Bugünde buraya...
Printable View
Bugünde buraya...
Türkiye'nin birçok noktasında birden görülen kuş gribi vakaları, bazı AKP'lilerce "dışardan düzenlenen komplo" olarak değerlendirildi. Başbakan Yardımcısı Mehmet Ali Şahin, Yeni Şafak'a yaptığı açıklamada, kuş gribi hastalığının göçmen kuşlar aracılığıyla "bilerek" Türkiye'ye gönderildiği yönündeki komplo iddialarının araştırılması gerektiğini söyledi. Şahin, bu iddialara pek ihtimal vermediğini de belirterek, "Bu ihtimali zayıf görüyorum. Zayıf görüyorum demek, olmayacağı anlamına gelmez. Komplo ihtimali çok düşük olmasına rağmen üzerine gidilebilir" diye konuştu..
Şahin'in sözlerine bazı AKP'liler de iddialar hakkında şu görüşleri dile getirdi:
'Koyabilirler'
Eyüp Sanay (Ankara): Türkiye'de aynı anda birçok yerde kuş gribinin görülmesi düşündürücü. Türkiye'de turizm patlaması yaşanıyordu. Rekabet nedeniyle yapılmış olabilir. Birileri mikrobu bizzat koymuş olabilir. Çünkü Rusya 'Türkiye'ye gitmeyin' diyor, İran sınır kapısını kapattı. Ben komplo teorilerine inanmaya başladım.
Turhan Çömez (Balıkesir): Dünyada nükleer ve biyolojik silahlar kadar genetik ve siber savaş yöntemleri de önemini giderek artırmaktadır. İspat edilme olanağı olmamakla birlikte, kuş gribi virüsünün bir biyolojik savaş aracı olabileceğini göz ardı etmemek gerek.
İbrahim Hakkı Aşkar (Afyon): Komplo mu, bilemem. Birileri üretip bölgeye mi götürüyor? Bu insanları katlediyor demektir. Buna yönelik veri varsa üzerine gidilmesi gerekir.
Faruk Çelik (Grup Başkan Vekili): Olayı komplo olarak görmüyorum. Şüpheci düşünceyi yersiz görüyorum.
aslında benimde aklıma gelmedi değil 3 günde bütün türkiyeyi saracak kadar hızla ilerleyemez ileriki günler gösterecek..
selametle..
yok yaw ne kuş giribi bu mevsimsel bi girip okadar dün akşam montaja gittim bi köye tavuk kestiler afiyetle yedik
bişi olmadı:sunglasses2:
bu iş bööle devam etmez bencede komploya benziyo çünkü aynı anda birçok yerde başladı üzerinde durulması gerekir
İnsanlar başlarına bir musibet geldiğinde suçu kendi nefislerinde aramayıp,başkalarını suçlamayı yeğliyor.Yaptığı kepazelikleri delilleriyle ortaya çıkarılan "Zat- Muhterem" (!) ler bile "komplo kurulduğu" iddiasını ileri sürüyorlar.Yani her insan bir suçlama karşısında haklı-haksız kendini savunmak için bir tepki koyuyor.Ama şimdi işler değişti.Bir garip salgın çıkarsa (pardon grip diyecektim) sorumlusu "tavuk"lardır.Çünki onlar bu işin gerçek sebebini ne bilebilir,ne de kendilerini savunabilir.Şimdiye kadar gerek eti,gerk yumurtası ve hatta tüyleri ile insanoğluna bir sürü fayda sağlayan "tavuk milleti" artık tu... kaka.En ufak bir şüphede bile sayısız yararları olan bu hayvanları bir çırpıda "katliam"a tabi tutmak ancak ve ancak biz insanoğlu'na yakışır.
Şimdi bu "tavuk katliamı" mantığı ile hareket edelim.Yanlış bilmiyorsam bu güne kadar kanatlı hayvanlardan yayıldığı öne sürülen "kuş gribi" nedeniyle tüm dünyada ölen insan sayısı 160-180 arası.Biz bu kadar bir sayı sonunda sadece Türkiyede 10.000 kanatlı hayvan katlettik.
Peki insanoğlunun sebep olduğu çevre kirlenmesi ve bunun doğal uzantısı olan ekolojik dengenin bozulması sebebiyle zarar gören ve ölen insan dışındaki tüm canlı sayısı ne kadar acaba.Bizim sebep olduğumuz bu "pislik" sebebi ile hala ölmeye de devam ediyorlar.
Dünya üzerinde bir canlı gurubunun diğer canlıların ölümüne sebep olması konusunda adil bir mahkeme kurulsa.Diğer canlılar mı insanlara veya insanlarmı diğer canlılara daha çok zarar vermiş belirlense.
Tabi bu mahkeme insanlar tarafından yönetilmese.Şimdi en ufak bir şüphede "telef" edilen tavuklara Allah bir müddet için insanın üzerinde güç ve akıl verse de onlar bu hesabı sorsa.....
Kim zararlı çıkar dersiniz?
ancak insanoğluna yakışır diyorsunuz ama bu hayvanlar itlaf edilmezse daha çok insan ölecek çok ana babanın canı yanacak sizce hayvan canımı önemli insan canımı hayvanlar yine çoğalabilir ama giden insanın yerine yenisi gelmez yani gidenin yeri dolmazAlıntı:
lordx Nickli Üyeden Alıntı
saygılar
Hakan kardeşim;Üstteki yazıma daha sonra bazı ekler yaptım.Sizin yazınızı bu eklemeden sonra gördüm.Cevap olması için değil ama neden böyle düşündüğümün mantığını bu yaptığım ekte açıkladım.
İlgine teşekkür ederim.
ama yakalayamadığınız bir nokta var eğer o hayvanlar itlaf edilmeseydi 160 -180 değil 160000000-180000000 insan ölecekti belkide bunlardan biriside biz olacaktık ayrıca kuş gribinde öldürülen tavuklardan daha çok benim canımı sıkan birşey var bu da kurban kesimi bilmiyorum televizyonlarda görüyor musunuz insanlar kurban kesmek adı altında hayvanlara işkence yapıyorlar bence bu işkenceler öldürmekten daha kötü ilk önce onların önüne geçilmesi gerekmez mi ?...
Kültür ve Turizm Bakanlığı lejyoner hastalığı, sağlıklı mutfak, yiyecek içecek servisi ve yüzme havuzları konularında broşürler hazırlatarak otellere gönderdi.
ANKARA - Broşürlerde, otellerde lejyoner hastalığından korunmak için sıcak su tanklarının üç ayda bir, soğuk su tanklarının yılda bir kere temizlenip dezenfekte edilmesi gerektiği hatırlatıldı. Yüzme bilmeyenler için ayrı havuz yapılmasının tercih edilmesi, birleşik havuzlardan kaçınılması ve havuzlarda derinlik göstergesi bulundurulması istendi.
Bakanlık tarafından otel işletmecilerini uyarmak amacıyla bastırılan broşürler, Sağlık Bakanlığı Temel Sağlık Hizmetleri Genel Müdürlüğü’nün katkılarıyla, Kültür ve Turizm Bakanlığı Araştırma ve Eğitim Genel Müdürlüğü tarafından hazırlandı.
Otellerde Lejyoner hastalığının önlenmesi için 7 önemli noktanın hatırlatıldığı “Legionella-Otel İşletmecileri İçin Önemli Bir Uyarı”başlığını taşıyan broşürde, otellerde lejyoner hastalığı konusunda eğitimli bir personel bulunması istendi. Broşürde, sıcak su tanklarının üç ayda bir, soğuk su tanklarının yılda en az bir kere temizlenip dezenfekte edilmesi gerektiği hatırlatılarak, tank dibinde biriken tortunun lejyoner bakterisinin doğal üreme alanı olabileceğine dikkat çekildi.
Otellerde kullanılmayan odaların musluklarının her gün 3-5 dakika açık tutulmasının da önerildiği broşürde, binanın her noktasında sıcak su musluklarından akan suyun ısısının 1 dakika içinde 50-60 dereceye ulaşması gerektiği bu derecenin altındaki sıcaklıkta lejyoner bakterisinin üremesinin daha kolay olacağı hatırlatıldı.
Broşürde, soğutma kuleleri ve havalandırma sistemlerinin de “legionella” bakterisinin yayılmasında ve salgınların oluşmasında enönemli etkenlerden biri olduğu hatırlatılarak, soğutma kulelerinin yılda dört defa temizlenmesi uyarısında bulunuldu. Duş başlıkları ve musluk filtrelerinin ayda bir kere kireç çözücüyle temizlenmesi gerektiği ifade edilen broşürde, kış mevsiminde kapalı kalan otellerinde Sağlık Müdürlüğü kanalı ile inceletilerek “Akut dönem koruyucu önlemleri”nin uygulanması istendi.
YİYECEK VE İÇECEK SERVİSLERİNE DİKKAT
Bakanlık “Yiyecek ve İçecek Servislerinde Dikkat Edilmesi GerekenKurallar” başlığıyla hazırlattığı broşürlerde de servis personelinin üniformasının temiz, tüm metal malzemelerin temiz ve parlatılmış olması gerektiği uyarısında bulundu.
Broşürde, bardakların raflarda baş aşağı bekletilmesi, yere düşen servis araçlarının temizlenmeden masaya konulmaması, kullanılan masa örtüsü peçete gibi malzemelerin açık renkte ve ütülenmiş olarak kullanılması, artan yiyeceklerin kullanılmaması konusunda uyarılar yeraldı.
Servis elemanlarının öksürme ve hapşırma gibi durumlarda mutlaka ellerini bol su ve sabunla yıkamaları gerektiği hatırlatılan broşürlerde, ellerinde yara, kesik ve döküntü olan elamanların iyileşinceye kadar servis yapmamaları istendi.
Salata barlarda temizliğin önemine de dikkat çekilen broşürde, salataların üstlerinin kapatılması, sıcak havalarda yemeğin uzun süre bekletilmemesi, sinek ve böcekten korunması konularında hassas davranılması gerektiği vurgulandı.
YÜZME HAVUZLARI
Otellere gönderilen “Yüzme Havuzlarında Dikkat Edilmesi Gereken Noktalar” başlıklı broşürde ise suyun kalite ve kirliliğinin kontrol altına alınması gerektiği bildirildi.
Açık yüzme havuzlarının yeterince güneş alan, endüstri tesislerinin dumanından uzak yerlerde yapılmasının tavsiye edildiği broşürde, yüzme bilmeyenler için ayrı havuzlar yapılması, birleşik havuzlardan kaçınılması istendi. Broşürde, havuzlarda derinlik göstergesi bulundurulması ve suyun günde dört kez değiştirilmesi gerektiğine işaret edildi.
Ayrıca, havuz kenarında bulunan yürüme ve güneşlenme platformunun kolay temizlenebilir, kaymayan bir malzeme ile kaplanmış olması gerektiği hatırlatıldı.
SAĞLIKLI MUTFAKLAR
Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın bastırdığı “Sağlıklı Mutfaklar İçin İpuçları” konulu broşürde de yemek hazırlanan, pişirilen ve bulaşık yıkanan bölümlerin ayrı olması gerektiği bildirildi.
Gıdaların buzdolaplarında ve soğuk hava depolarında saklanması gerektiği vurgulanan broşürde, kuru saklanması gereken yiyeceklerin nemden arındırılmış ortamlarda bulundurulması istendi.
Broşürde ayrıca, gıdalarla temizlik malzemelerinin ayrı ortamlarda saklanması, büyük çöp bidonlarından kaçınılması, kapaklı çöp kutularının tercih edilmesi istendi.
Alıntı ntvmsnbc.com