'Türkiye'ye hayır', 'İslam'a hayır' olarak algılanır

Bu Linki Görmeniz İçin SupersatForuma Uye Olmanız Gerekmektedir.

Malezya eski Başbakan Yardımcısı ve İslam dünyasının hatırı sayılır düşünce adamlarından Enver İbrahim, yeni seçilen Fransa Cumhurbaşkanı Nicolas Sarkozy'yi ağır şekilde eleştirdi.

AB'nin başkenti Brüksel'de konuşan İbrahim, Brüksel'e Türkiye'yi dışlamaması uyarısında bulundu, dışlamanın bütün İslam âlemini olumsuz etkileyeceğini söyledi. Brüksel'in muteber düşünce kuruluşlarından Avrupa Siyaset Merkezi (EPC)'nde "İslam ve demokrasi: Birlikte yürür mü? Güneydoğu Asya'dan perspektifler" isimli konferansa katılan İbrahim, toplantının ardından Zaman'a verdiği mülakatta Avrupa'ya mühim mesajlar gönderdi.
Enver İbrahim son yıllarda Oxford, Johns Hopkins ve Georgetown gibi muteber Batı üniversitelerinden dersler, İslam ve demokrasinin çelişmediği üzerine yüzlerce konferans verdi. Newsweek dergisinin 1998'de "Yılın Asyalısı" seçtiği İbrahim, Sarkozy'nin Türkiye karşıtı fikirlerine değinirken, Fransız devlet adamını "küstah ve cahil" olmakla itham etti. Sarkozy'nin şu an Fransız siyasetinde geçer akçe olan Müslüman ve göç karşıtlığından istifade etmeye çalıştığını savunan İbrahim, Avrupa'nın Türkiye'yi dışlamasının bütün İslam âleminde etkileri olacağı uyarısı yaptı. "İslam âlemi Türkiye'nin AB'den dışlanmasını İslam'ın reddiyesi olarak algılayacaktır." diyen İbrahim, Avrupa'nın Türklere dürüst davranması gerektiğini kaydetti. "AB, İslam'a karşı olmadığını savunuyor. Ancak Türkiye'nin reddedilmesi net olarak bir Müslüman ülkenin reddedilmesi olarak görülecektir. Çok olumsuz yankılanacaktır. Avrupa'nın samimi olmadığı ve güvenilemeyeceği yargıları pekişecektir." diyen İbrahim, AK Parti'nin El Kaide olmadığının anlaşılması gerektiğini söyledi. AB'nin kapılarını Ankara'ya kapatmasının, 'en mutedil Müslümanların bile istenmediği' mesajı vereceğini söyleyen İbrahim, "Kimliğiniz Müslüman oldukça birçok soruya muhatap olacaksınız. Avrupalıların her zaman bu kimlikle sıkıntısı olacaktır. Müslümanlar böyle düşünecek." dedi.
Malezyalı lider, İslam âleminin birçok teferruatına vâkıf olmamakla birlikte Türkiye-AB sürecini yakından takip ettiğine inanıyor. İbrahim'e göre bunun iki sebebi var: Birincisi Türkiye'nin çok önemli ve lider İslam ülkelerinden biri olması, ikincisi ise Avrupa Birliği'nin samimiyetinin test ediliyor olması. "AB diyor ki: Renk, ırk ve inanç ayrımı yapmıyorum. Bunun doğru olup olmadığını Türkiye vakasında göreceğiz." diyen İbrahim, Türkiye'nin İslam âlemine model olamayacağını söyleyenlere katılmıyor.
Türkiye, İslam dünyasına model
Türkiye'nin şedit laikliği yüzünden model olamayacağını savunanlara itiraz eden İbrahim'e göre başörtüsü yasağını Türk milleti değil, ordu istiyor. İbrahim, İslam âleminin Türk insanının hür iradesi ile askerî güçlerin taleplerini ayırt edebildiğine inanıyor. Türkiye'nin demokrat, serbest piyasa ekonomisine sahip ve modern bir ülke olduğuna işaret eden İbrahim, "Açe'yi ziyaret ettiğimde vali bana özellikle Türkiye'nin tsunami sonrasında yaptıklarını anlattı. Türkiye'yi hususen başarılı bulduğunu söyleme mecburiyeti hissetti. Yardım yapılırken yolsuzluk yaşanmadı, tertemiz işler yapıldı. Neden biliyor musunuz? Türkler hem demokratik bir ortamda yaşıyor hem de iyi Müslümanlar olmaya çabalıyor." dedi.
Tayyip Erdoğan ve Abdullah Gül ikilisini oldukça başarılı bulduğunu söyleyen İbrahim, İslam âleminin Erdoğan gibi liderlere ihtiyacı olduğunu düşünüyor. Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde askerin siyasete müdahale etmesine de değinen İbrahim, Bosna savaşı sırasında Türk ordusu ile çalıştığını, disiplinini ve ciddiyetini hâlâ takdirle yâd ettiğini söyledi. Ancak İbrahim, "Türk ordusu sınırları korumalı. Profesyonel asker olmalı. Siyaseti de siyasetçiler yapmalı, askerler değil!" dedi.

valla her daim müslüman ülkeler lider ülke olarak, 20 yıl sonrada avrupa iş gücü olarak bize mecburen muhtaçlar...onun için siyasetçilerimiz bu gerçeklerin farkında olarak adımlarını ona göre atmalılar...20 yıl sonra avrupa iyice yaşlanacak ve iş gücü ihtiyacından dolayı bizi mecburen AB ye kabul edecekler...dolayısıyla siyasilerimizin AB kapısında sürünmesini bu ülkenin onuruna yapılmış en büyük ihanet kabul ediyorum...bırak onlar bize yalvarsın...müslüman ülkelerde eğer gerçekten lider bir ülke görmek istiyorlarsa başlarında bize karşı tutum ve ilişkilerini ona göre ayarlamalılar....

yanı evet bulletfromhell arkadasım sana katılıyorum ne demısler kacan kovalanır enınde sonunda onlar bıze yalvaracak:45: