-
3/3 Türkiye'den haberler
KIŞLADA CEP TELEFONU ÖZGÜRLÜĞÜ...
Güney Deniz Saha Komutanlığı Askeri Mahkemesi devrim niteliğinde bir karara imza attı: "Son üç yılda 20 bin asker annelerine 'Ben iyiyim' dedikleri için birer ay hapis yattı. Bu adalet değil"
03 Mart 2006 Cuma 08:21
Askeri Mahkeme, cep telefonu kullanan ere beraat verdi. Gerekçede "Üç yılda 20 bin asker annesine 'ben iyiyim' dedi diye hapis yattı. Bu adalet değil" denildi. Karardan bazı komutanlar rahatsız. Son noktayı Anayasa Mahkemesi koyacak..
Kışlada 'cep'e özgürlük geliyor
Annesiyle cebinden konuşan er bir ay ceza aldı. Askeri mahkeme, "Haberleşme hürriyetine aykırı" diyerek beraat verdi. Hâkim "emre itaatsizlik" maddesinin kaldırılması için de Anayasa Mahkemesi'ne gitti.
Güney Deniz Saha Komutanlığı Askeri Mahkemesi devrim niteliğinde bir karara imza attı. Askeri birliklerde cep telefonu yasağının 'haberleşme hürriyetine' darbe vurduğunu savunan İzmir'deki askeri mahkeme hâkimi yüzbaşı Yusuf Kaya, cep telefonu kullanan er için beraat kararı verirken, "Son üç yılda 20 bin asker annelerine 'Ben iyiyim' dedikleri için birer ay hapis yattı. Bu adalet değil" dedi. Cep telefonlarına özgürlük yolunu açacak olan süreç Narlıdere Askeri Gazinosu'nda olarak vatani görevini yürüten İ.Ç. adlı erin üzerinde cep telefonu bulunmasıyla başladı. Er, hakkında Güney Deniz Saha Komutanlığı'nda Askeri Ceza Yasası'nın "emre itaatsizlik" suçunu düzenleyen 87'nci maddesi uyarınca 25 güne kadar hapis cezası istemi ile dava açıldı. Askeri mahkeme, İ.Ç.'nin beraatine karar verdi. Hâkim Kaya, kışlada cep telefonu yasağıyla, Anayasa ve İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi'nde düzenlenen haberleşme hürriyetinin kısıtlandığı gerekçesiyle, beraat kararı verdi. "Askerlerin birliklerdeki ankesörlü telefonlarla haberleşme hürriyetlerini kullanabileceklerinin" öngörüldüğünü anımsatan hâkim, askeri birliklerde her zaman yeterli sayıda ankesörlü telefon bulunmadığını, cep telefonunun mesaj çekme gibi imkânlar sağladığını, özel görüşmelerini de başkalarının duyamayacağı şekilde yapabileceğini vurguladı. Karara, erbaş ve erlerin cep telefonlarını yalnızca koğuşlar bölgesinde kullanmalarına izin verileceği de eklendi. Hâkim Kaya, bununla da kalmadı ve kışlada cep telefonlarına özgürlük sağlanması için Anayasa Mahkemesi'ne başvurdu. Kaya, 87'nci maddeye itiraz ederek "toplu olarak bir kesimin haberleşme hürriyetini kısıtlayıcı mahiyette idari emir çıkarılması hukuka ve Anayasa'nın haberleşme hürriyetine ilişkin maddelerine aykırıdır" dedi.
KOMUTANLAR RAHATSIZ
Karar, bazı üst düzey komutanlar arasında rahatsızlık yarattı. Üst düzey bir general "Böyle bir karar olmaz, asker içtimaya çıkınca cep telefonuyla mı konuşacak, eğitim sırasında telefonlar mı çalacak? Bu askeri disipline zarar verir" diyerek şikâyetçi oldu. Askeri çevreler, kışlada cep telefonunun serbest olmasının bir dizi sakıncaya yol açacağına dikkat çekiyor. Yasağın güvenlik gerekçesiyle uygulandığını belirten aynı kaynaklar, daha önce verilen bir kararla er ve erbaşların birliklerine getirmeden, hafta sonu çarşıya çıktıklarında cep telefonu kullanmalarının serbest bırakıldığına dikkat çektiler.
/Sibel HÜRTAŞ - SABAH
-
ATATÜRK'ÜN MANEVİ KIZI ZAYIFLAMAK İSTERKEN AZ KALSIN ÖLÜYORDU
Atatürk'ün manevi kızı 73 yaşındaki Ülkü Adatepe, Bodrum'da zayıflamak için gittiği detoks merkezinde, fenalaşarak özel hastaneye kaldırıldı.
03 Mart 2006 Cuma 00:48
Atatürk'ün manevi kızı 73 yaşındaki Ülkü Adatepe, Bodrum'da zayıflamak için gittiği detoks merkezinde, fenalaşarak özel hastaneye kaldırıldı.
Ülkü Adatepe 3 gün önce Bodrum'un Göltürkbükü Beldesi'ndeki Köyaltı Mevkii'nde, 2 yıl önce hizmete giren Göltürbükü Detox Turkey, detoks merkezine bir haftalık kamp için geldi. Meyve suyu ve bitkisel haplarla beslenilen, masaj yapılan ve dış dünya ile irtibatın kesildiği kampta sağlıklı zayıflamak isteyen Adatepe, kampın ikinci gününde, dün gece ânîden fenalaştı. Kusma ve karın ağrısı şikâyeti olan Adatepe, Universal Hospital Bodrum'un ambulansıyla detoks merkezinden alınarak Bodrum'a getirildi.
Üniversal Hospital Bodrum'da Opt. Dr. Birol Esen'in tedaviye aldığı Ülkü Adatepe'nin kalın bağırsaklarında tıkanma ve yapışma belirlendi, ilâçla tedaviye başlandı. Adatepe'nin sağlık durumunun ciddiyetini koruduğunu belirten Üniversal Hospital Genel Koordinatorü Opt. Dr. Ersine Vural "Adatepe'nin daha önce de iki kez kalın bağırsağından ameliyat olduğunu ve bir kez ilaçla tedavi gördüğünü öğrendik. Aşırı kusma ve karın ağrısı şikayetiyle ambulansla hastanemize getirilen Adatepe'nin tedkikleri ve tedavisi sürüyor. İlaç tedavisi ile ameliyata gerek kalmadan tedaviyi başarmayı hedefliyoruz. Ameliyat olup olmayacağına önümüzdeki günlerde karar vereceğiz' dedi.
-
HASTANEDE CİNAYET...
Olayın bildirilmesiyle kısa sürede olay yerine gelen Asayiş Şube ekipleri, şahsı gözaltına aldı.
03 Mart 2006 Cuma 00:25
YILMAZ UZUN
BALIKESİR (İHA) - Balıkesir'de hastanede yatan bir kadın, hasta yatağında kurşun yağmuruna tutuldu. Olayla ilgili gözaltına alınarak Asayiş Şube Müdürlüğü'ne götürülen maktulenin erkek kardeşinin, ifade vermek istemediği ancak, cinayeti işlediğini itiraf ettiği öğrenildi.
Edinilen bilgiye göre olay, bu akşam saat 19.30 sıralarında Atatürk Devlet Hastanesi'nin ikinci katındaki Beyin Cerrahi Servisi'nde meydana geldi. Ailesiyle birlikte Yıldız Mahallesi'ndeki DSİ Lojmanları'nda ikamet eden Hülya Yanbolluoğlu (36), dün evlerinin balkonundan düşerek yaralandı.
Hemen hastaneye kaldırılan genç kadın, tedavi altına alındı. İddiaya göre, bir yakınının refakat ettiği Hülya Yanbolluoğlu, 200 numaralı odadaki yatağında yattığı sırada yanına gelen erkek kardeşi Haluk Yanbolluoğlu (28) tarafından kurşun yağmuruna tutuldu. Hasta yatağındaki ablasına 9 el ateş ettikten sonra silahını bırakarak olay yerinden kaçtığı bildirilen zanlı, hastanenin acil çıkışında hastane polisi tarafından yakalandı.
Olayın bildirilmesiyle kısa sürede olay yerine gelen Asayiş Şube ekipleri, şahsı gözaltına aldı. Bu arada, silah seslerinin yankılandığı hastanede, vatandaşlar büyük bir panik yaşadı. Cinayetin işlendiği hasta koğuşunda yapılan incelemede çok sayıda boş kovan ele geçirildi. Ameliyathanedeki müdahale sırasında kadının vücudunun değişik bölgelerinde 9 adet kurşun deliği tespit edilirken, maktulenin vücudunun üzerinde vücuda saplanmamış halde bulunan 1 adet mermi çekirdeği, sağlık ekipleri tarafından polise teslim edildi.
Bir süre hastanedeki polis noktasında gözetim altında tutulan, daha sonra ise emniyete götürülen Haluk Yanbolluoğlu'nun, ablası Hülya'yı aralarındaki ailevi meseleler yüzünden öldürdüğünü itiraf ettiğini söylediği bildirildi. Haluk ve Hülya'nın daha önce de aralarında tartıştıkları, genç kadının evlerinin balkonundan atlamak isterken düşerek yaralandığı, hastaneye kaldırılarak tedavi altına alındığı belirlendi. Yapılan araştırmalarda Hülya Yanbolluoğlu'nun bir süre öncesine kadar Bakkallar ve Bayiler Odası'na ait Balbak A.Ş. isimli şirkette çalıştığı ve bekar olduğu öğrenildi. Emniyet yetkilileri, olayın töre cinayeti olmadığını, zanlının agresif yapılı olduğunu, ablasının bazı hareketlerini beğenmediği için kısa bir süre önce de tartıştıklarını bilgisine ulaştıkları kaydedildi. Olay yeri inceleme ekiplerinin çalışmasından sonra cinayetin gerçekleştiği hasta koğuşu savcının talimatıyla mühürlendi. Bu arada maktulenin hastane kayıtlarında intihara teşebbüs, polis kayıtlarında ise yüksekten düşme neticesi yaralanma sebebiyle hastaneye kaldırıldığı öğrenildi.
Cinayetle ilgili başlatılan savcılık tahkikatı devam ediyor.
-
STADDA ŞİDDET İŞTE BÖYLE ÖNLENİR... HAKEMİ DÖVEN KALECİYE HAPİS CEZASI!
Hakemi döven kaleci, hapis cezasına çarptırıldı.
03 Mart 2006 Cuma 16:01
ANKARA - Hakemi döven kaleci, hapis cezasına çarptırıldı.
Malatya Belediyespor ile Sivas Demirspor arasında 20 Mayıs 2005 tarihinde Sincan Şehir Stadı'nda yapılan Üçüncü Lige Terfi karşılaşmasında, maçı yöneten Ankara Bölgesi (B) Klasmanı hakemlerinden Özgür Öncü, Malatya Belediyespor aleyhine son dakikalarda verdiği penaltı sonucunda saldırıya uğradı.
Malatya Belediyespor kalecisi Ahmet Uslu, hakem Öncü'ye bir yandan küfür ederken bir yandan da saldırarak yumruk attı.
Hakem Özgür Öncü'nün kaleci Ahmet Uslu hakkında Sincan 3. Asliye Ceza Mahkemesi'nde açtığı davada mahkeme, hakem Öncü'nün karşılaşmada görev yaptığı sırada 'kamu görevlisi' olduğu gerekçesiyle kaleci Ahmet Uslu'ya 4 ay hapis cezası ve 500 YTL de para cezası verdi.
-
ŞUBAT'TA TÜKETİCİ FİYATLARI YÜZDE 0,22 ARTTI
Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), bu yılın Şubat ayında tüketici fiyatlarının (TÜFE) yüzde 0,22, üretici fiyatlarının (ÜFE) yüzde 0,26 oranında arttığını açıkladı.
03 Mart 2006 Cuma 16:43
ANKARA - Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), bu yılın Şubat ayında tüketici fiyatlarının (TÜFE) yüzde 0,22, üretici fiyatlarının (ÜFE) yüzde 0,26 oranında arttığını açıkladı.
TÜİK'in 2003 baz yıllı verilerine göre, Şubat ayı itibarıyla yıllık enflasyon ise TÜFE'de yüzde 8,15, ÜFE'de yüzde 5,26 oldu.
Yılın 2 ayında fiyat artışları ise üreticide yüzde 0,97, tüketici fiyatlarında yüzde 2,22 olarak hesaplandı.
Şubat ayı itibarıyla 12 aylık ortalamalara göre yıllık enflasyon ise tüketici fiyatlarında yüzde 8,03, üretici fiyatlarında yüzde 5,04 oldu.
-
CANIM TÜRKİYEM... TÖREN ALANINDAN ÇİÇEK ALAN ADAMIN AĞZINI BURNUNU KIRAN POLİSLER KENDİLERİ İŞ GÖREMEZ RAPORU ALDILAR!
Polisler, Rize'deki kurtuluş törenlerinde protokol masasındaki yapma çiçeklerden birini alan Mehmet Dilsiz adlı vatandaşı yere yatırıp tekme tokat dövdüler. Sonra da doktora gidip iş iş göremez raporu alarak dövdükleri adamı polise mukavemetten mahkemeye çıkardılar.
03 Mart 2006 Cuma 15:51
Rize'deki kurtuluş törenlerinde protokol masasındaki yapma çiçeklerden birini alan Mehmet Dilsiz, polis tarafından dövüldü. Polise mukavemet suçundan adliyeye çıkarılan Dilsiz, serbest bırakıldı.
Rize'de polislerin etkisiz hale getirmek için yere yatırıp kelepçelediği Mehmet Dilsiz'in suçu, belediyeye ait protokol masasındaki yapma çiçeklerden birini almak.
Olay dün Rize'nin düşman işgalinden kurtuluşununun 88'inci yıldönümü sebebiyle yapılan törenlerin ardından meydana geldi.
Görgü tanıklarının ifadesine göre, Mehmet Dilsiz belediye görevlilerinden o günün anısına bir çiçek istedi. Dilsiz, önce kendisine verilen daha sonra geri istenen ve zimmetli olduğu belirtilen yapma çiçeği vermek istemeyince tartışma büyüdü.
Olaya müdahale eden polislerin Mehmet Dilsiz'e müdahalesi çok sert oldu. "Polis arkadaşlar bana terörist muamelesi yaptı" diyen Dilsiz, polise mukavemet suçundan adliyeye çıkarıldı. Dilsiz, suçsuz bulununca serbest bırakıldı.
Polislere 'iş göremez' raporu
Polisler ise müdahale sırasında yaralandıkları gerekçesiyle iş göremez raporu aldı. Doktorlara göre dayak yiyen vatandaşın durumu ise iyiydi. Rize Emniyet Müdürlüğü ise henüz olayla ilgili soruşturma başlatmadı.
Mehmet Dilsiz ise, "bu sert müdahaleninin hesabı sorulmalı" diyor. Yapma çiçeklere özel bir ilgisi olan Dilsiz, evindeki onlarca çiçekten birkaçını belediye görevlilerine hediye etmeyi planlıyor.
CNNturk
-
KARTZEDELERİN BAŞVURACAKLARI ADRESLER
Kredi kartı yasa yürürlüğe girdi. Kartzedeler nasıl ve nereye başvuracaklar. İşte cevaplar?
03 Mart 2006 Cuma 15:45
Banka kartları ve kredi kartları Kanunu'ndan, yasanın yürürlüğe girdiği tarihe kadar, kendisine dönem sonu borcunu ödemesi için ihtar çekilmiş veya haklarında icra takibi başlatılmış ya da 31 Ocak 2006 tarihine kadar temerrüde düşmüş olanlar yararlanabilecekler.
Yasadan yararlanacak olanlara, 60 gün içerisinde başvurularını yapmaları koşulu getirilirken, başvurular PTT yoluyla 'iadeli taahhütlü' veya noterden gönderilecek 'ihtarname' aracılığıyla yapılacak.
Sanayi ve Ticaret Bakanı Coşkun, yaptığı yazılı açıklamada, Banka Kartları ve Kredi Kartları Kanunu'nun 1 Mart'ta yürürlüğe girdiğini hatırlattı, söz konusu kanunun geçici 4. maddesinden faydalanacak kart hamillerinin dikkat etmesi gereken hususları açıkladı.
Soru cevap şeklinde, kredi kartı mağdurlarına kılavuz niteliğinde hazırlanan açıklamada şöyle:
KANUNU'NDAN KİMLER YARARLANABİLİR?
Bu yasanın yürürlüğe girdiği tarihe kadar (01.03.2006 tarih ve 26095 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe girdi), kendisine dönem sonu borcunu ödemesi için ihtar çekilmiş veya haklarında icra takibi başlatılmış ya da 31 Ocak 2006 tarihine kadar temerrüde düşmüş olan tüm kredi kartı borçluları, bu maddeden faydalanabilecek.
Yasanın yürürlüğe girmesini müteakip (1 Mart 2006 tarihinden itibaren) 60 gün içerisinde, yazılı olarak İlgili bankaya, veya bankanın avukatına başvuracaklar.
BAŞVURU NASIL YAPILMALI?
Yapılacak başvuruların hukuki bir anlam ifade etmesi ve gerektiğinde başvuru yapıldığının ispat edilmesi için başvuruların; PTT yoluyla iadeli taahhütlü veya noterden gönderilecek ihtarname aracılığıyla yapılması gerekiyor.
YENİ HESAPLAMA YÖNTEMİ NASIL OLACAK?
Temerrüt tarihindeki ana para borcuna, borç tamamen tahsil edilinceye kadar, yıllık yüzde 18 faiz işletilerek bulunacak miktara (icra takibi başlatılmış olanlara), ayrıca takip dava masraf ve harçları, vekalet ücretleri eklenecek ve bulunan toplam miktar 18 eşit takside bölünecek.
İLK TAKSİT PEŞİN
Borçları bu şekilde yeniden yapılandırılan kart hamilleri ilk taksidi peşin ödeyecekler. Herhangi bir taksit vadesinde ödenmezse, bu madde ile sağlanan haklar ortadan kalkacak. Bu durumda, kanun'un 26. maddesinde belirtilen gecikme faizi üzerinden mevcut işlemlere devam edilecek.
BAŞLATILMIŞ İCRA TAKİBİ NE OLACAK?
Kredi kartı borçlusunun bu maddenin birinci fıkrasına uygun olarak alacaklıya müracaat etmesi ve yapılan ödeme planı doğrultusunda taksit tutarların ödemesi şartıyla, halihazırda yapılmış işlemler baki kalmak kaydıyla icra işlemleri duracak.
İş bu geçici madde kapsamında yeniden yapılandırılan borçlarda, borçlunun yapılandırma öncesi dönemde borca vaki itirazları ortadan kalkıyor.
YENİ ÖDEME PLANINA İLİŞKİN İTİRAZLAR
Yeni düzenlenen ödeme planının, yasanın öngördüğü usul ve esaslara uygun olmadığı düşünülüyorsa, tüketiciler; yeni ödeme planı imzalamak, ilk taksidi ödemek ve plan doğrutusuda ödemeye devam etmek koşuluyla, ödeme planına itiraz edebilecek.
Bu durumda tüketiciler, 724.99 YTL'ye kadar olan uyuşmazlıklarda tüketici sorunlarını, Hakem Heyetlerine, bu parasal sınırın üzerindeki uyuşmazlıklarda ise Tüketici Mahkemelerine itiraz edebilecekler.
TEBLİGAT ADRESİ
Başvuru dilekçesinde, kart hamilinin tebligat adresi belirtilecek. 5464 Sayılı kanun'un geçici 4.maddesinden faydalanacak olan tüketiciler, bu hususlar ve dolduracakları dilekçe ile Sanayi ve Ticaret Bakanlığı'nın 'www.sanayi.gov.tr internet sitesinden de ulaşabilecekler.' Kart hamilleri, Sanayi ve Ticaret Bakanlığı'nın internet sitesinden dilekçe örneğini de görebilecekler.
-
İŞTE YILIN GİRİŞİMCİSİ
Girişim Oscarı'nda dün final gecesi yapıldı, ödülü Goldaş Genel Müdürü ve Yönetim Kurulu Başkan Vekili Yalınkaya kazandı.
03 Mart 2006 Cuma 14:38
Ernst & Young Türkiye ve Milliyet Gazetesi’nin işbirliğiyle düzenlenen "Dünya Yılın Girişimcisi Yarışması"nın Türkiye bölümü sonuçlandı.
Ernst & Young’ın 40’a yakın ülkede düzenlediği uluslararası yarışmanın Türkiye finalini, Goldaş’ın Genel Müdürü ve Yönetim Kurulu Başkan Vekili Sedat Yalınkaya kazandı.
Ödül törenine katılan Abdüllatif Şener, ekonominin en temel taşının yenilik ve girişimcilik olduğunu belirterek, pazar büyüdükçe girişimciliğin gerçek anlamının ortaya çıktığını söyledi.
Şener, küresel rekabetin önemine dikkati çekerek, başarılı olmanın yolunun, dünyada o işi en iyi yapan kişilerle yarışmak olacağını vurguladı.
Artık sınırların eski anlamını kaybettiğini, insanların, malların ve sermayenin sınır tanımadan karlı buldukları ortama yerleştiklerini belirten Şener, başarılı olmanın ve ayakta kalmanın yolunun rekabetten geçtiğini kaydetti.
Şener, "Hangi ülkelerin girişimcileri başarılı ise o ülkeler daha yüksek bir refah seviyesi gösterecektir" dedi.
Daha sonra Şener, Haziran ayında Monte Carlo’da yapılacak "Dünya Yılın Girişimcisi Yarışması"nda Türkiye’yi, Sedat Yalınkaya’nın temsil edeceğini açıkladı.
Yalınkaya’ya ödülü, Bakan Şener, Milliyet Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Sedat Ergin ve Ernst & Young Türkiye Genel Müdürü Osman Dinçbaş tarafından verildi.
HANZADE DOĞAN'IN KONUŞMASI
Gecede, Doğan Gazetecilik İcra Kurulu Başkanı Hanzade Doğan, yaptığı konuşmada girişimciliğin üzerinde durdu. Doğan, ekonomi bilminin son 300-400 yıllık süreçte ülkelerin refahını artırmaya odaklandığını ifade etti. Hanzade Doğan, ekonomik refah seviyesine nasıl ulaşılacağına dair soruların cevabını Adam Smith'in bundan üçyüz yıl önce verdiğini belirtti.
Doğan şöyle konuştu, " Adam Smith'in, ülkelerin ekonomik refaha ulaşabilmesi için üç şartı vardı. Birincisi barış, ikincisi kolay bir vergi sistemi ve üçüncüsü de toleranslı bürokrasi ve sağlam bir adli sistem. " Bugün en yüksek refah seviyesine sahip ülkenin ABD olduğunu belirten Doğan, ABD'nin bu başarısının altında aslında girimcilik ruhunun yattığını söyledi. Amerikan rüyası, insanların işini kurmayı hayal etmesinin önemi üzerinde duran Doğan, ABD'nin bu sistemi yarabilmek için düşünen, ve sorgulayan gençlerin yetiştirildiği bir eğitim sistemine sahip olduğunu ifade etti. ABD'nin bürokrasinin Avrupa'ya göre daha esnek olduğunu belirten Doğan, yüzyılın en büyük girişimcisi kim diye sorsanız aklınıza Microsoft, Google, Starbucks'ın geleceğini, bu isimlerin ABD'den olmasının da bir tesadüf olmadığını belirtti. Hanzade Doğan, AB'nin ise ekonomisinin yavaş büyüdüğünü, yaşlı bir nüfusa sahip olduğunu ve işsizliğin yüksek olduğunu, rekabet güçlerinin azaldığını ifade etti.
Avrupa'nın hedeflere ulaşabilmesi için girişimciliğie geliştirmesinin şart olduğunu, ABD ile arasındaki temel farkın 'girişimci ruh' olduğunun farkına vardığını belirtti. Doğan, AB'nin Brüksel'deki bürokratik yapının Avrupaya zarar verdiğini gördüğünü, eğitim sistemlerini değiştirmeye başladıklarını, ve sosyal devletin rahatlığından kurtulmak zorunda olduğunu kavradığını ifade etti. Doğan, Avrupa'nın bu yolda adımlar attığını da vurguladı.
Türkiye'nin AB kriterlerini yerine getirmek için çalışırken, bir taraftan da kendimizde varolan değerleri öne çıkarıp üstüne gitmeliyiz diyen Doğan, bizde varoaln değerin girişimcilik olduğunu söyledi. Doğan, geçen yıl Türkiye'de önemli miktarda işyeri açıldığını, toplumda böyle bir istek bulunduğunu ifade etti. Her insanın içinde yaratılığın olduğunu belirten Doğan, önemli olanın bunu dıyarı çıkarabilecek sistemi kurmak olduğunu belirtti. Türkiye'de Avrupa'da olmayan genç nüfusun olduğunu belirten Doğan, Türkiyede bulunan girişimci ruhu hayata geçirmenin yollarının sağlanması gerektiğini söyledi. Doğan, fikir önderlerimizin, hükümetimizin, Odalar Birliğinin bu konuda öncülük yapmasının önemi üzerinde durdu.
KİMLER KATILDI?
Törene, TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, TÜSİAD Başkanı Ömer Sabancı, İMKB Başkanı Osman Birsen, Doğan Holding Yönetim Kurulu Başkanı Aydın Doğan ve Eczacıbaşı Holding Yönetim Kurulu Başkanı Bülent Eczacıbaşı’nın da aralarında bulunduğu çok sayıda davetli katıldı.