PDA

Orijinalini görmek için tıklayınız : Emperyalizmin Güç Gösterisi



umut55
23-03-2011, 10:14
hikmet çetinkaya yazısı....


Bakıyorum kimi aklıevveller hâlâ Mısır’a, Tunus’a, Libya’ya demokrasi geleceğini, bunun tüm Ortadoğu ve Kuzey Afrika’ya yayılacağını yazıp çiziyorlar. Zamanında Irak ve Afganistan için de böyle yazılar döktürmüşlerdi.

Bir yandan Ortadoğu’da ve Kuzey Irak’taki baskıcı rejimlerin despot liderleri öte yandan başta ABD olmak üzere İngiltere, Fransa, İtalya, Almanya gibi ülkelerin silah sanayicileri.

Libyalı muhaliflere neden destek veriyor bu iki kanat...

Fransa, Kaddafi’ye sattığı füzelerden, Mirage savaş uçaklarından ve tanklardan ne kazanmıştı?

3 milyar dolar!

İtalya ise mermi, top, helikopter...

Ne kazanmıştı?

Bir milyar 400 milyon dolar...

Almanya silah satmıştı...

50 milyon dolar.

Belçika, İngiltere, Almanya, İtalya...

Şöyle bir düşündüm... Tüm bunlar 2004 yılında başlamıştı... Yani BM amborgosu kalktıktan sonra.

Bizim gelişmiş demokrasiler olarak gördüğümüz AB ülkeleri kendi çıkarları için en yakın dostlarını satarlar.

Şimdi bu ülkeler Kaddafi’yi denizden ve havadan vuruyorlar.

Daha düne dek Kaddafi’yi baş tacı eden Sarkozy, Libyalı muhaliflerin yanında... Libya halkını yoksulluktan kurtarıp oraya demokrasi ve özgürlükler getireceğini söylüyor.

Tamam Kaddafi acımasız... Kendi halkını öldürüyor, anladık...

Peki, ABD ve AB ülkelerini kışkırtan Fas, Yemen, Ürdün, Sudan, Suudi Arabistan’daki sultanların ve kralların Kaddafi’den ne farkı var?

***

Mustafa Kemal Atatürk’ün kurduğu laik demokratik cumhuriyeti, ulus devleti “despot Kemalist devlet” diye nitelendirenler, “tam bağımsızlığı” savunanları “statükocu” olarak görenler, üniter yapıyı aşağılayıp Güneydoğu’yu “Kürdistan” diyerek televizyon ekranlarında açıklayanlar Libya’da, Tunus’ta ve Mısır’da olup bitenleri acaba nasıl görüyorlar merak ediyorum.

Elbet bu konuda doğru tanı koyanlar da var...

Mustafa Kemal, laik demokratik cumhuriyetin temellerini sağlam atmış, öyle kolay kolay yıkılmaz.

Türkiye’nin sivil demokratik güçleri var...

Demokratik kitle örgütleri, sendikalar...

Ne kadar çok eleştirsek de kurulu bir hukuk düzeni, demokrasi anlayışı var.

Yaşadığımız coğrafyaya göz dikenler, Türkiye’nin tümlüğünü bozmak için Sünni-Alevi, Türk-Kürt çatışması çıkarmak için çok uğraştılar çok.

1923’ten sonra çıkarılan ayaklanmaların ardında kimler vardı? Kahramanmaraş katliamının, kanlı 1 Mayıs’ların, Gazi olaylarının, Sivas katliamının arkasındaki derin güçler kimlerdi?

İç ve dış güçler bunu başaramadılar.

12 Eylül darbesini yaptırdılar... Gençleri astılar 12 Mart’ta olduğu gibi... ABD desteğiyle 28 Şubat’ı gerçekleştirdiler, 2007 seçimlerinden önce 27 Nisan’da “e muhtıra” verdirdiler.

Hesap soran oldu mu bugüne dek?

Ne gezer!

***

Libya’yı bombalamada öncülüğü Sarkozy yaptı ve bu aşamada seçimler öncesi salt kendisini değil, ülkesinin Ortadoğu, Akdeniz ve Kuzey Afrika’da ekonomik gücünü yükseltti.

Gelelim Arap ülkelerine...

Tümü hallaç pamuğu gibi sağa sola savrulmuş, güçlünün yanında da yerini almış.

Arap Birliği başkanı Amr Musa şaşkın:

“Biz uçuşa yasak bölge istedik, bomba değil!”

Adama gülerler... Katar ve Birleşik Arap Emirlikleri işin içinde...

Bakıyorum kimi aklıevveller hâlâ Mısır’a, Tunus’a, Libya’ya demokrasi geleceğini, bunun tüm Ortadoğu ve Kuzey Afrika’ya yayılacağını yazıp çiziyorlar.

Zamanında Irak ve Afganistan için de böyle yazılar döktürmüşlerdi.

Demokrasi öyle gökten zembille inmiyor.

Bakın Fransa’ya, İspanya’ya, İtalya’ya, Almanya’ya ve komşumuz Yunanistan’a...

***

Yakın tarihi bilmeden ahkâm kesilmez!

Bugün Avrupa’nın Libya topraklarını işgal edip etmeyeceği tartışılıyor. BM kararında işgal edilmesine ve bölünmesine karşı kırmızı çizgiyi çekiyor:

“Sadece Kaddafi gidecek”

Gidecek de nasıl gidecek, orası belli değil!

Olan sivil halka, çocuklara, kadınlara oluyor...

İnsanlar insanlar!..