ibalaban
22-04-2008, 01:01
Only the registered members can see the link (Only the registered members can see the link)
AZİZVATANIN BÜTÜN KALELERİNE
NAMUS VE ŞEREF SAHİBİ BÜTÜN KALE KOMUTANLARINA
DUYRULUR
İKİ GÜN SONRA 23 NİSAN. ULUSAL EĞEMENLİĞİMİZİN BAYRAMI.
Bu bayramın çocuklara armağan edilmesinin tek bir sebebi ve işareti vardır oda TAM BAĞIMSIZ yaşama bilincinin, çocukluktan itibaren her TÜRK GENCİNİN hafızasına,Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün KAREKTERİMDİR dediği,Bağımsızlığın kazınmasıdır.3,5 saate sığdırılmış yanak sıkma bayramı değil dir.
Ey Türk gençliği ! Birinci vazifen, Türk istiklâlini, Türk Cumhuriyeti'ni, ilelebet muhafaza ve müdafaa etmektir.
Mevcudiyetinin ve istikbalinin yegâne temeli budur. Bu temel, senin en kıymetli hazinendir.
Sözleriyle Atatürk tarafından TÜRK GENCİNE emanet edilmiştir. Egemenliğimizin bayramı
85 yıl önce bu ülkenin kuruluş ve var oluş felsefesini ortaya koyan Gazi Mustafa Kemal Atatürk, TEMEL İL***İ Erzurum Kongresinin hazırlıklarının yapıldığı 20 Temmuz 1919 günkü oturumda Ulusal egemenlik ilkesine dayalı,TAM BAĞIMSIZ bir Cumhuriyet'ten bahsederek;
"Bir millette ŞEREFİN,HAYSİYETİN,NAMUSUN ve İNSANLIĞIN VARLIĞI ve KALICILIĞI mutlak o milletin, hürriyet ve BAĞIMSIZLIĞINA sahip olmasıyla mümkündür der ve TEMEL İL***İ,net,tartışmasız ve gayet açık bir şekilde ortaya koyar.
Bağımsızlık düşüncesini ve alanlarını da 13 Haziran 1921 yılında Fransız bakan Franklen Buyon nezlin de tüm dünyaya ilan ederek
"TAM BAĞIMSIZLIK, bizim bugün üzerimize aldığımız görevin özüdür. BU GÖREV, bütün ulusa ve TARİHE karşı yüklenilmiştir.
Bizden öncekilerin yaptıkları yanlış işler yüzünden Ulusumuz sözde bağımsızdı, ama gerçekte bağımlı bulunuyordu. Şimdiye değin Türkiye'yi uygarlık dünyasında kötü gösteren neler düşünülebilinirse hep bu yanlışlıktan ve hep bu yanlışlığı sürdürmekten doğuyor.
BU YANLIŞLIĞI SÜRDÜRMEK, YÜZDE YÜZ, ÜLKENİN VE ULUSUN BÜTÜN ONURUNDAN VE BÜTÜN YAŞAMA YETENEĞİNDEN UZAKLAŞMASI VE YOKSUN KALMASI SONUCU DOĞURABİLİR.
BİZ; yaşamak isteyen, onuruyla ve şerefiyle yaşamak isteyen bir ulusuz. Bir yanlışlığı sürdürmek yüzünden bu niteliklerden yoksun kalmaya katlanamayız. Bilgin, bilisiz, bütün ulus bireyleri, hepsi belki işin içindeki güçlükleri kavramaksızın, bugün yalnız bir nokta çevresinde toplanmış ve sonuna dek kanını akıtmaya karar vermiştir. O NOKTA, TAM BAĞIMSIZLIĞIMIZIN SAĞLANMASI VE SÜRDÜRÜLMESİDİR.
TAM BAĞIMSIZLIK DEMEK, ELBETTE SİYASAL, MALİYE, İKTİSAT, ADALET, ASKERLİK, KÜLTÜR... GİBİ HER ALANDA TAM BAĞIMSIZLIK VE ÖZGÜRLÜK DEMEKTİR. BU SAYDIKLARIMIN HERHANGİ BİRİNDE BAĞIMSIZLIKTAN YOKSUNLUK, ULUSUN VE ÜLKENİN GERÇEK ANLAMIYLA BÜTÜN BAĞIMSIZLIĞINDAN YOKSUNLUĞU DEMEKTİR.
BİZ BUNU SAĞLAMADAN VE ELDE ETMEDEN BARIŞA VE ESENLİĞE ERİŞECEĞİMİZ KANISINDA DEĞİLİZ. der.
Gazi Mustafa Kemal Atatürk 5.000 yıllık Türk Tarihinin ve hiçbir dönem değişmeyen emellerin ve gerçeklerin tahlilini, 17 Ekim 1923 Tarihinde I.İzmir İktisat Kongresinin Açılış konuşmasında yapmıştır.Bir kelimeye yüklenmiş tarihi de, bir söze sığdırılmış gerçeği de bu konuşmada Türk Milletine anlatmıştır. "Bağımsızlık Benim Karakterimdir" Sözüne yüklenmiş bir yaşam ve felsefeyi gene bu konuşmada gayet NET ve MERT bir şekilde izah etmiştir.
"Efendiler Türk Milleti halas-ı kati ve HAKİKATE mazhar olabilmesi için 2 umdeye istinadın şart olduğunu anladı.
Onlardan birincisi(yani ilk ve tek şart) Misak-ı Milli ve onun ifade ettiği ruh ve mana.
İkincisi; İktisadiyatı dır."
"Arzumuz dışarıda bağımsızlık, içeride kayıtsız ve şartsız millî egemenliği korumadan ibarettir. Millî egemenliğimizin hattâ bir zerresini bozmak niyetinde bulunanların kafalarını parçalayacağınızdan eminim. "(Atatürk'ün Söylev ve Demeçleri )
Egemenliği ve bağımsızlığı, birilerinin öngörü ve görüşlerine göre mi kabulleneceğiz?
Yoksa bu Cumhuriyetin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün söylediklerine göre mi bu
Değerleri savunacağız?
Kutlu doğum haftasına karıştırılmış, anlamı ve özü toplumsal hafızalardan silinmeye çalışılan ULUSAL EĞEMENLİĞİMİZİN olmazsa olmazı olan ,TAM BAĞIMSIZ TÜRKİYE, sizlerin NAMUSUNUZ ve ŞEREFİNİZ üzerine koruyup kollayacağınıza yemin ettiğiniz Anayasanın 5.Maddesinde belirtilen, Devletin temel amaç ve görevlerinden,1. GÖREVİNİZDİR.İLK YEMİNİNİZDİR.
24 Nisan da hepinizi bugüne kadar ihmal ettiğiniz görevinizi yapmaya davet ediyorum. Bu görev her Türk'ün tarihe karşı bir görevi dir. Mevcudiyetinin ve istikbalinin yegâne temeli budur.Emanete hıyanet eden,Adalete ihanet eder.
Hikmet Koşar
Elazığ
21.04.2008
AZİZVATANIN BÜTÜN KALELERİNE
NAMUS VE ŞEREF SAHİBİ BÜTÜN KALE KOMUTANLARINA
DUYRULUR
İKİ GÜN SONRA 23 NİSAN. ULUSAL EĞEMENLİĞİMİZİN BAYRAMI.
Bu bayramın çocuklara armağan edilmesinin tek bir sebebi ve işareti vardır oda TAM BAĞIMSIZ yaşama bilincinin, çocukluktan itibaren her TÜRK GENCİNİN hafızasına,Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün KAREKTERİMDİR dediği,Bağımsızlığın kazınmasıdır.3,5 saate sığdırılmış yanak sıkma bayramı değil dir.
Ey Türk gençliği ! Birinci vazifen, Türk istiklâlini, Türk Cumhuriyeti'ni, ilelebet muhafaza ve müdafaa etmektir.
Mevcudiyetinin ve istikbalinin yegâne temeli budur. Bu temel, senin en kıymetli hazinendir.
Sözleriyle Atatürk tarafından TÜRK GENCİNE emanet edilmiştir. Egemenliğimizin bayramı
85 yıl önce bu ülkenin kuruluş ve var oluş felsefesini ortaya koyan Gazi Mustafa Kemal Atatürk, TEMEL İL***İ Erzurum Kongresinin hazırlıklarının yapıldığı 20 Temmuz 1919 günkü oturumda Ulusal egemenlik ilkesine dayalı,TAM BAĞIMSIZ bir Cumhuriyet'ten bahsederek;
"Bir millette ŞEREFİN,HAYSİYETİN,NAMUSUN ve İNSANLIĞIN VARLIĞI ve KALICILIĞI mutlak o milletin, hürriyet ve BAĞIMSIZLIĞINA sahip olmasıyla mümkündür der ve TEMEL İL***İ,net,tartışmasız ve gayet açık bir şekilde ortaya koyar.
Bağımsızlık düşüncesini ve alanlarını da 13 Haziran 1921 yılında Fransız bakan Franklen Buyon nezlin de tüm dünyaya ilan ederek
"TAM BAĞIMSIZLIK, bizim bugün üzerimize aldığımız görevin özüdür. BU GÖREV, bütün ulusa ve TARİHE karşı yüklenilmiştir.
Bizden öncekilerin yaptıkları yanlış işler yüzünden Ulusumuz sözde bağımsızdı, ama gerçekte bağımlı bulunuyordu. Şimdiye değin Türkiye'yi uygarlık dünyasında kötü gösteren neler düşünülebilinirse hep bu yanlışlıktan ve hep bu yanlışlığı sürdürmekten doğuyor.
BU YANLIŞLIĞI SÜRDÜRMEK, YÜZDE YÜZ, ÜLKENİN VE ULUSUN BÜTÜN ONURUNDAN VE BÜTÜN YAŞAMA YETENEĞİNDEN UZAKLAŞMASI VE YOKSUN KALMASI SONUCU DOĞURABİLİR.
BİZ; yaşamak isteyen, onuruyla ve şerefiyle yaşamak isteyen bir ulusuz. Bir yanlışlığı sürdürmek yüzünden bu niteliklerden yoksun kalmaya katlanamayız. Bilgin, bilisiz, bütün ulus bireyleri, hepsi belki işin içindeki güçlükleri kavramaksızın, bugün yalnız bir nokta çevresinde toplanmış ve sonuna dek kanını akıtmaya karar vermiştir. O NOKTA, TAM BAĞIMSIZLIĞIMIZIN SAĞLANMASI VE SÜRDÜRÜLMESİDİR.
TAM BAĞIMSIZLIK DEMEK, ELBETTE SİYASAL, MALİYE, İKTİSAT, ADALET, ASKERLİK, KÜLTÜR... GİBİ HER ALANDA TAM BAĞIMSIZLIK VE ÖZGÜRLÜK DEMEKTİR. BU SAYDIKLARIMIN HERHANGİ BİRİNDE BAĞIMSIZLIKTAN YOKSUNLUK, ULUSUN VE ÜLKENİN GERÇEK ANLAMIYLA BÜTÜN BAĞIMSIZLIĞINDAN YOKSUNLUĞU DEMEKTİR.
BİZ BUNU SAĞLAMADAN VE ELDE ETMEDEN BARIŞA VE ESENLİĞE ERİŞECEĞİMİZ KANISINDA DEĞİLİZ. der.
Gazi Mustafa Kemal Atatürk 5.000 yıllık Türk Tarihinin ve hiçbir dönem değişmeyen emellerin ve gerçeklerin tahlilini, 17 Ekim 1923 Tarihinde I.İzmir İktisat Kongresinin Açılış konuşmasında yapmıştır.Bir kelimeye yüklenmiş tarihi de, bir söze sığdırılmış gerçeği de bu konuşmada Türk Milletine anlatmıştır. "Bağımsızlık Benim Karakterimdir" Sözüne yüklenmiş bir yaşam ve felsefeyi gene bu konuşmada gayet NET ve MERT bir şekilde izah etmiştir.
"Efendiler Türk Milleti halas-ı kati ve HAKİKATE mazhar olabilmesi için 2 umdeye istinadın şart olduğunu anladı.
Onlardan birincisi(yani ilk ve tek şart) Misak-ı Milli ve onun ifade ettiği ruh ve mana.
İkincisi; İktisadiyatı dır."
"Arzumuz dışarıda bağımsızlık, içeride kayıtsız ve şartsız millî egemenliği korumadan ibarettir. Millî egemenliğimizin hattâ bir zerresini bozmak niyetinde bulunanların kafalarını parçalayacağınızdan eminim. "(Atatürk'ün Söylev ve Demeçleri )
Egemenliği ve bağımsızlığı, birilerinin öngörü ve görüşlerine göre mi kabulleneceğiz?
Yoksa bu Cumhuriyetin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün söylediklerine göre mi bu
Değerleri savunacağız?
Kutlu doğum haftasına karıştırılmış, anlamı ve özü toplumsal hafızalardan silinmeye çalışılan ULUSAL EĞEMENLİĞİMİZİN olmazsa olmazı olan ,TAM BAĞIMSIZ TÜRKİYE, sizlerin NAMUSUNUZ ve ŞEREFİNİZ üzerine koruyup kollayacağınıza yemin ettiğiniz Anayasanın 5.Maddesinde belirtilen, Devletin temel amaç ve görevlerinden,1. GÖREVİNİZDİR.İLK YEMİNİNİZDİR.
24 Nisan da hepinizi bugüne kadar ihmal ettiğiniz görevinizi yapmaya davet ediyorum. Bu görev her Türk'ün tarihe karşı bir görevi dir. Mevcudiyetinin ve istikbalinin yegâne temeli budur.Emanete hıyanet eden,Adalete ihanet eder.
Hikmet Koşar
Elazığ
21.04.2008