Orijinalini görmek için tıklayınız : 10.12.2008 haberlerı
sarıkanarya_41
10-12-2008, 04:46
Bilet bulamayıp 1-2 gün geciken askere ceza yok
10 Aralık 2008.hurriyet2008-detailbox-newslink { font-family: Arial, Helvetica, sans-serif; font-size:13px; font-weight:bold; text-decoration:none; color:#000000;}.hurriyet2008-detailbox-newslink:hover { font-family: Arial, Helvetica, sans-serif; font-size:13px; font-weight:bold; text-decoration:underline; color:#990000;}Üniversite mezunu olup da askerliğini yedek subay ya da kısa dönem er olarak yapacak yükümlülerin görev yerleri bugün açıklanacak.
Yükümlüler, en geç pazar akşamına kadar görev yerlerine teslim olmak zorundalar. Ancak, bayram nedeniyle ulaşım araçlarında bilet bulmanın zorluğu yükümlüleri sıkıntıya soktu. Genelkurmay yetkililerinden alınan bilgiye göre, önceki uygulamalarda olduğu gibi bu yıl böylesi sorunla karşılaşanlar, "makul süreyi" aşmadıkları sürece sadece, geç geldikleri gün kadar geç terhis edilecekler. Makul süreyi, "1-2 gün" diye açıklayan yetkililer, böylesi gecikme yapanlara ayrıca bir ceza verilmeyeceğini bildirdiler. Aynı yetkililer, konuyla ilgili nihai kararın ise ASAL tarafından verileceğini ve bunun da bayramdan sonra hemen sonra belli olacağını söylediler.
sarıkanarya_41
10-12-2008, 04:47
Nazif Demirel hayatını kaybetti
10 Aralık 2008Samsun DHAOnly the registered members can see the link { font-family: Arial, Helvetica, sans-serif; font-size:13px; font-weight:bold; text-decoration:none; color:#000000;}.hurriyet2008-detailbox-newslink:hover { font-family: Arial, Helvetica, sans-serif; font-size:13px; font-weight:bold; text-decoration:underline; color:#990000;}Gazeteci, şair ve yazar Nazif Demirel, tedavi gördüğü hastanede hayatını kaybetti.
Gazeteci Demirel (73), 4 gündür tedavi gördüğü Ondokuz Mayıs Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi Kalp Damar Cerrahisi Servisinde yaşamını yitirdi.
Demirel'in cenazesi, bugün (Çarşamba) Kefeli Camisi'de kılınacak öğle namazının ardından Kıranköy Mezarlığı'nda toprağa verilecek.
Trabzon Vakfıkebir'de 18 Temmuz 1935'te doğan Nazif Demirel, Türk Haber Ajansı Karadeniz Bölge Temsilciliği, Günaydın, Milliyet ve TRT Samsun İl Temsilciliği, Yeni İstanbul (Only the registered members can see the link) Gazetesi Samsun İstihbarat Şefliği ile çeşitli dergi ve gazetelerin genel yayın yönetmenliği görevlerinde bulundu.
Samsun 19 Mayıs Gazeteciler Cemiyeti Kurucu Başkanı ve Onursal Başkanı olan Demirel, son dönemde çeşitli yerel gazetelerde köşe yazarlığı yapıyordu.
Meslektaşları arasında “Baba” lakabıyla anılan Nazif Demirel'in çok sayıda yayımlanmış şiir, hikaye ve denemeleri bulunuyor.
Türkiye'nin önemli bilardo ustaları arasında da yer alan Nazif Demirel, sürekli sarı basın kartı sahibiydi.
sarıkanarya_41
10-12-2008, 04:47
Love Bar’ın işletmecisi cinayete kurban gitti
10 Aralık 2008Timur TARLIĞ / İSTANBULOnly the registered members can see the link { font-family: Arial, Helvetica, sans-serif; font-size:13px; font-weight:bold; text-decoration:none; color:#000000;}.hurriyet2008-detailbox-newslink:hover { font-family: Arial, Helvetica, sans-serif; font-size:13px; font-weight:bold; text-decoration:underline; color:#990000;}2004 Miss Dream Of The World Güzellik Yarışması’nda Türkiye İkinci Güzeli seçilen Hazal Müezzinoğlu’nun sevgilisi, bar işletmecisi Engin Temel (24), dün sabah evinin önünde öldürüldü. Hazal Müezzinoğlu, geçen şubat ayında sevgilisi Temel’in düzenlediği doğum günü partisine katılmıştı, parti çıkışı Temel’in kuzeni polis Sezer Berktaş’ın kaza yaptığı otomobilde yaşamını yitirmişti.
İNFAZ EDİLEN ENGİN TEMEL'İN FOTOĞRAFLARI... (Only the registered members can see the link)
ŞİŞLİ’de dün sabah saat 08.00 sıralarında silahla bir el ateş edildi. Silah sesini duyarak dışarı çıkan apartman kapıcısı, yaklaşık üç ay önce binaya taşınan Engin Temel’i yerde kanlar içinde buldu. Kapıcı, ağır yaralı bulduğu Engin Temel için hemen ambulans çağırdı ve polise haber verdi. Olay yerine gelen ekipler, Engin Temel’in öldüğünü tespit etti. Polis ayrıca olay yerinde bulunan güvenlik kamera görüntülerini incelemeye aldı. Engin Temel’in kafasından vurularak öldürüldüğü tespit edilirken, olayı duyan arkadaşları Engin Temel’in evine koştu. Şişli Elmadağ Cumhuriyet Caddesi Fransız Hastanesi Sokak 1/A adresinde bulunan, eşcinsellerin tercih ettiği Love Bar’ın işletmeciliğini yapan Engin Temel’in, neden ve kim tarafından öldürüldüğü polisin yapacağı incelemeler ışığında ortaya çıkacak.
Morga kaldırıldı
Engin Temel’in cesedi, olay yerinde yapılan incelemelerin ardından, Şişli Etfal Eğitim ve Araştırma Hastanesi Morgu’na kaldırıldı. Polis olayla ilgili geniş çaplı soruşturma başlattı. Engin Temel’in Face book’unda yapılan incelemede, kız arkadaşlarıyla samimi pozlarda çekilmiş çok sayıda fotoğraf bulundu. Engen Temel, siteye, sırtında erkek melek figürü olan bir fotoğrafını da koymuştu. Only the registered members can see the link
Hazal’ın sevgilisiydi
Engin Temel, 2004 Miss Dream Of The World Türkiye İkinci Güzeli Hazal Müezzinoğlu ile bir yıl beraber olmuştu. Hazal Müezzinoğlu geçen 8 Şubat günü sabaha karşı sevgilisi Engin Temel’in kendisi için düzenlediği doğum günü partisine katılmıştı. Hazal Müezzinoğlu buradan sevgilisinin teyzesinin oğlu Eminönü İlçe Emniyet Müdürlüğü, Motorize Ekipleri’nde görevli arkadaşı Sezer Berktaş (24) ile ayrıldı. Sezer Bertaş, Şişli yönüne 34 DP 0188 plakalı otomobiliyle harekete geçti. Görgü tanıklarının aşırı hız yaptığını söylediği polis Sezer Bertaş, saat 06.30 sıralarında geldikleri Cumhuriyet Caddesi üzerindeki Divan Kavşağı’nda, Opel Astra marka otomobilinin direksiyon hákimiyetini kaybetti. Kontrolden çıkan otomobil yol kenarındaki aydınlatma direğine çarptı.
Kazada Hazal yaşamını yitirdi, yaralı kurtulan Sezer Bertaş da ise 0,66 promil alkol çıktı. Sezer Berktaş kazadan 34 gün sonra teslim olurken, yargılandığı Şişli 4’üncü Asliye Ceza Mahkemesi tarafından 71 gün tutuklu kaldıktan sonra tahliye olmuştu. Engin Temel, kuzeni Sezer Berktaş hakkında Hazal Müezzinoğlu’nun "Taksirle ölüme neden olma ve trafik güvenliğini taksirle tehli***e sokma" suçundan açılan davanın duruşmalarına da katılmıştı.
Hazal Müezzinoğlu’nun annesi Nermin Taşpınarlı (solda), cinayeti öğrenince Engin Temel’in kızından kalan bir hatıra olduğunu söyleyerek, "10 ay arayla iki evladımın ölmesine dayanmak çok zor" dedi.
sarıkanarya_41
10-12-2008, 04:47
Bayram pususu
10 Aralık 2008Asım GÜNEŞ-Süleyman KAYA / İSTANBULOnly the registered members can see the link { font-family: Arial, Helvetica, sans-serif; font-size:13px; font-weight:bold; text-decoration:none; color:#000000;}.hurriyet2008-detailbox-newslink:hover { font-family: Arial, Helvetica, sans-serif; font-size:13px; font-weight:bold; text-decoration:underline; color:#990000;}Tuzla’da, aralarında anlaşmazlık bulunan sekiz arkadaşı bayramda barışmak için kendi sokaklarına çağıran hasımları, pompalı tüfek ve tabancayla ateş açtı. Olayda Tuzla Tersanesi’nde çalışan 3 işçi öldü, 5 kişi yaralandı.
YAYLA Mahallesi’nde oturan sekiz arkadaş, önceki akşam 22.00 sıralarında iki otomobille İstasyon Caddesi Bahar Sokak’a geldi. Sekiz kişi sokağa girdiğinde üzerlerine farklı noktalardan pompalı tüfek ve tabancalarla ateş açıldı. Yaklaşık 10 dakika ateş eden saldırganlar, bir otomobile binerek kaçtı. Polis, olay yerine geldiğinde sekiz kişiyi kanlar içinde sokakta yatarken buldu. Açılan çapraz ateşte Tuzla’da, tersanede işçi olarak çalışan Ceyhan Can, Ahmet Derman ve Serkan Durmaz hayatını kaybetti. Yaralanan Uğur Can, Özkan Yavuz ve Hasan Arslan hastaneye kaldırıldı. Kolundan hafif yaralı Hasan Arslan tedavisinin ardından sorgulanmak üzere gözaltına alındı. Diğer iki yaralının da hayati tehlikesinin bulunmadığı açıklandı.
Görgü tanığı yok
Olay yerinde inceleme yapan polis çevrede çok sayıda boş kovan buldu. Sokakta bulunan 34 NDF 55 plakalı Peugeot otomobilin ölenlerden Serkan Durmaz’a ait olduğu belirlendi. Polis 10 dakika süren çatışmayla ilgili kimsenin tanıklık yapmak istemediğini söyledi. Olayın, iki grup arasında 27 Nisan 2008’de çıkan bir kavganın devamı olabileceği belirtildi. Ölenlerin yakınları da, iki grup arasında eskiye dayalı bir anlaşmazlık olduğunu ileri sürdüler. Ceyhan Can’ı dün telefonla arayan bir kişinin bayramda barışmak istediklerini belirterek, "Yüz yüze konuşalım" teklifinde bulunduğu ileri sürüldü.
sarıkanarya_41
10-12-2008, 04:48
Seçim rotayı belirleyecek
10 Aralık 2008Ahmet İSTEK-Emre BAYLAN/DHAOnly the registered members can see the link { font-family: Arial, Helvetica, sans-serif; font-size:13px; font-weight:bold; text-decoration:none; color:#000000;}.hurriyet2008-detailbox-newslink:hover { font-family: Arial, Helvetica, sans-serif; font-size:13px; font-weight:bold; text-decoration:underline; color:#990000;}Bayram tatilini memleketi Antalya’da geçiren CHP lideri Deniz Baykal, dün, parti il teşkilatındaki bayramlaşma törenine katıldı. ’Başbakan Baykal’ sloganıyla karşılanan Baykal, parti binası önündeki yaklaşık 600 partiliye hitap etti.
Yerel seçimin önemine vurgu yapan Baykal, "Bu seçimde alınacak olan karar, sadece yerel yöneticilerimizi belirlemekle kalmayacak, aynı zamanda Türkiye’nin gidişatına yönelik çok önemli bir istikamet belirlemesi de, rota belirlemesi de, pusula ayarlaması da yapılacaktır" dedi.
Küsmek yok
Baykal, yerel seçimlerde aday adaylarına da seslenip, "Sadece bir kişi aday olacak" diyerek tüm partililerin büyük bir sorumluluk taşıdığını belirtti. ’Aday gösterilmezseniz, küsmeyin’ imasında bulunan Baykal, siyasetin bir atımlık barut olmadığını vurguladı. "Bu seçimde en önemli konulardan birisi de seçmen sayısı" diyen CHP (Only the registered members can see the link) Genel Başkanı, Adrese Dayalı Nüfus Sayımı Projesi’nin AKP (Only the registered members can see the link) tarafından kullanılmaması için tüm partililerin dikkatli olmasını istedi.
Ekonomi yanıyor
Türkiye’nin şu ortamında ’Sen- ben’ diye bir telaş içine girmenin kabul edilebilir tarafı olmayacağını söyleyen Baykal, şöyle devam etti: "Türkiye’nin ekonomisi yangın yerine dönmüş, Başbakan farkında değil. Türkiye’de yaşanan ekonomik sıkıntıları daha anlamış bile değil. Türkiye’nin en önemli kuruluşları, çok büyük sıkıntılar içinde. İşyerleri kapanıyor, insanlar işini kaybediyor, fabrikalar üretim yapamaz hale geliyor. Önümüzdeki günler çok kaygı verici. Başbakan, ’Merak etme hamdolsun iyiyiz teğet geçti’ deyip milleti avutabileceğini zannediyor."
Memleket hatırası
Baykal, Kurban Bayramı’nın ikinci günü Antalya (Only the registered members can see the link)’da partisince düzenlenen bayramlaşma törenine katıldı, CHP (Only the registered members can see the link) Muratpaşa Belediye Başkanı Süleyman Evcilmen ve Büyükşehir belediye başkanlığı aday adaylığını koyan eski Akdeniz Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mustafa Akaydın’la objektife poz verdi. Baykal, bir partilinin çocuğunu da kucağına alıp sevdi.
sarıkanarya_41
10-12-2008, 04:48
Otelden çıkmadı
10 Aralık 2008Namık Kemal KILINÇ / DHAOnly the registered members can see the link { font-family: Arial, Helvetica, sans-serif; font-size:13px; font-weight:bold; text-decoration:none; color:#000000;}.hurriyet2008-detailbox-newslink:hover { font-family: Arial, Helvetica, sans-serif; font-size:13px; font-weight:bold; text-decoration:underline; color:#990000;}Bayram tatili ve seçim çalışmaları için önceki gece Antalya’ya gelen Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, konakladığı otelden dışarıya çıkmadı.
Ata uçağıyla 20.20’de Antalya (Only the registered members can see the link)’ya gelen Başbakan Erdoğan (Only the registered members can see the linkğan/) ve eşi Emine Erdoğan, A Kapısı’ndan sivil plakalı bir otomobille çıkarak Serik İlçesi’ne bağlı turistik Belek Beldesi’ndeki Rixos Premium Otel’e geçti. Rixos oteller zinciri sahibi Fettah Tamince’nin sahibi olduğu Rixos Premium Otel’in tripleks villasında kalan Erdoğan ve eşi, dün 15.00’e kadar otelden ayrılmadı.
sarıkanarya_41
10-12-2008, 04:48
Hafner: Kurbana değil yapılan eziyete karşıyız
10 Aralık 2008Mustafa KINALI / İSTANBULOnly the registered members can see the link { font-family: Arial, Helvetica, sans-serif; font-size:13px; font-weight:bold; text-decoration:none; color:#000000;}.hurriyet2008-detailbox-newslink:hover { font-family: Arial, Helvetica, sans-serif; font-size:13px; font-weight:bold; text-decoration:underline; color:#990000;}Uluslararası Hayvan Refahı Organizasyonu (Internation Animal Welfare Organization) adına kesim yerlerini incelemek üzere Türkiye’ye gelen Christine Hafner, "Kurban kesimine karşı değiliz. Madem ki bir iyilik ediliyor, hiç olmazsa fakirlere sağlıklı et verilsin. İnsanlar acı çeke çeke kesilen, hijyenik olmayan ortamlarda parçalanıp dağıtılan etleri yemesin" dedi.
İŞTE TÜRKİYE'DEN KURBAN MANZARALARI... (Only the registered members can see the link)
ANIMAL Angels (Hayvan Melekleri) üyesi dört kişilik heyetin başkanı Christine Hafner’ın yaşamı, 10 yıl önce televizyonda izlediği bir belgeselle değişti. Münih’te iki kedisiyle yaşayan 35 yaşındaki Hafner, hayvanların taşınması sırasında çektiği acıları gördüğü gün, yaşamını hayvan haklarına adamaya karar verdi. Aynı gün vejetaryen oldu. Hafner, 10 yıldır süt, yoğurt, peynir gibi hayvansal ürünleri de elden geldiğince az kullanıyor. Münih Üniversitesi’nde ekonomi eğitimi alan Hafner, evinde bir çok hayvan beslemek istiyor ama çok gezdiği için bunu yapamıyor.
KURBAN BAYRAMININ ACEMİ KASAPLARI... (Only the registered members can see the link)
Anımal Angels’ta kaç hayvanın yaşamını kurtardığını bilmediğini belirten Christine Hafner, bunun sevincini hiç bir şeyle kıyaslayamayacağını söylüyor. Hafner, çalışma sistemlerini şöyle özetliyor: "Diyelim ki İspanya-İtalya güzergáhında bir hayvan usullere aykırı taşınıyor. Haber aldığımızda, bunu kameralarla görüntüleyip belgeliyoruz ve AB yasalarınca cezalandırılmalarını sağlıyoruz. Benim asıl alanım hayvanların taşınmaları sırasında karşılaştıkları eziyetler. AB yasalarına göre bir hayvanın bir yere taşınırken ne özelliklerde kamyona konulacağı, konulduğu yerin kaç metrekare olacağı, otomatik su sisteminin olup olmayışı, havalandırması, beslenme şekli tamamiyle belirlenmiştir. Bizler bunun takipçisiyiz."Hayvanlara yönelik davranışları yerinde izlemek için dünyanın dört bir yanını gezen Christine Hafner’in İstanbul (Only the registered members can see the link) izlenimleri pek hoş değil. Önceki gün, Yenisahra’da apartman önünde ve bahçelerde kurban kesenleri görüntülerken uğradıkları saldırı da izlenimlerinin en kötüsü olsa gerek. Eli bıçaklı adamların üzerlerine doğru gelmesinden korktuğunu anlatan Hafner, "Sizin ülkenizde başka sivil toplum kuruluşları böyle çekimler yapabilir mi?" sorusuna, "Bizde, sizdeki gibi kurban kesimleri yok. Mezbahalara elbette özel izinle girilir ama sokakta herkes çekim yapabilir, basın olarak siz de Almanya’da çekim yapabilirsiniz" diyor.
Boğa güreşine karşı
Okmeydanı’nda incelemelerine itirazda bulunan Almanya’dan emekli işçi Bekir Cılız’ın, "Siz İspanya’daki boğa güreşleri katliamına bakın" sözlerine ise Hafner, şu sözlerle yanıt veriyor: "İspanya’daki boğa güreşlerine de karşıyız. Bu konuda çalışmalarımız var. Ancak İslami anlamda kurban kesimine karşı değiliz, sadece hayvanlara zulmedilmesine karşıyız. Ancak madem ki bir iyilik ediliyor, hiç olmazsa fakirlere sağlıklı et verilsin. İnsanlar acı çeke çeke kesilen, hijyenik olmayan ortamlarda parçalanıp dağıtılan etleri yemesin."
Dün de sokaklardaydı
İstanbul (Only the registered members can see the link) Veteriner Hekimler Odası Başkanı Prof. Dr. Tahsin Yeşildere’nin eşliğindeki Hafner ve ekibi dün de İstanbul (Only the registered members can see the link) sokaklarındaydı. Heyet, Bayrampaşa’daki modern kesim merkezini beğendi. Ancak burada kesilecek hayvan yoktu. Tesis yetkilisinin, "Burada büyükbaş hayvan kesiliyor. Dört bantta otomatik olarak, 680 kesim yaptık" dedi. Hafner, tesisin sokak kesimleriyle kıyaslanamayacağını belirterek, havyanların yerde kesildikten sonra askıya alınması gerektiğini hatırlattı. Askıda iken kesimin yanlış olduğunu vurgulayan Christine Hafner, "Bu merkezde güzel çalışmalar var. Bunu da raporuma koyacağım. Ancak raporum tamamı, büyük ölçüde olumsuz olacak" dedi.
sarıkanarya_41
10-12-2008, 04:49
KKTC’yle elçi krizi
10 Aralık 2008Uğur ERGAN / ANKARAOnly the registered members can see the link { font-family: Arial, Helvetica, sans-serif; font-size:13px; font-weight:bold; text-decoration:none; color:#000000;}.hurriyet2008-detailbox-newslink:hover { font-family: Arial, Helvetica, sans-serif; font-size:13px; font-weight:bold; text-decoration:underline; color:#990000;}Büyükelçi ve temsilci atamalarında söz sahibi olmak isteyen ve hükümeti yasa değişikliğine zorlayan Cumhurbaşkanı Talat, yeni elçinin atanmasını engelleyince KKTC 3.5 aydır Ankara’da geçici maslahatgüzar seviyesinde temsil ediliyor. Büyükelçi Kurttekin’i merkeze çeken Türkiye ise 2.5 aydır Lefkoşa’ya yeni büyükelçi atamayınca temsil düzeyi maslahatgüzara düştü.
TÜRKİYE ile KKTC arasında karşılıklı temsil düzeyi bir süredir büyükelçilik seviyesinden maslahatgüzar seviyesine indi. Bu durum KKTC’nin 3.5 aydan beri Ankara (Only the registered members can see the link)’ya, Türkiye’nin de 2.5 aydan beri Lefkoşa’ya büyükelçi atamamasından kaynaklanıyor.
Talat statü indirimine soğuk
Büyükelçi atamasında ilk kriz KKTC tarafında baş gösterdi. Krize, KKTC Cumhurbaşkanı Mehmet Ali Talat’ın büyükelçilik ve dış temsilcilik atamalarının doğrudan kendi inisiyatifine bırakılmasını istemesi, KKTC Dışişleri Bakanı Turgay Avcı’nın buna karşı çıkması neden oldu. Büyükelçilik atamalarında söz sahibi olmak isteyen Cumhurbaşkanı Talat, Ankara (Only the registered members can see the link) Büyükelçiliği’ne atanmak istenen Müsteşar Namık Korhan’ın göreve başlamasını, hükümetin yasa değişikliği yaparak Cumhurbaşkanı’na yetki vermesini zorlamak için engelliyor. Namık Korhan’ın Ankara (Only the registered members can see the link) Büyükelçisi olabilmesi için daha yüksek bir mevki olan müsteşarlıktan müdür ve temsilci seviyesine indirilmesi gerekiyor. Bunun için de Cumhurbaşkanı Talat’ın onayı dahil üçlü kararname gerekiyor. Büyükelçilik atamasında söz sahibi olmayan Talat da, ODTÜ’den okul arkadaşı olan Korhan’ın müsteşarlık statüsünden indirilmesine sıcak bakmıyor.
Londra ve Roma da sorunlu
Atamalarda yetkisi olmayan Talat, sadece Ankara (Only the registered members can see the link) ’ya değil, KKTC’nin Londra ve Roma temsilcilikleri ile İzmir (Only the registered members can see the link) Konsolosluğu’na atamaları da, temsilcilere "yetki belgesi" vermeyerek engelliyor. Talat, Londra’ya atanan Kemal Köprülü ile İzmir (Only the registered members can see the link) Konsolosu Mustafa Evran’a "yetki belgeleri" vermek için uzun süredir randevu vermiyor. Köprülü bu nedenle Londra’ya gidemezken, Evran ise yetkisiz şekilde İzmir (Only the registered members can see the link)’de görevinin başında bulunuyor.
Lefkoşa için 2 iddia
Türkiye’nin Lefkoşa Büyükelçisi Türkekul Kurttekin bu yıl sonunda yaş haddi nedeniyle emekli olacağı için geçen 31 Ekim’de Resmi Gazete’de yayımlanan kararnameyle Ankara (Only the registered members can see the link) merkeze çekildi. Kurttekin’in Türkiye’ye gelişiyle ilgili çeşitli spekülasyonlar ortaya atıldı. Bunlardan birisi, Kurttekin’in Lefkoşa’ya yeni bir cami yapılmasına karşı çıkması ve bu nedenle Dışişleri Bakanı Ali Babacan (Only the registered members can see the link) tarafından erkenden Ankara (Only the registered members can see the link)’ya çekildiği oldu. Bir diğer iddia ise Türkiye’nin Rum Kesimi’ne, "Çözüm olmazsa adayı kendime bağlarım" mesajı vermek amacıyla Lefkoşa’ya büyükelçi olarak bir vali atayacağıydı. Ancak Dışişleri bu iddiaları yalanladı. KKTC’de 2.5 aydan beri maslahatgüzar seviyesinde temsil edilen Türkiye’nin Lefkoşa Büyükelçisi’nin yeni büyükelçi kararnamesiyle belli olması bekleniyor. Ancak Dışişleri koridorlarında kararnameyle ilgili herhangi bir hazırlık olmadığı konuşuluyor.
Bakan ev sahipliği yaptı
Ada’daki kriz, 15 Kasım’da KKTC’nin 25. kuruluş yıldönümü nedeniyle Ankara (Only the registered members can see the link)’da Devlet Konukevi’nde verilen resepsiyona da yansımıştı. KKTC Dışişleri Bakanlığı, Ankara (Only the registered members can see the link)’ya atama olmadığı için resepsiyonun Bakan Avcı’nın ev sahipliğinde yapılmasını kararlaştırmıştı. Resepsiyon için gönderilen davetiyelerde, ev sahibi olarak önce bakan Avcı’nın daha sonra da geçici maslahatgüzar Duba’nın isimleri yer almıştı.
sarıkanarya_41
10-12-2008, 04:49
Zulüm gören de suçlananlar da hep Türkler
10 Aralık 2008Ender DURUEL / BRÜKSELOnly the registered members can see the link { font-family: Arial, Helvetica, sans-serif; font-size:13px; font-weight:bold; text-decoration:none; color:#000000;}.hurriyet2008-detailbox-newslink:hover { font-family: Arial, Helvetica, sans-serif; font-size:13px; font-weight:bold; text-decoration:underline; color:#990000;}Dünya Azerbaycanlılar Kongresi (DAK) Belçika temsilciliği tarafından Belçika Senatosu’nda düzenlenen kongrede Azerbaycanlıların sorunları dile getirildi.
Kongrenin Başkanlığını DAK Başkanı da olan Azerbaycan ve Türk dünyasının ünlü şair ve yazarı Sabir Rüstemhanlı yaptı. Çeşitli ülkelerde yaşayan Azerbaycanlılarla Azerbaycan’da yaşanan sorunlara çözümler üreten ve sorunların azaltılması için çalışan DAK’ın düzenlediği konferansa, başta Azerbaycan olmak üzere, Rusya (Only the registered members can see the link), Almanya, Hollanda ve bir çok ülkeden gelen Azerbaycanlılar, Belçika senatörleri, siyasetçiler ve bazı dernek başkanları katıldı. DAK kongresinde en çok konuşulan konuların arasında Dağlık Karabağ sorunu yer aldı. Katılımcılar Dağlık Karabağ sorununun uluslararası hukuka göre bir çözüm yolunun en hızlı şekilde bulunması gerektiğini dile getirdi.
DAK Başkanı Sabir Rüstemhanlı, Karabağ’daki Azeri soykırımının görmezden gelindiğini söyledi. Karabağlı Türklerin Ermenilerin zulmüne maruz kaldıklarını belirten Rüstemhanlı, "Ezilenler, zulüm görenler hep Türklerdir fakat en çok suçlanan da Türk halkı oluyor. Karabağ’da soykırım yapan Ermenileri kimse suçlamıyor, Türkiye suçlanıyor. Bizim sorunlarımız hep aynıdır. Bu yüzden birlik olup suçsuz olduğumuzu dünyaya anlatmalıyız ve Türk dünyasının sorunlarına çözümler bulmalıyız. Bu konferansları Avrupa’nın ve dünyanın her yerinde devam ettireceğiz. Belçika, Hollanda, Almanya başta olmak üzere Amerika’da da konferanslarımız düzenleyeceğiz" dedi.
Belçika mutlu etti
Azeri Türk Kadınlar Birliği Başkanı Tenzile Rüstemhanlı da, kadınların yaşadıkları sorunları dile getirdi ve bu sorunlara çözümler bulabilmek çalıştıklarını söyledi. Bu konuyla ilgili olarak Belçika’da bir çok siyasetçiyle görüştüklerini belirten Rüstemhanlı şöyle dedi: "Bu toplantıda Azerbaycan’ın önemli meseleleri konuşuldu. Azerbaycan’ın ikiye bölünmesi bizi en çok rahatsız eden sorundur. Karabağ halen işgal altında ve buna çözüm bulunamadı. DAK olarak Belçika Senatosu’nda bu sorunun tartışılması ve çözümler aranması bizi mutlu etti."
sarıkanarya_41
10-12-2008, 04:50
Çarşaf, ılımlı İslam’ın solu mu
10 Aralık 2008Only the registered members can see the link { font-family: Arial, Helvetica, sans-serif; font-size:13px; font-weight:bold; text-decoration:none; color:#000000;}.hurriyet2008-detailbox-newslink:hover { font-family: Arial, Helvetica, sans-serif; font-size:13px; font-weight:bold; text-decoration:underline; color:#990000;}Türkiye’nin siyasi yapısının, Büyük Ortadoğu stratejisinin bir unsuru olarak "Ilımlı siyasi İslam"la gerçekleştirilmek istendiğini belirten MHP lideri Bahçeli, şöyle dedi: "Bunun sağ ayağının adı AKP’dir. Acaba şimdi boşta kalan sol ayağı mı oluşturulmak isteniyor? Anadolu solu yerine çarşaflı sol dönüşümüne mi gidilmek isteniyor."
MHP (Only the registered members can see the link) Genel Başkanı Devlet Bahçeli (Only the registered members can see the linkçeli/), Büyük Ortadoğu stratejisinin bir unsuru olarak Türkiye’nin siyasi yapısının "ılımlı siyasi İslam" öngörüsüyle gerçekleştirilmek istendiğini belirterek, "Bunun sağ ayağının adı AKP (Only the registered members can see the link)’dir. Acaba şimdi boşta kalan sol ayağı mı oluşturulmak isteniyor? Anadolu solu yerine çarşaflı sol dönüşümüne mi gidilmek isteniyor" dedi. MHP (Only the registered members can see the link) Genel Merkezi’nde dün halkla bayramlaşan Bahçeli, Türkiye’nin bayrama iki gündemle girdiğini belirtti.
Açılım mı, katılım mı
Bahçeli, bunları küresel ekonomik krizin gittikçe derinleşerek Türkiye’ye etki etmesi hali ve çarşaf açılım siyaseti olarak açıkladı. Bahçeli şunları söyledi: "İşten çıkartmaların devam ettiği bir süreçte Türkiye’nin gündemi çarşaf açılımı ile meşgul edilmekte ve buradan hangi amaç güdüldüğü kimse tarafından da tam olarak açıklanamamaktadır. CHP (Only the registered members can see the link)’nin bir kısmı bunu açılım, diğer bir kısmı ise katılım olarak nitelendiriyor. Ama neyin ne olduğu açıklanmış değildir. O zaman akla şu sual geliyor: Son on yıl içerisinde Büyük Ortadoğu Stratejisi’nin bir unsuru olarak Türkiye’nin siyasi hayatını yeniden şekillendirilmesi, ılımlı siyasi İslam öngörüsüyle gerçekleştirilmek istenmiştir. Ilımlı siyasi İslam’ın sağ ayağı netleşmiş, adı da konmuştur; bu AKP (Only the registered members can see the link)’dir. Acaba şimdi boşta kalan ılımlı siyasi İslam’ın sol ayağı mı oluşturulmak istenmektedir? Bu açılımın yönü buraya doğru mu gitmektedir? ’Anadolu solu’ yerine acaba şimdi ’çarşaflı sol’ sosyal demokrat bir siyasi durum mu oluşturulmak isteniyor?"
3 çocuk esprisi
Bahçeli, adrese dayalı kayıt sistemiyle ortaya çıkan 6 milyonluk seçmen artışıyla ilgili soruyu ise Başbakan Erdoğan (Only the registered members can see the linkğan/)’ın "3 çocuk yapın" telkinine atıf yaparak yanıtladı: "Burada bir hesap yanlışlığı var ama bu yanlışlık kimdedir, bunu tam bilemiyoruz. Bunun test edilmesi lazım. Her gün kalbinde bir şüphe ile yatıp kalkan insanımız bir gün fedakarlık yapmalı ve yeniden yazılım için bir gününü feda ederek bu yanlışı düzeltmeli. Bu arada bir başka yanlış hesap daha var; üç çocuk ısrarında bulunan sayın Başbakan bunda başarı sağladı da seçmen yaşı tutmadığı için mi bu fark ortaya çıkıyor? Bunu da görmek lazım."
sarıkanarya_41
10-12-2008, 04:50
Suriye hediyesi
10 Aralık 2008Adnan AVUKA / DHAOnly the registered members can see the link { font-family: Arial, Helvetica, sans-serif; font-size:13px; font-weight:bold; text-decoration:none; color:#000000;}.hurriyet2008-detailbox-newslink:hover { font-family: Arial, Helvetica, sans-serif; font-size:13px; font-weight:bold; text-decoration:underline; color:#990000;}Suriye’nin Halep kentinde üzerinde Cumhurbaşkanı Abdullah Gül fotoğrafları ve Türk bayrağı bulunan çakmaklar satılıyor. Çakmakları satan Halepli esnaf Ahmet Servet, Suriyeli olmalarına rağmen Türkiye’yi çok sevdiklerini söyledi.
Servet, "Ortak bir tarihe sahibiz. Burada yaşayan insanların bir kısmı Mardin, Şanlıurfa, Diyarbakır, Van gibi şehirlerdeki insanlarla evlenmiş. Biz o yüzden Cumhurbaşkanı Gül ve Türk bayraklı hediyelik eşyalar satıyoruz. Bunlar da büyük ilgi görüyor. İyi para kazanıyoruz" dedi. Servet, Sibel Can, Orhan Gencebay, İbrahim Tatlıses gibi sanatçıların albümlerinin de ilgili gördüğünü sözlerine ekledi.
sarıkanarya_41
10-12-2008, 04:53
BURSA'da, yolun karşısına geçmek isteyen 33 yaşındaki Berkan Seymen, 18 yaşındaki Halil İbrahim Çelik'in kullandığı Mercedes marka otomobilin çarpmasıyla yaşamını yitirdi. Görgü tanıkları, otomobilin kırmızı ışıkta durmadığını ve aşırı hızlı olduğunu iddia etti. Çelik gözaltına alındı.
Kaza, dün saat 21.30'da, Yalova yolu üzerinde, Bursa çıkışındaki Özdilek Alışveriş Merkezi önündeki kavşakta meydana geldi. İstanbul yönünden Bursa kent merkezine gelen Halil İbrahim Çelik'in kullandığı 16 GL 202 plakalı Mercedes marka otomobil, trafik ışıklarından karşıya geçen Berkan Seymen'e çarptı. Üzerinden Karsan Otomobil Fabrikası Satın Alma Müdürlüğü kimlik kartı çıkan Berkan Seymen, olay yerinde yaşamını yitirdi. Görgü tanıkları, çarpmanın şiddeti ile Berkan Seymen'in havalanarak yaklaşık 30 metre ileriye düştüğünü söyledi. Kazadan sonra şok yaşayan Halil İbrahim Çelik, jandarma tarafından gözaltına alındı. Halil ibrahim Çelik, Bursa Şehirlerarası Otobüs Terminali'ne yakınlarını bıraktıktan sonra evine döndüğünü söyledi.
Halil İbrahim Çelik, Adliye'ye sevk edilirken, aşırı hız ve kırmızı ışık ihlali sonucu meydana geldiği iddia edilen kazayla ilgili Bursa Cumhuriyet Savcılığı soruşturma başlattı.
sarıkanarya_41
10-12-2008, 04:54
Ertan KORKMAZ/MANİSA, (DHA)
MANİSA'da, aşırı hız ve dikkatsizlik sonucu kontrolden çıkarak elektrik direğine çarpan otomobildeki üç aylık hamile 34 yaşındaki Tülay Kıroğlu yaşamını yitirdi, sürücü eşi ve oğlu ise yaralandı
Kaza, Manisa- Turgutlu karayolu, Turgutlu Canlı Hayvan Borsası yakınlarında, bugün saat 17.00 sıralarında meydana geldi. Manisa'dan Turgutlu'daki akrabalarına ziyarete giden 36 yaşındaki Fatih Kıroğlu yönetimindeki 45 C 4974 plakalı otomobil, aşırı hız ve dikkatsizlik sonucu Turgutlu Canlı Hayvan Borsası yakınlarında kontrolden çıkarak, beton elektrik direğine çarptı. Kazada, otomobil sürücü Fatih Kıroğlu ile oğlu 11 yaşındaki Furkan Kıroğlu yaralanırken, sağ ön koltuktaki, 3 aylık hamile eşi Tülay Kıroğlu olay yerinde yaşamını yitirdi. Çevredekilerin yardımıyla Manisa Devlet Hastanesi'ne kaldırılan Fatih Kıroğlu ve oğlu Furkan Kıroğlu tedaviye alındı. Baba oğulun sağlık durumlarının iyi olduğu, hayati tehlikelerinin bulunmadığı bildirildi. Kazayla ilgili soruşturmanın sürdürülüyor.
sarıkanarya_41
10-12-2008, 04:54
KURBAN Bayramı tatili nedeniyle Türkiye'nin çeşitli illerinden GAP turu kapsamında Adıyaman'a gelen tatilciler, kar yağışı nedeniyle yolu kapanan Nemrut Dağı'na çıkamadı
Adıyaman'da etkili olan yağmur, yüksek kesimlerde kara dönüştü. Gaziantep, Şanlıurfa, Diyarbakır, Mardin ve Batman'ın tarihi Hasan***f İlçesi'ni gezdikten sonra Adıyaman'a gelen turistler yağmura yakalandı. Yağmur altında Commagene Krallığı'na ait ören yerlerinden Karakuş Tepesi ve tarihi Cendere Köprüsü'nü gezen tatilciler daha sonra Nemrut Dağı'na çıkmaya hazırlandı. Ancak kar yağışı ve şiddetli tipi nedeniyle Nemrut Dağı'nın yollarının kapanması nedeniyle, tatilciler, eski Kahta Kalesi'ni gördükten otellerine dönmek zorunda kaldı. Nemrut'u göremeyen tatilciler büyük üzüntü yaşadı.
İstanbul'dan gelen Oya Omak, “Nemrut'a çıkmayı çok istiyorduk ama maalesef hava koşulları izin vermedi. Karakuş Tepesi'ni ve Cendere Köprüsü'nü gördük. Buraları gördükten sonra hava şartları nedeniyle yolların kapandığını öğrendik ve dönmek zorunda kaldık” dedi.
Turistler daha sonra Adıyaman merkezde bulunan Süryani cemaatine ait Mor Petrus- Mor Paulus Kilisesi'ni gezerek Metropolit Melki Üretken'den kilise hakkında bilgi aldı.
sarıkanarya_41
10-12-2008, 04:54
İSTANBUL Şişli'de bar işleten 24 yaşındaki Engin Temel, başından vurularak öldürüldü
Olay, saat 08.00 sıralarında Şişli 19 Mayıs Caddesi Dr. M. Hüsnü İsmet Öztürk Sokak'taki 14 numaralı Çelik Apartmanı'nın girişinde meydana geldi. sıralarında silahla bir el ateş edildi. 1 el silah sesi duyunca dışarı çıkan apartman kapıcısı, bir süre önce binaya taşınan Engin Temel'i yerde kanlar içinde buldu. Kapıcı ağır yaralı bulduğu Temel için hemen ambulans çağırdı ve polise haber verdi. Gelen ekipler, Engin Temel’in öldüğünü tespit etti.
Engin Temel'in başından vurularak öldürüldüğü tespit edilirken, arkadaşları evine koştu. Şişli Elmadağ Cumhuriyet Caddesi Fransız Hastanesi Sokak 1/A adresinde bulunan eşcinsellerin uğrak yeri olarak nitelendirilen Love Bar'ın işletmeciliğini yapan Engin Temel'in, neden ve kim tarafından öldürüldüğü araştırılmaya başlandı. Engin Temel'in cesedi, yapılan incelemelerin ardından, Şişli Etfal Eğitim ve Araştırma Hastanesi morguna kaldırıldı. Polis olayla ilgili geniş çaplı soruşturma başlattı.
Engin Temel'in bu yılın başında trafik kazasında ölen ‘Miss Dream of The World' birincisi Hazal Müezzinoğlu'nun sevgilisi olduğu bildirildi. Temel, hazal Müezzinoğlu'nun cenazesinde onu ve yakınlarını yalnız bırakmamış, polis, kazaya neden olmakla suçlanan kuzeninin yargılandığı davaları da izlemişti ve bu sırada kameralar tarafından defalarca görüntülenmişti.
sarıkanarya_41
10-12-2008, 04:55
Mehmed Hakkı ÖZBAYIR/MANİSA, (DHA)
MANİSA'da, keçi otlamak için çıktığı Spil Dağı'nda önceki gün kaybolan 14 yaşındaki Hüseyin Yişin, jandarma ve sivil sivil savunma ekiplerinin iki gün süren arama çalışmalarının ardından dağdaki bir çoban kulübesinde bulundu.
Milli Birlik İlköğretim Okulu 8'inci sınıf öğrencisi Hüseyin Yişin geçen pazar günü saat 11.00'de, ağabeyi 22 yaşındaki Ali Yişin ile Spil Dağı eteklerine keçilerini otlatmaya çıktı. Bir süre sonra ağabeyi Ali Yişin, kardeşinden dağılan keçileri toplamasını istedi. Hüseyin Yişin dağılan keçileri toplamak isterken, sisin de etkisiyle ormanlık alanda kayboldu. Akşam keçilerin eve dönmesi, ancak 10 çocuklarından 7'ncisi olan Hüseyin Yişin'in ortada görünmemesi üzerine ailesi merak ederek, aramaya çıktı. Tüm aramalara rağmen çocuğundan haber alamayan baba Veysi Yişin, durumu jandarmaya bildirdi. Bunun üzerine jandarma ekipleri, Manisa Sivil Savunma ekipleriyle birlikte dağda arama-kurtarma çalışması başlattı. İki gün süren arama-kurtarma çalışmaları sonucunda Hüseyin Yişin, bugün saat 10.30 sıralarında kaybolduğu yere 20 kilometre mesafedeki Sancaklıuzunçınar Köyü'ndeki bir çoban kulübesinde bulundu. Hüseyin Yişin, jandarma ekipleri tarafından Turgut Özal Mahallesi'ndeki evlerine getirilerek, ailesine teslim edildi. Baba Veysi Yişin, oğulunu sağlık kontrolünden geçirmek üzere Manisa Devlet Hastanesi'ne götürdü. Yişin'in sağlık kontrolünde durumunun iyi olduğu anlaşıldı.
Hüseyin Yişin, siste yolunu kaybettiğini belirterek, “İlk gece dağda bir ağacın altında kaldım. İkinci gece ise bir çoban kulübesine sığındım. Orada yattım. Çobanların telefonu yoktu. Bu nedenle aileme haber veremedim. Bugün, beni jandarmalar buldu” dedi.
Powered by vBulletin® Version 4.2.5 Copyright © 2025 vBulletin Solutions, Inc. All rights reserved.