Editor
11-04-2010, 16:41
Bütün olaylar İzmir’de geçiyor. Lise mezunu Üzüm ( roman kahramanı ) Fuat ve Süheyla’nın kızıdır. Üzüm, anne ve babasının baskısı ile Lise-3’te ÖYS sayısaldan sınava girmiş ve kazanamamıştı. Ayrıca Üzüm’ün kafasında tiyatro sanatçısı olma ideali vardı. Bunu anne ve babasına anlatamıyordu. Üzümün annesi çok etkili olamasa da, özellikle babası, kızının doktor olmasını istiyordu. Bunun yanında üzümün 2. sene dershaneye girmesine rağmen ÖYS sayısal puandan doktorluğu yine kazanamamıştı. Bu kazanamayışında aile baskısı etkindi. Ayrıca Üzüm de doktor olmayı istemiyordu. Onun ideali belliydi.
Üzüm sınav sonucunu postadan alırken, yazar bu kesiti şöyle anlatır,
“İşte o eli kıllı adam bir haber ulaştırırmış.. Ondan sonra her yer her yer kıla kesermiş. Kocaman kıl ormanı... O karabasanlı yürek kıl ormanında boğulurmuş.”
Üzüm sonucu öğrenince annesine bildirmeden evden çıkar ve ilk işi bir belediye otobüsüne binmek olur. Nereye gideceğini bilmez. Üzüntüden otobüstekileri bile gri olarak görür ve onlara robot olarak bakar. Sonra herhangi bir iskelede durmak ister ve intiharı düşünür. Buna cesaret edemeyeceğine inandığı için inemez. Otogarda iner. Herhangi şehre giden otobüse binmeyi düşünür. Ayrıca orada Adanalı yaşlı bir kadınla tanışır. Yaşlı kadın Üzüme, hayata küsmemesini tavsiye der. Üzüm otogardan yürüyerek ayrılır. Dolaşır durur. Gece olmuştur. Bir köprü altından geçer ve ayyaşlara rast gelir. Ayyaşlar, Üzüm’ü sofralarına davet eder. Üzüm çok üzüntülüdür. Bu yüzden onlara da kulak vermez.
Sonra yolunun üzerine bir kafe çıkar. Hiç düşünmeden kafe’ye girer. Orada bir bardak bira içer, böylece kendini biraz olsun teselli ettiğini düşünür. Veznedara para vermek için elini çantasına atar ve parasını almadığının farkına varır. 4 tane belediye otobüsü bileti vardır. Onları vermek ister. Veznedeki genç kızın büyük bir karamsarlık içinde olduğunu anlar ve belli etmez. Veznedar Üzümden bilet almaz ve bir bardak daha ısmarlamak ister. Üzüm oralı olmaz ve ayrılır. Gece yarısına doğru tekrar otogara döner. Otogarda bir büfenin açık olduğunu fark eder. Büfenin önündeki banka oturur. Büfedeki genç kızı üzgün bir halde fark eder, onunla konuşmaya çalışır. Üzüm sonunda derdini gence açar. Ve tanışırlar. Gencin ismi Fırat’tır. Fırat kızın acısını dindirmek için büfeyi kapatıp sinemaya götürür. Birlikte sinema seyrederken kız uyur. Bun fark eden Fırat kızı uyandırmaz fakat film bitip salon boşalınca görevli ikisini de kaldırır. Dışarı çıkarlar ve Üzümü bir eve götürür. Bu evde bir daireye girerler. Dalgın Üzüm bunun farkına varamaz. Bunu bilen Fırat, evin otel olduğunu söyler. Halbuki geldikleri daire Fırat’ın İzmir’de çalışmak için kaldığı küçük bir dairedir. Üzümün içindeki ağır üzüntüleri anlayan Fırat, kızı mutlu etmek için mini bir tiyatro oynamaya başlar. Kendi aralarında oynadıkları tiyatroda, Fırat müzikle uğraşır ve Üzümü sevindirmek ister. Ne tesadüf ki Fırat, kızın tiyatro sanatçısı olmak istediğini bilmemektedir. Doğal olarak tiyatro oyununda kız neşelenir. Bunu gören Fırat telefonu açarak yapmacık olarak oteldeki görevliden ( Hayali otel ) yemek servisi ister. Sonra Fırat dışarı çıkar ve mutfağından kendi yemeklerini getirir. Üzüm evin bir otel olmadığının farkına varır ve kapıdan çıkıp Fırat’a seslenir. Fırat’ı mutfakta bulur. Fırat sonunda itiraf eder. Üzüm artık neşelenmiştir ve tepki vermez, ayrıca daha da mutlu olur. Fırat’ı elinden tutar, o an Üzüm’e aşık olur. Üzümde bunu çabucak fark eder. Üzüm, Fırat’ın yanından ayrılmak istemediği için birkaç gün evde kalırlar. Fırat işe gidip gelir fakat Üzüm evden çıkmaz. Fırat hafta sonunda Urla’ya anne babasını ziyarete gidecektir. Bunu Üzüme söyler. O an Üzümü karamsarlık basar ve dışarı çıkmak istemez.. Çünkü tepkisi daha da büyüyecek olan ailesini hatırlamıştır. Buna rağmen Fırat Üzümü motosikletinin arkasına alarak yine Urla’ya götürür, ailesiyle tanıştırır. Ayrıca kızın durumunu da ailesine anlatır. Fırat’ın babası sonunda kızı ikna eder. Kızın evine geri dönmesini kolaylaştırmak için kızın babasını ararlar ve haber verirler. Üzüm telefona çıkmaya cesaret edemez. Fakat babası kızını haber aldığı için heyecanlıdır ve kızını beklemektedir. Fırat Üzümle birlikte ailesinde bir gün kaldıktan sonra motosikletiyle birlikte Üzümü Alsancak’taki evine götürür ve kızı bırakır. Ardından hemen kaybolur. Çünkü Fırat’ta kızı alı koyduğu için Üzümün ailesinden çekinmiştir. Üzüm, Fırat’a seslenir ama uzaklaşan Fırat kızı duyamaz. Üzüm evinin kapı zilini çalar ve kızkardeşi ablasına kapıyı açıp sarılır. Ardından kızını baskı altına aldığı için pişman olan babası ve annesi de kızlarına sarılır. Kızın babası bir sene daha hak tanır ve Üzüm Güzel Sanatlar Fakültesi Sahne Sanatları Bölümünü kazanır.
Üzüm sınav sonucunu postadan alırken, yazar bu kesiti şöyle anlatır,
“İşte o eli kıllı adam bir haber ulaştırırmış.. Ondan sonra her yer her yer kıla kesermiş. Kocaman kıl ormanı... O karabasanlı yürek kıl ormanında boğulurmuş.”
Üzüm sonucu öğrenince annesine bildirmeden evden çıkar ve ilk işi bir belediye otobüsüne binmek olur. Nereye gideceğini bilmez. Üzüntüden otobüstekileri bile gri olarak görür ve onlara robot olarak bakar. Sonra herhangi bir iskelede durmak ister ve intiharı düşünür. Buna cesaret edemeyeceğine inandığı için inemez. Otogarda iner. Herhangi şehre giden otobüse binmeyi düşünür. Ayrıca orada Adanalı yaşlı bir kadınla tanışır. Yaşlı kadın Üzüme, hayata küsmemesini tavsiye der. Üzüm otogardan yürüyerek ayrılır. Dolaşır durur. Gece olmuştur. Bir köprü altından geçer ve ayyaşlara rast gelir. Ayyaşlar, Üzüm’ü sofralarına davet eder. Üzüm çok üzüntülüdür. Bu yüzden onlara da kulak vermez.
Sonra yolunun üzerine bir kafe çıkar. Hiç düşünmeden kafe’ye girer. Orada bir bardak bira içer, böylece kendini biraz olsun teselli ettiğini düşünür. Veznedara para vermek için elini çantasına atar ve parasını almadığının farkına varır. 4 tane belediye otobüsü bileti vardır. Onları vermek ister. Veznedeki genç kızın büyük bir karamsarlık içinde olduğunu anlar ve belli etmez. Veznedar Üzümden bilet almaz ve bir bardak daha ısmarlamak ister. Üzüm oralı olmaz ve ayrılır. Gece yarısına doğru tekrar otogara döner. Otogarda bir büfenin açık olduğunu fark eder. Büfenin önündeki banka oturur. Büfedeki genç kızı üzgün bir halde fark eder, onunla konuşmaya çalışır. Üzüm sonunda derdini gence açar. Ve tanışırlar. Gencin ismi Fırat’tır. Fırat kızın acısını dindirmek için büfeyi kapatıp sinemaya götürür. Birlikte sinema seyrederken kız uyur. Bun fark eden Fırat kızı uyandırmaz fakat film bitip salon boşalınca görevli ikisini de kaldırır. Dışarı çıkarlar ve Üzümü bir eve götürür. Bu evde bir daireye girerler. Dalgın Üzüm bunun farkına varamaz. Bunu bilen Fırat, evin otel olduğunu söyler. Halbuki geldikleri daire Fırat’ın İzmir’de çalışmak için kaldığı küçük bir dairedir. Üzümün içindeki ağır üzüntüleri anlayan Fırat, kızı mutlu etmek için mini bir tiyatro oynamaya başlar. Kendi aralarında oynadıkları tiyatroda, Fırat müzikle uğraşır ve Üzümü sevindirmek ister. Ne tesadüf ki Fırat, kızın tiyatro sanatçısı olmak istediğini bilmemektedir. Doğal olarak tiyatro oyununda kız neşelenir. Bunu gören Fırat telefonu açarak yapmacık olarak oteldeki görevliden ( Hayali otel ) yemek servisi ister. Sonra Fırat dışarı çıkar ve mutfağından kendi yemeklerini getirir. Üzüm evin bir otel olmadığının farkına varır ve kapıdan çıkıp Fırat’a seslenir. Fırat’ı mutfakta bulur. Fırat sonunda itiraf eder. Üzüm artık neşelenmiştir ve tepki vermez, ayrıca daha da mutlu olur. Fırat’ı elinden tutar, o an Üzüm’e aşık olur. Üzümde bunu çabucak fark eder. Üzüm, Fırat’ın yanından ayrılmak istemediği için birkaç gün evde kalırlar. Fırat işe gidip gelir fakat Üzüm evden çıkmaz. Fırat hafta sonunda Urla’ya anne babasını ziyarete gidecektir. Bunu Üzüme söyler. O an Üzümü karamsarlık basar ve dışarı çıkmak istemez.. Çünkü tepkisi daha da büyüyecek olan ailesini hatırlamıştır. Buna rağmen Fırat Üzümü motosikletinin arkasına alarak yine Urla’ya götürür, ailesiyle tanıştırır. Ayrıca kızın durumunu da ailesine anlatır. Fırat’ın babası sonunda kızı ikna eder. Kızın evine geri dönmesini kolaylaştırmak için kızın babasını ararlar ve haber verirler. Üzüm telefona çıkmaya cesaret edemez. Fakat babası kızını haber aldığı için heyecanlıdır ve kızını beklemektedir. Fırat Üzümle birlikte ailesinde bir gün kaldıktan sonra motosikletiyle birlikte Üzümü Alsancak’taki evine götürür ve kızı bırakır. Ardından hemen kaybolur. Çünkü Fırat’ta kızı alı koyduğu için Üzümün ailesinden çekinmiştir. Üzüm, Fırat’a seslenir ama uzaklaşan Fırat kızı duyamaz. Üzüm evinin kapı zilini çalar ve kızkardeşi ablasına kapıyı açıp sarılır. Ardından kızını baskı altına aldığı için pişman olan babası ve annesi de kızlarına sarılır. Kızın babası bir sene daha hak tanır ve Üzüm Güzel Sanatlar Fakültesi Sahne Sanatları Bölümünü kazanır.