Bugün buraya...
Printable View
Bugün buraya...
Dış pazardaki talep yetersizliğinin de etkisiyle imalat sanayi sektörünün Aralık 2004’te yüzde 84.3 olan üretim değeri ağırlıklı kapasite kullanım oranı geçen yılın aynı ayında yüzde 80.6’ya kadar indi.
Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) 2826 işyerinden derlediği verilerden yaptığı analizin sonuçlarına göre, Aralık 2004’te yüzde 84 olan üretim değeri ağırlıklı kapasite kullanım oranı 3.4 puanlık bir düşüşle geçen yıl aralık ayında yüzde 80.6 seviyesine geriledi. Kamu sektörü işyerlerinde Aralık 2004’te yüzde 87.6 olan üretim değeri ağırlıklı kapasite kullanım oranı geçen yıl aralıkta yüzde 86.6’ya, özel sektörde ise yüzde 81.6’dan yüzde 78.9’a geriledi.
YILLIK ORTALAMA DÜŞTÜ
Aralık ayındaki bu gelişmeden sonra 2005 yılının tümünde imalat sanayiinin üretim değeri ağırlıklı kapasite kullanım oranı yüzde 80.3 olarak gerçekleşti. Söz konusu oran 2004 yılında yüzde 8.15 olmuştu. Uzmanlar, kapasite kullanımının 2004 yılına göre gerilemesinin, yeni yatırımlar nedeniyle yaratılan ek kapasitelerden kaynaklandığınına dikkat çekerek, bu nedenle söz konusu gelişmenin imalat sanayi sektörün üretiminde bir gerileme yaşandığı anlamına gelmediğine dikkat çekiyorlar.
TAM KAPASİTEYLE ÇALIŞMAMA NEDENİ
İmalat sanayi sektörünün aralıkta tam kapasite ile çalışamama nedenleri arasında ilk sırayı yine iç pazardaki talep yetersizliği aldı. Ancak Aralık 2004’te yüzde 72.4 olan iç pazarın tam kapasite ile çalışamama nederleri arasındaki ağırlığı geçen yıl yüzde 56.7’ye gerilerken, dış pazardaki talep yetersizliğinin payı yüzde 14.3’ten yüzde 18.9’a yükseldi. Mali olanaksızlıkların payı ise yüzde 1.4’ten yüzde 3’e çıktı.
2005 yılının tümünde ise tam kapasite ile çalışamama nedenleri arasında iç pazardaki talep yetersizliğinin payı yüzde 59’dan yüzde 50.9’a inerken, dış pazardaki talep yetersizliğinin payı yüzde 18.3’ten yüzde 19.5’e çıktı. Üretim değeri ağırlıklı ortalamalara göre işyerlerinin yüzde 4’ü mali olanaksızlıkları, yüzde 3.7’si yerli mallarda, yüzde 2.3’ü ithal mallarda ham madde yetersizliğini, yüzde 1.7’si ise işçilerle ilgili sorunları tam kapasite ile çalışamama gerekçesi olarak gösterdiler.
BEKLENTİLER
Üretim değeri ağırlıklı ortalamalara göre aralıkta işyerlerinin yüzde 39.5’i üretiminin bir önceki aya göre arttığını yüzde 37.8’i ise azaldığını bildirdi. İşyerlerinin yüzde 26.3’ü bu ay üretiminin artmasını yüzde 37.8’i ise azalmasını bekliyor. Buna göre geçen yıl aralıkta üretimin bir önceki aya göre yüzde 1.9 arttığı tahmin ediliyor, ocakta ise yüzde 2.9 oranında azalması bekleniyor.
İşyerlerinin yüzde 51.9’u aralıkta yurtiçi satışlarının arttığını yüzde 24’ü ise azaldığını bildirirken, ocakta satışlarının artmasını bekleyenlerin oranı yüzde 14.6’da kaldı. Azalmasını bekleyenler ise yüzde 41.7 oldu. Sektörün yurtiçi satışlarının aralıkta yüzde 8.1 arttığı tahmin edilirken, ocakta ise yüzde 6’lik bir düşüş olabileceği öngörüldü.
Aralıkta satış fiyatlarının bir önceki aya göre arttığını belirten işyerlerinin oranı yüzde 13.3’e kadar inerken, azaldığını ifade edenlerin oranı ise yüzde 19.4 oldu. Ocakta da işyerlerinin yüzde 14’ü fiyatlarının bir önceki aya göre artabileceğini yüzde 5.7’si ise azalabileceğini bildirdi. Aralıkta yüzde 0.7 azalan imalat sanayi sektörü fiyatlarının ocakta ise yüzde 0.1 oranında artabileceği tahmin edildi.
Alıntı hurriyet.com.tr
Maaş aralığı 16-30 bin YTL arasında olan çalışanlardan alınan verginin 2 puan artırılması nedeniyle eleştiri alan yeni gelir vergisi tarifesinin yasalaşmaması, maaş bordralarında sıkıntı yaratıyor.
Gelir vergisinde yeni oranlar ve dilimler, TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu'nun gündemine geliyor. Mali yılın başlamasından bu yana 17 gün geçmesine karşın, yeni gelir vergisi tarifesinin yasalaşmaması, özellikle ücretli kesimde sıkıntı yarattı.
Ücretlerini 1 Ocak'ta alan işçiler ile 15 Ocak'ta alan devlet memurları, sözleşmeliler ve kamu işçilerinin ücret ve maaşları, geçen yılki gelir vergisi tarifesi üzerinden hesaplandı. Özel sektörde, 1 Ocak 2006 tarihinden geçerli olacak olan yeni vergi tarifesinin henüz yasalaşmaması nedeniyle maaş bordroları hazırlanamadı.
KOMİSYON'DA GÖRÜŞÜLECEK
Maliye Bakanlığı'ndan bir üst düzey yetkili, gelir vergisinde yeni tarifenin kısa sürede TBMM'de yasalaşacağını bildirdi. Alınan bilgiye göre yeni gelir vergisi tarifesi, TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu'nda Özel Tüketim Vergisi Kanun Tasarısının görüşülmesi sırasında verilecek bir önergeyle tasarıya eklenecek. Gelir Vergisi Kanunu'nda değişiklik içeren önergeyle, yeni vergi dilimleri ve oranları Gelir Vergisi Kanunu'ndaki yerini alacak.
Maliye Bakanlığı Gelir İdaresi Başkanlığı, yeni tarifeye ilişkin çalışmasını, önerge hazırlığı için Plan ve Bütçe Komisyonu Başkanlığına da sundu.
Hükümet, yeni sistem ile gelir vergisinde ikili tarifeden tek tarifeye geçecek. Halen ücretliler için yüzde 15-20-25-30-35, diğer gelir vergisi mükellefleri için de yüzde 20-25-30-35-40 olarak uygulanan ikili tarife, yerini 4 oranlı tek tarifeye bırakacak. Yeni tarifede vergi oranları, yüzde 15'den başlayacak ve yüzde 20, yüzde 27 ve yüzde 35 olarak düzenlenecek.
YENİ VERGİ DİLİMLERİ
Halen 6 bin 600 YTL olan gelir vergisindeki ilk dilim, yeni tarifede 7 bin YTL'ye yükselecek. Böylece, bu yıl 7 bin YTL'ye kadar olan gelirler, yüzde 15'lik vergiye tabi olacak. Yeni tarife ile 7 bin ile 16 bin YTL arasındaki gelirlere yüzde 20, 16 bin ile 40 bin YTL arasındaki gelirlere yüzde 27, 40 bin YTL'nin üzerindeki gelirlere de yüzde 35 vergi uygulanacak.
ÇALIŞANLARIN VERGİ İADESİ SİSTEMİ DEĞİŞMEDİ
Bu arada Maliye Bakanlığı yetkilisi, çalışanların vergi iadesi sisteminde şu aşamada bir değişikliğin gündemlerinde bulunmadığını da söyledi. Emeklilerin vergi iadesi kapsamında bu yıldan itibaren fatura-fiş toplamayacağını, kendilerine her ay ücretlerinin yüzde 4'ü oranında ek ödeme yapılacağını hatırlatan Maliye yetkilisi, buna ilişkin çalışmanın da bir önergeye dönüştürülmek üzere Meclis'e gönderildiğini ifade etti.
Maliye yetkilisi, “çalışanlarda ise şu aşamada bir sistem değişikliği düşünülmüyor. Basında yer alan fişlerde kazı-kazan uygulaması, tamamen vatandaşın alış veriş sırasında fatura-fiş almasını teşvik etmeye dönük bir arayış olarak değerlendirilmeli. Bunların, çalışanların vergi iadesiyle ilgili doğrudan bir ilgisi yok” diye konuştu.
Alıntı hurriyet.com.tr
Toplu Konut Fonu'ndan şehit ailelerine kullandırılan faizsiz konut kredisinin tutarı, konut maliyetlerindeki artış dikkate alınarak yüzde 24,18 artırıldı.
Söz konusu artış, mevzuatta enflasyon oranında artırılması öngörülmesine karşın, haksahiplerinin konut sahibi olmalarını sağlamaya dönük yüksek belirlendi.
A.A muhabirinin Toplu Konut İdaresi (TOKİ) yetkililerinden edindiği bilgiye göre, geçen yıl 32 bin 415 YTL olan şehit ailelerine ve malüllere yönelik faizsiz konut kredisi miktarı, bu yıl için 40 bin 253 YTL'ye çıkarıldı.
Toplu Konut Fonu'ndan, şehit aileleri, malüller ile dul ve yetimlerine faizsiz konut kredisi verilmesine yönelik 1991'de çıkarılan yönetmelik uyarınca, söz konusu haksahiplerine kullandırılan kredi tutarının, her yıl tüketici fiyat artış oranına (TÜFE) göre artırılması öngörülüyor.
Buna göre, şehit ailelerine yönelik konut kredisinin, Türkiye İstatistik Kurumu tarafından ilan edilen 2005 yılı (oniki aylık ortalamalara göre değişim oranı) TÜFE oranı olan yüzde 8,18 artırılması gerekiyordu.
Ancak konut maliyetlerinin enflasyonun üzerinde artması nedeniyle,
TOKİ, Yüksek Planlama Kurulu'na (YPK), şehit ailelerine yönelik konut
kredisinin tutarının, konut maliyetleri dikkate alınarak, enlasyona 16 puan eklenerek, yüzde 24,18 artırılmasını önerdi.
YPK da 16 Ocak'ta yaptığı toplantıda bu talebi uygun gördü. Böylece, geçen yıl 32 bin 415 YTL olan konut kredisi tutarı, 2,6 bin YTL yerine, 7,8 bin YTL artırılmış oldu.
Kullandırılan kredi, hak sahiplerinin maaşlarından 4'te 1 oranında kesinti yapılarak tahsil ediliyor. Kredi borcu bu hesaba göre ne zaman biterse, vade o kadar uzayabiliyor. Kredi tutarının, sonraki yıllarda yine TÜFE oranında artırılması öngörüldü.
Mevzuat kapsamında, 604'ü 2004'te, 391'i geçen yıl olmak üzere, şimdiye kadar 11 bin 538 kişiye, toplam 72 milyon 286 bin YTL kredi kullandırıldı.
Şehit ailelerine yönelik konut kredisi için, haksahiplerinin Emekli Sandığı'ndan alınacak hak sahibi olduğuna dair belge ile Ziraat Bankası'na başvurması gerekiyor.
Bu krediden yararlanılarak edinilecek konutların büyüklüğü ile ilgili herhangi bir kısıtlama bulunmuyor, sadece tapunun en fazla bir yıl önce alınmış olması yeterli sayılıyor. Bu kredi ile istenilen yörede ve istenilen büyüklükte konut edinmek mümkün.
Alıntı hurriyet.com.tr
Harb-İş, dört kişilik bir ailenin açlık sınırının geçen yıl aralıkta 510.64 YTL’ye, yoksulluk sınırının ise 1602.90 YTL’ye yükseldiğini açıkladı.
Harb-İş, çalışan ve eşi ile 0-6 ile 6-15 yaş grubundaki iki çocuğun Dünya Sağlık Örgütü’nün belirlediği asgari kalori miktarını alabilmeleri için yapılması gereken mutfak harcaması tutarının aralıkta 88 Yeni Kuruş artarak 510.64 YTL’ye yükseldiğini hesapladı.
Söz konusu ailenin beslenmenin yanı sıra giyim, sağlık, barınma ve eğitim başta olmak üzere diğer zorunlu elal alınarak belirlenen yoksulluk sınırı da aralıkta 3.51 YTL artarak 1602.90 YTL’ye yükseldi.
Alıntı hurriyet.com.tr
Rusya'nın Kafkaslar'daki en iyi müttefiği Ermenistan da, Rus doğalgazına iki kat fazla ödeme yapmayı kabul etmek zorunda kaldı. Yeni tarifeye göre Ermenistan, şimdiye dek 1000 m3'üne 56 dolar ödediği doğalgaza 1 Nisan'dan itibaren 110 dolar ödeyecek.
Moskova'nın Ukrayna ile yaşadığı doğalgaz krizinin ardından, Ermenistan'ın da doğalgaz faturasını iki kat zamlı ödemek zorunda kalması, Erivan'ın sadakatinin ödüllendirilmediğini düşünmesine ve ittifakın sorgulanmaya başlamasına neden oldu.
Rusya'dan bu yıl 2 milyar metreküp (m3) doğalgaz satın almayı planlayan Ermenistan, şimdiye dek 1000 m3'üne 56 dolar ödediği doğalgaza 1 Nisan'dan itibaren 110 dolar ödemeyi kabul etmek zorunda kaldı. İki ülke heyetleri arasında varılan bu anlaşmanın, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ve Ermenistan Cumhurbaşkanı Robert Koçaryan'ın yakında Moskova'da yapacakları görüşmede imzalanması bekleniyor. İki ülke arasında nihai imzalar henüz atılmamasına karşın, Erivan, ülkede yeni doğalgaz faturasının şiddetle protesto edildiğinin altını çiziyor.
“168 Saat” adlı bağımsız gazete, “Ermenistan Rusya ile stratejik ortak olduğunu düşünüyor, ancak bu hangi avantajı sunuyor?” sorusunu sorarken, bağımsız analist Stepan Safarian, “Rusya ile köklü dostluk ilişkileri efsanesi Ermenistan'da artık sorgulanır oldu. Erivan, Moskova'nın neden kendisine Ukrayna ve Amerikan yanlısı Gürcistan ile aynı muameleyi yaptığını soruyor” diye konuşuyor.
Ermenistan, zamlı doğalgaz faturasının yanı sıra Rusya'nın yüzde 0 faizli ancak çok kötü koşullar içeren kredi önerisine de büyük tepki gösteriyor. Moskova, kredi teklifinde Ermenistan'ın borcunu zamanında ödememesi durumunda Ermeni enerji kurumlarının haczedilmesini öneriyor. Ermenistan'da zamlı doğalgaz faturasına karşı yükselen seslere rağmen gözlemciler, Erivan'ın daha uygun koşular elde etmesinin bundan böyle pek olanaklı olmadığının altını çiziyorlar.
Türkiye'de 2005 yılında her 100 YTL'lik tüketici harcamasının yaklaşık 11 YTL'si Visa kartlarıyla yapıldı. Visa kartı sayısı 35 milyon adede ulaştı, Visa kart kullanım hacmi ise önceki döneme göre yüzde 34,2 artarak 74.7 milyar YTL oldu.
Visa Avrupa ve Visa Türkiye'nin Eylül 2004-Eylül 2005 dönemini kapsayan verileri, İstanbul'da düzenlenen basın toplantısında Visa Avrupa Güney Avrupa'dan Sorumlu Başkan Yardımcısı Mark Antipof ve Visa Türkiye Genel Müdürü Berna Ülman tarafından açıklandı.
Verilen bilgiye göre, Visa Avrupa'nın 1 Temmuz 2004'te gerçekleşen şirketleşmesinin ardından geçen bir yılda satış noktası işlem adedinde yüzde 16,1'lik artışla 11,7 milyara, harcamada yüzde 15,4'lik artışla 684,3 milyar avroya ulaşıldı. Avrupa'da Visa kartlarının toplam kullanımı önceki döneme göre yüzde 18,7 artarak 1 trilyon 9 milyar avroya çıktı. 30 Eylül 2005 itibariyle geçen bir yılda Visa Avrupa 646 milyon avro gelir elde etti. Eylül 2005'te toplam Visa kart sayısı 296,6 milyon adede ulaşırken, Visa banka kartı adedi 179,4 milyona, Visa kredi kartı adedi 110,6 milyona, Visa ticari kart adedi ise 6,7 milyona yükseldi.
TÜRKİYE'DEKİ DURUM
Türkiye'de ise Eylül 2005'te önceki döneme göre Visa kartları ile yapılan işlemlerin toplam tutarı yüzde 34,2 artarak 74,7 milyar YTL'ye, toplam alışveriş harcamaları yüzde 41,3 artışla 34,9 milyar YTL'ye, toplam işlem sayısı yüzde 20 artışla 814,9 milyona, toplam alışveriş işlem sayısı ise yüzde 22,2 artışla 559,7 milyona ulaştı.
Türkiye'deki Visa kartlarının sayısında önemli bir artış gerçekleşti. Banka kartı sayısı önceki döneme göre yüzde 36 artarak 19,6 milyona, kredi kartı sayısı ise yüzde 25,6 artarak 15,3 milyona ulaştı. Toplam kart sayısı ise yüzde 31'lik artışla 35 milyon adede çıktı. Yaklaşık 8 milyon yeni Visa kartının 5 milyonunu banka kartları oluşturdu.
Aynı dönemde Visa kredi kartlarının alışverişte kullanımı yüzde 41 artarken, Visa Electron banka kartlarının kullanımı da yüzde 89,5'lik artışla 463,5 milyon YTL'ye ulaştı. Tüm kişisel harcamalar içinde Visa kart kullanım oranı önceki yıla göre 1,9 puan artarak yüzde 10,9'a ulaştı. Visa Türkiye, kredi kartı pazarında Eylül 2004'te yüzde 49 olan payını geçen yılın Eylül sonu itibariyle yüzde 53'e çıkardı. Visa'nın banka kartı pazarındaki payı da yüzde 15'lik artışla yüzde 44'e yükseldi.
“AMACIMIZ ÇEK VE NAKİTİN YERİNE GEÇMEKTİR”
Visa Avrupa Güney Avrupa'dan Sorumlu Başkan Yardımcısı Mark Antipof, toplantıda yaptığı konuşmada, şirketleşmenin ardından çok başarılı bir dönem geçirdiklerini ifade ederek, “Hem satış hacmimizi yükseltiyoruz, hem de maliyetleri düşürüyoruz. Amacımız çek ve nakitin yerine geçmektir” dedi.
Antipof, Avrupa'da toplam harcamaların yüzde 10'unun Visa kartlarıyla gerçekleştirildiğini, bunun yüzde 7'lik bir büyümeye işaret ettiğini belirterek, Visa kartlarının artık daha küçük alışverişlerde de kullanıldığını bildirdi.
2006'da büyümeye devam edeceklerini vurgulayan Antipof, Visa kartlarının sayısının 314 milyon adede ulaşmasını istediklerini, nakit ve çekin yerine geçmeye devam edeceklerini, kredi kartları alanında daha da ilerleyeceklerini kaydetti. Tek Avrupa Ödeme Bölgesi (SEPA) ile Visa tarafından geliştirilen ve SEPA vizyonunu sağlayan Avrupa Çip&PIN dekont sisteminin (V PAY) gelişimini de anlatan Antipof, V PAY sayesinde tamamen güvenli bir banka kartı platformu sağlamayı, yurtiçi faaliyet alanlarında tercih edilen platform olmayı hedeflediklerini söyledi.
“TEMASSIZ KARTLARI PİYASAYA SÜRECEĞİZ”
Temassız kartları piyasaya süreceklerini belirten Antipof, bir soru üzerine, bu kartlarda gözükmeyen bir çip olduğunu, bunun havada okuyucuya tutularak ödemenin yapılabildiğini, böylece işlemin hızlı ve verimli olmasının sağlandığını, kuyrukların uzun olduğu yerlerde ve ulaşım araçlarında bu kartların kullanılabileceğini kaydetti. Mark Antipof, Türkiye'nin Visa için önemli bir piyasa ve hızla büyüyen bir ekonomiye sahip olduğunu vurgulayarak, “Bizim bu yıl için Türkiye'de Visa kullanımındaki yüzde 25 artış hedefimiz, mütevazı kalabilir. Çip ve şifre devreye girecek. Bu davranışlarda değişikliğe yol açabilir. Bir yavaşlama öngörülebilir. Büyük ihtimalle bu rakamdan çok daha fazla bir artış olacak. Biz yine de muhafazakar olmayı tercih ettik” diye konuştu. Visa Türkiye Genel Müdürü Berna Ülman da, 2005 yılında Visa'nın Türkiye'de son derece başarılı olduğunu belirterek, “Bir yılda her 100 YTL'lik tüketici harcamasında 11 YTL'lik harcamanın Visa kartlarıyla yapılmış olması, Visa'nın Türkiye ekonomisi açısından taşıdığı önemi göstermektedir” dedi.
YENİ LOGOLU KARTLAR GELİYOR
Ülman, 2006'dan itibaren Türkiye'de yeni logolu kartlar görülmeye başlanacağını söyledi. Berna Ülman, tüketici harcamalarındaki paylarını artırmayı hedeflediklerini, bu amaçla banka kartlarının alışverişteki kullanımını yükseltmeyi, taksiler gibi bazı yerlerde kart kabulünün yaygınlaştırılmasına çalışılacağını bildirdi. Ticari kartlarda gidilecek çok yolları olduğunu vurgulayan Ülman, EMV kartlarda şifreye geçiş çalışmalarının hazır olduğunu bildirdi.
“Her Günün Keyfini Yaşa” sloganını taşıyan yeni reklam kampanyalarının, bütün bu çalışmalarını desteklediğini ifade eden Ülman, bir soru üzerine, Eylül 2006'da kart adedinin 40 milyonu yakalayacağını, kullanımda yüzde 25 artış olacağını ve toplam tüketici harcamalarında Visa'nın payının yüzde 12,5'e çıkarmayı hedeflediklerini kaydetti.
Temassız kartlara yönelik pek çok bankanın çalışması olduğunu anlatan Ülman, Visa kullanımındaki yüzde 25 artış hedefine ilişkin bir soru üzerine, Türkiye'nin büyüyen bir pazar olduğunu, banka kartının şu anda alışverişte çok az yer tuttuğunu, o kısma odaklanacaklarını söyledi.
Berna Ülman, Türkiye'de kredi kartı sıkıntısı olup olmadığının sorulması üzerine, bu konuda bir düzenleme istenmesinin son derece normal olduğunu, AB'de de benzer bir çalışma yapıldığını hatırlatarak, şunları kaydetti:
“Önemli olan, bu çalışmanın tüm taraflarla yapılması. Bu ürün, dokunduğu taraflara büyük faydalar sağlıyor. Türkiye'de ödenmeme yüzdeleri, 120 günü geçmiş alacaklar Avrupa'nın çok altında. Bu tartışmada tarafların ve ekonominin büyümesinin göz önünde bulundurulması önemli. Bütüncül ele alınması gerekir.”
Alıntı hurriyet.com.tr
İran'ın nükleer programı üzerinde Batılı ülkelerle girdiği sürtüşme ve Nijerya'da ayrılıkcı militanların petrol yataklarına karşı eylemleri uluslararası piyasalarda petrol fiyatlarının 67 dolara dayanmasına neden oldu.
Avrupa'da piyasasında ABD hafif petrolünün varil fiyatı düne göre 54 sent artıp 66,85 sente çıktı. Sektörün diğer göstergesi Brent petrolünün varil fiyatı da düne göre 45 sent artıp 65,35 dolar oldu.
Alıntı hurriyet.com.tr
Rus doğalgaz devi Gazprom, ülkedeki aşırı soğuk hava yüzünden Ukrayna üzerinden Macaristan ve Bosna-Hersek'e gönderdiği gaz miktarını yüzde 20 oranında düşürdü.
Gazprom'dan adının açıklanmasını istemeyen bir yetkili, yaptığı açıklamada, aşırı soğuklardan dolayı Macaristan ve Bosna-Hersek'e gönderilen gaz miktarının yüzde 20 oranında düşürüldüğünü vurgularken, İtalya ve Avusturya'ya verilen gaz miktarının da azaltılabileceğini kaydetti.
Yetkili, Avusturya-İtalya boru hattındaki gaz miktarının ne kadar düşürüleceği konusunda bilgi vermezken, ihracatta zorlanmalarının başlıca nedenleri arasında “aşırı soğuklardan dolayı doğalgaz üretiminin azalması ve Rusya'nın iç piyasa talebinin artmasını” gösterdi.
Doğalgaz'ın çıktığı Sibirya'da, bir haftadan beri hava sıcaklığı -30 ve -50 derece arasında değişiyor.
Alıntı hurriyet.com.tr
Akaryakıt ürünlerinden gazyağı ve jet yakıtının rafineri çıkış fiyatı yarından geçerli olmak üzere artırıldı. Gazyağı ve jet yakıtının rafineri çıkış fiyatı yüzde 6,9 oranında zamlandı.
Gazyağının rafineri çıkış fiyatı YTL/metreküp fiyatı 598,76 YTL'den 640,41 YTL'ye yükseldi. Vergiler ardından gazyağının metreküp fiyatı yüzde 3,06 oranında zam gördü. Böylelikle vergiler ardından metreküp satış fiyatı 1.605,70 YTL'den 1.654,84 YTL'ye çıktı.
Jet yakıtının rafineri YTL/metreküp çıkış fiyatı yüzde 6,9 artarak 598,76 YTL'den 640,41 YTL'ye çıktı. Jet yakıtının metreküp satışı 708,31 YTL'den 757,45 YTL'ye yükseldi.
Dağıtım şirketlerinin, nakliye ve kar payı ekleyerek oluşturdukları jet yakıtı ve gazyağı fiyatlarını açıklamaları bekleniyor.
Alıntı hurriyet.com.tr