PDA

Orijinalini görmek için tıklayınız : AB Etekleri tutuştu...



ahmeTTaşar
02-04-2008, 19:11
AB Etekleri tutuştu...

Only the registered members can see the link




Teslimiyet süreci kesilecek paniği
AKP iktidarı süresinde ülkenin üniter yapısına darbe vuracak her türlü tavizi koparan AB ve ABD yetkilileri kapatma davasının kabulü ile ağız birliği etmişçesine aynı ifadelerle yargıya saldırdılar, hükümeti sahiplendiler

Haber : Macit SOYDAN
Millete ait olan egemenliği bile Avrupa Birliği’ne teslim eden, BOP eşbaşkanlığı adı altında Amerika’nın bölgedeki politikalarına hizmet eden AKP’nin kapatılmasına ilişkin davanın Anayasa Mahkemesi tarafından kabül edilmesinin ardından yabancılar içerideki işbirlikçileriyle birlikte yargıyı hedef tahtasına oturttular. İktidara her istediğini yaptırtan AB ve ABD, teslimiyet sürecinin sona ereceği endişesi ile telaşa kapıldı. Çünkü, emperyalistlerin henüz tamamlattıramadığı dayatmalar kapıda bekliyordu.


AKP’ye böyle destek verdiler
Rehn: Kapatma davası haksız
AB Komisyonu’nun Genişlemeden Sorumlu Üyesi Olli Rehn, Anayasa Mahkemesi’nin, AKP hakkında açılan kapatma davasına ilişkin iddianameyi kabul etmesinden kaygı duyduğunu açıkladı. Rehn, “Bu davada haklı bir durum görmüyorum” dedi. Olli Rehn, yaptığı yazılı açıklamada, AKP’ye açılan kapatma davasıyla ilgili olarak yarın Avrupa Komisyonu’nu bilgilendireceğini ve bunun, AB’ye aday bir ülkenin, değişiklik gerektirebilen anayasasında sistemik bir hata olduğunu gösterdiğini bildirdi.

Ruijten: Hükümet topal bırakıldı
Avrupa Parlamentosu’nun Türkiye Raportörü Ria Oomen Ruijten, Anayasa Mahkemesi’nin AKP’nin kapatılması istemiyle hazırlanan iddianameyi kabul etmesinin Türk hükümetini topal bıraktığını söyledi. Ria Oomen Ruijten, Anayasa Mahkemesi’nin Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı’nın AKP’nin kapatılması istemiyle hazırladığı iddianameyi kabul etmesini NTV’ye değerlendirdi. Ruijten, “Böyle bir süreç devam ederken bir hükümetin tam olarak ül***i yönetmesi mümkün değil” diye konuştu.

Swoboda: Karar felaket
AKP’nin kapatılma davasının Anayasa Mahkemesi’nde kabülünün ardından Avrupa Parlamentosu’nun diğer üyelerinden de yargıyı hedef alan küstahça açıklamalar geldi. AP Sosyalist Grup Başkan Vekili Hannes Swoboda, Rehn ile Ruijten’i aratmadı. Swoboda kararı “felaket” olarak nitelendirdi. Davanın Türk demokrasisine bir tehdit olduğunu savunan Sosyalıst Grup başkan vekili Swoboda, “AKP’nin kapatılma davasından çıkacak olumsuz tablonun Türkiye’nin Avrupa Birliği yolculuğunun sonu olabileceğini” ileri sürdü.

Casey: Demokrasiye bağlı kalın
ABD Dışişleri Bakanlığı sözcülerinden Tom Casey, Anayasa Mahkemesi’nin, AKP’nin kapatılması istemiyle açılan davaya ilişkin iddianameyi kabulünün ardından, ilgili taraflardan siyasal olmayan ve Türk seçmenlerin son seçimlerde ifade ettiği temsili demokrasi ilkelerine bağlı bir süreç beklediklerini söyledi. Tom Casey, “Herşeyden önce bildiğiniz gibi biz, Türkiye’nin bağlı olduğu demokratik değerlere ve laik ilkelere büyük önem veriyoruz ve bu da bizim ilişkimiz ve müttefikliğimiz için temeldir” dedi.

Avrupa’dan baskı ziyareti
AB Komisyonu Başkanı Jose Manuel Durao Barroso ve AB Komisyonu’nun Genişlemeden Sorumlu Üyesi Olli Rehn, 10-12 Nisanda Türkiye’yi ziyaret edecek. Barroso ve Rehn, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ile görüşecek. AB Komisyonu’ndan yapılan açıklamada, Barroso ve Rehn’in Türkiye’de çeşili mesajlar vereceği, bunlar arasında Türkiye-AB ilişkilerinin geliştirilmesine ve Türkiye’deki reform sürecine destek mesajlarının öncelikli olarak yer alacağı duyuruldu.

Avrupanın telaşı basınlarına da yansıdı
Anayasa Mahkemesi’nin, AKP’yi kapatma davasını kabul etmesi dünyada büyük yankı buldu. Avrupa basını Türkiye’nin krize itildiğini savundu. İşte Avrupa basınının, konu ile ilgili değerlendirmeleri:

Yabancı sermaye ile tehdit
İngiliz The Guardian, Anayasa Mahkemesi’nin kararı ile “ülkenin krize atıldığı” yorumunu yaptı. Gazete, “Ankara’nın laik elit ile yeni sınıf muhafazakar reformcu Müslümanlar arasındaki güç mücadelesinin, Türkiye’nin AB iddiasını zedeleyeceğini ve yabancı sermayeyi caydıracağını” yazdı.
Washington Times de, “Türkiye’de en yüksek mahkeme, potansiyel bir kriz yaratabilecek bir davayı başlatmaya karar verdi” değerlendirmesini yaptı. Gazete, Türkiye’nin AB başvurusu ve başarılı ekonomik canlanmasının geleceğinin riskte olduğunu yazdı.

Patlama tehlikesi var
New York Times de, “Türkiye’deki mahkeme, patlama tehlikesini içeren bir davayı kabul etti” başlıklı haberinde “Mahkeme kararı, Türkiye’yi dindar ile laik Türkler arasındaki nihai çatışmaya da yakınlaştırdı” görüşünü dile getirdi.
İngiliz The İndependent ise, “Türkiye’de iktidar partisi, ’fazla dindar’olduğu için yargılanacak” başlığını kullandığı haberinde analistlere dayanarak AKP’nin anayasayı değiştirme planının siyasi olarak “çok tehlikeli” olacağını da yazdı.
Ekonomi gazetesi Financial Times , “Türkiye, aylarca sürebilecek siyasi ve ekonomik belirsizlik ile karşı karşıya” diye yazdı. Gazete, Anayasa Mahkemesinin kararının İstanbul borsasını düşürdüğünü de belirtti.

İstikrarsızlık yaratabilir
İspanyol El Pais, “Türkiye’deki Anayasa Mahkemesi, iktidardaki ılımlı İslami AKP’nin yasaklanmasına ilişkin süreci başlatma kararını aldı. Bunun da, AB’ye aday bu ülkede ciddi bir siyasi istikrarsızlığı yaratabilir” yorumunu yaptı.
Alman yayın kurumu Deutsche Welle de, “Anayasa Mahkemesi, AKP hakkında kapatılması istemiyle Yargıtay’ın hazırladığı iddianameyi kabul etti. Bu aşamadan sonra ön savunmasını yapması için iddianame AKP’ye gönderilecek” dedi.


AB ve ABD’NİN AKP’YE YAPTIRDIKLARI

Egemenlik devredildi
Başbakan Erdoğan ile dönemin Dışişleri Bakanı Abdullah Gül, 29 Ekim 2004’te İtalya’nın başkenti Roma’da Avrupa Birliği Anayasası’nın imza törenine katıldı. Gül ve Erdoğan ikilisi, AB Anayasası’na Hıristiyanlık dünyası için tarihi öneme sahip Papa X. Innocenizo’nun heykeli önünde imza attı. İmza töreninin ardından Erdoğan ve Abdullah Gül AB liderleriyle fotoğraf çektirdi.

Topraklar yabancıya satıldı
AKP, 1986 yılında Anayasa Mahkemesi’nin yabancıya toprak satışını engelleyen kararını yasa değişiklikleri ile aşarak peşkeşin önünü açtı. Devletin resmi rakamlarına göre geçen yıl yabancıya 2 milyar 952 milyon dolarlık net gayrimenkul satışı yapıldı. İktidar, “Türkiye’ye yabancı sermaye girdi” diyerek yaptığı satışla övünmeye devam ediyor.


Lozan’ı delen yasa Meclis’ten geçti
10. Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer’in, “Lozan’ı deldiği” gerekçesiyle yeniden görüşülmek üzere Meclis’e iade ettiği tartışmalı Vakıflar Yasa Tasarısı TBMM Genel Kurulu’nda kabul edildi. Kanunun tümünün yapılan açık oylamasına 314 milletvekili katıldı. Oylamada, 242 milletvekili kabul, 72 milletvekili ise ret oyu kullandı. Yasayla yabancıların Türkiye’de yeni vakıf kurabilmelerine olanak sağlanıyor. Yabancılar, aynı zamanda Türkiye’de kurulan vakıfların yönetim organlarında da görev alabilecek.


Haçlı seferlerine vize verdiler
29 Ocak 2007’de Vakıflar Genel Müdürlüğü’nde basın toplantısı yapan Devlet Bakanı Hayati Yazıcı, bir gazetecinin, “Cemaat vakıfları misyonerlik faaliyetleri yaparlarsa ne olacak?” şeklindeki sorusuna, “Vakfın dini amacı varsa, amacı doğrultusunda elbette çalışacak” cevabını verdi. Yazıcıya’ya tepki gösteren Saadet Partisi Genel Başkan Yardımcısı Ömer Vehbi Hatipoğlu, misyonerliğin milli güvenlik problemi olduğunu hatırlattı. Hatipoğlu, “Misyonerlik konusunda AB baskısı devam ediyor. Hükümet bu yüzden sıkıntılı” diye konuştu. Misyonerlik faaliyetleri AKP döneminde zirveye çıktı.

Talabani’yi ağırladılar
10. Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer döneminde kabul edilmeyen Irak’ın ABD’nin kuklası devlet başkanı Celal Talabani, Ankara’da Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün “mevkidaşı” olarak ağırlandı. Gül, Irak’ın kuzeyine kara harekatı başladığı gün arayıp davet ettiği Talabani’yi Köşk’ün kapısında karşıladı.

DTP’liler Çankaya’ya çıktı
Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, “PKK’ya terör örgütü demeyen” DTP heyetini Köşk’te kabul etti. Gül, Dışişleri Bakanı olduğu dönemde de, bölücü örgüte destekten cezaevinde yatıp çıkan Leyla Zana ve arkadaşlarını, Bakanlığın resmi konutunda ağırlamıştı.

Barzani’ler davet edildi
Türkiye’nin Irak Özel Temsilcisi Murat Özçelik’in, Irak’ın kuzeyinde gerçekleştirdiği temaslarda, ’Bölgesel Kürt Yönetimi Başbakanı’Neçirvan Barzani’yi, Türkiye’ye davet ettiği öğrenildi. Cumhuriyet’in haberine göre, temaslarda Nisan’ın 3. haftasında KDP Dışilişkiler Sorumlusu Sefin Diyazi başkanlığında bir heyetin de Ankara’ya gelmesi konusunda uzlaşıldığı belirtilirken, görüşmelerde Irak’ın kukla Cumhurbaşkanı Celal Talabani’nin partisi KYB yetkililerinin de yeraldığı belirtildi.

Cargill’e kıyak TBMM’den geçti
İktidarla muhalefet arasında Amerikan şirketi “Cargill’e af getirdiği” tartışmalarına yol açan 11 Ekim 2004 tarihinden önce gerekli izinler alınmadan tarım dışı kullanıma açılan arazilerin, istenilen amaçla kullanımına imkan sağlayan kanun teklifi Meclis Genel Kurulu’nda kabul edildi.


BUNLAR DA İLERİYE DÖNÜK PLANLANANLAR

301. Maddeyi kaldırın
Türklüğe hakareti yasaklayan 301. maddenin kaldırılması için bastırıyorlar. AB’li yetkililer bu maddeyi ağızlarına sakız yaptı. Mart ayı başında \vıÜü\v0Başbakanlık Resmi Konutu’nda verilen yemekte konuşan Başbakan Tayyip Erdoğan ise, Türk Ceza Kanunu’nun 301. maddesinin yeniden yazımı çalışmalarının Adalet Bakanlığı’nca tamamlandığını anlattı.


Papaz ekümenik ilan edilsin
Fener Pum Patriği Bartholomeos’un “ekümenik” ilan edilmesi için Avrupa ile Amerika sürekli telkinde bulunuyordu. ABD ve ABD’nin yetkilileri her Türkiye ziyaretinde Patrikhaneye gitmeyi alışkanlık haline getirmiş, patrikten sürekli “ekümenik” diye söz etmişlerdi. Konu AB raporları ile Türkiye’ye dayatılırken, ABD’de İnsan Hakları Raporlarında konuyu sürekli gündeme getirdi.


Ruhban okulu açılsın
Avrupa Birliği ile Amerika’nın dayattığı diğer konu ise, Ruhban Okulu’nun açılması oldu. Bu konuda yabancılara olumlu mesajlar veren AKP, henüz bu dayatmayı da hayata geçirememişti. Bu talepte AB raporları ile ABD’nin insan hakları raporlarına girerken, yabancı yetkililer de her Türkiye ziyaretlerinde konuyu gündeme getirdiler.

PKK ile masaya oturun
Ankara’ya geçtiğimiz ay ziyaretlerde bulunan ABD’li yetkililer iktidara bu telkinde bulunurken, Avrupa Parlamentosu’nu bölücülere açan Avrupa Birliği de sürekli bu yönde telkinlerde bulundu. Celal Talabani’yi Ankara’da ağırlayan ardından peşmergeyi davet eden AKP’nin bu yönde atacağı adım merak ediliyordu.







Yeniçağ...