Bu Linki Görmeniz İçin SupersatForuma Uye Olmanız Gerekmektedir.
Biri yer biri bakar, asıl kıyamet bundan kopar!
Başlar VE ayaklar Ekonomiye dair pembe nutuklar atıp millete akıl veren Erdoğan, akşam yemeği için 350 YTL’ye kalkan ve kofana aldı.
Başbakan Erdoğan, Konya’da açılışını yaptığı balık halinde 3 kiloluk bir kalkan ve 2.5 kilo kofana balığına 350 YTL ödedi. Sadece hesaplama yöntemini değiştirerek kağıt üzerinde milli geliri artırmayı başaran Başbakan Erdoğan, alım gücünün yükseldiğini öne sürdü ve pahalılıktan yakınan vatandaşlara akıl verdi.
Pirinç yeme, bulgur ye!
SUÇU spekülatörlere atan Erdoğan, “Biliyorsunuz ülkemizde kuraklık yaşandı. Bunu fırsat bilen spekülatörler yok mu? Bu vicdansızlıktır, bu sahtekârlıktır. Ama vatandaşım da duyarlı olmalı! 2-3 liradan aldığı pirinç 5 liraya çıktıysa yemeyiver pirinci ya! Bulgur yiyelim o ara... Makarna yiyelim” diye konuştu.
Başbakan’ın “ayak” olarak tanımladığı vatandaşlar ise karnını akşam karanlığında pazarlardan topladığı, çöpe atılmış çürük sebze ve meyvelerle doyurmaya çalışıyor...
Hükümetin çizdiği pembe tabloların gerçekle ilgisi olmadığını, pazar yerlerindeki çarpıcı görüntüler gözler önüne seriyor. Milli gelirin arttığı, alım gücünün yükseldiği masalları anlatılırken çok sayıda vatandaş çaresizlik içinde kıvranıyor. ’Ayak’ diye küçümsenen birçok insanın günlük mönüsü çürük sebze!
Çocuklar taş mı yesin!
Zor durumdaki vatandaşların çöplerin içinden yenebilir olanları seçmeye çalışması, yürek burkan bir görüntü oluşturuyor. Karanlık çöktükten sonra pazar yerlerini dolaşıp çöpe atılan yiyecekleri toplayanlar, “Bu durumda olmak onurumuza dokunuyor. Ama mecburuz. Çocuklarımız taş mı yesin” diyor.
Bir tabak aş için... Bu çaresiz kadın, lahana yapraklarının aralarından tek tek iyilerini seçmeye çalışıyor. Tezgah altında adeta çöp sepeti gibi kullanılan kasalar kadınların gözdesi! Çünkü başka şansları yok.
***
Ayakların başları yönettiği bir yerde kıyamet kopar! (Recep Tayyip Erdoğan)
Emine Hanım kılçıkları istedi
Erdoğan’ın eşi Emine Hanım, balıkları temizleyen balıkçıdan
‘çorba yapmak için’ kılçıkları da istedi!
Biri yer biri bakar asıl kıyamet ondan kopar
Bu Linki Görmeniz İçin SupersatForuma Uye Olmanız Gerekmektedir.
Ekonomik darboğazda olan vatandaşlara “Prinç pahalıysa, bulgur ya da makarna yiyin” diyerek akıl veren Başbakan Tayyip Erdoğan, sadece balığa 350 YTL ödedi.
Başbakan Tayyip Erdoğan, Konya’da son dönemde pirinç başta olmak üzere bazı gıda maddelerindeki fiyat artışlarına değinerek vatandaşa akıl verdi. Erdoğan, “Kardeşlerim biliyorsunuz ülkemizde kuraklık yaşandı. Bunları fırsat bilen spekülatörler yok mu? Dünyada olduğu gibi maalesef bizim ülkemizde de var, bunlar dürüst insanlar değil. Bu vicdansızlık bu sahtekarlıktır. Ambarlarını dolduruyor, fiyatı yükseltiyorlar ancak, TMO gerekli önlemleri almaya başladı, fiyatlar düşmeye başladı” dedi. Vatandaştan da bu konuda duyarlı davranmasını isteyen Erdoğan, “’Vatandaşım da bu konuda duyarlı olacak. 2-3 liradan aldığı pirinç 5 liraya çıktıysa yemeyiver pirinci ya. Bulgur yiyelim o ara. Makarna yiyelim. Tarih boyunca ninelerimiz dedelerimiz anlatırlar, bir şey kıt olup bir süre alınamayacak kadar pahalandığında, yemediklerini söylerler. Böyle durumlarda hep birlikte hareket edelim, ürün stoku yapanları bize ihbar edin basalım orayı, cezayı basalım. Bunları hem birlikte devlet millet dayanışması içinde yapacağız” diye konuştu.
Alım gücü yüksekmiş Erdoğan, Türkiye’de halkın ekonomik alım gücünün yükseldiğini, bunun buzdolabı ve beyaz eşya satışlarından açık şekilde görüldüğünü iddia ederek, şunları kaydetti: “Gayri safi milli hasılamız 659 milyar doları buldu, görülmemiş şekilde arttı, Türkiye artık birinci ligde oynuyor, ancak bunlar bunu anlayamaz. Tüm bu iyileşmelerin yanında itiraf edeyim, enflasyon konusunda hedefi yakalayamadık ancak yine de yüzde 30 olan enflasyon bugün 8 seviyelerine geriledi. Son 80 yılın en iyi günlerini yaşıyoruz, önümüze bakıyoruz, ne diyoruz durmak yok yola devam.”
Nispet yaparcasına Daha sonra yine Konya Balık Hali’ni gezen Erdoğan buradan üç kilo kalkan ve 2,5 kilo kofana balığı satın aldı. Vatandaşlara pirinç pahalıysa bulgur ya da makarna yiyin diyen Erdoğan, nispet yaparcasına balıklara bahşişle birlikte 350 YTL ödedi. Başbakan Erdoğan kofananın filetosunun çıkarılmasını, eşi Emine Erdoğan da çorba yapmak için balığın kılçıklarının verilmesini istedi.
Vatandaş gıda fiyatlarının yükselmesi nedeniyle, mutfaktaki yangını nasıl söndüreceğini düşünürken, Erdoğan balığa 350 YTL ödedi.
İşçilerin tepkisini çekmişti
AKP Genel Başkanı ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, partisinin TBMM grup toplantısında yaptığı konuşmada, işçilerin 1 Mayıs tatil olsun isteklerine aykırı bir cevap vermişti. 1 Mayıs’ı bayram ilan ettiklerini ancak o günün tatil ilan edilmesinin söz konusu olmadığını söyleyen Erdoğan, şunları söylemişti. “Ayakların başları yönettiği bir yerde kıyamet kopar. Biz, sevginin, barışın, kardeşliğin egemen olduğu bir ülkenin tesisini istiyoruz” demişti. Erdoğan’ın bu konuşması işçi çevrelerinde büyük öf***e neden olmuştu.
Yiyeceklerini çöpten topluyorlar Bu Linki Görmeniz İçin SupersatForuma Uye Olmanız Gerekmektedir.
Açlık sınırının altında, sıfır alım gücüne sahip çok sayıda aile pazaryerlerinde atılmış çürük sebze ve meyvelerden besleniyor.
Bu Linki Görmeniz İçin SupersatForuma Uye Olmanız Gerekmektedir.
Hükümetin çizdiği pembe tabloların gerçek yaşamdan oldukça uzak olduğu pazaryerlerinde yaşanan çarpıcı görüntülerle bir kez daha gözler önüne serildi. Yoksulluğun sona erdirileceği söylemleri bir yana, daha da arttığı gözlenirken, çok sayıda vatandaş sıfır alım gücüyle çaresizlik içinde kıvranmaya devam ediyor. Günün mönüsü çürük domatesler-patatesler. Maddi durumu oldukça düşük vatandaşların pazaryerlerinde atılmış çürük sebze meyve toplayıp evlerine götürmeleri daha yoğun bir şekilde rastlanıyor. Çok sayıda bayan ellerine aldıkları poşetlerle pazaryerlerini karış karış dolaşıyor, yerde, atılı halde bulunan çürük sebze ve meyveleri toplayarak evine götürüp günün yemeği olarak aile fertlerine sunuyor.
Toplayıp annelerine götürüyorlar Toplanan sebze ve meyvelerin sağlıksız olması dikkate bile alınmıyor. Pazaryerlerinde yaşanan ikinci bir dram ise, maddi durumu, açlık sınırının altındakilere oranla biraz daha iyi olan vatandaşlarında çürük sebze meyve toplamaya başladığının görülmesi oldu. Bazı kadınlar ise utancından kendileri yerine çocuklarını ve eşlerini toplayıcı olarak kullanıyor. Çocukların, çöpten toplayıp poşetlere koyduğu yiyecekleri götürüp, uzakta bekleyen annelerine teslim ettiği gözleniyor.
Yeniçağ...
27-04-2008, 15:36
sarıkanarya_41
bu avrupa bırlıgı sevdasının yuzunden dunya ya rezıl oluyoruz.halbukı eskıden hayat cok tatlı ıdı kac kurusa kac sey alırdık buyuklerımız daha ıyı bılır.saygı ve sevgılerımle.
27-04-2008, 21:35
emmi
Arkadaşlar benim ev ana cadde üzerinde pazar evimin önünde kuruluyor. Bakmayın siz bu kasaba siyasetçilerinin nutuklarına. Eskiden çöpleri karıştıran sayısı bir ikiyi geçmezken (o da utandıklarından gece ararlardı ve ne üzülürdüm), şimdi ise dakka başı bir elarabasıyla gelip karıştırıyorlar çöp kutularını. Zamanda artık yok onlar için. Pazar yeri durumunu balaban kardeş çok güzel vermiş resimleri gerek yok anlatmama. Onları görünce insan insanlığından utanıyor dinime imanıma. Neyse fazla yazmayım, insanın sinir katsayısı fırlıyor.
Saygılar.
27-04-2008, 21:41
umuter
malesef insanlarımız maddiyat yönünden o kadar çok zayıflıyorlar ki geçim derdi çok ağır geliyo ALLAH kolaylık versin hepimize
27-04-2008, 21:55
uzman_elhan
artık hayata ayak üzerinde durmak çok zor gerçektende bir iki gün çailişmasak aç kalırız.allah hayrımızı iyi çevirir
