satış ilanı kendisine tebliğ edilmediği için ihalenin feshi davası açmış, ancak ilk celsede Halk Bankası ile anlaşarak davayı geri çekmiş ve 6 aylık kira bedeli karşılığında (takriben 800 Bin Dolar) Halk Bankası’na binayı 10 Milyon Dolara tekrar vermiştir. Üstelik İktisat Leasing 3 Milyon Dolar borçlu bırakılmıştır.
TMSF ile Mayıs 2006’da imzaladığım protokol sonrası yabancı yatırım şirketi Ashmore Group ile anlaşma imzalayarak şirketlerimin yönetimini geri almış ve Kasım 2006 itibariyle de şirketlerime ve binaya geri döndüğüm günden itibaren Halk Bankası yönetimi ile defalarca görüşüp binayı tekrar şirketlerime kazandırmayı ve içinde faaliyet gösteren şirketlerimin TMSF ile olan protokol taksitlerinin ödenmesine eksiksiz olarak çalıştım. Halk Bankası’na önce 16, bilahare temerrüt faizi dahil 18 Milyon Dolar teklif etmiş olmama rağmen (ki bu miktar İktisat Leasing’in geri kalan tüm borcunu karşılıyordu), Halk Bankası teklif toplama suretiyle binamı satmakta ısrar etmiştir.
Şubat 2007’de Halk Bankası binayla ilgili ilk teklif toplama sürecini açıklamış ancak bana yardımcı olan TMSF’nin kamu zararı ihtimaline değinen yazısıyla iptal etmiş ve binanın tekrar 22 Milyon Dolar olan ekspertiz değerinden TMSF’ye iade edilmesi görüşülürken Halk Bankası tekrar teklif toplama kararı vermiştir.
13 Şubat 2007 tarihinde, saat 14:00’de Halk Bankası’nın Ankara’daki Genel Müdürlük makamında, Banka’nın en yetkili üst yönetimi olan, Yönetim Kurulu Başkanı Hasan Cebeci, Yönetim Kurulu üyesi ve Genel Müdür Hüseyin Aydın ile tahsilattan sorumlu Genel Müdür yardımcısı Cengiz Göğebakan ile şahsen bir toplantı yaparak teklif toplama sonunda Aksoy ve Ashmore’un, verilen en yüksek teklifi karşılaması ve ayrıca İktisat Finansal Kiralama’nın Halk Bankası’na geri kalan borcu ile binanın kira bedelini ödemesi halinde (toplam 5 Milyon Dolar) binayı Aksoy Grubu şirketlerinin kullanımına iade edeceklerinin sözünü vermişlerdir.
Banka yönetimi bu görüşme ve söz bağlamında beni finanse eden Ashmore Group’tan 5 Nisan 2007’deki teklif toplama işleminden önce, “tekliflerdeki en yüksek fiyatı karşılayacağına, İktisat Finansal’ın bakiye borcu ile binanın kira bedeli ödeyeceğine” ilişkin bir taahhüt vermesini ısrar etmiş ve bu taahhüt belgesi de 3 Nisan’da verilmiştir.
5 Nisan 2007 tarihinde yapılan teklif toplamaya benim Ashmore Group’la beraber 9 şirket katılmıştır. Ashmore Group 46.250.000 YTL ile ikinci sırada, Ahmet Çalık’ın GAP İnşaat 46.400.000 YTL ile teklif almada birinci sırada kalmıştır.
Halk Bankası yönetiminin söz ve ısrarları üzerine verilen taahhüt belgesine istinaden ertesi günü 6 Nisan 2007 tarihinde tarafımdan Halk Bankası Yönetim Kuruluna gönderilen yazı ile “teklifimizi 46.700.000 YTL’ye yükselttiğimizi ve İktisat Leasing’in geri kalan borç tutarının tamamının ve kiranın nakten ve peşin ödeneceği belirtilmiştir”.
ÖZETLE
Halk Bankası’nın bina ile ilgili 5 Nisan tarihli satışı kesin bir ihale değil, teklif toplamadır ve Bankanın gazete ilanlarında, web sayfasında ve teklif toplama toplantısının başında açıkça belirtilmiştir. Kararı verecek olan en yüksek makam Halk Bankası Yönetim Kuruludur ve Halk Bankası Gayrimenkul Satış Yönetmeliğine göre en düşük veya en yüksek teklif değil, Banka yararına olacak en iyi teklifi kabul etmekle yükümlüdür.
Halk Bankası yönetimi, benim toplanan en yüksek teklifi karşılamaya ve ek olarak istedikleri ve başka türlü hiçbir zaman tahsil edilemeyecek ve kirayı da içeren 5 Milyon Doları ödeme teklifimi reddederek, binanın tapusunu her nasılsa Ahmet Çalık’ın Gap İnşaat şirketine vermiştir.
Bu tercihle Halk Bankası’nı, yani kamuyu zarara uğratan ve sözlerini tutmayan yöneticilerin, bu sefer, daha önceden birkaç kere teklif ettiğimiz ve almayı reddettikleri kira bedeli için, sebep oldukları kamu zararını telafi edebilme görüntüsü ve telaşı içinde şirketlerime karşı bir dava açtıklarını öğreniyorum.
Yukarıda kısaca anlatılan gerçekler ışığında, dava sürecinde gereken cevaplar verilecek, karşı davalar açılacak ve kamu zararına sebebiyet veren yöneticiler hakkında suç duyurusunda bulunulacaktır.
Kamuoyunun bilgilerine saygılarımla arz ederim (6.6.2007).
Erol AKSOY
Aksoy Grubu Binası ile İlgili Açıklama
Hürriyet Gazetesi’nin 6 Haziran Çarşamba Ekonomi sayfasında “Halkbank’tan Erol Aksoy’a dava” haberiyle ilgili aşağıdaki açıklamamın yayınlanmasını saygılarımla arz ederim:
Sözü edilen binanın arsası 1993 yılında 11 Milyon Dolara satın alınmış ve üzerine 10 katlı özel yer altı stüdyoları dahil 2 televizyonun yayın yapabileceği (Show TV ve Cine5) bir bina inşa edilmiştir. Maliki İktisat Leasing’dir. İktisat Leasing, Halk Bankası’ndan aldığı ve faizi ile 13 Milyon Dolar olan bir borcu TMSF’nin İktisat Bankası’na el koymasından sonra ödeyememiş, Halk Bankası binanın satışını zorlamış ve Mart 2005 tarihinde muhammen bedelin %40’ına (yani 10 Milyon Dolara) tapuyu almıştır, yani yalnızca boş arsası 10 sene evvel 11 Milyon Dolara alınan binanın bitmiş hali arsa değerinden daha ucuza gitmiştir. Öte yandan TMSF’nin yönetimindeki İktisat Leasing, satış ilanı kendisine tebliğ edilmediği için ihalenin feshi davası açmış, ancak ilk celsede Halk Bankası ile anlaşarak davayı geri çekmiş ve 6 aylık kira bedeli karşılığında (takriben 800 Bin Dolar) Halk Bankası’na binayı 10 Milyon Dolara tekrar vermiştir. Üstelik İktisat Leasing 3 Milyon Dolar borçlu bırakılmıştır.
TMSF ile Mayıs 2006’da imzaladığım protokol sonrası yabancı yatırım şirketi Ashmore Group ile anlaşma imzalayarak şirketlerimin yönetimini geri almış ve Kasım 2006 itibariyle de şirketlerime ve binaya geri döndüğüm günden itibaren Halk Bankası yönetimi ile defalarca görüşüp binayı tekrar şirketlerime kazandırmayı ve içinde faaliyet gösteren şirketlerimin TMSF ile olan protokol taksitlerinin ödenmesine eksiksiz olarak çalıştım. Halk Bankası’na önce 16, bilahare temerrüt faizi dahil 18 Milyon Dolar teklif etmiş olmama rağmen (ki bu miktar İktisat Leasing’in geri kalan tüm borcunu karşılıyordu), Halk Bankası teklif toplama suretiyle binamı satmakta ısrar etmiştir.
Şubat 2007’de Halk Bankası binayla ilgili ilk teklif toplama sürecini açıklamış ancak bana yardımcı olan TMSF’nin kamu zararı ihtimaline değinen yazısıyla iptal etmiş ve binanın tekrar 22 Milyon Dolar olan ekspertiz değerinden TMSF’ye iade edilmesi görüşülürken Halk Bankası tekrar teklif toplama kararı vermiştir.
13 Şubat 2007 tarihinde, saat 14:00’de Halk Bankası’nın Ankara’daki Genel Müdürlük makamında, Banka’nın en yetkili üst yönetimi olan, Yönetim Kurulu Başkanı Hasan Cebeci, Yönetim Kurulu üyesi ve Genel Müdür Hüseyin Aydın ile tahsilattan sorumlu Genel Müdür yardımcısı Cengiz Göğebakan ile şahsen bir toplantı yaparak teklif toplama sonunda Aksoy ve Ashmore’un, verilen en yüksek teklifi karşılaması ve ayrıca İktisat Finansal Kiralama’nın Halk Bankası’na geri kalan borcu ile binanın kira bedelini ödemesi halinde (toplam 5 Milyon Dolar) binayı Aksoy Grubu şirketlerinin kullanımına iade edeceklerinin sözünü vermişlerdir.
Banka yönetimi bu görüşme ve söz bağlamında beni finanse eden Ashmore Group’tan 5 Nisan 2007’deki teklif toplama işleminden önce, “tekliflerdeki en yüksek fiyatı karşılayacağına, İktisat Finansal’ın bakiye borcu ile binanın kira bedeli ödeyeceğine” ilişkin bir taahhüt vermesini ısrar etmiş ve bu taahhüt belgesi de 3 Nisan’da verilmiştir.
5 Nisan 2007 tarihinde yapılan teklif toplamaya benim Ashmore Group’la beraber 9 şirket katılmıştır. Ashmore Group 46.250.000 YTL ile ikinci sırada, Ahmet Çalık’ın GAP İnşaat 46.400.000 YTL ile teklif almada birinci sırada kalmıştır.
Halk Bankası yönetiminin söz ve ısrarları üzerine verilen taahhüt belgesine istinaden ertesi günü 6 Nisan 2007 tarihinde tarafımdan Halk Bankası Yönetim Kuruluna gönderilen yazı ile “teklifimizi 46.700.000 YTL’ye yükselttiğimizi ve İktisat Leasing’in geri kalan borç tutarının tamamının ve kiranın nakten ve peşin ödeneceği belirtilmiştir”.
ÖZETLE
Halk Bankası’nın bina ile ilgili 5 Nisan tarihli satışı kesin bir ihale değil, teklif toplamadır ve Bankanın gazete ilanlarında, web sayfasında ve teklif toplama toplantısının başında açıkça belirtilmiştir. Kararı verecek olan en yüksek makam Halk Bankası Yönetim Kuruludur ve Halk Bankası Gayrimenkul Satış Yönetmeliğine göre en düşük veya en yüksek teklif değil, Banka yararına olacak en iyi teklifi kabul etmekle yükümlüdür.
Halk Bankası yönetimi, benim toplanan en yüksek teklifi karşılamaya ve ek olarak istedikleri ve başka türlü hiçbir zaman tahsil edilemeyecek ve kirayı da içeren 5 Milyon Doları ödeme teklifimi reddederek, binanın tapusunu her nasılsa Ahmet Çalık’ın Gap İnşaat şirketine vermiştir.
Bu tercihle Halk Bankası’nı, yani kamuyu zarara uğratan ve sözlerini tutmayan yöneticilerin, bu sefer, daha önceden birkaç kere teklif ettiğimiz ve almayı reddettikleri kira bedeli için, sebep oldukları kamu zararını telafi edebilme görüntüsü ve telaşı içinde şirketlerime karşı bir dava açtıklarını öğreniyorum.
Yukarıda kısaca anlatılan gerçekler ışığında, dava sürecinde gereken cevaplar verilecek, karşı davalar açılacak ve kamu zararına sebebiyet veren yöneticiler hakkında suç duyurusunda bulunulacaktır.
Kamuoyunun bilgilerine saygılarımla arz ederim (6.6.2007).
Erol AKSOY