Dolar 1.77 seviyesini aştı
Dış piyasalardaki olumsuz gelişmelerin etkisiyle kurlar yükseldi, borsa düşüyor. Dolar, Mart 2003'den bu yana en yüksek seviyesine ulaştı
05 Mart 2009 Perşembe, 17:06İlgili Haberler
Dow Jones yüzde 1.8 kayıpla açıldı
Piyasaları şok eden çıkış
Mobilyacılar kriz stratejisini belirledi
Dolarda yükseliş sürecek mi?
İşsiz vatandaşın evi tamamlanacak
Tüm ilgili haberler
Mali sektöre yönelik tedirginliğin etkisiyle dış piyasalarda değer kaybeden dolar iç piyasada 1.77 seviyesini geçerek Mart 2003'den bu yana en yüksek seviyesine çıktı. Çin hükümetinin ekonomiyi canlandırmak için hazırladığı paketin beklentileri karşılamaması da piyasalardaki sıkıntının artmasında etkili oldu. Bu arada Generale Motors’un, “Ya kaynak verin ya da şirketin iflasını açıklayacağız” şeklindeki resti gerilimi tırmandırıyor. Euro ise 2.18 liranın üzerinde yatay seyrediyor. Dolar ve euro’daki artış yüzde 1’e ulaştı. Bileşik faizse yüzde 15 seviyesinde yer alıyor.
Emtiaya gelen taleple petrol 45 dolara yükselirken altın 900 dolara geriledikten sonra yukarı tepki verdi ve 912 dolar civarında.
S&P'nin Ukrayna'nın ödemeler dengesi krizi içinde olduğunu duyurması, Orta ve Doğu Avrupa para birimlerindeki spekülasyonu hızlandırdı.
Dolar, Polonya ve Macar para birimleri karşısında % 2'nin üzerinde değer kazandı. ECB'nin faiz kararı öncesinde euro da dolar karşısında düşerek 1,2550'ye indi. İngiltere Merkez Bankası ve ECB faizlerini yarım puan indirdi ve tarihteki en düşük seviyelere çekti.
Avrupa borsalarında kayıplar % 2'nin üzerine çıktı.
Aviva'nın 2008 için zarar yazacağını açıklamasıyla Aviva ve diğer sigortacıların hisseleri düştü.
Aviva hisseleri %18 geriledi. Grup zararların yatırım piyasalarındaki keskin düşüşten kaynaklandığını açıkladı.
AVRUPA BANKALARINDA SORUN BÜYÜYOR
Bank for International Settlements'ın raporuna göre Avrupa bankaları dolarda neredeyse 2 trilyon dolarlık açık pozisyona sahip ve borçları yenilemekte zorluk yaşayabilir.
Telegraph'ın haberine göre, BIS, Avrupa ve İngiltere bankalarının istikrarsız fonlama kaynaklarına güvendiğini, dolardaki uzun vadeli pozisyonlarını finanse etmek için yerel para birimlerini ödünç aldığını söyledi. Bunun çoğu kısa vadeli borç piyasasında yenilenmek zorunda. Dolar; euro, İsviçre Frangı, sterlin ve İsveç Kronası karşısında tırmanmaya devam ederken para birimi uyumsuzluğu bankalar için potansiyel bir risk oldu.
BIS'e göre büyük net dolar pozisyonlarını desteklemek bankalara fonlama riski yaratacak ya da fonlama pozisyonlarına yönelik riskler yenilenemeyecek.
"Küresel bankacılıkta dolar açığı" başlıklı rapor, kredi krizinin kötüye gittiği dönemlerde dolara talebin tırmanmasını da açıklıyor. Çoğu yatırımcı doların neredeyse tüm para birimleri karşısındaki güçlü rallisi karşısında hazırlıksız yakalandı.
İngiltere bankaları dolar bazında yatırımlar ve krediler için 800 milyar sterlin borç aldı. 2007'nin ortalarında dolarda 300 milyar dolar net kısa pozisyona ulaşmışlardı. Son BIS verisi 2008 üçüncü çeyreğe ait ve son dönemde kaldıraçtan kaçınma eğilimi, pozisyonların azalmasına neden oldu, fakat hala İngiltere finans kurumları üzerinde etkisi sürüyor.
İsviçre bankaları kredi krizi başlangıcında 300 milyar dolar fonlama açığına sahipti, bu da İsviçre GSYİH'na göre oldukça yüksek bir rakam. Almanya bankaları 300 milyar dolar kısa ve Hollanda bankaları 150 milyar dolar kısa poziyonda. Belçika ve Fransa bankaları ise nötr.
BIS, dolarda toplam fonlama açığının 2.2 trilyon dolarla tepe noktasına ulaştığını, Lehman Brothers'ın iflası sonrasında rakamın 2 trilyon dolar civarına düştüğünü açıkladı.
