PDA

Orijinalini görmek için tıklayınız : 10/04 Türkiye'de Neler oluyor



muzo
10-04-2006, 09:13
SAÇ STİLİ YÜZÜNDEN CİNAYET!

Saçlarını geriye doğru tarayan arkadaşıyla alay eden 19 yaşındaki İbrahim Çakallı, çıkan kavgada bıçaklanarak yaşamını yitirdi.
10 Nisan 2006 Pazartesi 09:03


BURSA merkez Yıldırım İlçesi'nde, saçlarını geriye doğru tarayan arkadaşıyla alay eden 19 yaşındaki İbrahim Çakallı, çıkan kavgada bıçaklanarak yaşamını yitirdi.
Yıldırım İlçesi Çınarönü Mahallesi'ndeki parkta oturan İbrahim Çakallı, birlikte içki içtiği arkadaşı 16 yaşındaki Y.A.'nın saçlarıyla alay etti. Çakallı, saçlarını arkaya doğru tarayan arkadaşına “Böyle saç stili olur mu?' deyince aralarında tartışma çıktı. Tartışma sırasında bıçağını çeken Çakallı, Y.A.'yı boynundan yaraladı.
Yaralı halde Güllük Mahallesi’ndeki evine gitmeye çalışan Y.A., yolda karşılaştığı ağabeyi 19 yaşındaki Selim A. ile birlikte tekrar parka döndü. Yeniden başlayan kavgada Selim A. da kardeşi gibi boynundan yaralandı. Selim A. da bunun üzerine bıçağını çekerek İbrahim Çakallı’yı göğsünden ve çenesinden bıçakladı. Olay yerine gelen polis ekibi ve Acil Sağlık görevlileri, çeşitli suçlardan sabıkalı oldukları belirtilen üç yaralıyı da Yüksek İhtisas Hastanesi’ne kaldırdı.
Ağır yaralı İbrahim Çakallı ameliyat sırasında hayatını kayberken iki kardeş tedavilerinin ardından gözaltına alındı. Zanlıların sorgusu sürüyor.

muzo
10-04-2006, 09:15
BOMBALI EYLEM HAZIRLIĞINDA YAKALANAN PKK MİLİTANININ İTİRAFLARI!..

1970’li yılların sonunda doğu illerinden birisinde doğan bu gencin Güneydoğu’da PKK’nın başlattığı tahrik sonucunda yaşamını yitiren 14 kişiyle ilgili yorumu da ilginç...
10 Nisan 2006 Pazartesi 06:30



"Örgüt 3 yıldır Diyarbakır halkına eylem yaptıramıyordu. Gözden çıkarttığı yem diye attığı 14 insanı öyle bir yerde öldürttü ki, orada hiç kimseyi saklayamazsınız. PKK savaş ve kargaşa ortamının yeniden oluşması için cenazeleri kullandı. Halk bu olayları doğru bulmuyor."

İSTANBUL’da kanlı bombalı eylem hazırlığında yakalanan PKK militanı el yazısıyla kaleme aldığı itiraflarında, "Evet Kürdüm, dilime ve kültürüme sonuna kadar sahip çıkarım. Ama eğer PKK’da biri bana, ’git sivil halkı öldür’ diyorsa bu kanla besleniyordur. Halkların arasındaki farklılıkları bir düşmanlık haline getirip çatıştırarak birbirine düşürmek istiyordur. Benim ve halkımın yaşamasını istemiyordur, benim halkımın kazancını istemiyordur" dedi.

PKK EYLEM YAPTIRAMIYORDU

İstanbul’da yakalanan militanın ismi polis kayıtlarında ve Hürriyet’te saklı. 1970’li yılların sonunda doğu illerinden birisinde doğan bu gencin Güneydoğu’da PKK’nın başlattığı tahrik sonucunda yaşamını yitiren 14 kişiyle ilgili yorumu da ilginç: "Örgüt üç yıldır Diyarbakır halkına eylem yaptıramıyordu. Gözden çıkarttığı adeta yem diye attığı 14 insanı (Çatışmada öldürülen ve cenazelerinde olaylar çıkan teröristleri kastediyor) öyle bir yerde öldürttü ki, orada hiç kimseyi saklayamazsınız. PKK savaş ve kargaşa ortamının yeniden oluşması için cenazeleri kullandı. Halk bu olayları doğru bulmuyor ve artık bitsin istiyor. Kanın daha da şiddetli akması için canlı bombaları gönderdiler."

Eylem yapacak ve yaptıracak düzeyde örgüt sorumlusu olduğunu söyleyen PKK’lının sağduyuya çağıran itirafından alıntılar:

MASUM ÖLDÜRÜP BARIŞ GELİR Mİ

Bir dönem geldi ve barış diye bir şey çıktı. Acaba çorbada tuzum olur mu diye kattım kendimi içine. Hem devlet açılım yapıyordu. Halk bu açılımları memnuniyetle karşılıyordu. Barış için girdiğim bir mücadelede insan öldürecek veya sebebiyet verecek bir duruma nasıl geldiğimi mantığım almıyor. Nerede kaldı barışta tuzumuz olsun anlayışı. Barış, masum insanları öldürmekle mi gelecek.

KANLA BESLENEN GÜÇLER

Birileri iki halkı birbirine düşürmek istiyor. Eylemlerin dağdaki insanların geri dönmeyi düşündükleri bir döneme denk getirilmesi tesadüf değildir. Bunlar kanla beslenen güçlerdir. Benden ses getirecek büyük bir eylem yapmamı istediler. Eğer PKK’da biri bana ’git sivil halkı öldür’ diyorsa bu kanla besleniyordur. Halkların arasındaki farklılıkları bir düşmanlık haline getirip çatıştırarak birbirine düşürmek istiyordur. Benim ve halkımın yaşamasını istemiyordur. Halkımın kazancını istemiyordur.

İÇİM KAN AĞLIYOR

Gayesi ve amacı ne olursa olsun hiçbir örgüt "Ben insanları, halkımın çıkarları için öldürüyorum" diyemez. Barış ve demokrasiden bahsedildiği bir dönemde neden yüzlerce bombacının yetiştirilerek Türkiye’ye sokulduğunu anlam veremiyorum ve içim kan ağlıyor.

O GENÇLERE YAZIK

İki halkı düşman etmek ve altından çıkılmayacak yaralar açar. O gençlere de yazık. Onları sosyal yaşama katacak çözümler üretilmelidir. Belki devlet onların sarsılan özgüvenlerini, gururlarını kırmayacak bir davranışla kazanırsa, eminim hepsi gelerek sosyal yaşama entegre olacaklardır. Önemli olan gururlarının kırılmayacağı bir yaklaşımla kazanmaktır. Dağdaki insanları getirmenin tek yolu da budur.

Türkler Kürtler kader ortağı

Evet Kürdüm. Dilime ve kültürüme sonuna kadar sahip çıkarım. Kimse elimden dilimi ve kültürümü alamaz. Neden birileri bin yıllardır aynı tasta yemek yediğimiz, aynı sıralarda okuduğumuz aynı sokaklarda oynadığımız, aynı kaderi paylaştığım bir halkla bizi birbirimize düşürmek istiyor. Nasıl oluyor da bizi bu genç yaşta katil olmamıza ya da canlı bomba olup kendimizi feda etmemize kadar götürecek bir şekle sokuyorlar.

Hangi anne, git öldür der

Çocukluğumdan beri hiçbir insana hakaret ya da aşağılayıcı bir konuşma yapmamış ya da kimsenin tavuğuna kış dememiş bir insan olarak nasıl olur da bugün belki birkaç kişinin ölümüne vesile olacak bir eylemin planlayıcısı ya da yapıcısı olduğumu kendim de anlamıyorum. Beni sekiz yaşımdan beri yetiştiren, babam öldükten sonra hem analık hem babalık yapan annem, beni böyle mi yetiştirmişti. Bunun için mi genç ömrünün yirmi yılını heba etmişti anlamıyorum. Kesinlikle hayır, hiçbir anne böyle düşünmez yapmaz. Yirmi yıl baktıktan sonra ’git öldür ya da öl’ demez.

Büyük bir hatadan çevrildim

AMA şimdi sağlıklı düşünebiliyorum. Düşman olarak gördüğüm insanlar beni telafisi asla mümkün olmayacak bir hatadan geri çevirdiler. Buna seviniyorum. Çünkü şu an katil değilim. Ama teşebbüste bulunmam bile bana acı veriyor. Benim gibi binlerce Kürt genci var. Onlarla ilgilenmek gerekiyor. Bu sadece emniyetin yapacağı bir şey değil. Sorunu adını koyup bir çözüm bulmak gerekiyor. Sorunun adı konuldu. Çözülmesini istemeyen güçlerin bertaraf edilmesi gerekiyor. İsteğim odur ki dağdaki benim gibi binlerce genci getirerek sosyal yaşama katacak planlar yapılsın.


/Toygun ATİLLA, Çetin AYDIN - HÜRRİYET

muzo
10-04-2006, 09:16
'NE İŞİN VAR DAĞLARDA, MASAYA GEL, MASAYA!..'

Yılmaz Özdil, Sabah'taki köşesinden 'masa polemiği'ne katıldı: "Şimdi yeni bir şarkı çıktı piyasaya: 'Masaya gel, masaya...' Slow. Dünyayı toz pembe gören biri tarafından yazılmış."
10 Nisan 2006 Pazartesi 04:42



YILMAZ ÖZDİL'İN SABAH'TAKİ YAZISI:


Masaya gelen yok...
Musallaya gelen gelene...





Kurgu değil.
Yaşanmış olaydır...





Şiveli bir vatandaş, Polis Radyosu'nu arar.
"Dağlara gel, dağlara" şarkısını ister.
Ve bu şarkıyı, askerpolis, tüm güvenlik güçlerine armağan eder.



Beş dakika sonra bir polis arar, Polis Radyosu'nu.
"Dağlar seni delik delik delerim" şarkısını ister.
Ve bu şarkıyı, biraz önce "dağlara gel, dağlara" şarkısını isteyen şiveli vatandaşa armağan eder.



Çünkü bu ülkede yaşıyorsan eğer...
Ve öküz değilsen...
O şarkıdaki "dağlar" ın ne anlama geldiğini bilirsin.



Şimdi yeni bir şarkı çıktı piyasaya.
"Masaya gel, masaya..."
Slow.
Dünyayı toz pembe gören biri tarafından yazılmış.
Sözleri hayli romantik.
"Elde silah dolaşma, ne işin var dağlarda, masaya gel, masaya..."



"Hit" olur mu bu şarkı diye merak ediyorduk.
Dağlarda yankı buluverdi hemen.
Takır takır söyleniyor. Bakın piyasaya çıkar çıkmaz, daha ilk haftasında...
8 er şe"hit."
2 polis şe"hit."
1 yarbay şe"hit."

muzo
10-04-2006, 09:17
FLAŞ.. FLAŞ.. İSTANBUL'DA SİLAHLI SALDIRI: 1 KİŞİ ÖLDÜ, 2 POLİS YARALANDI!..

Silahlı saldırı, 2 sivil polis memurunun, bir kuruyemiş dükkanında inceleme yaptığı sırada meydana geldi.
10 Nisan 2006 Pazartesi 01:56



HAKKI ÖZ
İSTANBUL (İHA) - Avcılar'da gece saatlerinde meydana gelen silahlı saldırıda 1 kişi öldü, 1'i ağır 2 polis memuru yaralandı.


Edinilen bilgiye göre silahlı saldırı, 2 sivil polis memurunun, Doktor Sadık Ahmet Caddesi, İhsan Bey Sokak'taki Arzum Kuruyemiş dükkanında inceleme yaptığı sırada meydana geldi. Daha önce gerçekleşen bir olayı araştırmak üzere gece yarısı Arzum Kuruyemiş isimli dükkana gelen araştırma ekibinden 2 polis memuru dükkan sahibinden bilgi aldığı sırada dışarıdan ateş açıldı. Dükkan sahibi Behçet Kemal Tuncer olay yerinde hayatını kaybederken, göğsüne mermi isabet eden polis memuru Mehmet Aydın ağır yaralandı. Diğer polis memuru Metin Yaşarlı da bacağından hafif şekilde yaralandı. Aydın, ilk olarak Avcılar Medicana Hastanesi'ne, ardından da İ.Ü. Çapa Tıp Fakültesi Hastanesi'ne kaldırıldı. Yaşarlı'nın ise Avcılar Medicana Hastanesi'nde tedavi altına alındığı belirtildi.


Saldırı sonrası olay yerine gelen İstanbul Emniyet Müdürü Celalettin Cerrah burada incelemelerde bulundu. Cerrah daha sonra Avcılar Medicana Hastanesi'ne giderek bacağından yaralanan polis memuru Yaşarlı'yı ziyaret etti.

muzo
10-04-2006, 09:19
CEZAEVİNDEN ÇIKTI, SOKAKTA 12 KURŞUNLA İNFAZ EDİLDİ

Eyüp'te, cezaevinden yeni çıkan bir şahıs, kimliği belirsiz kişiler tarafından sokak ortasında kurşun yağmuruna tutuldu.
10 Nisan 2006 Pazartesi 00:03



YUSUF MELİKOĞLU
İSTANBUL - Eyüp'te, cezaevinden yeni çıkan bir şahıs, kimliği belirsiz kişiler tarafından sokak ortasında kurşun yağmuruna tutuldu.



Edinilen bilgilere göre, Nişanca Mahallesi Çömlekçiler Arkası Sokağı'nda yürüyen Kemal Fahri Göngör (30), kimliği belirsiz kişiler tarafından kurşun yağmuruna tutuldu. Kısa bir süre önce cezaevinden çıkan ve nişanlı olduğu öğrenilen Göngör, açmak üzere olduğu kahveye çaydanlık almaya gittiği sırada Passat marka bir araç içinden inen 4 kişi tarafından kurşun yağmuruna tutuldu. Kurşunlardan kaçmak isteyen Göngör, çaydanlık satılan dükkana kaçarak kurtulmaya çalıştı. Vücudunun 12 yerine kurşun isabet eden Göngör, olay yerinden hayatını kaybetti. Ceset, yapılan incelemenin ardından otopsi yapılmak üzere Adli Tıp Kurumu morguna kaldırıldı.
Olayla ilgili soruşturma başlatıldı.

muzo
10-04-2006, 09:19
YOLCU OTOBÜSÜ DEVRİLDİ: 23 YARALI

Denizli-Muğla il sınırında bir yolcu otobüsünün devrilmesi sonucunda 23 kişi yaralandı.
10 Nisan 2006 Pazartesi 00:02


MUĞLA/DENİZLİ - Denizli-Muğla il sınırında bir yolcu otobüsünün devrilmesi sonucunda 23 kişi yaralandı.
Muğla'dan Denizli yönüne giden Hazım Üzmeci idaresindeki 31 HA 955 plakalı yolcu otobüsü, Denizli-Muğla il sınırındaki Esentepe mevkiinde sürücünün direksiyon hakimiyetini kaybetmesi sonucu devrildi.
Kazada yaralanan 23 yolcudan 7'si ambulans ve özel araçlar ile Muğla Devlet Hastanesi'nde getirilerek tedavi altına alındı.
Devrilen otobüs içinde sıkışan ve Muğla Belediyesi İtfaiyesi acil kurtarma ekibi tarafından uzun uğraşlar sonucu çıkarılan Akın Atıcı'nın (17) durumunun ağır olduğu bildirildi.

muzo
10-04-2006, 09:20
ÇALDIKLARI KAMERAYLA KENDİ GÖRÜNTÜLERİNİ ÇEKİNCE YAKALANDILAR...

Erzurum'da elektronik eşya satan bir işyerini soyan hırsızlar, çaldıkları kamerayla kendi görüntülerini çekince yakayı ele verdi.
10 Nisan 2006 Pazartesi 00:01



AHMET AKBUĞA
ERZURUM - Erzurum'da elektronik eşya satan bir işyerini soyan hırsızlar, çaldıkları kamerayla kendi görüntülerini çekince yakayı ele verdi.


Çaldıkları kamerayla kendilerinin, eş ve çocuklarının yanı sıra çaldıkları elektronik eşyaların da görüntüsünü çeken, daha sonra kaseti içinde unutarak kamerayı satan hırsızlardan 2'si tutuklanarak cezaevine konuldu.



Edinilen bilgiye göre, Cumhuriyet Caddesi'nde bulunan Mutluyazar Elektronik Mağazası'na sabaha karşı hırsız girdi. İşyerinin demir kepenklerini makasla kesen hırsızlar, içeride bulunan toplam 20 bin YTL tutarındaki kamera, laptop, discman, walkman ve müzik seti gibi eşyaları alarak kayıplara karıştı. İşyerinin soyulduğunu öğrenen mağaza müdürü Necip Aksakal, polisi bilgilendirmenin dışında çalınan eşyaların dökümünü çıkararak kentte bulunan ikinci el alım satımı yapan işyerlerine verdi. İkinci el eşya satan bir şahsın, hırsızlık malı kameranın kendisine geldiğini bildirmesi üzerine olay aydınlandı. Kaseti içinde unutarak kamerayı satan hırsızların görüntülerini elde eden polis, hemen kimlikleri belirleyerek söz konusu 2 kişiyi yakaladı.


Kasette zanlıların kendi aralarında sohbet ederken, "Gündüz gittim, laptop'a bin dolar istedi. Akşam gittim, 5 kuruş vermeden laptop'u aldım. Bu kamerayla güzel görüntüler çekip satarsak iyi para kazanırız" diye konuşmaları dikkat çekti. Kimlikleri saklı tutulan 2 kişi, tutuklanarak cezaevine konulurken, polis, kimliği saptanan diğer 2 şahsı arıyor.



Olay hakkında açıklama yapan Mutluyazar Elektronik Mağaza Müdürü Necip Aksakal, "Yaklaşık 20 bin YTL'lik elektronik eşya çalanların yakalanmasından umudu kesmiştim. Soygun olayından bir süre sonra bir spotçu beni arayarak elinde listede kaydı bulunan kameranın satıldığını söyledi. Ben de polise haber verdim ve spotçuya gittim. Kameranın içinde unutulan kasetteki görüntülerden yola çıkan polis, hırsızlardan 2'sini yakaladı. Diğer 2'si ise hala firarda" diye konuştu.

muzo
10-04-2006, 13:22
DÜŞEN HELİKOPTERDE ŞEHİT OLAN ASKERLERİN KİMLİĞİ BELİRLENDİ

Kocaeli'nde düşen askeri helikopterde şehit olan personelin kimliği belirlendi. Helikopterin bir parçasının düştüğü fabrikada çalışan 2 işçinin de yaralandığı öğrenildi.
10 Nisan 2006 Pazartesi 12:41


KOCAELİ - Ankara Güvercinlik Uçuş Eğitim Komutanlığı'na ait olduğu açıklanan helikopterde şehit olan üç askerin Yüzbaşı Ulaş Türk, Teğmen Fatih Dabak ve Pilot Teğmen Turgut Çiçek olduğu belirlendi.
Bu arada, helikopterin gövdesinin düştüğü Taurus Pen fabrikasında çalışan İsmail Kalaycı ve İsmet Alyörük adlı işçilerin yaralandığı ve bu işçilerin Kocaeli Devlet Hastanesi'ne kaldırıldığı belirtildi.
Kocaeli Valisi Erdal Ata, Büyükşehir Belediye Başkanı İbrahim Karaosmanoğlu ile olay yerine gelerek bilgi aldı. Vali Ata, helikopterin İstanbul'da bir tatbikata katıldığını ve dönüşte henüz belirlenemeyen bir nedenle arızalanarak düştüğünü söyledi.
Öte yandan, görgü tanıkları helikopterin düşmeden önce havada infilak ettiğini öne sürdüler. 3 parçaya ayrıldığı ifade edilen helikopterin pervanesi Trakya Birlik, gövdesinin Taurus Pen, kuyruğundan bir parçanın da Çelik Halat fabrikasına düştüğü kaydedildi.
Düşen helikopterde 4 kişinin olduğu iddia edildi.

muzo
10-04-2006, 13:23
AKDENİZ'DE 5.2 ŞİDDETİNDE DEPREM...

Denizdeki derinliği 67.4 kilometre olan depremin kıyı bölgelerde hissedildiği, can ve mal kaybının olmadığı bildirildi.
10 Nisan 2006 Pazartesi 12:45


YILMAZ UZUN
BALIKESİR (İHA) - Akdeniz'de 5.2 şiddetinde deprem meydana geldi.
Boğaziçi Üniversitesi Kandilli Rasathanesi ve Deprem Araştırma Enstitüsü Müdürlüğü'nden alınan bilgiye göre, bu sabah saat 02.27'de Akdeniz'de 5.2 büyüklüğünde orta şiddetli bir deprem meydana geldi. Denizdeki derinliği 67.4 kilometre olan depremin kıyı bölgelerde hissedildiği, can ve mal kaybının olmadığı bildirildi.

muzo
10-04-2006, 13:24
BAKAN BABACAN, BORCUNU ÖDEMEYEN BELEDİYELERİ AÇIKLADI...

Devlet Bakanı Ali Babacan, borcunu ödemeyen belediyeleri açıkladı. Babacan'ın açıklamasına göre, 42 belediyenin Hazine'ye olan ve vadesi geçmiş borç toplamı 5 milyon 315 bin 993 YTL.
10 Nisan 2006 Pazartesi 12:10


ALİ ULURASBA
ANKARA (İHA) - Hazineden Sorumlu Devlet Bakanı Ali Babacan, Hatay Milletvekili Züheyir Amber'in soru önergesine verdiği cevabında, Hazine'nin belediyelerden alacaklarıyla ilgili bilgiler verdi. Babacan'ın açıklamasına göre, 24 Şubat 2006 tarihi itibariyle 42 belediyenin Hazine'ye toplam borcu 12 milyon 829 bin 320 YTL. Bu borcun 5 milyon 315 bin 993 YTL'sinin vadesi geçmiş, 7 milyon 513 bin 327 YTL'nin ise henüz vadesi dolmamış durumda. Yine 42 belediyenin 12 milyon 829 bin 320 YTL olan borcunun yüzde 46'sı yani 5.934.811 YTL'si yapılandırıldı.
Babacan'ın açıklamalarına göre, borçlu kuruluşlar ve borç miktarları şöyle:
"Adana Büyükşehir Belediyesi: Vadesi gelmemiş alacaklar 510.910 YTL, genel toplam 510.910 YTL
Adapazarı Büyükşehir Belediyesi: Vadesi geçmiş alacak 19.639 YTL, vadesi gelmemiş alacak 262.450 YTL, toplam 282.089 YTL
Alanya Belediyesi: Vadesi geçmiş alacak 36.182 YTL, vadesi gelmemiş alacak 11.786 YTL, toplam 47.968 YTL
Ankara Büyükşehir Belediyesi: Vadesi geçmiş alacak 590.389 YTL, vadesi gelmemiş alacaklar 1.330.047 YTL, toplam 1.920.436 YTL
Antalya Büyükşehir Belediyesi: Vadesi gelmemiş alacak 22.597 YTL, toplam 22.597 YTL
ASAT- Antalya Belediyesi Su ve Kanalizasyon İdaresi: Vadesi gelmemiş alacak 2.339 YTL, toplam 2.339 YTL
ASKİ-Adana Belediyesi Su Kanalizasyon İdaresi: Vadesi gelmemiş alacak 64.419 YTL, toplam 64.419 YTL
ASKİ-Ankara Su ve Kanalizasyon İdaresi: Vadesi geçmiş alacaklar 162.242 YTL, vadesi gelmemiş alacaklar 253.942 YTL, toplam 416.184 YTL
Bafra Belediyesi: Vadesi geçmiş alacaklar 179.330 YTL, toplam 179.330 YTL
Bandırma Belediyesi: Vadesi geçmiş alacaklar 242 YTL, vadesi gelmemiş alacaklar 40.326 YTL, genel toplam 40.568 YTL
Batman Belediyesi: Vadesi gelmemiş alacaklar 700 YTL, toplam 700 YTL
Bursa Büyükşehir Belediyesi: Vadesi gelmemiş alacaklar 253.691 YTL, toplam 253.691 YTL
Dalaman Belediyesi: Vadesi geçmiş alacaklar 174.801 YTL, vadesi gelmemiş alacaklar 1.191 YTL, toplam 175. 993 YTL
Denizli Belediyesi: Vadesi gelmemiş alacaklar 13.025 YTL, toplam 13.025 YTL
Didim Belediyesi: Vadesi geçmiş alacaklar 299.189 YTL, vadesi gelmemiş alacaklar 18.277 YTL, toplam 317.467 YTL
Diyarbakır Su ve Kanalizasyon İdaresi Genel Müdürlüğü: Vadesi gelmemiş alacaklar 77.289 YTL, toplam 77.289 YTL
EGO Genel Müdürlüğü (Ankara): Vadesi gelmiş alacaklar 1.022.429 YTL, vadesi gelmemiş alacaklar 136.936 YTL, toplam 1.159.365 YTL
Erzurum Su ve Kanalizasyon İdaresi: Vadesi gelmemiş alacaklar 25.377 YTL, toplam 25.377 YTL
Eskişehir Su ve Kanalizasyon İdaresi: Vadesi gelmemiş alacaklar 14.490 YTL, toplam 14.490 YTL
Fethiye Belediyesi: Vadesi gelmemiş alacaklar 19.852 YTL, toplam 19.852 YTL
Foça Belediyesi: Vadesi geçmiş borçlar 2.253 YTL, vadesi gelmemiş borçlar 8.541 YTL, toplam 10.795 YTL
GASKİ-Gaziantep Büyükşehir Belediyesi Su ve Kanalizasyon İdaresi Genel Müdürlüğü: Vadesi geçmiş alacaklar 19.450 YTL, vadesi gelmemiş alacaklar 545.460 YTL, toplam 564.910 YTL
Gaziantep Büyükşehir Belediyesi: Vadesi geçmiş alacaklar 153.525 YTL, vadesi gelmemiş alacaklar 33.843 YTL, toplam 187.368 YTL
Kayseri Su ve Kanalizasyon İdaresi: Vadesi gelmemiş alacaklar 65.493 YTL
Konya Büyükşehir Belediyesi: Vadesi gelmemiş alacaklar 9.099 YTL, toplam 9.099 YTL
Malatya Belediyesi: Vadesi gelmemiş alacaklar 36.223 YTL, toplam 36.223 YTL
Mariç-Marmaris-İçmeler-Armutlu Belediye Birliği: Vadesi geçmiş alacaklar 761.166 YTL, vadesi gelmemiş alacaklar 359 YTL, toplam 761.525 YTL
Menemen Belediyesi: Vadesi geçmiş alacaklar 51.001 YTL, vadesi gelmemiş alacaklar 11.731 YTL, toplam 62.732 YTL
Mersin Büyükşehir Belediyesi: Vadesi gelmemiş alacaklar 1.015 YTL, toplam 1.015 YTL
Milas Belediyesi: Vadesi geçmiş alacaklar 2.243 YTL, vadesi gelmemiş alacaklar 733 YTL, toplam 2.976 YTL
Samsun Büyükşehir Belediyesi: Vadesi gelmemiş alacaklar 6.711 YTL, toplam 6.711 YTL
Sivas Belediyesi: Vadesi gelmemiş alacaklar 1.533 YTL, toplam 1.533 YTL
Tarsus Belediyesi: Vadesi gelmemiş alacaklar 85.326 YTL, toplam 85.326 YTL
Yozgat Belediyesi: Vadesi geçmiş alacaklar 99.774 YTL, toplam 99.774 YTL
İGDAŞ- İstanbul Gaz Dağıtım ve Ticaret A.Ş: Vadesi gelmemiş alacaklar 57.436 YTL, toplam 57.436 YTL
İskender Belediyesi: Vadesi geçmiş alacaklar 177.155 YTL, vadesi gelmemiş alacaklar 2.096 YTL, toplam 179.251 YTL
İSKİ-İstanbul Su ve Kanalizasyon İdaresi: Vadesi gelmemiş alacaklar 69.816 YTL, toplam 69.816 YTL
İZGAZ- İzmit Gaz Dağıtım Sanayi ve Ticaret A.Ş: Vadesi geçmiş alacaklar 17.191 YTL, vadesi gelmemiş alacaklar 244.853 YTL, toplam 262.045 YTL
İzmir Büyükşehir Belediyesi: Vadesi geçmiş alacaklar 1.269.948 YTL, vadesi gelmemiş alacaklar 204.657 YTL, toplam 1.474.641 YTL
İzmit Büyükşehir Belediyesi: Vadesi geçmiş alacaklar 277.806 YTL, vadesi gelmemiş alacaklar 3.022.171 YTL, toplam 3.299.977 YTL
İZSU- İzmir Su ve Kanalizasyon İdaresi: Vadesi geçmiş alacaklar 1 YTL, vadesi gelmemiş olacaklar 25.777 YTL, toplam 25.778 YTL
Şanlıurfa Belediyesi: Vadesi gelmemiş alacaklar 20.808 YTL, toplam 20.808 YTL."

muzo
10-04-2006, 13:25
FACİAYI BİTİK BATARYA ÖNLEDİ...

Beyoğlu Adliyesi'nde görevli hakim ve savcıları taşıyan otobose yerleştirilen bomba düzeneği, bağlı bulunduğu cep telefonunun bataryasının bitmesi üzerine şans eseri patlamadı.
10 Nisan 2006 Pazartesi 12:08


SEZGİN AKKOYUN
İSTANBUL (İHA) - Alınan bilgiye göre, Ataköy'de oturan hakim ve savcıları evlerinden alan 202002 sefer sayılı İETT otobüsü, çalışanları Beyoğlu Adliyesi'ne bıraktıktan sonra yeni sefere çıktı. Saat 08.45 sıralarında yolcu almak için Gaziosmanpaşa otobüs durağına gelen otobüs şoförü, arka koltuktaki paketi fark etti. Unutulduğunu düşündüğü paketi, hareket amirliğinin hemen önüne bırakan sürücü ve arkadaşları, paket içindeki cep telefonu ve kabloları fark edince durumu polise bildirdi.
Kısa sürede olay yerine gelen polis ekipleri, gerekli önlemleri alarak uzman ekiplere haber verdi. Uzman ekipler tarafından yapılan inceleme sonucunda, paketin içinde bomba düzeneği olduğu belirlendi. Düzeneğin, bağlı bulunduğu cep telefonunun bataryasının bitmesi üzerine şans eseri patlamadığı ortaya çıktı.
Polis ekipleri olayla ilgili soruşturma başlatırken, Hareket Amiri Demirşah Aksu, "Arkadaş paketi getirdi. İçinde telefon görünce şüphelenip polise haber verdik. Polisin incelemesi sonucunda düzenek olduğu belirlendi" dedi.

muzo
10-04-2006, 18:31
BEYLİKDÜZÜ'NDE ÇATIŞMA: 2 ÖLÜ

Beylikdüzü'nde polis ekipleri tarafından gerçekleştirilen operasyonda 2 kişi öldürüldü. Olayda 1 polis memuru da yaralandı.
10 Nisan 2006 Pazartesi 18:16



İSTANBUL - Beylikdüzü'nde polis ekipleri tarafından gerçekleştirilen operasyonda 2 kişi öldürüldü. Olayda 1 polis memuru da yaralandı.



Edinilen bilgiye göre, Avcılar'da dün gece meydana gelen ve 1 kişinin ölümü, 2 polis memurunun da yaralanmasıyla sonuçlanan olayla ilgili olarak Beylikdüzü'nde operasyon düzenlendi. Akşam saatlerinde gerçekleştirilen operasyonda, olaya karıştıkları öne sürülen 2 kişi, çatışmada ölü ele geçirildi. Çatışmada 1 polis memuru da yaralandı. Olayla ilgili soruşturma sürüyor.

muzo
10-04-2006, 18:32
KAN DAVASI: 2 ÖLÜ, 4 YARALI...

Diyarbakır'da, adliye binası önünde bir otomobile pompalı tüfekle düzenlenen saldırıda 2 kişi hayatını kaybederken, 4 kişi de yaralandı.
10 Nisan 2006 Pazartesi 17:54



ADNAN ŞİMŞEK
DİYARBAKIR - Diyarbakır'da, adliye binası önünde bir otomobile pompalı tüfekle düzenlenen saldırıda 2 kişi hayatını kaybederken, 4 kişi de yaralandı.



Alınan bilgiye göre, saat 15.30 sıralarında Diyarbakır'da Adliye binası önünde 21 FC 946 plakalı otomobile, kan davalısı oldukları öne sürülen kişiler tarafından pompalı tüfekle saldırı düzenlendi. Olayda araçta bulunan Zülküf Şahin olay yerinde hayatını kaybederken, Mehmet Demirel de hastanede hayatını kaybetti. Yaralanan Kevser Şahin, Mehmet Zaman Kayık, Veysel Şahin, Ahmet Şahin Diyarbakır Devlet Hastanesi'ne kaldırılarak tedavi altına alındı. Yaralıların sağlık durumlarının ciddi olduğu öğrenildi.



Saldırı sonrasında özel harekat timleri ve polis çevrede geniş güvenlik önlemleri alırken, olayla ilgili 3 kişinin yakalandığı bildirildi

muzo
10-04-2006, 18:33
ŞEHİT OLAN TEĞMEN FATİH KABAN'IN ANNESİ : - "ALLAH DAHA ÇOK SEVİYORMUŞ, ÖMRÜ BU KADARMIŞ OĞLUMUN"

Ankara Güvercinlik Öğrenci Yetiştirme Komutanlığı'na bağlı askeri helikopterin İzmit'in Uzunçiftlik Beldesi yakınlarında düşmesi sonucu şehit olan Kara Hava Pilot Teğmen Fatih Kaban'ın (23) Mersin'deki evinde matem havası yaşanıyor.
10 Nisan 2006 Pazartesi 17:52



HÜSEYİN KAR
MERSİN - Ankara Güvercinlik Öğrenci Yetiştirme Komutanlığı'na bağlı askeri helikopterin İzmit'in Uzunçiftlik Beldesi yakınlarında düşmesi sonucu şehit olan Kara Hava Pilot Teğmen Fatih Kaban'ın (23) Mersin'deki evinde matem havası yaşanıyor.


Şehidin Mersin'deki ailesi, en son Mevlit Kandili tebriki için dün gece görüştükleri evlatlarının ardından gözyaşı dökerken, "Vatan sağ olsun" dedi.



8 yıl Kara Harp Okulu'nda eğitim aldıktan sonra 30 Ağustos 2005 yılında mezun olan Teğmen Fatih Kaban'ın 1 yıllık nişanlı olduğu ve kısa süre sonra düğün yapmayı planladığı belirtildi. Şehidin Mersin'deki ailesi, 2 çocuklarından birinin ölümüyle yıkılırken, diğerini de asker yapmak için sınavlara hazırlıyor. Şehit Teğmen Fatih Kaban'ın babası emekli öğretmen Rauf Kaban (50), oğlunun şehit olduğunu bugün öğle saatlerinde Merkez Komutanlığı'ndan gelen bir haberle öğrendiğini belirterek, "Oğlum bu işe severek girdi, vatan sağ olsun" dedi.
Geçen yıl 30 Ağustos tarihinde mezun olan oğlunun kara havacılık üzerine eğitim aldığını ifade eden baba Rauf Kaban, "Kendisi bu görevi çok istedi. Kadere inanırdı. 'Ölüm her yerde var, yolda yürürken bile ölebilirim' derdi. Mesleğini çok seviyordu" diye konuştu.



Oğluyla en son dün gece Mevlit Kandili dolayısıyla telefonla görüştüğünü belirten Rauf Kaban, "Kandilimizi kutladı. Bu sabah yola çıkacaklarını söyledi bize. Hayırlı uçuşlar oğlum dedik, kapattık" şeklinde konuştu.



14 yaşındaki diğer oğlunu da bu hafta sonu Adana'da yapılacak olan askeri lise sınavlarına hazırladığını ifade eden 2 çocuk babası Rauf Kaban, "O da ağabeyinin yolunda gitmek istiyor. İnşallah onu da asker yapacağız" dedi.



Ağabeyi gibi asker olmaya hazırlanan şehidin 14 yaşındaki kardeşi Mert Kaban da babası gibi "Vatan sağ olsun" derken, "8 sene eğitim gördü. Böyle ölmesi çok acı. Ben de asker olup ağabeyimin yerini alacağım" diye konuştu.



Gözyaşlarına boğulan şehidin annesi Safiye Kaban (42) ise, "Oğlum rahat yatsın. Allah kalana sağlıklı ömür versin. Ömrü bu kadarmış oğlumun. Allah daha çok seviyormuş, Allah yanına aldı oğlumu" şeklinde konuştu.



Anne Safiye Kaban, oğluyla yüz yüze en son geçtiğimiz Kurban Bayramı sonrası görüştüğünü ifade ederken, oğlunun nişanlısı Merve ile kısa süre içinde düğün yapmayı planladığını belirtti.

muzo
10-04-2006, 18:34
PTT BİNASINDA AKIL ALMAZ DOLANDIRICILIK...

Erzurum'da PTT Merkez Binası içerisinde akıl almaz dolandırıcılık olayı meydana geldi.
10 Nisan 2006 Pazartesi 17:51



AHMET AKBUĞA
ERZURUM - Erzurum'da PTT Merkez Binası içerisinde akıl almaz dolandırıcılık olayı meydana geldi. Onlarca insanın gözü önünde memur kılığına bürünen dolandırıcı, para havalesi yapmaya giden vatandaşı dolandırırken, olay güvenlik kamerasına saniye saniye yansıdı.



Edinilen bilgilere göre, Bosna Caddesi üzerinde bir lokantada çalışan çırak Sinan Gönenç (24), ustası Mahmut Canbeyli'den aldığı bin 60 YTL parayı havale etmek için PTT Merkez Müdürlüğü'ne gitti. Burada sahte memur kılığına bürünen kimliği belirsiz bir kişi, onlarca insanın gözü önünde kendini görevli olarak tanıttı ve para havalesini yapmak için Sinan Gönenç'i yanına çağırdı. Sahte memur, diğer çalışanlara çaktırmadan boş bir veznenin arkasına geçerek kendisini memur sanan Sinan Gönenç'ten bin 60 YTL'yi aldı. Daha sonra Gönenç'i "Git 2 fotokopi çektir" diye kandıran dolandırıcı, Gönenç'in fotokopi çektirmeye gitmesinin ardından kayıplara karıştı.



Gönenç, PTT'ye geri döndüğünde parayı verdiği şahsı göremezken, diğer çalışanlara "Şu veznedeki memur nereye gitti?" diye sordu. Bir süre sonra Gönenç'in dolandırıldığı anlaşılırken, olay güvenlik kamerasından tespit edil

muzo
10-04-2006, 18:35
GÜNGÖREN'DE ŞÜPHELİ CESET PANİĞİ...

Güngören'de sokak ortasında halıya sarılı olarak bulunan erkek cesedi polisi alarma geçirdi.
10 Nisan 2006 Pazartesi 16:47



MAHMUT SEZER
İSTANBUL - Güngören'de sokak ortasında halıya sarılı olarak bulunan erkek cesedi polisi alarma geçirdi. Şüpheli görülen cesedin üzerinde bomba olabileceği ihtimali üzerinde duran polis, olay yerine uzman ekipleri çağırdı.



Edinilen bilgiye göre, Güngören Meraşal Fevzi Çakmak Mahallesi Ayvacık Sokak içersinde sabah saatlerinde temizlik yapan belediye ekipleri çöp zannettikleri halının içerisinde ceset görünce durumu polise bildirdi. İhbarı alarak olay yerine gelen polis ekipleri son günlerde yaşanan olaylar nedeniyle çarşaf, battaniye ve halıya sarılmış erkek cesedinin üzerinde bomba düzeneği olma ihtimali üzerinde durdu. Bunun üzerine olay yerine bomba imha ekipleri çağrıldı. Olay yerine gelen bomba imha ekipleri özel kıyafetlerini giyerek, cesedi inceledi. Yapılan incelemeler sonucunda, cesedin üzerinde bomba düzeneği olmadığını ortaya çıktı. Üzerinde darp izi olduğu belirlenen ve 40 yaşlarında olduğu tahmin ceset, incelenmek üzere Adli Tıp Kurumu morguna kaldırıldı.



Öte yandan, olay yerinde bulunan bir okulda eğitim gören öğrenciler, polisin ceset üzerindeki incelemelerini meraklı gözlerle izledi.

muzo
10-04-2006, 18:35
SOL GÖRÜŞLÜ ÖĞRENCİLER SERGİ BASTI: 6 YARALI...

Çukurova Üniversitesi'nde, sol görüşlü öğrencilerin Ressam Embiya Çavuş'un resim sergisini basması sonucu çıkan kavgada 6 kişi yaralandı.
10 Nisan 2006 Pazartesi 16:25



MEHMET KAYMAK
ADANA - Çukurova Üniversitesi'nde, sol görüşlü öğrencilerin Ressam Embiya Çavuş'un resim sergisini basması sonucu çıkan kavgada 6 kişi yaralandı.



Edinilen bilgiye göre, Bulgaristan Türkleri'nin yaşadığı acı gerçekleri yorumlayan eserler üreten Ressam Embiya Çavuş, bugün "İnsanlığa Çağrı" adlı resim sergisini Çukurova Üniversitesi Kültür Müdürlüğü Sergi Salonu'nda açtı.



Öğle saatlerinde serginin açıldığı Kültür Müdürlüğü Sergi Salonu'na gelen sol görüşlü 15-20 öğrenci, Ressam Embiya Çavuş'a, "Biz PKK'lıyız, komünistiz. Bu resim sergisi bize hakarettir. Sergiyi kapat, yoksa seni de sergini de yakarız" diyerek tehditler savurduktan sonra ayrıldı.
Yarım saat sonra sol görüşlü 70-80 kişilik öğrenci grubu, Kültür Müdürlüğü Sergi Salonu'nu taş ve sopalarla bastı. Salonun girişindeki üniversite öğrencilerinin açtığı sergideki fotoğrafları parçalayan grupla sergiyi gezen öğrenciler arasında kavga çıktı. Kavgada yaralanan 6 öğrenci, Çukurova Üniversitesi Tıp Fakültesi Balcalı Hastanesi'ne kaldırılarak tedavi altına alındı.
Olay yerine gelen polis ekipleri saldırganları tespit etmek için çalışma başlattı.



Bu arada, Bulgaristan'ın Muhmuzlu Köyü'nde doğan ve Türkler'e yönelik uygulamaları protesto ettiği için 16 yıl esir kampında yaşayan Ressam Embiya Çavuş, dünyanın her yerinde sergi açtığını ve böyle bir tepkiyle karşılaşmadığını söyledi. 97. sergisini Çukurova Üniversitesi Kültür Müdürlüğü Sergi Salonu'nda açtığını kaydeden Çavuş, "15-20 kişilik öğrenci grubu gelerek, 'Biz PKK'lıyız, komünistiz. Bu sergi bize hakarettir, sergiyi kapat, yoksa seni de yakarız resimlerini de yakarız' diyerek tehditler savurup ayrıldılar. Yarım saat sonra 70-80 kişilik grup tekrar gelerek sergiyi bastı" dedi.



Serginin, insanın insanlığa yaptığı işkenceyi anlattığını, kimseyi hedef almadığını söyleyen Çavuş, "Üniversite yönetimini kınıyorum. Güvenlik önleminiz yoktu da neden sergiyi açtırdınız?" diye konuştu.

muzo
10-04-2006, 18:36
AMBULANS ŞOFÖRÜ, YARALININ OĞLU OLDUĞUNU GÖRÜNCE ŞOK GEÇİRDİ...

Hatay'ın İskenderun İlçesi'nde, trafik kazasına giden ambulans şoförü, yaralının oğlu olduğunu görünce şok geçirdi.
10 Nisan 2006 Pazartesi 16:22



AHMET SEHER
HATAY - Hatay'ın İskenderun İlçesi'nde, trafik kazasına giden ambulans şoförü, yaralının oğlu olduğunu görünce şok geçirdi. Babasının kullandığı ambulansla hastaneye kaldırılan lise öğrencisi genç, hastanede hayatını kaybetti.



Alınan bilgiye göre, kaza Dumlupınar Mahallesi Süleyman Şah Caddesi üzerindeki kavşakta meydana geldi. Gökhan Çolak'ın (17) kullandığı 31 KN 890 plakalı motosiklet ile Ali Ürkmez yönetimindeki 31 KL 890 plakalı minibüs çarpıştı. Kaza sırasında motosikletten düşerek başını kaldırıma çarpan Gökhan Çolak ağır yaralandı. Olay yerine 112 Acil Servis ambulansı istendi, fakat 112 ambulansı bir başka olaya gittiği için İskenderun Belediyesi İtfaiye Müdürlüğü'ne ait ambulans olay yerine sevk edildi. Yaralıyı hastaneye taşımak için olay yerine gelen ambulansın şoförü Mehmet Çolak, yerde yatan kişinin oğlu olduğunu görünce şok geçirdi.


Baba Mehmet Çolak, polis ve vatandaşların yardımıyla oğlunu ambulansla İskenderun Devlet Hastanesi'ne kaldırdı. Gökhan Çolak burada yapılan tüm müdahalelere rağmen kurtarılamadı. Oğullarının ölüm haberini alan baba Mehmet Çolak ile anne Hatice Çolak, hastane koridorunda sinir krizi geçirdi.



İskenderun Endüstri Meslek Lisesi 2. sınıf öğrencisi Gökhan Çolak için Dumlupınar Camii'nde cenaze namazı kılındı. Bugüne kadar yüzlerce kişiyi hastaneye yetiştiren ve son olarak kendi oğlunu hastaneye taşıyan ambulans şoförü Mehmet Çolak, cenaze namazında güçlükle ayakta durabildi.



Cami imamı, cenaze namazı öncesi cemaatı uyararak, "Çocuklarımıza motosiklet ya da otomobil kullandırırken daha dikkatli olmalıyız, yoksa böyle acı tablolarla karşılaşırız" dedi.
Kılınan cenaze namazının ardından, Çolak'ın cansız bedeni bir süre omuzlarda taşındıktan sonra cenaze aracına konuldu. Güçlükle ayakta durabilen baba Mehmet Çolak, komşularından oğluna hakkını helal etmelerini istedi.



Cenaze aracı yola çıktığı sırada kameralara yansıyan bir görüntü ise, cenazeye katılanların yaşanan olaydan hiç de ders almadıklarını ortaya koydu. Bir pikabın kasasına 15 kişi binen lise öğrencileri, kazada hayatını kaybeden arkadaşlarını son yolculuğuna uğurlamak için mezarlığa gitti. Gökhan Çolak, Çankaya Mezarlığı'nda toprağa verildi.

muzo
10-04-2006, 18:37
MİNİBÜS ŞOFÖRÜ YOLCUSUNU BIÇAKLADI

Adana'da şehir içi yolcu taşımacılığı yapan bir minibüs şoförü, durak harici yolcu aldığı gerekçesiyle tartıştığı yolcuyu bıçakladı.
10 Nisan 2006 Pazartesi 15:31



MEHMET KAYMAK
ADANA - Adana'da şehir içi yolcu taşımacılığı yapan bir minibüs şoförü, durak harici yolcu aldığı gerekçesiyle tartıştığı yolcuyu bıçakladı.



Alınan bilgiye göre, Mahfesığmaz Mahallesi'nden şehir merkezi yönüne giden 01 M 0203 plakalı minibüse binen Mikail Eyi (40), kimliği tespit edilemeyen minibüsün sürücüsü ile Baraj yolu Duygu Kafe durağında, durak harici yolcu aldığı ve durakta fazla beklediği gerekçesiyle tartışmaya başladı.


Tartışmanın büyümesi üzerine minibüsten inen Mikail Eyi, sürücü tarafından sırtından bıçaklandı. Minibüs şoförü yoluna devam ederken, yaralanan Mikail Eyi, Adana Numune Hastanesi'ne kaldırılarak tedavi altına alındı.
Polis, olayla ilgili soruşturma başlattı.

muzo
10-04-2006, 19:38
Dikkat! 50 bin adet sahte 50 ve 100 YTL piyasada... 10.04.2006

--------------------------------------------------------------------------------

Gaziantep'te piyasaya sahte para sürmeye çalıştıkları iddiasıyla, biri kadın 10 kişi gözaltına alındı.


Kaçakçılık ve Organize Suçlar Şube Müdürlüğü Mali Büro Amirliği ekipleri, piyasaya çok miktarda sahte YTL sürmeye çalıştığı belirlenen bir şebekeye karşı kentin değişik noktalarında ''Mavi Gömlek'' adlı bir operasyon düzenledi.


Operasyonda, Salih K, İsmail K, Kamile Z, İrfan Ş, Halil Ş, Şeref Ç, Fevzi K, Ahmet K, Ali K. ile Mustafa Ş. yakalanarak gözaltına alındı.


Zanlıların ev ve işyerlerinde yapılan aramada, 31 adet sahte 100 YTL, 25 adet sahte 20 YTL, bir adet ruhsatsız tabanca, bir adet sahte nufus cüzdanı ile sahte SSK sicil kartı ele geçirildi.


Zanlıların Emniyet Müdürlüğü'ndeki işlemlerin ardından adliyeye sevk edilecekleri bildirildi.


Yetkililer, yakalanan 10 zanlının 4 aydır İstanbul'dan partiler halinde getirdikleri yaklaşık 50 bin adet sahte 50 ve 100 YTL'yi piyasaya sürdüklerinin belirlendiğini bildirdiler.


Sahte paraların bulunması için çalışmaların aralıksız sürdürüldüğü, bu konuda vatandaşların alışverişlerde daha dikkatli olmaları gerektiği kaydedildi.

Simba
10-04-2006, 19:46
Turkiyede neler oluyor hayret doğrusu.Cinayetler,sahte paralar,bıçaklamalar uzucu bir durum