Diyarbakır'da sağlık skandalı
DİYARBAKIR (İHA) - Diyarbakır'da özel bir diyaliz merkezinde 88 hastaya Hepatit-C virüsü bulaştığı ortaya çıktı. Sağlık Müdürlüğü, durumu bakanlığa bildirerek soruşturma başlattı. Özel Diyarbakır Diyaliz Merkezi sorumlu Müdürü Dr. Uğur Nedim Yüce, hepatitin nereden bulaştığını bilmediklerini söyledi.
Sağlık İl Müdürlüğü ekiplerinin, EURO-MED yabancı sermayeli 213 hastanın ayakta tedavi gördüğü Özel Diyarbakır Diyaliz Merkezi'nde yaptığı incelemelerde, son 1 ay içerisinde HCV (+) hasta sayısında artış olduğu gözlendi. Sağlık İl Müdürlüğü bünyesinde bulunan diyaliz ve enfeksiyon komitelerinin her ay denetlediği diyaliz merkezinde, ekim ayında 66 hastada hepatit vakasının bulunduğu, kasım ayında ise 22 kişide daha aynı virüsün görüldüğü belirlendi. Sağlık İl Müdür Vekili Dr. Nihat Yavuz, kasım ayında diyaliz merkezinde yaptıkları kontrollerde, Hepatit C'li hastalarda yüzde 33'lük bir artışla hasta sayısının 66'dan 88'e yükseldiğini fark ettiklerini belirterek, şunları söyledi:
"İlimizde hizmet veren Diyarbakır Diyaliz Merkezi, 3 ayda bir müdürlüğümüze rutin olarak formlarını bildirir. Biz de bunları bakanlığa bildiririz. Müdürlüğümüz, 3 aylık bilgi formlarında eylül, ekim aylarındaki 66 tane Hepatit C vakasına ilaveten 22 tane Hepatit C vakasının olduğunu farkedince, Nefrolog Başkanlığı'nda diyaliz denetim komisyonu oluşturularak diyaliz merkezine gidildi. Denetledikten sonra orada Hepatit C vakası bulunması nedeniyle bir enfeksiyon komisyonu oluşturularak denetim yapıldı. Yapılan denetimlerde, Hepatit C'nin bulaşımı kesin olarak tespit edilemedi. Fakat diyaliz merkezinde bazı aksaklıklar görüldü ve bunun için kendilerine süre verildi. Hepatit C'deki bulaşımın kesin sürede tespiti için arkadaşlarımızın görüşleri doğrultusunda Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nden görüş istendi.
İki tutanağı Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne gönderdik. Hastanenin merkezde yapacağı araştırma ve tutanak doğrultusunda eğer gerekiyorsa diyaliz merkezinin faaliyetine son verilecektir. Eğer bulaşım başka bir yerde ise gereken mevzuatı yapacağız. Bununla birlikte, eğer diyaliz merkezinde hizmetin aksaması veya faaliyetin durdurulması gerekiyorsa bu konuda hastalarımızın mağduriyetini göz önüne alarak, hastalarımızı en yakın diyaliz merkezlerine yönlendireceğiz. Adresleri tespit edilen hastalarımızı da en yakın diyaliz merkezlerine yönlendireceğiz. Şu aşamada araştırma hastanesinden gelecek raporu bekliyoruz. Çünkü arkadaşlarımızın yaptığı tespitte Hepatit C'nin bulaşımı tam olarak bilinemediğinden fakültenin görüşünü bekliyoruz. Bununla ilgili olarak Bakanlığa da bilgi vermiş durumdayız."
Diyaliz ünitelerinde tedavi gören hastaların 5 yıl içerisinde hepatit kapma riskinin yüzde 100 olduğunu ve dünyada örneklerinin bulunduğunu iddia eden Özel Diyarbakır Diyaliz Merkezi sorumlu Doktoru Nedim Uğur Yüce ise son 1 aydaki artışın sebeplerini kendilerinin de araştırdığını söyledi. Dr. Yüce, hastalarının her ay kan örneklerinin alındığını ve gerekli tetkiklerin yapıldığını ifade ederek, "Diyarbakır'da bir üniversitede bir de devlet hastanesinde ünite var. Ama özel olarak sadece bizde bulunmaktadır ve 4 tane diyaliz merkezi açılma aşamasındadır. Toplam hasta sayımız 88'dir.
Yaptığımız tetkiklerde yaklaşık 22 hastamızda Hepatit C olduğunu tespit ettik. Bu hastalardan bazılarının başka sağlık merkezlerine gittiklerini ve orada tedavi gördükten sonra buraya geldiklerini belirledik. Bu hastalardan 22'sinde kan tranfüzyonu olduğunu ve bundan sonra hepatit çıktığını tespit ettik. Yaklaşık 10 civarındaki hastanın, Diyarbakır dışındaki başka merkezlerden ve kan tranfüzyonu yoluyla kapmış olacağını düşünüyoruz. Biz hepatit tahlillerimizi 3 ayda bir alıyoruz, bu tahlilleri Bakanlığın öngörüsüyle yapıyoruz. Bu kadar zamanda da yapılması, mevzuatça istenen bir şey değil ve 3 ayda bir de yaptırdığımız için belli bulaşımları ancak bu zaman tespit edebiliriz. Bunu fark ettikten sonra zaten hemen olayın üstüne giderek bütün hastalarımızla ilgili gerekli bütün önlemleri alarak burada bütün sistemi ve merkezi dezenfekte ederek eğitimlerimizi arttırıyoruz. Daha sonra bu hastalarımızın tedavisiyle ilgili girişimlerde bulunduk ve bu konuyla ilgili hocalarımızı ve doktorlarımızı branşlarına yönlendirdik.
Bölgemizde Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgeleri'nde hepatit oranları çok çok daha yüksektir. Hastalarımıza nereden bulaştığını bile biz bilemiyoruz. Zaten belli bir bulaşma yüzdesi her halükarda olacaktı; ama bunun üstüne bir de diğer merkezlerden gelen ve kan tranfüzyonu yapan hastalar da eklenince, bu sayı bir anda çok gibi gözüktü. Ben yeni açılacak olan diyaliz merkezlerinin de bir rolü olduğunu düşünüyorum. İhmal anlamında biz bir şey göremedik. Kendimizi değerlendirdik. Biz en iyi hizmeti vermek istiyoruz. Burada bizim de annemiz babamız olabilir.
Bizim araştırmalarımızda 'Şundan bulaştı' diyebileceğimiz bir şey yoktur. Literatürü araştırdığınız zaman, dünyadaki birçok merkezde zaman zaman böyle bulaşmaların olduğunu görüyoruz. Türkiye'de böyle şeyler oluyor. Yani, buradaki 200 civarındaki hastadan 22'sine hastalık bulaştığını düşünürsek, yüzde 80 ve 90'lara varan oranlar var. Bilindiği ve düşünüldüğü zaman bunun tabii ki istenen bir olay olmadığını ve bu işin içinde bir risk olduğunu görebilirsiniz. Bütün hastalarımızla konuştum ve onlara bu yaşanmış olayı anlattım. Kendilerine hastalıklarıyla ilgili almaları gereken önlemleri de anlattım" dedi.
Diyarbakır'da tek özel diyaliz merkezi olduklarını belirten Dr. Nedim Uğur Yüce, hastalara bulaşın kaynağını araştırdıklarını ve ayrı'mızı da en yakın diyaliz merkezlerine yönlendireceğiz. ca kentte açılacak 4 özel merkeze hekim ve personelleri transfer ettiklerini, bu nedenle ihmal ve sabote ihtimalli şüphelerinin de bulunduğunu iddia etti.
Kaynak:Mynet
