Bitlis'te çatışma...5 korucu şehit...14 terörist öldürüldü...

Bitlis'in Mutki ilçesine bağlı İkizler köyü kırsalında çıkan çatışmada 14 terörist öldürüldü. Çatışmada 5 korucu şehit oldu.

İkizler köyü ile Muş'un Hasköy ilçesini Mutki'ye bağlayan kırsal alanda devam eden operasyon kapsamında terör örgütü PKK mensuplarıyla güvenlik güçleri arasında çatışma çıktı.

Çatışmada, PKK'lı 7 teröristin daha ölü ele geçirildiği belirtildi. Böylece söz konusu bölgedeki çatışmalarda toplam 14 teröristin ölü ele geçirildiği kaydedildi. Bu arada bir teröristin de güvenlik güçlerine teslim olduğu bildirildi.

Çatışmada, köy korucularından Barış Timuçin (28) ve Cem Akçil (19) şehit oldu. Aynı bölgedeki çatışmada korucular Şükrü Akdemir (54), Kemal Timuçin (46), Mukbettin İnan (39) şehit olmuş, Mehmet Kaylı (44) yaralanmıştı.

bu şe.refsizler iyice kudurdular son günlerde yine. Yav sahi arkadaşlar hükümet bu işin neresinde Allah aşkına? Bu konularla ilgili bir açıklama yapanı görüp duydunuz mu? Yıkmışlar tüm işi TSK'nın üzerine; kendileri dostlar alışverişte görsünlerle uğraşıyorlar. Güvenlik kuvvetlerinin elini kolunu bağlayan kanunları 2006 yılında (ceza yasanın değiştirmişlerdi) çıkararak bu işler olmuyormuş demek ki! Nerde, ne iş yapar İçişleri Bakanı? Şehirlerde canla başla çalışan polislerimiz bu kanun sayesinde tesbit ettiği bir teröristin üzerini, evini, iş yerini, arabasını arayamıyor. Polisimiz bunları yapmak için savcılık kanalıyla mahkemeden arama izni çıkartması gerekiyor. Buda AB'ye uyum yasaları güya. Arabalar dolusu patlayıcılar büyük şehirlere nasıl geliyor sanıyorsunuz? İşte bu yolla. Nasıl olsa polis arama izni olmadan sizi arayamıyor. Elinizi vicdanınıza koyun Allahaşkına hangi AB ülkesinde böyle bir kanun var? Polis kardeşler; Allahınızı severseniz yakalamayın şu uyuşturucuları. Gönderin gitsin bu suçluları pek seven ikiyüzlü AB ülkelerine. Hatta yakaladıklarınızla pazarlık edin; "Ulan bak seni yakaladık ama hiç durmadan Kapıkule gümrük kapısından çık git deyin.
Bizi yöneten pek sayınlar, çıkardığınız AB uyumlu yasalarla demokrasi ve insan haklarını tesis ettiğinizi savlıyorsunuz değil mi? Öyleyse hadi buyurun Hakkari yaylarına pikniğe gidin bakalımda görelim yaptınız yasaların ne işe yaradığını? Doğu ve Güneydoğu Anadoluda millet akşam üzeri evine kapanıyor, taa güneş doğuncaya kadar bir yere kıpırdayamıyor. Gündüzleri denk gelirlerse askerin korumasında yolculuk yapıyorlar. Peki nerde kaldı bizim seyahat özgürlüğümüz? Bırak oraları, artık büyük şehirlerde bile insanlar çöp bidonlarının yakınından bile geçemiyor. 6 yıldır çıkardığınız yasalar milletin hangi derdine derman oldu bi söylesenizde, bizde bilsek! Oralarda şehit olup ölen, sizin çocuklarınız değil tabii. Siznkiler askerlikten kaçmak için çürük raporu alıp ABD'de çalışır, gemicikler alır, ithalata dayalı ticaretlere girişirler. Öyle ya eşşekler ne güne yaratıldıki! Atların yüklerini çeksinler diye değil mi? Tabi biz eşşekler; sizler için "bal tutan parmağını yalar" diye inciler döktürmesek, nasıl parmak yalayacaksınız değil mi?
Arkadaşlar kusura bakmayın. Şehit haberlerini duyduğumda nevrim dönüyor. Birde bu olayları bizzat yaşadığım için Ankaradaki yöneticilerin hangi hesaplar içinde olduklarını gayet iyi gözlemledim 1993 yılına kadar. Yakın köyde bulunduğu tesbit edilen çakallara askerlerimiz gece pusu attı; ölü veya diri ele geçirilmemeleri için hiçbir sebep yoken, Ankara sebebinin çıktığını pusudan dönen komutan ağlayarak anlatmıştı. Tim bizim köyde kalıyordu. Kızgınlığım bundandır. Şimdilik AB uyum yasalarına devam, çakallar sürüsüne selam. Ne de olsa Martta yerel seçim var değil mi? 22 Temmuz öncesi yapılan propagandaları unutmadık henüz!
Saygılar.

ne yaparsın kuyruklarına bastılar pavkıracaklar..
selametle