Müzik Hakkında Bilgi

Müzik sadece ‘müzik’ değildir

Bu Linki Görmeniz İçin SupersatForuma Uye Olmanız Gerekmektedir.
Tıpkı futbol gibi müzik de artık sadece müzik olarak değerlendirilmiyor. Son yıllarda gelişen teknoloji ‘eğlence sektörü’nün artık geri dönülmez bir yola girdiğini gösteriyor müzik severlere. MP3, iPOD, DualDisc, ringtones derken müzik hayatın her alanına sızmaya başladı. Ufukta görünen o ki; yakın bir gelecekte insan sayısı kadar müzik türü olacak

Sorun aslında sadece müzik endüstrisine ait değil. Tüm “iletişim araçları”nı, tüm “eğlence alanları”nı kapsıyor bünyesinde: Newsweek’in geçen ay çıkan bir sayısının kapağında vurgulandığı gibi sorun aslında: Eğlence hayatının geleceği... Buna müzik de dahil, bilgisayar da, cep telefonu ve her türlü medya organı da... Zaten görünen köy kılavuz istemiyor; insanoğlunun bütün eğlence dünyası çok yakında beş parmağının ucuna indirgenecek. Bir düğmeye bastığınızda sevdiğiniz sanatçıların en güzel konserlerini karşınızdaki duvarda izleyemeye başlayacaksınız. Diğer parmağınız sizi hem konuşup hem görüşebildiğiniz bir ‘chat’ ortamına aktaracak. Bir diğeriyse kimselerin hatırlamadığı yıllar öncesinden bir şarkıyı taşıyacak kulaklarınıza... Çok yakında “beş parmağımız” beş duyu organımızın yerini alacak; şimdiden hazırlanın...

Tüm eğlence dünyası bir yana sadece müzik alanında bile, özellikle ülkemizde dertler hiç bitmek bilmiyor. 70’li yıllarda tek kanallı TRT günlerinde en büyük sorun “sansür”ken, 80’li yıllarda “plakçılarda kaydedilen korsan karışık kasetler” oldu müzik piyasasını ağlatan. Akabinde “seri üretim korsan kasetler” sardı piyasayı. Korsanlar 90’lı yıllarda hiç hız kesmeden müzik CD’lerine el koydular bu sefer de... Bir ara üç adet korsan CD satıcısının olmadığı sokağa kimse dönüp bakmıyordu, hatırlarsanız... “Beterin beteri var” sözü müzik endüstrisi düşünülerek söylenmiş olmalı ki 2000’li yılları “Napster vakası” ile karşıladı plak şirketleri. MP3 formatı olarak adlandırılan bir aktarım yoluyla insanlar dünyanın diğer ucundaki bir bilgisayardan kendi bilgisayarlarına, gönüllerinin çektiği şarkıları ‘download’ edebiliyorlardı. Telif hakları konusunda çok hassas olan müzik endüstrisi işi mahkemelere taşıdı ve Napster bir süre sonra kepenkleri indirmek zorunda kaldı.

Boyut önemlİdİr

Napster’ın kapatılması sorunu halletmeyecekti ama... Zira insanoğlunun hayatı çoktan sanal ağlarla örülmeye başlanmıştı. Amazon.com gibi her türlü “medya ürünü”nü satan web siteler şarkıların korsan olarak ‘download’ edilmesine engel olamıyordu. Derken iPOD girdi insanların hayatına. Binlerce albümün hepsini birden kibrit kutusu kadar bir alete sığdırabiliyordunuz. Yani cebinizde “müzik tarihi” taşımak artık çocuk oyuncağıydı. İşte bu aşamada bilgisayar devi Apple’a ait “iTunes” tarzı siteler faaliyete geçti. Artık en fazla bir dolara istediğiniz şarkıyı “yasal olarak” download edebiliyordunuz. Hatta Napster’ın dönüşü bile yine aynı yasal yollardan geçerek oldu. Düne kadar “sanal korsan”ın simgesi olan Napster kediciği artık vergisini veren, teliflerini ödeyen uslu bir tacirdi. Başka türlü olması da düşünülemezdi zira Napster üç yıl önce BMG tarafından satın alınmıştı..

Müzik dünyasıyla telefon sektörünün tanışması ise 2000’li yıllara yaklaşırken oldu. İlk önce “telefon zili melodisi” olarak başlayan ilişki zamanla cep telefonlarından MP3 dinlemeyi de aldı içine. Bugünlerde “dünya cep telefonu melodisi pazarı” gitgide büyümekte ve elde edilen telif ücretleri göz alacak boyutlara ulaşmaya başladı.



McCartney dönüştü

PAUL McCartney, The Beatles ve The Wings dağıldıktan sonra belirli aralıklarla solo albümler yayınladı. Bunlar arasından “Pipes of Peace” gibi birkaçı, iyi satış rakamları yakaladı. Arada Michael Jackson’la birlikte şarkılar da söyledi. Hayranlarının efsane sanatçıdan yıllardır bekledikleri albüm ise bu yıla nasip oldu: Chaos and Creation in The Backyard. 13 şarkıdan oluşan albümün harcı McCartney’e ait. Ne var ki bu harçtan böyle bir albümü inşa eden mimarın adı Nigel Godrich. Godrich’in adı size yabancı gelmiyor ancak kim olduğunu çıkartamıyorsanız belirtelim: O, Radiohead’in “OK Computer” gibi birçok başyapıtının prodüksiyonunda yer almış bir adam. Godrich’in birlikte çalıştığı isimler arasında Beck, Travis, Air ve Pavement de yer alıyor. Godrich tıpkı bu gruplara yaptığı gibi Paul McCartney’in yapıtlarına da tılsımlı değneğiyle bir dokunmuş; ortaya başka boyutlardan eserler çıkmış. Sadece hayranlarının değil bütün müzikseverlerin arşivinde yer alması gereken bu albümü sakın kaçırmayın.



Yine yeniden ve özel baskılar

MÜZİK endüstrisinin “geçici çözüm” olarak bulduğu bir başka seçenek “görsel” anlamda zenginleştirilmiş CD baskıları. Bu yılın başında sadece Amerika’da piyasaya sürülmesine karşın DualDisc’ler bu görsel atağın bir örneği. DualDisc’ler adından da anlaşılacağı üzere iki yüzü de kullanılabilen aletler. Bir yüzünü müzik CD’si olarak kullanabiliyorsunuz, diğer yüzünü ise DVD olarak... Avrupa’da CD+DVD olarak sürülüyor albümlerin Amerika’da dualdisc olarak basılan versiyonları. Bizdeyse bu durum ekonomik nedenlerle CD+VCD olarak yaygınlaşmış durumda.

Bir başka ‘görsel’ girişim ise müzik tarihine geçmiş önemli albümlerin beşinci, 10’uncu ya da 25’inci yıldönümlerinde ‘takviye edilmiş’ yeniden basımları... Meraklısına ‘ekstra hizmet’ diyebileceğimiz bu tarz “Deluxe edition”lar dışında bir de koleksiyoncular için hazırlanmış, albümlerin “özel ve pahalı” versiyonlarına rastlamak mümkün. Bu tarz “görsel zenginlik”lerin bize anlatmak istediği şu aslında: Müzik endüstrisi internet dışında “sadece müzik” satamayacağını artık idrak etmek üzere...

Milyonlarca adet kaydedilebilir CD’yi kim kullanıyor?

MÜZİK endüstrisinin kaçak güreştiği bir alan söz konusu: Boş CD’ler. Son beş yıl içinde “dünyanın en ucuz maddesi”ne dönüşen boş CD’ler sadece data kopyalamakta kullanılmıyor elbette. Hatta daha çok MP3 ya da audio CD olarak kullanılıyorlar diyebiliriz. Her gün milyonlarca adet satılan kaydedilebilir CD’lerin, satışa yönelik olmasa da “ev korsanı” olarak tabir edebileceğimiz bir şekilde kullanıldığını müzik sektörünün bilmemesi mümkün değil.



Yasal MP3 download satış siteleri

Bu Linki Görmeniz İçin SupersatForuma Uye Olmanız Gerekmektedir. Napster’ın yenilenmiş ve yasallaşmış formatı. Şu an için arşivinde 65 bini geçkin albüm barındırıyor. Aylık 9.95 dolara üye olursanız dilediğiniz şarkıları download etme hakkına sahip oluyorsunuz.

Bu Linki Görmeniz İçin SupersatForuma Uye Olmanız Gerekmektedir. Hem PC’ler hem de Macintosh’lar için hizmet veriyor olması en büyük avantajı. Sitenin arşivindeki şarkı adedi iki milyona dayanmış durumda. Her download ettiğiniz şarkı için 99 cent ödüyorsunuz. Kullanıcıların birbirleriyle şarkı alışverişine de izin veriyor.

ww.msn.co.uk/music/downloads: 13 bine yakın sanatçının eserleri yer alıyor. Her şarkı için ödemeniz gereken miktar 79 penny. Ancak download etmez de sadece dinleyeceğim derseniz şarkı başına 1 penny ödemeniz yeterli.

Diğer seçenekler: Napster’ın yasaklanması PC’den PC’ye şarkı aktarımını engelleyebilmiş değil. Kazaa ya da Bearshare gibi programlar aracılığıyla şarkı transferleri tüm hızıyla sürüyor sanal alemde.

Bir de çeşitli forum siteleri var ki bu sitelerde yer alan linkler aracılığıyla (yousendit.com ya da rapidshare.com gibi siteleri kullanarak) şarkı ücret ödemeden ve yasal olmayan yollardan şarkıları ve albümleri download etmeniz mümkün.



SONY&BMG Türkiye Pazarlama Direktörü Selim Serezli:

Dijital pazara geçiş uzun sürecek

Müzik piyasasında beş yıl içinde dijital satışların, pazar payının yüzde 33’üne ulaşması bekleniyor

MÜZİK piyasasının devlerinden SONY ile BMG bir yıl kadar önce tüm dünyada geçerli olacak bir evlilik gerçekleştirdiler ve birleştiler. Şirketin Türkiye Pazarlama Direktörü Selim Serezli müzik piyasasındaki son durumlara ilişkin sorularımızı cevapladı:

Bu yılki albüm satışlarınız geçtiğimiz yıla oranla ne miktarda azaldı?

Şirketimize bağlı sanatçılara ait albümlerin toplam satışında çok büyük bir değişiklik yok. Yabancı albüm satışlarımız hemen hemen geçen yıl düzeyinde, yerli albüm satışlarımızda küçük bir oranda azalma söz konusu. Ancak bildiğim kadarıyla sektör bazında yaşanan düşüş yüzde 25 civarında.

İnternet üzerinden Amazon.com tarzı albüm satış ağınız var mı?

Şirket olarak soruyorsanız, hayır yok. Ancak ideefixe gibi siteler aracılığıyla çıkardığımız albümlerin satışı söz konusu.

Şirketinize bağlı Türk sanatçıların eserlerini internet üzerinden download edilmek suretiyle satma girişiminiz söz konusu mu?

Şu an için henüz yok ama bu konudaki hazırlıklarımız sürüyor. (Not: Şimdilik sadece doublemoon plak şirketine bağlı sanatçıların eserleri i-Tunes gibi sitelerden yasal olarak download edilebiliyor-AA.)

Şirketinize ait şarkıların telefonlara indirilen ringtone’larından gelir elde edebiliyor musunuz?

Ringtone tabir edilen melodilerden plak şirketleri bir gelir elde etmiyor. Ringtone’lardan sadece eser sahipleri telif ücreti elde edebiliyor. Ancak yeni yeni yayılmaya başlayan “truetone”lar gerçek sesleri kullandıkları için yakında plak şirketleri de bu alanda gelir elde edecek.

Müzik endüstrisinin yakın gelecekte hangi yolla “eser satacağı”nı düşünüyorsunuz?

Büyük pay, zaman içinde cep telefonları ve internet üzerinden ‘download’ etme yöntemine kayacak gibi görünüyor.

“Copy-controlled” yöntemi şarkıların internet üzerinden dolaşımını engelleyebiliyor mu? Size göre ne yapılmalı?

Maalesef teknik olarak bu ‘kilidi’ açmak mümkün olabiliyor. Bu nedenle bu yöntemin çok fazla etkili olduğunu düşünmüyorum.

Şu an yurtdışında sık sık başvurulan “limited edition”, “anniversary version” ve “Dual Disc” (ya da bizdeki yöntemiyle VCD hediyeli) seçenekleri, albüm satışlarını etkiliyor mu?

Dünyada bu tarz çalışmaların satışlara etkisi oluyor, ancak ülkemizde bu tarz çalışmaların albüm satışlarına çok fazla ivme kazandırdığını söyleyemem.

Geçen yıl en çok satan albümünüzle bu yıl en çok satan albümünüz arasında ne kadar fark söz konusu?

Geçtiğimiz yıl en çok satan yerli albümümüz 150 bin dolaylarındaydı. Bu yılın en çok satan albümü ise 125 bini geçmiş durumda. Ancak yılın bitmesine de daha üç ay olduğunu gözden kaçırmamak gerek. Yabancı albümlerde ise bu rakam 40 binle 20 bin olarak değişti. Ancak dediğim gibi toplam albüm satışlarımızda böyle farklı bir oran söz konusu değil. Bir de kaset/CD oranları söz konusu. Yerli albümlerde bu oran hemen hemen yüzde 50- yüzde 50. Yabancı albümlerin satış oranıysa şu an için yüzde 60’a yüzde 40 CD’ler lehine. Ancak bu oranın kısa sürede CD’ler hesabına artması bekleniyor. Müzik mağazalarındaki “yabancı kaset” reyonları ciddi anlamda azalmaya başladı.

Geçen yıl en çok satan 100 Türkçe albüm hangi satış aralığındaydı?

Satış aralığı Albüm sayısı

1 milyon ve üstü Yok

1 milyon-500 bin arası 4

500-400 bin arası 5

400-300 bin arası 5

300-200 bin arası 6

200-150 bin arası 12

150-100 bin arası 21

100-50 bin arası 55

50-40 bin arası 26

Müzik sektöründe kasetler şirketlerin başının derdi oldu
Bu Linki Görmeniz İçin SupersatForuma Uye Olmanız Gerekmektedir. Bir dönemin müzik dinleme aracı kasetler ya da bir başka değişle bantların piyasadaki stoklarının toplam değerinin 45 milyon YTL olduğu belirtiliyor. Doğu dışında alıcısı yok.
İnternet, CD ve MP3 teknolojisi kasedi yendi. Yapım şirketlerinin depolarındaki 30 milyon kaset kaderini bekliyor. Şirketler Irak'a satamayınca kasetleri imha etmek için izin almaya çalışıyor

İLKER PEHLİVAN
İSTANBUL - Her yeni teknolojinin eskisini öldürdüğü bir kez daha kanıtlandı. Plağın yerine geçen kaset de CD'ye yenildi. Artık kasetler de taşplaklardan farklı değil. Aralarında Türkiye'nin en büyük yıldızlarının albümlerinin de olduğu 30 milyon adet kaset müzik yapımcılarının elinde kaderini bekliyor.
Kaset satışlarının durmasında son iki yıldır CD'lerin ucuzlaması, internetin hızlanması ve MP3 teknoloijisi büyük rol oynadı. En büyük yapım şirketleri, kasetleri önce Irak'a göndererek kurtulmaya çalıştı. Hedef Irak'ta CD'den daha çok satılan kasetlerin silinerek üzerlerine yerel sanatçıların yazılmasıydı. Çünkü bölgede sadece Irak kasetten müzik dinliyordu.

Maliyetine sepetlere düştü
İran, Suriye ve Arap ülkeleri kasedi çoktan terk etti. Ancak bu yıl bazı kasetçiler Irak'ın da teknolojiyi değiştirdiğini ve satışın maliyeti karşılamadığını görünce satmaktan vazgeçti.
Seyhan Müzik'in sahibi Fuat Seyhan, ellerinde 1 milyon adet kaset olduğunu, bunları teknolojisi tükendiği için satamadıklarını söyledi. İnternetin hızlandığını ve daha da hızlanacağını belirten Seyhan, "Kasetleri Kadıköy'deki mağazamızda sepetlere döktük. Maliyeti 1 YTL olan kasetleri 1-1.5 YTL'ye satmaya çalışıyoruz" dedi. Seyhan, 1 YTL'lik maliyetin sadece plastik ve matbaa ücreti olduğunun altını çizdi.

Doğu'da kullanılıyor
Kalan Müzik'in patronu Hasan Saltık da, Fuat Seyhan'ın söylediği gibi kasetleri süper marketler ve teknoloji marketlerinde sepette satmaya çalıştıklarını belirtti. Saltık, "Sektörün elinde toplam 30 milyon kaset var ve artık marketlerde bile kimse bunların yüzüne bakmıyor" dedi. Türkiye'de artık kasedin Doğu'da sembolik denilecek kadar az sayıda alıcı bulduğunu, kısa süre sonra onların da kaset kullanımını terk etmesini beklediklerini vurguladı. Boş kasetlerin satılması planlanan Irak pazarının da CD kullanmaya başladığını ifade eden Saltık şöyle konuştu: "Teknoloji çok hızlı gelişiyor. Artık kaseti oynatacak cihaz da satılmıyor. Biz Kalan Müzik olarak son iki yıldır kaset basmıyoruz. Ancak bazı şirketler CD'nin yanında az miktarda kaset de çıkarıyor." Müzik marketlerdeki kaset bölümlerinin küçülmesi ve tamamen yok olması da Saltık'ın sözlerini doğruluyor.

45 milyon YTL çöpe!
Hasan Saltık, kasedin 1.5 YTL basım maliyetinin dışında kasetler için söz ve müzik yazarlarına telif de ödendiğini söylüyor. Türkiye'nin en büyük yapım şirketlerinin kasetlerden kurtulmak istediğini belirten Saltık, "Maliye Bakanlığı'ndan kasetleri yok etmek için izin istiyoruz. İmha etme aşamasında çevresel sorunlar da yaşanabilir. Şu an bürokratik çalışmalar yapılıyor. Başka çare kalmadı, alternatif çözüm bulunamadı, kasetler yok edilecek" diyor.
Saltık, "İMÇ fikir birliğine varabilirse firmalar Maliye Bakanlığı ile anlaşıp 30 milyon kasedi yakacak. Şu an için net bir karar alınmasa da çarşıdaki çoğu yapımcı elde kalan mallarını imha edeceklerini söylüyor. 2008'de depodaki mallarımızı imha edeceğiz" diye konuşuyor.
Saltık, Kalan Müzik'in elinde 400 bin kaset olduğunu ve İstanbul Manifaturacılar Çarşısı'nda (İMÇ) bulunan depolarının diğer kasetçiler gibi kasetle dolu olduğunu belirtti. Saltık, "Piyasadaki 30 milyon kasedin sadece basım maliyetiyle birlikte toplam değeri 45 milyon YTL. Bunun dışında depolama maliyeti de büyük yük getiriyor şirketlere. Benim elimdeki yaklaşık 1 milyon dolarlık kasedi nakliye masrafıyla birlikte 50 bin dolar verene satacağım" diyor. Yapımcıların kâbusu olan kasetler arasında bugün hâlâ çok satanlar listesinde yer alan İbrahim Tatlıses, Yıldız Tilbe, Tarkan gibi ünlülere ait albümler bulunuyor.

'Albüm satışları azalıyor'
Hasan Saltık, Türkiye'de satılan albüm sayısının da her geçen gün azaldığını vurguluyor.
Saltık'ın verdiği bilgiye göre dört yıl önce 40-50 milyon kaset satılan Türk müzik piyasasında artık yılda 9-10 milyon civarında albüm satışı yapılıyor. Bunun en büyük nedenleri arasında ise internetten indirilebilen MP3'ler ve korsan CD'ler gösteriliyor.
İMÇ, Danıştay kararını bekliyor
Geçmişte şöhret hayaliyle ülkenin dört bir yerinden gelenlerin doldurduğu plakçılar çarşısını da içinde barındıran İstanbul Manifaturacılar Çarşısı (İMÇ), Danıştay'dan çıkacak kararı bekliyor. İstanbul Büyükşehir Belediyesi, İMÇ'yi yıkıp, burada üç katlı 50 villadan oluşacak 'Prestij Konutları' projesini hayata geçirmeyi planlıyor. Ancak arazinin de sahibi olan İMÇ, bu projeyi engellemek için Danıştay'a karşı dava açtı.
İBB, 'Süleymaniye ve Çevresini Güzelleştirme Projesi' kapsamında Prestij Konutları projesine son şeklini verirken, projeyi kabul eden Kültür Bakanlığı'na dava açan İMÇ Müdürü Hacı Yılmaz konunun Danıştay'da olduğunu söylüyor. Yılmaz, niçin böyle bir karar alındığını anlamadıklarını söylüyor.
4 bin kişiye istihdam
Daha çok plakçılarla ünlenen çarşıda kumaş, yer kaplama, halı, tekstil, enstrüman ve müzik yapımcılarının faaliyet gösterdiği toplam 1200 dükkân bulunuyor. Çarşıda 4 bin kişiye istihdam sağlanıyor.

Türkiye’nin en iyi 10 müzik marketi



Bu Linki Görmeniz İçin SupersatForuma Uye Olmanız Gerekmektedir. Bu hafta büyük jürimize Türkiye’nin en iyi müzik marketlerini sorduk. Müzik market kavramı bizim için yeni sayılabilir. Özellikle müzik albümleri üzerine yoğunlaşmış, bu konuda müşterisine geniş hizmet olanakları sunan, arşivinde binlerle ifade edilen sayıda farklı albüm bulunduran mağazalara verilen ad bu.

En iyi 10 listemizde geniş bir yelpazede ürün satan mağazalar olduğu kadar, belirli bir alanda uzmanlaşmış, başka hiçbir yerde bulunmayacak albümleri satan, hatta plak koleksiyonu bulunan adresler de var. Bir de jüri üyeleri tarafından önerilen fakat mağaza olmadığı için listeye alamadığımız amazon.com, akustamusic.com gibi internet üzerinden albüm ısmarlanabilen alışveriş siteleri bulunuyor. Çünkü müzik meraklıları mağaza turlamak kadar internette sörf yapmayı da seviyor. Ancak bizim bu haftaki konumuz, müzik marketleriydi. Hangi müzik markette 80 bin albüm bulunuyor, hangisinin 600 parçalık plak koleksiyonu var, ünlüler hangi müzik marketi tercih ediyor, en geniş caz arşivi kime ait öğrenmek istiyorsanız, işte Türkiye’nin en iyi 10 müzik marketi.

EN İYİ 10

1. Lale Plak - İSTANBUL
2. Dost - ANKARA
3. Zihni - İSTANBUL
4. Beyoğlu D&R - İSTANBUL
5. Megavizyon - İSTANBUL
6. Akmerkez Uzelli - İSTANBUL
7. Kipa Uzelli- İZMİR
8. Diapason - ANKARA
9. Ada Müzik - İZMİR
10. Room Recordings - İSTANBUL

LALE PLAK

Popüler müzik albümü satılmıyor

Bu sene 50’nci yılını kutlayan Lale Plak’ın sahibi Hakan Atala. 40 metrekarelik dükkan, Klasik Batı Müziği, caz ve dünya müziği arşivinde iddialı. Toplam 10 bin tane CD bulunan Lale’nin şubesi yok. Caz festivaline gelen müzisyenlerin imzalı CD’lerini bulabilirsiniz. Popüler müzik albümü satılmıyor. Aradığınız özel bir albüm varsa çalışanlar sizin için buluyorlar. Eğer bulunamazsa nedeni açıklanıyor ve mutlaka başka bir albüm için tavsiyede bulunuyorlar. Ünlü müdavimleri arasına Murat Belge, Toktamış Ateş, Mehmet Ali Alabora ve Sanem Çelik var. Mağazada çeşitli sanatçıların konser DVD’leri de satılıyor. Lale Plak pazar hariç her gün 09.00-19.30 arası açık. Pazar günleri ise 11.30-19.00 arası hizmet veriyor. Tünel Meydanı, İstanbul. Tel: (212)293 77 39.

DOST KİTABEVİ

Opera arşivinde iddialı

Dost Kitabevi bir ay önce Karanfil Sokak’ta açtığı mağazasını sadece müziğe ayırmış.Kitabevinin Ankara’da altı şubesi var. Karanfil Sokak’taki mağaza, 12 bin CD’lik arşivi ile zincirin bu konudaki merkezi. Türkiye’ye giren bütün CD’lerin alımı yapılan mağazaya on yıl içinde giren ve satışı yapılan farklı CD sayısı 60 bin. Özellikle klasik müzik ve opera arşivleri iddialı. Bütün satış elemanları müzik konusunda iyi bir bilgi birikimine sahip. Mağazaya iki dinleme istasyonu kuruluyor. Bu istasyonlar sayesinde arşivde bulunan bütün CD’leri sample’lar halinde dinleyebilmek mümkün olacak. Müzik markette yer alan alt başlıklar klasik, caz, folklorik, soundtrack, new age, Türkçe pop, rock ve soul. Hafta içi 09.15- 21.45, pazar günleri 12.00-19.00 arası açık. Karanfil Sokak, Ankara. Tel: (312) 417 77 95.

ZİHNİ MÜZİK

Plak arşivi de var

Zihni Müzik, 10 senedir Kadıköy Akmar Pasajı’nda hizmet veriyor. Dünya müziği, metal, alternatif ve caz gibi 10 çeşit müzik tarzına sahip 10 bin adetlik bir arşive sahipler. En iddialı oldukları tarz ise 4 bin 500 tanelik arşivleriyle caz. Müşterilerine aradıklarını bulmaları için tavsiyelerde bulunuyorlar. Mağaza, aralık ayından itibaren Türkiye’de olmayan ithal yayınlara da yer vermeye başlayacak. 30 metrekarelik dükkanın 600 parçalık plak arşivi de bulunuyor. Müdavimleri arasında Nil Karaibrahimgil, Özlem Tekin gibi isimler var. Her gün 11.00-20.00 arasında açık. Akmar Pasajı, Kadıköy, İstanbul. Tel: (212) 349 22 68.

BEYOĞLU D&R

En yeni müzik market

Dört katlı ve 734 metrekare üzerine kurulu. Ağustos 2004’te açıldı. D&R’ın Türkiye genelinde 34 mağazası bulunuyor. Müzik bölümü 11 ana başlık altında toplanıyor: Türkçe pop rock, yabancı pop rock, dünya müziği, caz, klasik, new age, film müziği, elektronika, complation, Türk Halk Müziği ve Türk Sanat Müziği. Caz, klasik, dünya müziği ve elekronika alanlarında iddialılar. Yaklaşık 10 bin farklı albüm bulunuyor. Müşteri aradığı ürünü bulamadığı takdirde ‘Özel Müşteri Siparişi’ hizmeti uygulanarak, ürün teslimatı yapılıyor. Ünlü müdavimleri arasında Fatih Akın, Murathan Mungan, Doğan Hızlan, Sanem Çelik ve Arzu Yanardağ var. Cuma ve cumartesi günleri 10.00-24.00, diğer günler 10.00-23.00 arasında açık. Personel yeterli derecede müzik bilgisine sahip. İstiklal Caddesi, Beyoğlu, İstanbul. Tel: (212) 244 53 74.

BEYOĞLU MEGAVİZYON

Personel seminerle eğitiliyor

Altı şubeli bir zincirin ilk halkası olan Beyoğlu Megavizyon sadece müzikle sınırlı kalan bir mağaza değil. Kitap, dergi, DVD, VCD, multimedia ve elektronik ürünleri bulabilirsiniz. 12 bin çeşit CD var. Müzik reyonu yabancı pop&rock, Türkçe pop&rock, new age, soundtrack, caz, klasik müzik, arabesk-fantezi ve Türk halk müziği alt dallarına ayrılmış. Satış elemanları seminerlerle eğitiliyor. Mağazanın sahibi Mete Sayıcı. Carousel, Tepe Nautilius, Antalya Havalimanı Dış Hatlar ve Bağdat Caddesi’nde şubeleri var. Megavizyon 10.00 -23.00 saatleri arası açık. İlk mağaza olan Beyoğlu 1995’te kapılarını açmış. Atilla Dorsay, Kerem Görsev, Mesut Yılmaz, Ata Demirer, Nev, Özkan Uğur, Ayşegül Aldinç mekanın ünlü müdavimleri. İstiklal Caddesi, Beyoğlu, İstanbul. Tel: (212) 293 07 59.

AKMERKEZ UZELLİ

Ünlülerin gittiği adres

Türkiye genelinde sekiz mağazası olan Uzelli’nin Akmerkez şubesi 12 yıl önce açıldı. Pop, rock, metal, blues, chill out, new age, klasik, opera, film müzikleri gibi 26 başlık altında 80 bin albüm bulmak mümkün. Ağırlık verdikleri bir müzik türü yok. Türkiye’de yayınlanmış tüm albümleri bulundurmaya çalışıyorlar. Müşteri talep ederse siparişle albüm getiriyorlar. Bulunamıyorsa nedeni izah ediliyor. Mağazanın büyüklüğü 170 metrekare. Sezen Aksu, Sertab Erener, Ajda Pekkan, Ege, Kenan Onuk, Okan Bayülgen, Dilek Sabancı, Cem Yılmaz, Candan Erçetin ünlü müdavimleri arasında. Müzisyenler yeni çıkan albümlerinin satıp satmadığını kontrol etmek için özellikle buraya uğruyor. Her gün 10.00-22.00 arası açık. Akmerkez, Etiler, İstanbul. Tel: (212) 282 05 82-83.

KİPA UZELLİ

Satın almadan önce dinleyin

35 yıldır müzik sektöründe üretici, distribütör, prodüktör ve dağıtıcı olarak hizmet veren Uzelli, 1994 yılından bu yana perakendeci olarak da sektörde yer alıyor. Akmerkez, Armada ve İzmir Kipa Çiğli alışveriş merkezlerindeki mağazalarında yalnızca müzik ve film ürünleri satılıyor. Çiğli Kipa mağazası 100 metrekare. En eskisi 25 yıllık olan dört kişilik personel müzik konusunda tecrübeli. Müşteriye tavsiyelerde bulunuyorlar. Siparişle ürün getiriyorlar. Pop, rock ve caz arşivi daha geniş. Her gün 10.00-22.00 arası açık. Müşteri bir albümü satın almadan önce dinleyebiliyor. Çiğli Kipa Alışveriş Merkezi İzmir. Tel: (232) 386 49 34.

DİAPASON

Yardım amaçlı kuruldu

Diapason, Sevda-Cenap And Vakfı tarafından, vakfa gelir getirmek amacıyla kuruldu. Satışlardan elde edilen gelir sosyal yardım için kullanılıyor. 2000 yılında açıldı. İki katlı Diapason’un alt katı müzik, üst katı ise kitap departmanı. Toplam 250 metrekarelik bir alanda yer alıyor. Müzik reyonunda ağırlıklı olarak klasik ve caz albümlerine yer veriliyor. Nedenini, popüler albümlere ulaşmak kolay, klasik ve caz albümleri zor bulunuyor diye açıklıyorlar. Yeni çıkan bütün albümler var. 25 bin müzik albümü, 30 bin çeşit kitap bulunuyor. İstenilen albüm veya kitap siparişle getirtiliyor. Yakında internet üzerinden satışlar da gerçekleşecek. Çoksesli müziğe verdiği destek ile adını duyuran Sevda-Cenap And Vakfı’nın yayınları da sadece burada bulunuyor. Tunalı Hilmi Caddesi, Ankara. Tel: (312) 426 26 96.

ADA MÜZİK

Gençlerin akınına uğruyor

İzmir Karşıyaka’da üç yıla yakın süredir hizmet veren Ada Müzik’in sahipleri Bülent Fortay ve Gül Yalçın. Nisan 2002’den beri hizmet veriyor. Haftanın her günü 10.00-23.00 arası açık. Mağaza iki katlı, 800 metrekare. Gençlerin özellikle hafta sonu akınına uğruyor. Albümler 17 başlık altında satılıyor. 16 bin civarında farklı albüm bulabilirsiniz. Caz, new age ve klasik albümlerde iddialılar. Kurtalan Ekspres’ten Ömür Gidel ünlü müdavimlerinden biri. Sekiz personel görev yapıyor. CD, kaset, VCD, DVD, yerli yabancı kitap, oyun, aksesuvar, hediyelik eşya gibi ürünler mevcut. En fazla Türkçe Pop, yabancı etnik müzik CD’leri satılıyor. İskele Kültür Merkezi, Karşıyaka İzmir. Tel: (232) 369 25 98.

ROOM RECORDINGS

En nadide albümleri bulabilirsiniz

Taksim’de yedi ay önce açılan Room Recordings’in sahibi Rashit Grubu’ndan hatırlayacağınız Orkun Tunç ve kardeşi Mustafa Tunç. Mağaza elektronik müzikten punk’a, hard-core’dan 80’lerin pop albümlerine kadar her tarzı barındırıyor. 12 metrekarelik mağazada 500 taneye yakın CD bulunuyor. Jüri üyemiz Naim Dilmener, ‘Bırakın İstanbul’da New York ya da benzeri bir yerde bile yan yana zor gelebilecek CD, DVD ve plaklar bulunuyor. Hem Cure, hem 80’ler disco, hem standart hem de koleksiyonluk baskılar; hem yeni hem de çoktan ‘tarih’ olmuş nüshalar var’ diyor. Şubesi olmayan Room Recordings’te Heller marka uçak ve gemi maketleri ile yabancı dergiler de satılıyor. Sıraselviler Caddesi, Taksim, İstanbul. Tel: (212) 249 03 06.

Müzisyenler, DJ, müzik yazarları ve koleksiyon sahibi müzikseverlerden oluşan büyük jüri seçti

Can Utkan - Ünlü DJYakuza

Demir Demirkan - Rock’çı müzisyen

Hasan Saltık - Müzik prodüktörü

Tolga Akyıldız - Müzik yazarı

Ergin Celasin - Emekli Org. Eski Hava K. Komutanı, Ankaralı müziksever

Naim Dilmener - Müzik yazarı

Ömer Alkan - İzmirli müziksever ve kulüp sahibi

Kerem Görsev - Ünlü cazcı

Harun Tekin - Mor ve Ötesi Grubu’nun üyesi

Özhan Atalay - Hi-Fi Kulübü Başkanı, müziksever

İnternet Korsanlığı
v İnternette korsanlık müzik sektöründe kimlere zarar veriyor?

İnternet korsanlığı olarak tabir edilen, Mp3’lerin gerekli yazılı izinler alınmaksızın yasa dışı olarak umuma iletimi hususu, repertuarı MÜ-YAP’ın koruması altında bulunan fonogram yapımcılarının haklarını telafisi güç ve büyük zararlara uğratmaktadır. Müzik sektörü sanıldığının aksine yalnızca icracı sanatçılardan oluşan bir sektör değildir. Sektörün büyümesine ve gelişmesine katkı sağlayan başta yapımcılar olmak üzere, albümlerin üretim ve dağıtım aşamasında görev yapan, bu iş ile geçimlerini sağlayan yüz binlerce insan bulunmaktadır. Dolayısıyla internet korsanlığı, yalnızca sanatçılara, yapımcılara değil, yaptıkları işler dolayısıyla sahnenin ardında kalan insanlara da maddi anlamda zararlar vermektedir.

Bu konu ile ilgili olarak sanatçıların vergi vermedikleri, lüks içinde yaşadıkları, hatta kiminin sanatçı olarak bile değerlendirme kapsamına alınamayacağı, yasa dışı müzik yayınının yaygın olarak herkes tarafından yapıldığı şeklindeki iddiaların ve yorumların nazarı itibara alınacak herhangi bir yanı bulunmamaktadır. Zira, burada korunmak istenen müzik sektörünün kendisi yani ülkenin kültür mirasıdır. Bunun sanatçıların ödemedikleri iddia edilen vergi ile ilişkilendirilmesi son derece hatalıdır. Ayrıca “herkes mp3 yayınlıyor” mantığı da son derece yanlıştır. Anayasa hükmü gereği sosyal bir hukuk devleti olan ve AB sürecinde bulunan ülkemizde hukuka aykırı olan bir fiili “herkes yapıyor” diyerek hoş görmek hiçbir surette kabul edilemeyecek bir durumdur.

v İnternet Korsanlığı neleri kapsamaktadır?

İnternet korsanlığı olarak tabir edilen hukuka aykırı durumu ayrıntıları ile açıklamak ve sitelerde nelerin yer almasının hukuka aykırı bir durum oluşturduğunu tek tek belirtmek gerekmektedir. Bu bağlamda şu sıralamayı yapabiliriz.

Ø Sitede (gerek kendi sunucusunda gerek başka bir sunucuda yer alan) MP3 formatlı müzik dosyalarına yer verilmesi, bu dosyaların download edilmesine imkan verilmesi.
Ø Sitede video klip ve benzeri formatlara yer verilmesi, bu dosyaların download edilmesine imkan verilmesi
Ø Sitede Online müzik yayını yapılması.
Ø Sitede mp3 yayını yapan sitelere erişimi sağlayacak adreslere yer verilmesi.
Ø Rapidshare, megaupload vs. gibi paylaşım sitelerinin yasa dışı içerik transferi için kullanımına olanak sağlamak.
Ø P2P olarak bilinen paylaşım programlarının yasa dışı içerik transferi için kullanılmasına olanakvermek

v Mü –Yap internet korsanlığı ile ilgili olarak nasıl bir mücadele içerisindedir ve neler yapmaktadır?

Mü – Yap Bağlantılı Hak Sahibi Fonogram Yapımcıları Meslek Birliği, korsan olarak tabir edilen yasa dışı kaset ve CD üretici ve satıcılarına karşı yürütmüş olduğu haklı mücadelesine teknolojinin gelişmesine paralel olarak internet korsanlığı ile mücadeleyi de ekleyerek devam etmektedir. Bu bağlamda Mü – Yap öncelikle, hukuka aykırı yayının yapıldığını tespit ettiği sitelerle iletişime geçmekte, yasa dışı içeriğin site içerisinden çıkartılmasını ihtar etmekte aksi takdirde yasal sürecin işletileceğini belirterek site sahiplerini uyarmaktadır. Uyarıları dikkate almayan siteler hakkında bir sonraki aşamaya geçilmekte ilgili yasalar gereğince Savcılıklara başvurularak “Erişimin Engellenmesi Kararı” verilmesi talep edilmektedir. Savcılığın talebi ve Mahkemelerin kararı doğrultusunda alınan Erişimin Engellenmesi Kararları Türkiye’de faaliyet gösteren büyük İnternet Servis Sağlayıcıları’na (ISP) tebliğ edilmekte ve sonuç olarak siteye erişim engellenmektedir. Olumlu cevap vererek yasa dışı içeriği sitelerinden kaldıran site sahipleri hakkında herhangi bir işlem başlatılmamaktadır.


Yapılan başvuruları ve alınan erişimin engellenmesi kararlarını internete konan bir sansür olarak görmemek gerekmektedir. Günümüz dünyasında internet özgürlüğü, başkalarının haklarına ve özgürlüklşerine saygı içinde kullanılmak zorundadır. Taraflardan birinin maddi ve manevi zararlara uğradığı bir faaliyetin internet özgürlüğü adı altında korunmaya çalışılması, Türkiye’de internet sansürleniyor diye spekülasyonlar yaratılmaya çalışılması son derece yanlış bir yaklaşımdır. Mü – Yap tarafından yapılan başvuruların temelinde bu hakların korunması yatmaktadır.