Sağlığımız için çok önemli tehlike oluşturan radyasyonun zararlı etkilerinden korunmak için A, C ve E vitaminlerinden bol miktarda tükettiğinizden emin olun. 'Uzay besinleri' adı verilen bu vitaminlerle kansere savaş açın.
Bu Linki Görmeniz İçin SupersatForuma Uye Olmanız Gerekmektedir.
Vitaminler, radyosyona karşı savaşta önemli bir yer tutar. 'ACE' vitaminlerinin (A, C ve E), moleküler yapıları sayesinde antioksidan koruma sağladığı kanıtlanmıştır. Bu vitaminlerin ve diğer antioksidanların yüksek miktarda alınması, pilotlar gibi yüksek irtifada çalışanları, mesleki bir tehlike olan ve radyasyonla harekete geçen kromozom hasarından korur. ACE katkıları ayrıca, astronotları yüksek radyasyon seviyelerinden korumak için 'uzay besinleri' olarak da önerilmişlerdir.
TERSİNE ÇEVİRİYOR A vitamini prekürsörü olan betakaroten, klinik açıdan ilk olarak Çernobil'deki nükleer kazadan etkilenen bölgedeki çocukların tedavisinde kullanılmıştır. Hayvanlar üzerinde yapılan araştırmalar da, A vitamininin kansere yol açabilecek radyasyonla harekete geçen gen ekspresyonu anormalliklerini tersine çevirebildiğini göstermiştir. Diğer çalışmalar A vitaminin, radyasyon etkilerini iyileştirdiği ve kanseröz hücrelerin ölümünü artırdığını göstermektedir. C vitamini, glutatyon gibi doğal antioksidan sistemleriyle birlikte, DNA'nın ve kromozomların, oksidatif hasardan korunmalarına yardımcı olur. C vitamini aynı zamanda insan kan hücrelerinin radyasyon yüzünden ölümünü de önler.
HAYATİ ÖNEM TAŞIR C Vitamini gibi E vitamini de serbest radikalleri oluşur oluşmaz stabilize eder ve toksisitelerini azaltır. Bu etki radyasyonun olumsuz etkilerinden korunmada hayati önem taşır. Sürekli radyasyona maruz kalan radyoloji uzmanları üzerinde yapılan bir çalışmada; bir grup teknisyene, 15 gün boyunca her gün C vitamini (500 mg) ve E vitamini (150) katkısı verildiğinde, doku oksidasyonunun düştüğü ve doğal antioksidan seviyelerinin arttığı görülmüş.
ÇİNKO KEMİK İLİĞİNİ HASARDAN KORUR
Eser mineraller, özellikle çinko ve manganez; radyasyona karşı vücut direncinin sağlanmasında büyük önem taşır. Çinko katkısı, kemik iliğini radyasyonla harekete geçen hasardan korur, fakat tümör hücrelerini koruyamaz. Hayvanlar üzerinde yapılan çalışmalarda; çinko ve manganezin radyasyona karşı önemli bir koruma sağladığı görülmüştür. Antioksidan özelliği taşıyan pek çok besin maddesi de, CT taramalarında maruz kalınan radyasyona karşı koruma sağlanmasına yardımcı olur. Örneğin meyan ekstreleri, DNA hasarını bloke eder. Karnosik asit ve diğer biberiye ekstreleri hem radyasyona maruz kalmadan önce, hem sonra DNA hasarına karşı koruma sağlar. Kalifornia Üniversitesi'nde hayvanlar üzerinde yapılan bir çalışmada, şeker pancarı lapası verilen farelerde, radyasyon zararının yüzde 60/70 oranında azaldığı görülmüş.
TARAMA ÖNCESİ 15 GÜN PANCAR LAPASI TÜKETİN
Diyagnostik çalışmalardan, özellikle CT taramalarından aldığımız radyasyon, sağlımız açısından önemli ve bilinmeyen tehlikeler oluşturur. Fakat radyasyon hasarı esas olarak serbest radikal oluşumundan kaynaklanır. Bu kendimizi, antioksidan açısından zengin besinlerle koruyabileceğimiz anlamına gelir. X-ışınından veya diğer yüksek radyasyon prosedürlerinden geçeceğinizi öğrendiğinizde, hemen aşağıdaki önerileri dikkate alın...
Resveratrol ve kesretin gibi polifenoller açısından zengin bir katkı alın.
Bol bol yeşil çay tüketmeye özen gösterin.
Genistein açısından zengin olan bir soya katkısı kullanın. Yeterli miktarda koruyucu BBI proteini aldığınızdan emin olmak için, testten önce günde birkaç fincan soya sütü tüketin.
Testten önce en azından kurkumin, ginseng ve ginkgo biloba ekstrelerini önerilen dozlarda alın.
ALKOLDEN UZAK DURUN DNA korumasını optimize etmek için, SAMe adlı takviye maddesi (1.200 mg) kullanmaya çalışın.
Mümkün olduğu kadar bol A, C ve E vitamini alın. Uzun süre yüksek miktarda A vitamini kullanmanın tehlikeli olabildiğini unutmayın, yani hekiminize danıştığınızdan emin olun.
Zaten kullanmıyorsanız, ağızdan çinko katkısı kullanmaya başlayın.
Radyasyon yüklü cihazlara girmeden önce yüksek oranda su tükettiğinizden emin olun.
Tütün dumanından ve alkolden uzak durun.
En az 15 gün boyunca yulaf veya şeker pancarı lapası tüketin.
