KAZASI OLAN KİMSE SÜNNET KILABİLİR Mİ?
	
	
		KAZASI OLAN KİMSE SÜNNET KILABİLİR  Mİ?  Namaz, kelime-i tevhidden sonra İslam'ın en mühim rüknüdür. Hiç bir surette  terk edilmemesi gerekir. Cehalet ve gaflet sebebiyle terkedilirse fırsat  bulunduğu anda kazası icab eder, geciktirilmez. Şafii mezhebine göre; Kazası  olan kimsenin sünnet ve cenaze namazı gibi farz-ı kifaye olan namazları kılması  haram olduğu gibi, farz olmayan Ka'be tavafını eda etmesi de haramdır. Çünkü  yemek, uyku, ticaret ve iş zamanı müstesna bütün zamanını kaza kılmaya vermek  mecburiyetindedir. Hanefi mezhebinde ise; beş vakit namazın sünneti, duha  –kuşluk- tesbih ve teravih gibi, hakkında hadis varid olan sünnet, kaza olsa da  kılınacaktır. Fakat diğer nafile namazı kılmaktansa kaza ile meşgul olmak daha  efdaldır. Doğu ve Güneydoğu illerimizde Şafii mezhebinden olan kardeşlerimizin  bir kısmı zimmetinde kaza bulunduğu gerekçesiyle haklı olarak sünnet kılmaz.  Amma bunun yanında kazasını da eda etmez. Halbuki hazır olan namazı kazaya  bırakmak haram olduğu gibi, kazaya kalmış namazı, fırsat bulunduğunda kazası  için gayret gösterilmemesi de haramdır.