PDA

Orijinalini görmek için tıklayınız : Otomobil Klavuzu



ayran
20-08-2008, 03:08
OTOMOBİLLERİN YAZ BAKIMI :

» Soğutma sistemini kontrol edin
» Aracınızın soğutma suyunu gözden geçirin. Azalmışsa tamamlayın.
» Hortumların sızıntı yapıp yapmadığını kontrol edin. Termostat, soğutma fanı, devir daim pompası ve V kayışını denetleyin.
» Klimanızın bakımını ihmal etmeyin. Yazın en çok ona ihtiyacınız olacak.
» Klima gazının basıncını kontrol edin. Basınç azalmışsa yeniden dolum yaptırın.
» Frenler ihmale gelmez.
» Öncelikle fren hidroliğini kontrol edin gerekirse değiştirin.
» Fren balataları ve fren disklerini de gözden geçirin aşınan parçaları yenisiyle değiştirin.
» Motor yağına dikkat!
» Motor yağı azalmışsa tamamlayın, eskimişse değiştirin.
» Lastik basınçlarını kontrol edin.
» Cam suyunu tamamlayın
» Cam silecekleri ve fıskiyelerini kontrol edin gerekirse değiştirin. Eksilen cam suyunu tamamlayın.
OTOMOBİLLERİN KIŞ BAKIMI :
Kış mevsimi sürücüler için en zorlu dönemdir. Öncelikle bu aylarda zamanda da otomobilinizin bakımını ihmal etmemeniz gerekir. Bu nedenle sizlere bir kaç faydalı öneride bulunmak istedik.
Akü: Otomobilin bütün sistemlerinin güç kaynağı olan akü kış aylarının en çok baş ağrıtan parçası. Çünkü akü kış aylarında gerek farların, kaloriferlerin ve diğer elektrik ihtiyacı duyan sistemlerin çok çalışması nedeniyle daha fazla yük taşıdığı için özelliğini yitirebiliyor. Bu nedenle akünün voltaj ve şarj gücünü ölçmek gerekiyor. Akü kapağı açılarak saf suya ihtiyaç duyup duymadığını öğrenmek mümkün. Gerektiğinde biraz saf su ilave edilir.
Antifriz: Artık yaz ve kış sürekli kullanılması önerilen antifriz radyatör soğutma suyunun donma ve ısınma derecesini düzenleyen bir kimyasal.
Antifriz boma metresiyle radyatör suyundaki antifrizin etkisi ölçülür. Gerekirse soğutma suyuna biraz antifriz ilave edilir ya da su tamamen boşaltılarak yeniden antifriz ve su eklenir.
Silecekler ve fıskiyeler: Yaz aylarında güneşin de etkisiyle deforme olan silecek lastikleri ve fıskiyeler çalıştırılarak kontrol edilmelidir. Eğer silecekler püskürtülen suyu iz bırakmadan temizliyorsa bir sorun yok demektir ancak iz bırakıyorsa lastiklerinin değiştirilmesi gerekiyor. Fıskiyeler de püskürtmede püskürtme yönünde bir sorun olup olmadığına göre ya temizlenmeli ya da ayarlanmalıdır.
Farlar: Kışın erken kararan hava nedeniyle yaz aylarına göre farlar daha fazla kullanılır. Farlar, iyi bir görüş için gerek yükseklik gerekse yan açılar olarak kontrol edilmelidir. Bir sorun varsa gerekli ayarlar yapılmalı ve ampuller değiştirilmelidir.
Lastikler: Otomobili ve dolayısıyla içindekileri yola bağlayan lastikler kış aylarında kilit rolü üstlenmektedir. Bu nedenle lastiklerin gözle ve ilgili cihazlarla diş derinliğinden yüzeyine kadar kontrolleri yapılmalıdır. Eğer lastikler kış koşullarında sorun çıkaracak gibi görünüyorsa mutlaka değiştirilmelidir.
Frenler: Aracın güvenliğiyle ilgili bir önemli nokta da fren balataları. Bunlar kış öncesi kontrol edilir ve gerekiyorsa değiştirilmelidir.
Motor yağı: Aracın kalbi olan motorun verimli çalışabilmesi için çok önemli bir rol üstlenen motor yağının da kış başlamadan önce kontrolünde fayda var. Eğer yağ çubuğun üzerinde belirtilen sınırların altındaysa mutlaka ekleme yapılmalı ya da periyodik değişim kilometresi geldiyse yağ değiştirilmelidir.
Hava filtresi: Yanma odasına giden havanın süzgeci rolünü üstlenen hava filtresi yaz aylarında artan toz miktarıyla birlikte daha kısa ömürlü olabilir. Bu nedenle hava filtresi de kontrol edilerek gerekiyorsa değiştirilmeli ve yanmanın daha sağlıklı olması sağlanmalı.
UZUN YOLA ÇIKARKEN :
» Lastiklerin havasını kontrol edin
» Yedek lastiğinizi kontrol edin
» Lastik diş derinliklerine bakın
» Rot-Balans ayarlarınızı kontrol ettirin
» Frenleri kontrol ettirin
» Radyatördeki antifriz miktarını ölçtürün
» Silecek lastiklerine bakın
» Silecek suyunu tamamlayın
» Motor yağını kontrol edin
» Elektrik aksamını kontrol edin(uzun/kısa far; sinyaller; stop lambaları; park/gabari)
» Araç altına mutlaka göz atın. Yağ ve su kaçağı var mı kontrol edin.
TRAFİK KAZALARI HAKKINDA BİLGİ :
Aracınızın teknik donanımı ne kadar güven verici olursa olsun,o tatlı seyrimizin huzurunu kaçıran olaylar yaşanması ne yazık ki mümkün.Hiç arzu edilmemekle beraber böyle bir anda bilgiyle donatılmış olmak,ayaklarımızın yere biraz daha güvenli basmasını sağlayacaktır.
Trafik kazasının ardından düzenlenecek olan ‘Trafik Kazası Tespit Tutanağı
Bir trafik kazasının hukuksal nitelendirilmesi Borçlar Kanunu 41 ve devamı maddelerinde düzenlenen ‘Haksız Fiil’dir. Olay anının (Trafik kazasının meydana gelişinin hemen akabinde yapılacak ilk iş ‘Alo 154’ vasıtasıyla görevli polis memurlarını olay yerine çağırmaktır. Görevli memur matbu şekilde basılı bulunan ‘Trafik Kaza Tespit Tutanağı’ ile kazanın yer ve zamanını, oluşumuna ve araç sayısına göre kazanının türünü ,hava ve gün durumunu,yol ve çevre özelliklerini,kazaya karışan araç ve sürücülerini, kusur dağılımını belirleyecektir.Bu tutanaklarda kazanın özeti ile kaza yer krokisine de yer verilmiştir.Trafik kaza tespit tutanağında ileride aleyhinize ikame edilebilecek davalarda ve sizin ikame edebileceğiniz davalarda en önemli delil karinesi ‘Kusur Dağılımı’ olacaktır. Bilindiği gibi genellikle bu dağılım 12 asli kusur üzerinden 8 kusur derecesi birim alınarak yapılmaktadır. Zira Trafik Kaza Tespit Tutanağında belirlenmiş olan bu kusur oranı kesin olmayıp, ileride söz konusu olabilecek davalarda yapılması talep edilecek keşif-bilirkişi incelemelerinde değişebilmektedir.
Trafik kazasından dolayı kimler sorumludur?
Trafik kazasından doğan zararlar nedeni ile sorumluluk genel olarak KTK’da yer almakta ve bu sorumluluk hukuksal niteliği itibariyle ‘Kusursuz Sorumluluk’ teşkil etmektedir. Trafik kazalarında hal ve şartlara göre sorumluluğu söz konusu olacaklar;Yayalar, imalatçılar, aile reisi, nakliyeci, taşıyıcı(nakliyeci), işleten olabilecektir.
İşletenin Sorumluluğu
İşleten KTK’nın 3.maddesinde tanımlanmıştır. Buna göre araç sahibi olan ya da aracı uzun süreli kiralama, ariyet veya rehin sözleşmesi ile elinde bulunduran kişi işletendir. İşleten; kendisinin ve sahibi bulunduğu aracın sürücüsünün sebebiyet verdiği trafik kazasından ötürü sorumludur. Yani;sizin aracınız başka bir sürücünün sevk ve idaresinde iken dahi bir trafik kazasına sebebiyet verse ‘İşleten’ sıfatıyla sorumluluğunuz söz konusu olacaktır.
İhtiyati Tedbirler
Aracınız ölüme veya yaralanmaya sebebiyet vermiş ise, aracınızın başkalarına devir ve temlikini önlemek amacıyla olaya el koyan Cumhuriyet Savcılıklarınca, aracınızın trafik kaydı üzerine şerh düşülmesi için talimat verilebilir.Ayrıca,ikame edilecek maddi-manevi tazminat davalarında da ihtiyati tedbir istemleri ile bu sonuç elde edilebilir.
İşleten sorumluluktan nasıl kurtulur?
KTK uyarınca işletenin sorumlu olduğu zararlar;kişiye ve eşyaya ilişkin zararlardır.İşleten ancak kendisinin veya eylemlerinden sorumlu olduğu kişilerin kusursuz olduklarını, araçtaki bozukluğun kazayı etkilemediğini ya da kazanın münhasıran bir mücbir sebepten veya zarar görenin ya da üçüncü kişinin ağır kusurundan ileri geldiğini ispat ederek sorumluluktan kurtulabilir.Aracın çalınmış veya gasp edilmiş olması da özel bir sorumluluktan kurtuluş halidir.
Zorunlu Mali Mesuliyet Sigortası
Bilindiği gibi motorlu araç işleteni sayılan kişiler zorunlu mali mesuliyet sigortası yaptırmak zorundadırlar.Bu sigortaya uygulamada ‘Trafik Sigortası’ da denilmektedir. ZMSS yalnızca maddi zararları karşılayacaktır,manevi zararlar sigorta kapsamında değildir.İşleten;sigortacıya trafik kazasının öğrenildiği tarihten itibaren 5 gün içinde durumu bildirmek mecburiyetindedir. Sigortacı da,sigorta poliçesinde yazılı limit içerisinde maddi zararların tazmini ile yükümlüdür.
Kara Taşıtları Kasko Sigortası
Uygulamada kasko olarak bilinen kara taşıtları kasko sigortası ise trafik sigortası hadleri dışında kalan hukuki sorumluluğunu sigorta poliçesinde yazılı limitlere kadar sigorta güvencesi altına alan bir sigorta sözleşmesidir. Ancak bu sigorta türünde dahi ,ehliyetsiz araç kullanmak ,alkol ve uyuşturucu alarak araç kullanmak, istiap haddinden fazla yük ve yolcu taşımak, kasıtla verilen zararlar teminat dışında bırakılmıştır.
Sigortaların karşılamadığı maddi ve manevi zararlar için ise,maddi ve manevi zararlar için ise, maddi ve manevi tazminat davaları söz konusu olacaktır.
Maddi Tazminat
Maddi zarar; malvarlığına ilişkin olarak fiili zarar ve yoksun kalınan kar olarak iki türlüdür. Fiili zarar; zarar verici fiil nedeniyle malvarlığındaki aktif azalmadır.Yoksun kalınan kar ise, malvarlığında meydana gelebilecek iken kaza nedeni ile engellenmiş çoğalmayı ifade eder. Vücut bütünlüğünün ihlali nedeniyle de tedavi giderleri,çalışma gücünün kaybı yada azalmasından doğan zararlar, çalışma gücünün sürekli kaybı,ekonomik geleceğin sarsılması,ölüm vuku bulmuş ise;cenaze masrafları,destekten yoksun kalma zararları da maddi tazminat olarak talep edilebilecektir.
Manevi Tazminat
Manevi tazminat ise mal varlığına ilişkin olmayan fakat zarar verici olay dolayısıyla kişinin duygusal aleminde duyduğu acı ve ızdırap nedeniyle maruz kaldığı zararların tazminine yönelik bir istemdir.Manevi tazminat,olayın özel hal ve şartları,kusur oranları,zarar görenin rızası göz önüne alınarak Medeni Kanun’nun dürüstlük ilkesi ve Borçlar Kanunu’nun 43 ve 44.Maddelerinde öngörülen indirim sebeplerinin de nazara alınmasıyla hakim tarafından takdir edilecek bir ödencedir.Hakimin bu konudaki takdir hakkının denetimi temyiz yoluna müracaat ile ‘Yargıtay’vasıtasıyla temin edilmektedir.Bu denetlemede,olayın özelliklerine göre takdir edilen miktarın az yada çok bulunması durumunda karar bozulmaktadır.Manevi tazminat zenginleşme aracı olmayacak şekilde belirlenmelidir.
Zamanaşımı
Maddi ve manevi tazminat taleplerinde zamanaşımı süreleri de göz önünde bulundurulmalıdır.Maddi tazminat talepleri KTK’nın 109.maddesi gereğince zarar görenin,zararı ve tazminat yükümlüsünü öğrendiği tarihten başlıyarak 2 yıl,ve her halde,kaza gününden başlıyarak 10 yıl içinde zamanaşımına uğrar. Manevi tazminatlar için ise zamanaşımı süresi Borçlar Kanununun 60.maddesi gereğince zarar görenin,zararı ve faili öğrendiği tarihten itibaren 1 sene,ve her halde kaza tarihinden başlayarak 10 yıldır.