Başsavcı'dan Yaylım Ateşi

[veyselbakan]

Only the registered members can see the link
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Abdurrahman Yalçınkaya, toplumsal bir uzlaşma sağlanmadan yapılacak anayasa değişikliğinin, hiçbir zaman toplumun malı olamayacağını savundu.

Yalçınkaya, Başsavcılık'ta üye Baki Çoban için düzenlenen törende Anayasa değişikliğine dair açıklamalarda bulundu. Konuşmasında hâkim ve savcıların toplumdan kopuk insanlar olmadığını belirterek başlayan Yalçınkaya, Anayasa düzenlemelerinde toplumsal mutabakata dikkat çekti.

Yalçınkaya, ''Anayasa değişikliğinin cumhuriyetin ve demokrasinin geleceği adına hassas bir şekilde toplumsal uzlaşma sağlanarak toplumun yararı Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Abdurrahman Yalçınkaya, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nda AK Parti'nin hazırladığı anayasa değişiklik teklifi ile ilgili bir basın toplantısı düzenledi. Yalçınkaya, ''Bir parti hakkında kapatma davası açılıp açılmayacağına mahkeme karar verir'' dedi.

İşte Yalçınkaya'nın açıklamasından satırbaşları:

Anayasa değişikliği, cumhuriyetin ve demokrasinin temel unsurları gözönüne alınarak ne getirip götüreceği dikkate alarak yapılmalıdır.Değişiklik yapılmak istenen kurumların görüşü her zaman alınmalıdır.

YARGIYA SİYASET EGEMEN OLACAK

Çoğunluk iradesinin ortaya çıkmasını engelleyen Anayasa Mahkemesi ve HSYK'ya siyasetin egemen olduğu kişilerin getirilmesini sağlayan bir düzenleme olacaktır.

Adayların demokratik olmayan bir tarzda seçilmesi niteliklerini değil siyasi görüşlerini ortaya çıkaracaktır.

BAĞIMSIZ YARGI VURGUSU

Üstün değerler taşıyan sağduyulu objektif düşünen, yüce milletimizin öncelikleri ve dikkate alınması gereken hususlar şunlar olmalıdır:

Tarafsız bir HSYK ve Anayasa Mahkemesi oluşturulması için ilk gözetilmesi gereken konu yargıyı iktidarların müdahalesinden uzaklaştıracak siyasi iradenin olmamasının sağlayacak kurallar getirilmesidir.

Bu sistemi, bu standardı getirecek iktidarlar ve bağlı bulunduğu siyasi partiler halkımız nezdinde takdir edileceklerdir.

Bugünlerde gerek basınımızda gerek halkımız tarafından tartışılan ve tartışmaya açılan bağımsızlık konusuna gelince bağımsız olmadan tarafsız olmak mümkün değildir.

Bağımsız yargı demokrasinin ve milletimizin en önemli güvencelerinden biridir. HSYK, bağımsız olmadığında iktidarların etkisi önce Türkiye'deki tüm mahkemelerin hakim ve savcılarına, sonrada milletimize yansıyacak ve sonuçta milletimiz zarar görecektir.

HSYK VE ANAYASA MAHKEMESİ'NE ÜYE SEÇİMİ

Siyasi etkiyi önlemenin tek çaresi, HSYK ile Anayasa Mahkemesi üyelerinin seçilmesi usulünde getirilecek kuralların siyasi amaç gözetmemesi gerekmektedir.

En çok oy alanların doğrudan atanmış sayılması, siyasete karışmış olanların atamalarda etkinliklerinin olmaması ve seçimle gelmeyen kişilerin kurullarda bulunmamasına bağlıdır.

VENEDİK KOMİSYONU'NDAN GÖRÜŞ ALINMAMASI SORU İŞARETİ YARATIYOR

Venedik Komisyonu'ndan hiçbir görüş alınmadan anayasa değişikliğine gidilmesi de soru işaretleri yaratmaktadır. Milletimiz için AB ile bütünleşmemiz Avrupa demokrasisine yaklaşmamız büyük önem arz etmektedir.

Bunun içn AİHM'in belirlediği Avrupa standartlarını esas almamız gereklidir. Bu standartların bir kısmı şunlardır:

Din vicdan ve inanç hürriyeti demokratik toplumun ayrılmaz parçasıdır. Devlet bütün dini inançlara saygı göstermelidir. Laiklik anayasal bir ilkedir. Anayasa Mahkemesi'nce bu ilke korunmalıdır.

Demokratik bir toplum çoğulculuk ve katılımcılığın desteklenmesiyle oluşur. Devlet Avrupa İnsan Hakları sözleşmesinde belirtilen adil yargılanma hakkı, özgürlük ve güvenlik hakkını, cezaların yasallığı, özel hayatın ve aile hayatının korunması, düşünce vicdan ve din özgürlüğü, ifade özgürlüğünü sağlamalı ve bu hak ve özgürlüklere saygı göstermelidir.

Bunlarla birlikte Avrupa Konseyi'nin temel değerleri de dikkate alındığında ve Türkiye'nin Avrupa ülkelerinden önce çağdaş yasaları kabul ettiği gözetildiğinde, kadınlara seçme ve seçilme haklarının tanınması gibi ileri demokrasinin kurallarına uygun olarak mahkemelerin ve HSYK'nın bağımsızlığının daha da ileriye götürülmesi gerektiği düşünülmektedir.

BAKANLIK VE MÜSTEŞAR HSYK'DAN ÇIKARILMALI

Bağımsızlık ve tarafsızlık ilkesinin sağlanması için Adalet Bakanlığı ve müsteşarının HSYK'dan çıkarılması, kurumun ayrı bir binasının, sekreteryasının, araç-gereç yardımcı personellerinin bulunması, hakim ve savcılar için yapılacak soruşturmalar için kuruldan izin alma usulünün getirilmesi, hakim ve savcıların atanması, adalet akademisinin özerk bir yapıya kavuşturulması yerinde olacaktır.

Adalet bakanı ve müsteşarı adli sistemin, yargısal kararlar dışında en iyi şekilde yerine getirilmesi, mahkemelerin yüksek kurulca atanacak hakim sayısına göre bina araç ve gereçlerin temini, tüm tedbirleri almasıyla görevlendirilmelidir.

SAVCILAR KAMU DAVASINI AÇMAKLA YÜKÜMLÜ

Hakim ve savcıların siyaset yaptığı savına gelince. Hakim ve savcılar her yasanın çıkarılmasında bu şekilde müdahale etme durumuna düşmezler. Ancak bu yasalar, hakim ve savcıların kendi hakları ve yetkileriyle ilgili bulunmakta, konuşması gereken konular olduğundan, siyasi bir tartışmaya girmemektedir.

Yine evrensel sistemde Avrupa Konseyi hukukunda uygulanan bir ilke vardır. Savcılar kamu davasını açmakla yükümlüdürler. Ceza muhakemesi kanunumuzda bunu belirtmektedir.

DAVA AÇILIP AÇILMAYACAĞINA MAHKEME KARAR VERİR

Tüm savcılar davalarını kendilerini bizzat açarlar. Bu nedenle bir dava açılmasının, bir kişinin iki dudağı arasında olması sözü yerinde değildir. Esas olan dava açmaktır. Bu dava sonucunda mahkeme zaten davayı denetleyecektir. Açılıp açılmaması gerektiğine karar verecektir. Açılmasına karar verdikten sonra delilleri tartışacak ve hüküm verecektir.

Dava açılmaması statüsü getirilmiştir. Bir siyasi partinin müracaatı halinde Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı dava açmazsa o siyasi partinin Yargıtay'daki daire başkanlarından oluşacak bir kurula itiraz etme hakkı vardır. Bu hak ancak o zaman geçerlidir.

Avrupa ülkelerinin uyguladığı sistemde, siyasi partiler hakkında dava açmak için izin sistemi yerleşik bir durumda değildir. biraz evvelde bahsettiğim gibi anayasal kurallar getirilirken uzun bir süre değiştirilemeyeceği düşünülerek detaylı kurallar konularak düzenlenmelidir.

[hilalyıldız]

Yine olmadı Abdurrahman Bey!..

Bu, Yargıtay Başsavcısı Abdurrahman Bey.Sayın Abdurrahman Bey:Niye “kaçtınız” ki yine...Niye, niye?!•Ben bu Başsavcı’ya çok el uzattım.Şahidimsiniz; olumsuz tavırlarından vazgeçmesi için elimden gelen ne varsa yaptım.Düşünsenize; vefatının üzerinden uzun yıllar geçtiği halde, bir kez olsun mezarını ziyaret etmediği dindar ağabeyi Rahmetli Hacı Efendi’nin kabri başında Kur’an-ı Kerim okutma işini dahi biz üstlendik.Şanlıurfa’nın Suruç ilçesinin Kara denilen köyüne kadar gidip yaptım bunu, helâl-i hoş olsun...Arasının bozuk olduğu “dindar” akrabalarını ziyaret de bize düştü; barıştırmak için ne çabalar sarfettik.Sayın Başsavcı’nın karşısına dikilip;“Kansere yakalanan dindar kardeşinizi bir kez olsun ziyaret etmemişsiniz. Hiç olmazsa, diğer yakınlarınıza böyle yapmayın. Gidin o Allah dostları ile kucaklaşın. Ellerini öpüp gönüllerini alın, birlikte namaz kılın” bile dedik.Ne bileyim; duygusal adamım işte.Dayanamıyorum!..Abdurrahman Yalçınkaya, açtığı “google” davasıyla ülkemin milyarlarca dolar kaybetmesine, yüzbinlerce kardeşimin işsiz kalmasına yol açan bir zât da olsa, yardımcı olmak istiyorum.“İtmek değil, çekmek gerek.”Böyle düşünüyorum.Lâkin...Heyhaaat...Nasip olmayınca da olmuyor!..Ne dindar akrabalarını aradı sordu; ne de katı tavırlarında en ufak bir esneklik gösterdi.“Hakkında kapatma davası açılacak parti bunu hisseder” sözüyle memleketimin rahatına, huzuruna, ekonomisine iğne batırışı da, tavrının aynen devam ettirdiğini gözler önüne serdi.Takip edenlerimiz bilir; kendisini Yargıtay Başsavcılığı’ndaki makamında son ziyaretimizde de dilimiz döndüğünce nasihatlerde bulunmuştuk.Ve maalesef yine dinletememiştik!..•Son hadiseyi biliyor musunuz?..Dün tuttu basın toplantısı düzenledi.Niye?..Meclis Anayasa Komisyonu’nun, aralarında “Parti kapatmalara Meclis izni getirmeye matuf” düzenlemenin de yer aldığı maddeleri görüştüğü anlarda...“Saat üçte basın toplantısı var” duyusu geldi Başsavcılık’tan.“Hayırdır inşallah” dedik... “Tam da kapatma davalarının geleneksel gününde, bu mübarek Cuma, nereden çıktı bu basın toplantısı?”•Serdar olur da gitmez misin.Aynen oradayım, abi!..Boşa doluya bir sürü konuştu Başsavcı; “parti kapatma davası açmak istediğinde, kimse ona karışmamalıymış...”Yargı bağımsızlığına dokunulmamalıymış, yargı şimdiki gibi(!) bağımsız(!) kalmalıymış...Buna benzer laflar etti... Meclis’e yüklendi filan...•Of, puf... O kadar dinledik...Lafını bitirdiğinde, “Soru almayacağını” söylemez mi?..Hoppalaaaa!..Bu nasıl bir uygulamadır böyle; niye sormayacağız ki?..Sormayacaktık da niye gittik oraya; Canlı yayından izleyemez miydik?..Gel de dur; Açtık ağzımızı:“Sayın Başsavcı; CHP’nın bir yabancı vakıftan yardım aldığına dair belgeler size tam 20 ay evvel teslim edildi. Bu konuda ne gibi işlemler yaptınız?..”Başsavcı tarafsız ya; “Bu soruya verecek sağlam bir cevabı mutlaka vardır” diye düşündük..Heyhaaat;Bendenize şöyle yandan bakarak, biraz da kızgın kızgın bakarak uzaklaştı oradan!.. Kaçtı yani!..Tuhaf;Bir partinin dışarıdan yardım alması, kapatılma sebebi değil mi?.. Aynen öyle!..Peki bu ne; CHP olunca hakkında belgeli iddialar bulunan parti; niçin cevapsız bırakılıyor koç gibi soru?..Ne yani; AK Parti’nin “el vakfından” yardım aldığına dair bir belge teslim edilseydi, Muhterem “tarafsız” Başsavcı’nın tutumu böyle mi olacaktı?..Başsavcı, ilgili soruya böyle kaçarak mı karşılık verecekti?..•O kadar emeğim var üzerinde, o kadar sevdim kendisini.Bunca hukukumuz da var!..Buna rağmen, sorumuzu cevapsız bırakması, bilemezsiniz ne kadar müteessir etti beni.Bir başka yerde yakalayayım da, yine sorayım bari!..Peşini bırakmak, adamlığa sığmaz ki!..YANDAŞ MEDYAYA BAKBu arada; biz CHP’yi “acıtan” bir soru sorduk ya...“Yandaş medya”, haberin orasını atmayı tercih etti!..Ne diyelim;Adamlar şakır şakır “yandaşlık” yapıyor; ezikliğe kapılmadan!..Aferin alayınıza!..

[hilalyıldız]

Cüppeliler Partisi üyesi konuştu!

Cüppeliler Partisi kongreye gidip genel başkanlarını seçip, kuruluşlarını resmiyete bir türlü dökmeseler de açıklamaları ile kamuoyu tarafından adından CHP kadar söz ettirmeyi başarıyor. Genel Başkanlık için adı geçen Yargıtay Onursal Başkanı Sabih Kanadoğlu’ndan tutunda, üyeleri arasında yer alan HSYK Başkanvekili Kadir Özbek, Yargıtay Başkanı Hasan Gerçeker, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Abdurrahman Yalçınkaya’ya kadar daha birçok isim yılların siyasilerine taş çıkarttırıyor. Bulundukları görevde siyaset yapıyor diyenlere ise cevap hiç gecikmiyor. Yalçınkaya, "Hakim ve savcılar kendileriyle ilgili konuları tartışıyor. Bu siyaset değil" açıklamasını yapıyor. Bakmayın siz Yalçınkaya’nın böyle konuştuğuna…Öyle de güzel siyaset yapıyor ki… Yalçınkaya değişikliğin anayasanın ilk 3 maddesine aykırı olduğuna ilişkin imada bulunuyor. ( Bu duruma cevap AKP’den geliyor ''Hukukçular, hukuku zorlayan açıklamalardan kaçınmalı!)HSYK'dan Adalet Bakanı ve müsteşarının çıkarılmasını istiyor. ( Meydan kime kalsın?)Parti kapatmanın Meclis iznine bağlı olmasını eleştiriyor. ( Maazallah, canı parti falan kapatmak ister)Anayasa Mahkemesi üye seçiminde siyasi çıkar tehlikesi görüyor. (Siyasete hiç yabancı olmayan bir ismin bu konuda endişeli olması çok garip) Ancak gel gelelim Yalçınkaya, Vakit gazetesi Ankara Temsilcisi Serdar Arseven'in, CHP'nin Alman Friedrich Ebert Vakfı'ndan 2005'te 85 bin Avro para yardımı aldığı iddiası üzerine, kendisinin talimatıyla Savcı Mehmet Mahir Kara tarafından başlatılan soruşturmadan şu ana kadar bir sonuç çıkmadığını hatırlatması ve CHP ile ilgili neden bir işlem yapılmadığı ile ilgili sorusuna yanıt vermiyor. ( Neden acaba?) Hele ki Yalçınkaya’nın, bağımsız olmadan tarafsız olmanın mümkün olmadığını ifade etmesi ve bağımsız yargının demokrasi ve milletin en önemli güvencelerinden birisi olduğunu söylemesi beni resmen bitirdi. Gözlerim yaşardı yargımızın tarafsızlığını düşününce…Tüm bu açıklamaların ardından, siz söyleyin CHP’den daha iyi değiller mi?Cüppeliler Partisi’ni kursalar CHP’den daha fazla oy almazlar mı? Şayet birde dedikleri gibi tarafsızlık ilkesinde samimi olsunlar ve görevdeyken bunu ispatlasınlar…Valla ilk oyu onlara ben vereceğim…

[xp_n3r00]

Yurt dışında yaşayan biri olarak anavatanımın bu hali endişe verici. Halk keşke araştırmaya, sorgulamaya ve de düşünmeye başlasa da anlasalar neyin ne olduğunu

[komandogokhan]

Bir sınıfta göreceli bir soru sorulduğu zaman;o öğretmen sorduğu soruya cevap verenlerin çoğunluğuna bakarak cevabi hangi şık daha çok aldıysa o cevap doğru kabul edilir.
Şimdi bu iktidar Türkiye'de oyların çoğunluğunu almadı mı?Aldı.O zaman demokrasiye inanarak o iktidara saygı duymamız lazım.Çünkü o iktidar kendi gücüyle değil halkın gücüyle oraya geldi halkın gücüyle oradan gider tıpkı önceki siyasi partilerin olduğu gibi.O yüzden sağduyulu olmak gerekir.

[kucer06]

Arkadaşlar anlatamıyormuyum yoksa bazı arkadaşlar anlamamakta ısrarmı ediyor.Lütfen yorumlarınızda parti ismi geçirmeyin.

[gacvokem]

Yurt dışında yaşayan biri olarak anavatanımın bu hali endişe verici. Halk keşke araştırmaya, sorgulamaya ve de düşünmeye başlasa da anlasalar neyin ne olduğunu
neyle uğraşıyoz memlekette değerli kardeşim görüyorsun değilmi oralardan,hiç yav vatandaş siz nasılsınız haliniz keyfiniz nasıl , karnın tokmu, geçine biliyormusunuz, yaşamınız nasil gidiyor diyen yok gündemi nasıl değiştirecekler başka türlü yaş gelmiş 40 dayanmışç bu yaştan sonra bana demokrasi olsa ne olur olmasa ne olur ben memleketin bu halinden memnunum , benim hayat standardımı düzeltsin insan gibi yaşamak için bana imkan versin miletime imkan versin ben 30 lira elektirik faturası öderken şimdi 100 tl yakın odemişsem , hırsızdan alamadığını naumusluya fatura ediyorsa vergilernenen, ben ne yapayım o demokrasiyi , milletin kafasını karıştırsınlarki rahat çalalar , itide çalıyor ipsizide dindarıda çalıyor dinsizide memleket nerelere gidiyor vay be, Allah sonumuzu hayır etsin..

[veyselbakan]

neyle uğraşıyoz memlekette değerli kardeşim görüyorsun değilmi oralardan,hiç yav vatandaş siz nasılsınız haliniz keyfiniz nasıl , karnın tokmu, geçine biliyormusunuz, yaşamınız nasil gidiyor diyen yok gündemi nasıl değiştirecekler başka türlü yaş gelmiş 40 dayanmışç bu yaştan sonra bana demokrasi olsa ne olur olmasa ne olur ben memleketin bu halinden memnunum , benim hayat standardımı düzeltsin insan gibi yaşamak için bana imkan versin miletime imkan versin ben 30 lira elektirik faturası öderken şimdi 100 tl yakın odemişsem , hırsızdan alamadığını naumusluya fatura ediyorsa vergilernenen, ben ne yapayım o demokrasiyi , milletin kafasını karıştırsınlarki rahat çalalar , itide çalıyor ipsizide dindarıda çalıyor dinsizide memleket nerelere gidiyor vay be, Allah sonumuzu hayır etsin..


:present::present::present::present::present::present::present::present:
budur fazlada söze gerek yok!

[toycan]

Bir sınıfta göreceli bir soru sorulduğu zaman;o öğretmen sorduğu soruya cevap verenlerin çoğunluğuna bakarak cevabi hangi şık daha çok aldıysa o cevap doğru kabul edilir.
Şimdi bu iktidar Türkiye'de oyların çoğunluğunu almadı mı?Aldı.O zaman demokrasiye inanarak o iktidara saygı duymamız lazım.Çünkü o iktidar kendi gücüyle değil halkın gücüyle oraya geldi halkın gücüyle oradan gider tıpkı önceki siyasi partilerin olduğu gibi.O yüzden sağduyulu olmak gerekir.

sizce 8 senedir yapılmayan anayasa değişikliğinin şimdi yapılması 8 yıldır yapılmayan acılımların şimdi yapılması gayet normal diyorsanız sizde bundan kasıt aramıyalım istiyorsanız problem yok ama bunlar hiç kavgasız gürültüsüz gideceğe benzemiyorlar

[komandogokhan]

sizce 8 senedir yapılmayan anayasa değişikliğinin şimdi yapılması 8 yıldır yapılmayan acılımların şimdi yapılması gayet normal diyorsanız sizde bundan kasıt aramıyalım istiyorsanız problem yok ama bunlar hiç kavgasız gürültüsüz gideceğe benzemiyorlar

Sıkıntısız iddia olmaz arkadaşım.Ve herşeyi her zaman yapamıyorsunuz.Herşeyi yerde söyleyemiyorsunuz.Biz böyle bir ülkede yaşıyoruz.Daha 5-6 sene öncesine kadar hçbirşey konuşamıyorduk ama şimdi herşeyi konuşabiliyoruz.Sayın Başbakan'dan tutun da Sayın Muhalefet liderlerini bile böyle platformlarda hatta her platformda eleştirebiliyoruz.Biz böyle bir noktaya geldik.Şimdi siz diyosunuz ki niye şimdi bunlar yapılıyor.Çünkü herşeyin yeri ve zamanı var.Aslında geç bile kalındı ama mecburen böyle oldu.Çünkü halen bu ülkeyi iktidar yönetmiyor,yönetemiyor.Şimdi daha yeni yeni zemin hazırlanıyor da ondan şimdi gündeme geliyor bu anayasa teklifi.Siz diyeceksiniz ki tamamen seçim hazırlığı.Varsın seçim hazırlığı olsun.Çünkü iktidar partilerin bunu yapmaya hakkı var.Madem iktidarın fazla oy almasını istemiyoruz o zaman iktidarı ezmeyeceksiniz,haksızlığa uğratmayacaksınız.Benim düşüncem bundan yana.Eğer herşeyi bir menfaat olarak görüyorsanız Hayır deriniz olur biter.

[kesmin]

sayın savcmız geleceği gördüğü için çırpınıyor. yasa değişecekse türkiye genelinden çeşitli kesmilerden bir kurucu meçlis kurulsun bize tam demokratik bir anayasa hazırlansın ve her toplumda tartışılsın noksanlar giderilsin halkın huzuruna çıkarısın ve halk oyuyla kabul edlsin.bir kişi ve birgurubun toplanıp yapılan yasalar seni memnun eder ama beni etmezse ne olacak ,ama çeşitli toplumların istemlerine çare olurmu. daha geçen gün oğlunun dershane parasını ödemedi diye hapse atılan annenin oğlunun intiharı fırından baklava çalan çocukların yattıkları hapisleri ,buna karşılık büyük soygunlar yapanların elin kolunu sallayarak bakanlarla başbakanlarla gezmelerini bu yasalar sağlıyor aynı savcı dershane parasını ödemeyeni ve acıktıkları için simit çalanları hapis yatırabiliyor ama büyük soygunlar yapıp bakanlar ve başbakanlarla gezen kimseleri ifadeye çağıramıyor onlar gelecek seçimde vekil olup çıkıyorlar bunların öğnüne geçecek bir yasa istiyorum. bu pakette benim olmasını istediğim yasalarda var.örneğin: millet vekllerinin dokunulmazlıklarının sınırlandırılmas, seçim sisteminin değişmesi (millet vekillerini halk kendi seçsin dar bölge sistemi getirilsin) seçim barajı kalksın veya çok aşağı çekilsin. türkiye millet vekillği getirilsin kimsenin oyu zıyan omasın. bu istediklerimi koysunlar yasaya istediklerine evet diyeyim.ama yasayı bir kişi düzenler millet vekillerini aynı kişi seçerse bu yasa olmaktan çok padişah fermanına benzer.bu yasalar bizim için ,öyleyse bizde fikirlerimizi belirtelim.

[belontis]

ulke elden gidiyor herseyi sattilar yakinda kendilerinide satarlar.yargiya siyaset girmez siyaset girdi mi ulke muz devleti olur herkesin elinde kukla olursunuz.ey halkim gozunuzu acin.emeginizden calanlarin karsisinda dik durun.yoksa sonunuz afrika ulkelerine benzer.

[beydemir]

Yurt dışında yaşayan biri olarak anavatanımın bu hali endişe verici. Halk keşke araştırmaya, sorgulamaya ve de düşünmeye başlasa da anlasalar neyin ne olduğunu
yok tostum biz millet olarak sorgulamayı araştırmayı anlamayız, bizim yerimize parti başkanlarımız araştırır sorgular, biz kuyruk gibi arkadan geliriz, onların her söylediğine emme basma tulumba gibi kafamızı sallarız.kendi kişiliğimiz önemli değil parti kişiliğimiz önemli yani kişiliksiz adamlarız vesselam.bak sayın savcı bir konuşma yapmış partimiz onaylarsa bizde onaylarız partimiz onaylamazsa bizde onaylamayız.

[beydemir]

Arkadaşlar anlatamıyormuyum yoksa bazı arkadaşlar anlamamakta ısrarmı ediyor.Lütfen yorumlarınızda parti ismi geçirmeyin.
kucer06 kardeş bizde siyaset hastalığı var ne yapsanız boşuna bu memlekette alakalı alakasız herkes siyasetci:49:

[yakupyurt]

akpye kelle telaşı sardı şehitlerimize kelle derken iki defa düşünmesi gerekirdi akpnin sunduğu hiçbir tasarıyı onaylamayalım sonuçta herşey akp lehine dönüşecektir artık bu akpden sıkıldık