Orijinalini görmek için tıklayınız : 02/06 Türkiye'de Neler oluyor
TECAVÜZ İDDİASIYLA 6 KİŞİ TUTUKLANDI
Bursa'nın Mustafakemalpaşa İlçesi'nde, bir kadına tecavüz ettikleri iddia edilen 6 kişi tutuklandı.
02 Haziran 2006 Cuma 00:00
. HİKMET ÖZTAŞKIN
BURSA - Bursa'nın Mustafakemalpaşa İlçesi'nde, bir kadına tecavüz ettikleri iddia edilen 6 kişi tutuklandı.
H.Ö. (32) isimli kadının tecavüze uğradığını belirterek polise başvurması üzerine tahkikat başlatan emniyet ekipleri, eşkalleri belirlenen O.K, F.K, H.Y, H.C, V.K. ve S.B'yi kısa sürede yakalayarak gözaltına aldı. H.Ö'ye tecavüz ettikten sonra darp ettikleri de ileri sürülen zanlılar, çıkarıldıkları mahkemece tutuklandı.
BABA-OĞUL BİRLİKTE SÜNNET OLDU...
Oğlu Polat ile birlikte sünnet olan Çetin Külçür de yaptığı açıklamada, "Bizim hiçbir gelirimiz yoktur. Hanımlarımız bohçacılık yapıyor. 6 ay çalışıp, 6 ay boş dolaşıyoruz. Sağ olsun, muhtar bize sahip çıktı ve sünnet olduk. Şimdi çok mutluyuz" diye konuştu.
02 Haziran 2006 Cuma 00:00
İSMAİL ARAS
IĞDIR - Iğdır merkez Yaycı Köyü Muhtarı tarafından geçtiğimiz Pazar günü 3 yaşındaki oğlu Polat ile birlikte sünnet ettirilen 23 yaşındaki baba Çetin Külçer, fakir oldukları için bugüne kadar sünnet olamadıklarını söyledi.
Yaycı Köyü Muhtarı Ahmet Yanar, göçerlerin yıllardan beri köylerinin merasına çadır kurduklarını ve 2 yıl önce de 35 kişiyi sünnet ettirdiğini söyledi. Muhtar Yanar, "Göçerler köyümün merasına yıllardan beri gelip çadır kuruyor. Ben de kendileriyle yakından ilgileniyorum. Çocuklarının çoğu sünnetsiz ve eğitimsiz. Okula gitmiyorlar. Burada kanaldan su alıp içiyorlar. 2 yıl önce 35 kişiyi sünnet ettirdim. Bunların arasında çocuk, genç, evli hatta çocuk sahibi olanların olduğunu da görmek mümkün. Bu yıl yine 17 kişiyi sünnet ettirdim. İşte aralarında Çetin kardeşimizle oğlu Polat da vardı. Ben kendilerine kirve oldum. Bizim anlayışımıza göre kirve, akrabalık kadar kuvvetli kavramdır" dedi.
Oğlu Polat ile birlikte sünnet olan Çetin Külçür de yaptığı açıklamada, "Bizim hiçbir gelirimiz yoktur. Hanımlarımız bohçacılık yapıyor. 6 ay çalışıp, 6 ay boş dolaşıyoruz. Sağ olsun, muhtar bize sahip çıktı ve sünnet olduk. Şimdi çok mutluyuz" diye konuştu.
Göçer geleneğine göre oba ağası olan Abdurrahman Külçür de durumlarının kötü olduğunu, çocuklarını Nisan ayından itibaren okuldan alıp başka illere götürdüklerini ve eğitimden uzaklaştırmak zorunda kaldıklarını belirtti. Külçür, "Devletin gittiğimiz yerlerde çocukların eğitimine devam etmeleri için destek vermesi gerekir" şeklinde konuştu.
BUNALIMA GİREN ADAM BOĞAZINI KESTİ...
Isparta'da psikolojik bunalıma giren bir şahıs boğazını keserek intihar etmek istedi.
02 Haziran 2006 Cuma 00:01
ESİN ŞAHİN
ISPARTA - Isparta'da psikolojik bunalıma giren bir şahıs boğazını keserek intihar etmek istedi.
Edinilen bilgilere göre, olay, Isparta Merkez'e bağlı Sav Kasabası'nda meydana geldi. Ramazan Dursun Aksın (41) isimli şahıs, psikolojik rahatsızlığı nedeniyle girdiği bunalım neticesinde jiletle boğazını keserek intihara teşebbüs etti. Süleyman Demirel Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi'ne kaldırılan Aksın'ın hayati tehlikesinin olduğu belirtildi. Olayla ilgili tahkikata başlanıldığı belirtildi.
VİLLADAN FAHİŞE FIŞKIRDI!..
Bursa İl Jandarma Komutanlığı ekiplerinin düzenlediği operasyonda, 6'sı Moldavyalı 1'i Kırgız 7 yabancı uyruklu hayat kadını ve kadınları pazarladıkları iddia edilen 4 erkek gözaltına alındı.
02 Haziran 2006 Cuma 00:03
YUSUF MIHLIOĞLU
BURSA - Bursa İl Jandarma Komutanlığı ekiplerinin düzenlediği operasyonda, 6'sı Moldavyalı 1'i Kırgız 7 yabancı uyruklu hayat kadını ve kadınları pazarladıkları iddia edilen 4 erkek gözaltına alındı.
İl Jandarma Komutanlığı ekipleri, Mudanya, Altıntaş, Gemlik, İznik Orhangazi ve Nilüfer'de yaptıkları seri operasyonlarda Mudanya Altıntaş'ta kiraladıkları villada 2, Orhangazi İlçesi'nde de 5 yabancı uyruklu kadını fuhuş yaparken yakaladı.
Ivlia B. (22), Alla T. (27), Ludmila N. (28), Maria R. (28), Victoria N. (30), Elmira İ. (27) ve Diana A. (29) gözaltına alındı. Diana A. ve Elmira İ'nin daha önce fuhuştan yakalanıp sınır dışı edildikleri, ancak pasaportlarında yaptıkları tahrifatla isimlerinin bazı harflerini değiştirerek tekrar ülkeye girdikleri tespit edildi.
Yabancı uyruklu kadınları pazarladıkları iddia edilen Murat Y. (25), Ferat T. (24), Ahmet Ö. (28) ve Murat A. (31) da gözaltına alınırken, firarda olan Osman B. ise aranıyor. Zanlılar, ifadeleri alındıktan sona adliyeye sevk edildi.
ÜLKÜCÜ CİNAYETİNDE KULLANILAN SİLAH ÜSTEĞMENE AİT ÇIKTI
Arabi Peker, "Türk Ordusu'na ait ruhsatlı bir silahı sabıkalı zanlılara nasıl satabilir. Değerli Genelkurmay Başkanı'ndan bu olaya el atmasını rica ediyorum. Bu tür insanlar Türk Ordusu'nda görev yapıyorsa yazık olur ordumuza" dedi.
02 Haziran 2006 Cuma 00:05
AHMET AKBUĞA
ERZURUM - Ülkü Ocakları Erzurum İl Temsilciliği binasında 5 Ocak 2006 tarihinde devir teslim töreni sırasında işlenen cinayetin duruşmasına başlandı.
Duruşma öncesinde Erzurum Emniyet Müdürü Kamil Çolak'ın koordinesinde adliye binası civarında geniş güvenlik tedbirleri alınırken, olayda oğlu öldürülen Veyisefendi Mahallesi Muhtarı Arabi Peker, cinayetin işlendiği silahın bir üsteğmene ait olduğunu ileri sürerek, Genelkurmay Başkanı'nın olaya el koymasını istedi.
Bugün sabah saatlerinden itibaren Erzurum Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülmeye başlanılan Erkan Peker'in öldürülmesi olayıyla ilgili duruşma, saat 15.30'a kadar devam etti. Mahkemede tutuklu zanlılar Sinan Demir, Ömer Sak, Selçuk Yıldız, Siyami Uçan ve cinayetin işlendiği silahın sahibi olduğu iddia edilen tutuksuz yargılanan Üsteğmen S.H.'nin yanısıra 37 tanığın da ifadesine başvuruldu. Mahkemede Selçuk Yıldız müebbet hapis cezası, diğer 3 zanlı ise 15'er yıl ağır hapis istemiyle yargılanırken, keşif yapılması gerekçesiyle mahkeme ileri bir tarihe ertelendi.
Mahkeme çıkışı oğlu Erkan Peker'in öldürülmesi olayıyla ilgili olarak açıklama yapan Veyisefendi Mahallesi Muhtarı Arabi Peker, "Sanık için müebbet hapis istendi, adalete güveniyorum. Haksız yere öldürülen oğlum için mahkemede adil bir yargılama yapıldı. Mahkemede öğrendiğim bir olay beni üzüntüye boğdu. Cinayetin işlendiği silahın bir subaya ait olması beni çok üzdü. Üsteğmen S.H, kendi silahının önce kaybolduğunu daha sonra da zanlılara sattığını söylemiş. Emniyetimiz yaptığı titiz çalışmayla gerçeği ortaya çıkardı. Silah Üsteğmen S.H.'ye ait ve zanlılara satmış. Türk Ordusu'na ait ruhsatlı bir silahı sabıkalı zanlılara nasıl satabilir. Değerli Genelkurmay Başkanı'ndan bu olaya el atmasını rica ediyorum. Bu tür insanlar Türk Ordusu'nda görev yapıyorsa yazık olur ordumuza" dedi.
Öte yandan olay, Erzurum Ülkü Ocakları'nda geçtiğimiz Ocak ayında temsili başkanlık devir teslimi sırasında silahlar konuşmuş, kavgada 1 kişi hayatını kaybetmişti. İddiaya göre yeni yönetimin görevi devralmasını kabullenemeyen Selçuk Yıldız, Ömer Sak ve Sinan Demir, ülkü ocaklarını basmış, çıkan kavgada Selçuk Yıldız belindeki silahı çekerek Erkal Peker'i öldürmüş, Siyami Uçan'ı da yaralamıştı. Olaydan sonra tutuklanarak cezaevine gönderilen Selçuk Yıldız, Ömer Sak ve Sinan Demir ile tutuksuz yargılanan Üsteğmen S.H, Erzurum Ağır Ceza Mahkemesi'nde geniş güvenlik önlemleri altında hakim karşısına çıkarıldı.
ÜSTSÜZ TURİSTLER İÇİN TÜRKLERE KAMERA YASAĞI GETİRİLDİ
Dernek yönetimi plajda görevli bulunan güvenlik güçlerine talimat vererek, yerli turistlerin plaja kamera ve fotoğraf makinası ile girmelerine yasak getirdi.
02 Haziran 2006 Cuma 00:05
RIZA YANIK
ANTALYA - Alanya plajlarında üssüz turistlerin fotoğraf ve görüntüleri çeken bazı kişilerin, bu görüntüleri ***** sitelerinde yayınladığına dair duyum üzerine, Alanya Turistik İşletmeciler Derneği harekete geçti.
Dernek yönetimi plajda görevli bulunan güvenlik güçlerine talimat vererek, yerli turistlerin plaja kamera ve fotoğraf makinası ile girmelerine yasak getirdi.
Antalya'nın Alanya İlçesi'nde birtakım kişilerin plajda üssüz olarak güneşlenen turistlerin fotoğraflarını ve görüntülerini çektiği, bunları ***** sitelerde yayınladığına dair iddia üzerine Alanya Turistik İşletmeciler Derneği tarafından bir dizi tedbir alındı.
Plaja gelen Türkler'e kamera ve fotoğraf makinası yasağı kararı plajda görevli güvenlik güçleri tarafından uygulanmaya başlandı. Birçok büfe işletmecisi alınan bu karardan haberlerinin olmadığını söyledi.
Damlataş Plajı işletmecisi Mustafa Atmaca, alınan kararı saçma olarak niteleyerek, kararı sert bir dille eleştirdi. Türk-yabancı diye bir ayrımın yapılamayacağına dikkat çeken Atmaca, "Bence burada bir yanlış anlama var. İnsanlar burada tatil anılarını ölümsüzleştirmek için fotoğraf ve kamera görüntüsü çekiyor. Bu insanlara çekme diyemezsin" dedi. Plajda güneşlenen Türk turistler de karara tepki gösterdi. Bir turist, "Biz çekeriz. Engellemek isteyen varsa gelsin. Böyle bir kararı kim nasıl verdi? Ben ailemi, çocuklarımı çekiyorum. Kim ne karışır buna" diye konuştu. Plaj güvenlik görevlileri ise kendilerine verilen talimat gereği Türk turistlerin kamera ve fotoğraf çekmelerine müsaade etmediklerini söyledi.
JANDARMADAN FUHUŞ OPERASYONU
İl Merkez Jandarma Komutanlığı'na bağlı ekipler, düzenledikleri 'Nina' operasyonunda 19 hayat kadınını ve 7 erkeği gözaltına aldı.
02 Haziran 2006 Cuma 00:32
METEHAN KÖSE
KASTAMONU - Yabancı uyruklu kadınların para karşılığında erkeklere pazarlandığı ve jandarma bölgesinde kadınların araçlara bindirildiği yolundaki istihbarat bilgilerinden yola çıkan Kastamonu İl Merkez Jandarma Komutanlığı'na bağlı ekipler, düzenledikleri 'Nina' operasyonunda 19 hayat kadınını ve 7 erkeği gözaltına aldı.
Edinilen bilgiye göre, Gürcistan'dan Kastamonu'ya getirilen hayat kadınlarının telefon irtibatıyla erkeklere pazarlandığı şeklindeki duyumlar üzerine uzun süreli bir çalışma başlatan jandarma, sabaha karşı yedi ayrı noktaya eş zamanlı operasyon düzenledi. Jandarmanın Kastamonu il merkezinde yaptığı baskınlara poliste katıldı.
Gerçekleştirilen operasyon sonunda 15'i Gürcistan, 3'ü çifte vatandaş, 1'i de Çankırı nüfusuna kayıtlı olan 19 hayat kadını ve kadınları pazarladığı veya birlikte olduğu ileri sürülen 7 erkek gözaltına alındı. Gözaltına alınan kadınlar, sağlık kontrolünden geçirilmek üzere Dr. Münif İslamoğlu Devlet Hastanesi'ne sevk edildi. Yapılan tahliller sonucu 1'i Türk 3 kadının hepatit B ve frengi virüsü taşıdıkları belirlendi. Gözaltında bulunan kadınlar jandarmada ifadeleri alındıktan sonra akşam geç saatlerde Cumhuriyet Savcılığı'na sevk edildi.
SAF HIRSIZ KAMERAYA ADETA POZ VERDİ Konya'da, çaldığı cüzdanın içerisindeki kredi kartıyla bankamatikten para çeken bir kişi ile sahte isim kullanarak dolandırıcılık yapan bir şahıs yakalandı.
02 Haziran 2006 Cuma 00:46
Konya'da, çaldığı cüzdanın içerisindeki kredi kartıyla bankamatikten para çeken bir kişi ile sahte isim kullanarak dolandırıcılık yapan bir şahıs yakalandı.
Konya Emniyet Müdürlüğü Asayiş Şube Müdürlüğü Hırsızlık Büro Amirliği ekipleri, merkez Selçuklu İlçesi Babalık Mahallesi Keyhüsrev Sokak Numara 52'de bulunan bir işyerinden cüzdan çalarak içindeki kredi kartıyla bir bankanın ATM'sinden bin 800 YTL para çeken Ş.T. (40), bankanın güvenlik kamerası görüntülerinden yola çıkılarak yakalandı. Ş.T'nin kimlik sorgulamasında, 15 ayrı hırsızlık suçundan da sabıkasının olduğu belirlendi.
Öte yandan, Ahmet Koçak sahte ismini kullanarak piyasadan 890 YTL değerinde düğün ve çeyiz eşyası alan, ayrıca yine aynı ismi kullanarak E.A. isimli şahsa ait 42 FG 908 plakalı otomobili 7 bin 750 YTL karşılığında satın alarak parasını ödemeden 'Kontrole götürüyorum' diyerek kaçan S.M.K. da (42) ekipler tarafından yakalandı. Dolandırılan E.A. isimli şahıs kendisini dolandıran S.M.K'yı polisin elinde bulunan sabıkalılar albümünden tespit etti. S.M.K'nın da 10 ayrı hırsızlık suçundan sabıkasının olduğu belirlendi.
Yakalanan her 2 şahıs da Asayiş Şube Müdürlüğü'ndeki sorgulamalarının ardından adliyeye sevk edildi.
TURİST KADINA KOCASININ ÖNÜNDE DEFALARCA TECAVÜZ ETTİLER!..
Dört kişi, silah tehdidiyle çifti, kuytu bir yere götürdü.
02 Haziran 2006 Cuma 09:14
VAN’ın Muradiye İlçesi’nde önceki akşam bisiklet turuna çıkan İsviçreli çiftin yolu, bir otomobil tarafından kesildi. Dört kişi, silah tehdidiyle çifti, kuytu bir yere götürdü. Saldırganlar, bir ağaca bağladıkları kocasının önünde genç kadına defalarca tecavüz edip kaçtılar. İplerden kurtulan koca, baygın eşini kucaklayarak yoldan geçen bir araçla şehre döndü. Turist kadın, tedavi altına alınırken, çiftin eşyalarını da gasp eden saldırganların robot resimleri çizilip dağıtıldı.
KÖMÜR OCAĞINDA GÖÇÜK: 17 ÖLÜ
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Hilmi Güler, Balıkesir'in Dursunbey ilçesine bağlı Odaköy'de grizu patlamasının meydana geldiği Şentaş Madenciliğe ait kömür ocağında 17 işçinin yaşamını yitirdiğini bildirdi.
02 Haziran 2006 Cuma 09:27
DURSUNBEY - Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Hilmi Güler, Balıkesir'in Dursunbey ilçesine bağlı Odaköy'de grizu patlamasının meydana geldiği Şentaş Madenciliğe ait kömür ocağında 17 işçinin yaşamını yitirdiğini bildirdi.
Odaköy'de incelemelerde bulunan Güler, özel sektöre ait bir kömür ocağında, dün gece metan gazının birikmesinden kaynaklanan grizu patlamasının meydana geldiğini söyledi.
Güler, 'Ocak'ta 57 kişi vardı, bunlardan 35'i sağ olarak kurtuldu, 5 kişi yaralı. Maalesef 17 kişiyi de kaybetmiş durumdayız. 3 kişi şu anda göçük altında, onları da çıkarmaya çalışıyoruz. Bölgeye kurtarma ekipleri çok şükür geldiler, yardımcı oldular, hem Soma'dan hem de Tunçbilek'ten geldiler. Bu arada helikopter desteği de sağlandı. Yaralıların bir kısmı hastanede, onlara da geçmiş olun dileklerimi iletiyorum'dedi.
POLİS, "DUR" İHTARINA UYMAYAN SÜRÜCÜYÜ SIRTINDAN VURDU
Ümraniye'de devriye gezen polis ekibinin şüphe üzerine bir aracı durdurmak istemesi ile başlayan kovalamaca kanlı bitti.
02 Haziran 2006 Cuma 10:10
UĞURLU ÖZDEMİR
İSTANBUL - Ümraniye'de devriye gezen polis ekibinin şüphe üzerine bir aracı durdurmak istemesi ile başlayan kovalamaca kanlı bitti. Uzun süren kovalamacada polise ateşle karşılık veren şüpheli, sırtından vurularak yakalandı.
Olay 05.00 sıralarında Ümraniye 3004 Caddesi üzerinde meydana gelen olayda, Örnek Mahallesi ara sokaklarında devriye gezen Üsküdar Emniyet Müdürlüğü'ne bağlı ekip, bir araçtan şüphelendi. Polis, araç içinde bulunan 2 kişiye yaklaşarak durmalarını istedi. Polisin 'dur' ihtarına uymayan 34 VF 5717 plakalı araç sürücüsü Ahmet Yılmaz, kaçmaya başladı. Bunun üzerine polis ve şüpheli arasında ara sokaklarda kovalamaca yaşandı. Kovalamaca Ümraniye 3004 Caddesi üzerine kadar devam etti. Şüpheli Ahmet Yılmaz ve yanında bulunan arkadaşı, megafonla durmaları konusunda sık sık uyarıda bulunan polise silahla karşılık verdi. Bunun üzerine polis ekibi de silah kullanmak zorunda kaldı. Yılmaz'ın arkadaşı, seyir halindeki otomobilden atlayarak ara sokaklarda izini kaybettirdi. Polis ile Yılmaz arasında bir süre daha devam eden kovalamaca kanlı bitti. Polisin silahından çıkan bir kurşun, önce bagaja sonra Yılmaz'ın sırtına isabet etti.
Yaralanınca aracı durduran sürücü, olay yerine gelen ambulansla Göztepe Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne kaldırıldı. Polisin açtığı ateş sonucu, aracın bagajına 2 kurşun isabet ettiği gözlendi. Ahmet Yılmaz'ın kullandığı araçtan atlayarak kaçan kişinin elinde bulunan silahı bir evin bahçesine atarak ortadan kaybolduğu öğrenildi. Olayla ilgili soruşturma sürüyor.
KÖR NİŞANCI TEK KURŞUNDA 14 KİŞİYİ YERE SERDİ
Atış sırasında hedefi tutaramayan acemi birinin silahından çıkan mermilerden birinin elektrik panosuna isabet etmesi sonucu patlama meydana geldi.
02 Haziran 2006 Cuma 10:53
Üsküdar Bağlarbaşı'nda 5 katlı bir apartmanın bodrumunda faaliyet gösteren atış poligonunda çıkan yangında 5'i ağır 14 kişi yaralandı. Yangın, dün saat 13.00 sıralarında Başaran İş Merkezi'nin bodrum katındaki Sezba Atış Poligonu'nda çıktı. Emin Ergün'ün sahibi olduğu poligonda Etkin Güvenlik Şirketi elemanları ABD'li eğitmen Efi Dobrafil gözetiminde atış talimi yapmaya başladı. Atış sırasında hedefi tutaramayan acemi birinin silahından çıkan mermilerden birinin elektrik panosuna isabet etmesi sonucu patlama meydana geldi. Ardından yangın çıktı. Poligondaki barut tozları ve yalıtım malzemesi olarak kullanılan kimyasallar da yangının büyümesine neden oldu.
Patlamanın sesini duyarak olay yerine gelen Üsküdar Emniyet Müdürlüğü'nde görevli polis memuru Muhsin Demir, yaralıları tek tek dışarı çıkardı. 14 kişi çeşitli hastanelerde tedavi altına alındı. Polis poligondaki tabancalara el koydu. Yangın, Üsküdar ve Kadıköy İtfaiye ekiplerinin bir saat süren çalışması sonrasında söndürüldü.
HAVALANDIRMA YETERSİZ
Olay yerinde incelemelerde bulunan İstanbul Emniyet Müdür Yardımcısı Ömer Yanık, işyerinin ruhsatlı olduğunu belirterek, 'Bir merminin bir kabloya isabet etmesi sonucu meydana gelen kıvılcımdan trafonun etkilenmesiyle trafonun patlaması üzerine çıkan bir olay' dedi. İstanbul Emniyet Müdürlüğü'nden üst düzey bir yetkili, poligonlarda yetersiz havalandırma nedeniyle patlama özelliğine sahip barut gazının birikebileceğini söyledi. Cumhuriyet Savcısı da olay yerinde inceleme yaptı. Ardından poligon mühürlendi.
İNTERNETTEN TELGRAF ATIN!.. STOP!..
PTT Genel Müdürü Osman Tural, PTT'nin hizmetlerini otomasyon ağının yaygınlaştırılmasıyla online olarak vermeye başladığını, online işyeri sayısının 2795'e ulaştığını belirtti.
02 Haziran 2006 Cuma 11:45
ANKARA - PTT Genel Müdürlüğü, telgrafı yeniden cazip hale getirmek için telgrafları renklendiriyor. Ankara, İzmir ve Bursa'da 5 Haziran Pazartesi günü başlayacak pilot uygulamayla telgraflar internet üzerinden de alınmaya başlanacak. İnternetten telgraf gönderenler kutlama ve tebrik telgraflarının üzerinde yer alacak fonları seçebilecek.
PTT Genel Müdürü Osman Tural, PTT'nin hizmetlerini otomasyon ağının yaygınlaştırılmasıyla online olarak vermeye başladığını, online işyeri sayısının 2795'e ulaştığını belirtti.
Telgrafla ilgili iş ve işlemleri de elektronik ortama taşıyabilmek üzere çalışma başlattıklarını ifade eden Tural, telgraf hizmetlerinin şu anda 'Telem' adı verilen özel cihazlarla Türk Telekom'dan kiralanan telefon hattı üzerinden gerçekleştirildiğini, bunu elektronik ortamda sunmanın yollarını araştırdıklarını kaydetti.
Bu kapsamda geliştirdikleri 'e-telgraf' adlı projeyi ilk etapta Ankara, İzmir ve Bursa'da 5 Haziran Pazartesi gününden itibaren pilot olarak uygulamaya başlayacaklarını bildiren Tural, vatandaşların PTT'nin 'Only the registered members can see the link' adresli internet sitesinden telgraflarını yazabileceklerini söyledi.
Tural, vatandaşların internetteki formda yazacakları metnin, personel tarafından aranarak teyit edileceğini, ücretinin de Alofon 141 üzerinden verilen telgraf hizmetlerinde olduğu gibi telefon faturalarına yansıtılacağını kaydetti.
Telgrafların resmi belge niteliği taşıması nedeniyle elektronik imza uygulaması başlayıncaya kadar sadece kutlama ve tebrik mahiyetinde olan telgrafların internet üzerinden kabul edileceğini belirten Tural, uygulamanın daha sonra resmi nitelikli olan telgrafları da kapsayacak şekilde tüm illere yaygınlaştırılacağını ifade etti.
ZAM POMPAYA 10-11 YKR'LİK ARTIŞ OLARAK YANSIDI
Kurşunsuz ve süper benzin türlerinin rafineri çıkış fiyatlarındaki ayarlama, pompa fiyatlarına litrede 10-11 YKr'lik zam olarak yansıdı.
02 Haziran 2006 Cuma 11:30
ANKARA - Kurşunsuz ve süper benzin türlerinin rafineri çıkış fiyatlarındaki ayarlama, pompa fiyatlarına litrede 10-11 YKr'lik zam olarak yansıdı.
Şirketler ve şehirlere göre değişen kurşunsuz ve süper benzin pompa fiyatlarındaki artış, bugünden geçerli olmak üzere yürürlüğe girdi.
Yeni ayarlamayla BP, OPET, POAŞ ve Shell'in Ankara bayilerinde 95 oktan kurşunsuz benzinin litre fiyatı 2,86 YTL'den 2,96 YTL'ye yükseldi. 98 oktan kurşunsuz benzinin litre fiyatı OPET ve POAŞ'da 3,11 YTL'den da 3,21 YTL'ye, BP'de 3,11 YTL'den 3,22 YTL'ye çıktı.
İstanbul'da 95 oktan kurşunsuz benzinin fiyatı BP, Shell ve POAŞ'da 2,87 YTL'den 2,97 YTL'ye, OPET'de 2,86 YTL'den 2,97 YTL'ye çıktı. 98 oktan kurşunsuz benzinin fiyatı OPET ve BP'de 3,08 YTL'den 3,19 YTL'ye, POAŞ'da 3,08 YTL'den 3,18 YTL'ye yükseldi.
İzmir'de 95 oktan kurşunsuz benzinin fiyatı BP, OPET, Shell ve POAŞ'da 2,86 YTL'den 2,96 YTL'ye yükseldi. 98 oktan kurşunsuz benzinin fiyatı OPET ve POAŞ'da 3,07 YTL'den 3,17 YTL'ye, BP'de 3,07 YTL'den 3,18 YTL'ye çıktı.
Mersin'de öğrenci servisleri çarpıştı: 10 öğrenci yaralı 02.06.2006
Mersin'de aynı yönde giden iki öğrenci servis aracı çarpıştı. Kazada hafif yaralanan 10 öğrenci ile bir kişi ayakta tedavi edildi.
Mersin Ticaret ve Sanayi Odası Anadolu Lisesi öğrencilerini taşıyan, Mücahit Tol yönetimindeki 33 S 0087 plakalı minibüs, Mimar Sinan Bulvarı'nda seyir halinde iken önünde giden Kemal
Aydoğdu'nun kullandığı 33 S 0416 plakalı minibüse çarptı.
Görgü tanıklarının ifadesine göre yarış yaptıkları iddia edilen her iki minibüste bulunan öğrenciler Zübeyde Uslu, Nurcan Bulut, Esra Doğan, Mehmet Gündüz, Cansu Karaca, Sinan Ergüven, Merve Durgut, Deniz Tatlıer, Gizem Melih Doğan ve Cansu Aladağ ile sürücü Mücahit Tol'un eşi olduğu belirtilen Ayşe Tol hafif şekilde yaralandı.
Yaralılar kaldırıldıkları Mersin Devlet Hastanesinde ayakta tedavi edilerek taburcu edildi.
Bu arada, olay yerinde gazetecileri gören servis şoförlerinin minibüslerinin plakalarını sökmeye çalıştığı gözlendi.
Yetkililer, olayla ilgili soruşturmanın sürdürüldüğünü kaydetti.
ÜNİVERSİTE ÖĞRENCİLERİ ARASINDA KAVGA: 1 ÖLÜ, 2 YARALI...
Antalya'nın Manavgat İlçesi'nde üniversite öğrencileri arasında çıkan kavgada 1 öğrenci hayatını kaybetti, 2 öğrenci de yaralandı.
02 Haziran 2006 Cuma 16:10
ARİF KAPLAN
ANTALYA - Antalya'nın Manavgat İlçesi'nde üniversite öğrencileri arasında çıkan kavgada 1 öğrenci hayatını kaybetti, 2 öğrenci de yaralandı.
Edinilen bilgiye göre, Manavgat Meslek Yüksekokulu öğrencileri arasında yaklaşık 3 ay önce "top oynama" meselesi yüzünden tartışma çıktı. İddiaya göre, okul bahçesinde top oynayan Muhasebe Bölümü öğrencileri, kenarda oturan Bilgisayar Programcılığı 1. sınıf öğrencilerinin suratına top fırlattı. Yaşanan tartışma büyümeden önlenirken, 27 Mayıs Cumartesi akşamı Novapark Otel'de gerçekleştirilen mezuniyet balosunda da iki grup arasında yine tartışma yaşandı. Güvenlik güçlerine intikal eden olayda, mezuniyet balosundan dışarıya çağrılan Manavgat Meslek Yüksekokulu son sınıf öğrencilerinden 3 kişi tartaklandı.
Yaşanan olayların ardından dün gece Manavgat Meslek Yüksekokulu Muhasebe Bölümü son sınıf öğrencileri Mehmet Yılmaz ve Ahmet Aslan ile Yılmaz'ın akrabası olduğu öğrenilen Hakan Ekber Değirmenci, bir çay bahçesinde Bilgisayar Programcılığı 1. sınıf öğrencisi Yücel Tacal ve yine aynı sınıfta okuyan Murat Över'in ağabeyi Mustafa Över'le buluştu. İki grup arasındaki tartışma kavgaya dönüşünce Mustafa Över ve Yücel Tacal, Mehmet Yılmaz, Ahmet Aslan ve Hakan Ekber Değirmenci'ye bıçakla saldırdı. Kalbinden bıçaklanan Mehmet Yılmaz (22) hastaneye kaldırılırken yolda hayatını kaybederken, Aslan ve Değirmenci ise yaralı olarak Manavgat Devlet Hastanesi'ne kaldırıldı. Olayın ardından Yücel Tacal yakalanırken, Mustafa Över kayıplara karıştı.
Olay Manavgat Meslek Yüksekokulu'nda büyük üzüntüye neden olurken, ölen ve yaralanan öğrencilerin arkadaşları ve öğretmenleri Manavgat Devlet Hastanesi'ne akın etti. Hayatını kaybeden Mehmet Yılmaz'ın bugün gireceği sınavdan sonra mezun olacağı ve memleketine dönmek için biletini aldığı öğrenildi.
ERKEK ARKADAŞININ GÖZÜ ÖNÜNDE TECAVÜZE UĞRAYAN KIZ ŞOKTA
Van'ın Muradiye İlçesi'nde kimliği belirsiz kişiler tarafından gasp edilen ve tecavüze uğrayan İsviçreli bayan turist tedavi altında tutulurken, gasp eylemini gerçekleştirilen kişiler polis tarafından aranıyor.
02 Haziran 2006 Cuma 15:55
ŞABETTİN AKKUŞ
VAN - Van'ın Muradiye İlçesi'nde kimliği belirsiz kişiler tarafından gasp edilen ve tecavüze uğrayan İsviçreli bayan turist tedavi altında tutulurken, gasp eylemini gerçekleştirilen kişiler polis tarafından aranıyor.
Edinilen bilgilere göre, önceki gün saat 19.30 sıralarında Van'dan Muradiye İlçesi istikametine bisikletleriyle giden İsviçre asıllı turistler Maya Mario Wütrich ve erkek arkadaşı Johannes Martin, içerisinde 1'i bayan toplam 5 kişinin bulunduğu ticari taksi tarafından bir süre takip edildi. Bir süre sonra turistlerin Şeytan Köprüsü mevkiinde kurdukları çadırın yanına gelen saldırganlar, erkek turist Luz'i köprünün yakınlarında bulunan inşaatın arkasına götürerek ellerini bağladıktan sonra 1 kişi başında beklerken, diğer 3 kişi ise Wütrich'i silah zoruyla etkisiz hale getirdikten sonra tecavüz etti. Şahıslar, turistlerin üzerinde bulunan 700 YTL para, 800 dolar, 200 Euro, 2 adet altın yüzük, 1 adet panasonic marka kamera, 1 adet casio kol saati, 1 adet bilgisayar hard diski, 1 adet sony marka cep telefonu ve kredi kartlarını aldıktan sonra aynı taksiyle olay yerinde uzaklaştı.
Daha sonra, bayan turist Wütrich, olay yerinin yakınlarında bulunan Behçetler Petrol İstasyonu'na sığınarak yardım talebinde bulundu. Bunun üzerine olay yerine gelen polis ekipleri elleri bağlı bulunan erkek turist Luz'i kurtardı. İlçe merkezine getirilerek Muradiye Devlet Hastanesi'ne kaldırılan turistler tedavi altına alınırken, polis, robot resimleri çizilen saldırganları arıyor.
Şırnak'ta karakol tarandı: 1 er şehit
Şırnak'ta teröristler jandarma karakolunu taradı. Hain saldırıda 1 er şehit oldu.02 Haziran 2006 16:37
ŞIRNAK'ın Güçlükonak İlçesi’ne bağlı Fındıklı Beldesi'nde, PKK’lı teröristlerin korakola açtığı ilk ateşte bir er şehit düştü.
Şeyh Osman tepesindeki jandarma karakolu, bugün PKK’lı teröristler tarafından roket atar ve uzun menzilli silahlarla 4 ayrı yerden tarandı. Açılan ilk ateşte karakolda görevli bir er şehit düştü. Şırnak ve Güçlükonak İlçesi'nden karakola asker takviyesi yapılırken, çatışmanın sürdüğü belirtildi.
65 yaşında emekliliğe ilginç açıklama!
Bakan Başesgioğlu, 65 yaş emekliliği için ilginç bir yorum yaptı: Ortalama ömür uzayacak!..02 Haziran 2006 15:46
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Murat Başesgioğlu, Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu’na yönelik çeşitli eleştiriler geldiğini ifade ederek, "En azından kazanılmış haklara riayet eden, olabildiğince hak kayıplarını önleyen ve uzun bir öngörüyü sistemine dahil eden bir yasa çalışması yapma gayreti içinde olduk" dedi.
Başesgioğlu, İstanbul Barosu ile Galatasaray Üniversitesinin ortaklaşa düzenlediği "İş Hukuku ve Sosyal Güvenlik Hukukuna İlişkin Sorunlar ve Çözüm Önerileri" konulu sempozyumun açılışında konuştu.
Bakan Başesgioğlu, Balıkesir’in Dursunbey ilçesinde 17 işçinin bir maden kazasında hayatını kaybettiğini belirterek, ölenlere rahmet ve yakınlarına başsağlığı diledi.
Türkiye’de sosyal politika alanında yapılması gereken çok şey bulunduğunu ifade eden Başesgioğlu, sosyal politikaların doğrudan ekonomiyi etkilediğini, ülkedeki ekonomi politikasının başarısının sosyal politikadan ve kurumlardan geçtiğini anlattı.
Başesgioğlu, 3 sosyal güvenlik kurumunun 2006 yılı harcamasının yaklaşık 64 milyar YTL olacağını belirterek, bu rakamın genel bütçeden sonra en büyük bütçe büyüklüğü olduğunu söyledi.
Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer’in bir kez daha görüşülmek üzere iade ettiği Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu’nun, TBMM Genel Kurulunda yeniden kabul edildiğini anımsatan Başesgioğlu, şöyle konuştu:
"Burada bulunan herkesin de ortak kanaati, Türkiye’de sosyal güvenlik reformu yapılması gerçeğidir. Bu yıllardır söylenegelen ama bir türlü gerçekleştirilemeyen bir husustur. Sosyal güvenlik reformu bizim erteleme lüksümüzün olmadığı, erteleme durumunda gelecek kuşaklara ağır maliyetleri olacak bir konudur. Bu da sorumluluk anlayışımız ile bağdaşmaz.
Sosyal güvenlik, kuşaklararası bir dayanışma esası üzerine göre kurulmuştur. Bugün sistemde bulunanlar sistemin kaynaklarını gelecek kuşakları dikkate almadan harcarlarsa, gelecek kuşaklara ağır yük devretmiş olacağız demektir. Sosyal güvenlik sisteminin temelinde bu kuşaklararası paylaşımın adil bir şekilde kurgulanması öngörülmüştür." Düzenlemenin ülkede sosyal korumayı amaçladığını belirten Başesgioğlu, bunun ilgili düzenlemelerinin yasalarda bulunduğunu söyledi.
Başesgioğlu, üzerinde çalışılan Sosyal Yardımlar Kanunu’nun bu yasaları tamamlayan 3 ayak olduğunu ifade etti.
"ELEŞTİRİLERİ DOĞAL KARŞILIYORUZ"
Sosyal güvenlik reformuna yönelik çeşitli eleştiriler geldiğini anımsatan Murat Başesgioğlu, "Bunları doğal karşılıyoruz. 72 milyon insanımızın aynı noktada düşünmesi mümkün değil. Bunu anlayış ve hoşgörü ile karşılıyoruz" dedi.
"En azından kazanılmış haklara riayet eden, olabildiğince hak kayıplarını önleyen ve uzun bir öngörüyü sistemine dahil eden bir yasa çalışması yapma gayreti içinde olduklarını" anlatan Başesgioğlu, yasanın ilk adım olduğunu, bundan sonra sürecin devam edeceğini dile getirdi.
Başesgioğlu, yasanın tarafların görüşleri alınarak hazırlandığını belirterek, önerilerin yüzde 65’inin sistemin özünü bozmadan tasarıya monte edildiğini söyledi.
"ZAMAN İÇİNDE ANLAŞILACAKTIR"
Özellikle yaş, aylık bağlama ve emekli aylık artışları ile ilgili maddeler üzerinde çok tartışıldığını anımsatan Başesgioğlu, "Bunlar üzerinde çok tartıştık. Siyasetçi olarak popülist bir yaklaşımla düzenlemekte mümkündü. Ama tartışarak yaptık. Bunlar zaman içinde gayet iyi anlaşılacaktır" diye konuştu.
Konuşmasında iş hukuku ile ilgili yasal düzenlemelere de değinen Başesgioğlu, 4857 sayılı İş Kanunu’nun 3 yıldır yürürlükte olduğunu kaydetti.
Başesgioğlu, "Şunu rahatlıkla söyleyebilirim. Bu yasanın çalışma barışını bozacağı yönünde eleştiriler gelmişti. Ama kat edilen 3 yılda böyle olmadığı görüldü" dedi.
Acımasız bir rekabetin yaşandığı dünyada, çıkarılan bir yasa ile hem işçiyi hem de işvereni koruma hassasiyetinin gösterilmesi gerektiğini anlatan Başesgioğlu, yasanın bu anlayış üzerine kurulduğunu belirtti.
Yasanın uygulamasından kaynaklanan sıkıntılara değinen Başesgioğlu, sempozyumda bu konuların ele alınmasının önemli olacağını söyledi.
DİĞER KONUŞMALAR
İstanbul Barosu Başkanı Kazım Kolcuoğlu, Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu’nun, itirazlara rağmen aynen TBMM’den geçtiğini söyledi.
Çalışan insanların sağlığına çok önem verdiklerini anlatan Kolcuoğlu, "Çünkü sağlıklı insan üretir. Sağlık güvencesi önem taşıyor. Yasalarla bu güvencenin nasıl sağlanacağı kuşkuludur" dedi.
Galatasaray Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Duygun Yarsuvat, iş hukukunda bazı problemler bulunduğunu, sempozyumda bunların masaya yatırılacağını söyledi.
BAŞESGİOĞLU SORULARI DA YANITLADI
Açılışın ardından gazetecilerin sosyal güvenlik reformuna ilişkin sorularını da yanıtlayan Başesgioğlu, sosyal güvenlik sisteminin hem hizmeti sunan hem de hizmeti alan bakımından beğenilmediğini ifade ederek, "Bu hali ile sosyal güvenlik sistemini sürdürmemiz mümkün değildi. Onun için gelişmelere uygun bir yasa yapmak zorundaydık" dedi.
Başesgioğlu, yasanın en çok emeklilik yaşını 65’e çıkaran maddesinin tartışıldığının anımsatılması üzerine de şöyle konuştu:
"Sistem içinde bulunanların emeklilik yaşına ilişkin bir düzenleme yapmıyoruz. Bugün sistem içinde bulunanlar yasadan etkilenmeyecek. 2036 yılına kadar emeklilik yaşını yükseltmeyi düşünmüyoruz. Ancak 2036 yılından sonra hayatta kalma beklentisine uygun olarak emekli olma yaşını kademeli olarak artırıyoruz." "Bu düzenleme yapılırken 2036 yılından sonra Türk insanının ortalama ömrünün uzayacağını mı dikkate aldınız?" sorusuna Başesgioğlu, "Gayet tabii. Bu tamamen bilimsel verilere dayalı öngörülen bir çalışma. Tıbbın gelişmesi, çevre koşullarının iyileşmesi insan ömrünü uzatıyor. Şimdi ortalama ömür 70 yıl. Önümüzdeki 20-30 yılda daha da artacak, ortalama ömür uzayacak. Buna uygun olarak 65 yaş düşünüldü" yanıtını verdi.
Başesgioğlu, başka bir soru üzerine de, yasanın diğer yasalar gibi yargısal denetime açık olduğunu ifade ederek, "Bizim inancımız yasanın Anayasa’ya aykırılık teşkil etmediğidir. Çalışmanın hukuka ve yasalara uygunluk açısından eksikliği olmadığı düşüncesindeyiz" diye konuştu.
Ödül Avcısı
02-06-2006, 22:49
hiç iyi haber yok.
Powered by vBulletin® Version 4.2.5 Copyright © 2025 vBulletin Solutions, Inc. All rights reserved.