Fatih Terim'den Mehmet Ali Yılmaz'a cevap...

Alim Tunçay bildiriyor

Milli Takımlar Teknik Direktörü Fatih Terim, Türkiye-İsviçre maçındaki olaylara çok üzüldüğünü ifade ederek,''Hala kendimize 'Acaba önleyebilir miydik' diye soruyoruz'' dedi.
Türkiye Spor Yazarları Derneği'nin (TSYD) Kemer Limra Otel'de düzenlediği ''43. Yıl Sporun Zirvesi'' Semineri'nde, ''Almanya'ya neden gidemedik, Türk futbolunun yeniden doğuşu nasıl gerçekleşecek'' konulu oturumda konuşan Terim, ''Almanya'ya neden gidemedik. Kabahatliler burada, çok açık. Bizim yüzümüzden gidemedik. 4-4'lük skor ile gidemedik. İlk maçı burada ikinci maçı orada oynasak yine biz gideriz. Suçlular burada'' diye konuştu.
37 senedir Türkiye'yi çok güzel ve doğru temsil ettiğini ifade eden Terim, şöyle devam etti:
''Hiçbir raporda Fatih Terim adı yoktur. Herhalde sonunda ben de bir özrü hak edeceğim bazı arkadaşlardan. İnşallah ülkemiz bu işi az bir zararla kapatır. Kazanma adına yanlış bir adım atmış değiliz. Takımımı en iyi şekilde hazırladığımı düşünüyorum. 3 gün evvel 'bu takım ruhsuz' diyenler, 3 gün sonra 'bu takım hırslı' dediler. Bunun ortasını bilemiyorum. İkinci maçı kazandık, ama yetmedi.'' Medyanın bu olayda taraf olması gerektiğini ifade eden Fatih Terim, ''Bu konuda TSYD Başkanı Onur Belge ile ters düştük, ama bence taraf olmak zorundayız. Çünkü iki tane lig takımı oynamıyor, Türkiye ile İsviçre oynuyor. Böyle zamanda taraf olunur. Ülke adına düşündüğüm bu'' dedi.

''DEĞERLERİ UYUŞMAYAN İNSANLAR BİR ARADA OLAMAZ''

Futbol Federasyonu başkan adaylarından Mehmet Ali Yılmaz'ın ''Seçilirsem Fatih Terim ile çalışmayacağım'' açıklamasıyla ilgili bir soru üzerine Terim, ''Göreve gelirse sayın Yılmaz'ın böyle bir taktir hakkı vardır'' dedi.
Fatih Terim, teknik direktörlerin de istediği kişiyle çalışma hakkının olduğunu vurgulayarak, ''Teknik direktörlerin de böyle bir hakkı vardır. İstediğiyle çalışır, istemediğiyle çalışmaz. Zaten değerleri uyuşmayan insanlar bir arada olamazlar'' şeklinde konuştu.

''YABANCI KONUSUNU ESNEK ŞEKİLLERLE DEĞİŞTİREBİLİRİZ''

Fatih Terim, yabancı oyuncu sınırlamasıyla ilgili çalışmalar yaptıklarını, Avrupa'nın her yerinde uygulanan sistemleri incelediklerini söyledi.
''Bizim görevimiz Türk futbolunu korumak ve kollamak'' diyen Terim, şöyle devam etti:
''Ama AB'ye aday olduğumuz şu günlerde yasak kelimesinin mantıklı olmadığını düşünüyorum. Yabancı konusunu esnek şekillerle değiştirebiliriz, ancak biz mevcut sayının sahada korunmasından yanayız. Dışarıda başka esneklikler getirebiliriz. Kaleci kolay bulunan bir şey değil. Dünyanın birçok yerinde olan kriteri kullanmak istemiyoruz, ama kalecide kullanmak istiyoruz. Fakat kulüp antrenörleriyle görüştükten sonra çok daha net ortaya koyabiliriz. Ondan sonraki Futbol Federasyonu'nun işi, 'evet' veya 'hayır' der.
Bu konunda önyargılı değilim. Çünkü aynı sıkıntıyı ben de çektim. Arsenal ile oynadığımızda rakibin 17 yabancısı vardı, biz 4 yabancıyla şampiyon olduk. Bu bir kıstas değil.
Avrupa'nın bazı yerlerinde ikinci ligde de yabancı var. İkinci ligin kalitesi de yüksek. Ülkemiz futbolu adına mantıklısı neyse, bağnaz bir şekilde değil, mantıklı bir şekilde herkesin mutlu olabileceği bir fikir ortaya koyabiliriz, ama bu ülkenin en önemli takımı milli takımdır. Sonuç olarak bu ülkenin takımını düşünmek zorundayız.''

''İŞİMİZ MESLEK OLARAK KABUL EDİLMİYOR''

Fatih Terim, bir soru üzerine kendilerinin yaptığı işin meslek olarak kabul edilmediğini belirterek, ''Normalde banka kartı bile alamayız'' dedi.
Futbolun taban birliklerinin etkin olmadığını anlatan Terim, şunları söyledi:
''Böyle yüksek potansiyeli olan bir sporun önemli insanları hala dernekler kanununa göre idare ediliyor. Futbolcular, antrenörler ve hakemler etkin değil. Onun dışında kim varsa etkin. Bunun düzenlenmesi lazım. Bu 3 grubun, futbolun esas emekçilerinin bu platformdaki yerini alması lazım. Emeği geçmeyen, teri akıtmayan insanlar etkin olacak, bu 3 ekip etkin olmayacak. Bu çok mantıklı bir durum değil. Bunlarsız futbol olmaz, öbürleri olmadan olur, ama karşılığı yok.'' Terim, ''Bugün futbolcular sendikası kurulsa, yürür mü'' şeklindeki bir soru üzerine de ''İşine gelmeyenler, yükümlülüklerini yerine getirmeyenlerin atılmasıyla bu iş yürür. Mantalite olarak futbolcular, antrenörler ve hakemler etkin olmalı. Artık bu dernekle mi olur, sendikayla mı olur, olmalı'' şeklinde konuştu.
Geçtiğimiz günlerde açıkladığı 5 yıllık plan ve projelerden de bahseden Terim, eğiticilerin eğitilmesi projesine çok önem verdiklerini belirterek, ''Bu projeleri açıklarken 'Bizden evvel kimin hakkı geçmişse Allah razı olsun' dedim, ama yanlış anlaşıldı galiba'' dedi.
Milli takım için oyuncu seçmelerine de değinen Terim, ''Bugün 254 kişiyle burada başlıyoruz. 254 kişiden 25 tane çıksın yeter'' dedi.
Terim, bu ay içinde Avrupa Şampiyonası kuralarının çekileceğini belirterek, ''1.5 sene içinde UEFA'nın verdiği resmi maçlar 14 tane, ayrıca 3-4 tane resmi hazırlık maçı var. İlk defa Türkiye 1.5 senede 18-20 maç oynamak zorunda. Her Dünya ve Avrupa şampiyonasında bulunacak bir takım istiyoruz. Bunu da başaracağız'' diye konuştu.
17 Yaşaltı ve 19 Yaşaltı Avrupa Şampiyonalarına Türkiye'nin talip olduğunu hatırlatan Terim, ''Ümit ediyorum ki 2012'de bizi pas geçenler, bunlardan bir tanesini verirler'' dedi.
Seminere Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Mehmet Ali Şahin, Antalya Valisi Alaaddin Yüksel, Gençlik ve Spor Genel Müdürü Mehmet Atalay, Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Menderes Türel, Türkiye Milli Olimpiyat Komitesi Başkanı Togay Bayatlı, Türkiye Spor Yazarları Derneği Başkanı Onur Belge, (A) Milli Takım antrenörleri Oğuz Çetin ve Müfit Erkasap ve TSYD üyeleri katıldı.