“O’nun âyetlerinden biri, geceleyin uyumanız, gündüz de O’nun lutfundan nasibinizi aramanızdır.”
* Rum sûresi (30), 23
Printable View
“O’nun âyetlerinden biri, geceleyin uyumanız, gündüz de O’nun lutfundan nasibinizi aramanızdır.”
* Rum sûresi (30), 23
Şüphesiz Allah, adaleti, iyilik yapmayı, yakınlara yardım etmeyi emreder; hayasızlığı, fenalık ve azgınlığı da yasaklar. O, düşünüp tutasınız diye size öğüt veriyor.
Kur’an-ı Kerim Diyanet Meali Nahl Suresi 90. Ayet
Kendisini kötülüklerden arındıran,
Rabbinin adını anıp namaz kılan, felaha erer.
* Â’LÂ SÛRESİ
Elini boynuna bağlayıp cimri kesilme, büsbütün de açıp tutumsuz olma, yoksa pişman olur, açıkta kalırsın”
* İsrâ sûresi (17),
O kimseyle helalleşsin
“Kimin üzerinde din kardeşinin ırzı, namusu veya malıyla ilgili bir zulüm varsa altın ve gümüşün bulunmayacağı kıyamet günü gelmeden önce o kimseyle helalleşsin. Yoksa kendisinin sâlih amelleri varsa, yaptığı zulüm mikdarınca sevaplarından alınır, (hak sahibine verilir.) Şâyet iyilikleri yoksa, kendisine zulüm yaptığı kardeşinin günahlarından alınarak onun üzerine yükletilir.”
* Buhârî, Mezâlim 10, Rikak 48
Rahmet hazineleri
“De ki: “Siz, Rabbimin rahmet hazinelerine sahip olsaydınız, o zaman bile, harcamakla tükenir endişesiyle elinizi sıkı tutardınız; insanoğlu zaten daima cimridir”
* İsrâ sûresi (17), 100
Mazlumun bedduası
Muâz radıyallahu anh şöyle dedi:
Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem beni (yönetici olarak Yemen’e) gönderdi ve şunları söyledi:
“Sen kitap ehli olan bir topluma gidiyorsun, Onları, Allah’dan başka ilah olmadığına ve benim Allah’ın Resûlü olduğuma şahitlik etmeye dâvet et. Eğer onlar, bu dâvete uyup itaat ederlerse, Allah’ın kendilerine her bir gün ve gecede beş vakit namazı kesin olarak farz kıldığını bildir. Şayet buna da itaat ederlerse, Allah Teâlâ’nın, zenginlerinden alınıp fakirlerine verilmek üzere, kendilerine zekâtı mutlak surette farz kıldığını bildir. Buna da itaat edip uydukları takdirde, onların mallarının en gözde ve kıymetli olanlarını almaktan sakın. Mazlumun bedduasını almaktan da son derece çekin, çünkü onun bedduası ile Allah arasında bir perde yoktur.”
* Buhârî,Müslim,Ebû Dâvûd,Tirmizî
Zulmedenlerin yardımcısı
“Zulmedenlerin yardımcısı olmaz.”
* Hac sûresi (22), 71
Allah zâlime mühlet verir
“Hiç şüphesiz Allah zâlime mühlet verir. Onu yakalayınca da kaçmasına fırsat vermez.” Sonra şu âyet-i kerîmeyi okudu:
“Rabbin, zâlim bir kasaba halkını yakalarken işte böyle yakalar. O’nun yakalaması gerçekten çok acı ve çetindir.” [Hûd sûresi (11), 102].
* Buhârî, Müslim, Tirmizî
Şefaatçisi yoktur
“Zâlimlerin hiçbir dostu ve sözü dinlenecek şefaatçisi yoktur.”
* Mü’min sûresi (40), 18
Zulümle sahip olursa
“Kim bir karış miktarı bir yere haksız olarak zulümle sahip olursa, o yerin yedi katı boynuna geçirilir.”
* Buhârî, Müslim, Tirmizî
Yüklenmekten çekinmişler
“Biz emaneti göklere, yere, dağlara sunmuşuzdur da onlar bunu yüklenmekten çekinmişler ve ondan korkup titremişlerdir. Pek zâlim ve çok câhil olan insan onu yüklenmiştir.”
* Ahzâb sûresi (33), 72
Haklar sahiplerine verilecektir
“Kıyamet gününde, haklar sahiplerine mutlaka verilecektir. Hatta boynuzsuz koyun için, boynuzlu koyundan kısas alınacaktır.”
* Müslim, Birr 60. Ayrıca bk. Tirmizî, Kıyâmet 2
Ehline teslim
“Hiç şüphesiz Allah size, emanetleri ehline teslim etmenizi emreder.”
* Nisâ sûresi (4), 58
Münafığın alâmeti üçtür
“Münafığın alâmeti üçtür: Konuşunca yalan söyler, söz verince sözünden cayar, kendisine bir şey emanet edildiğinde hıyanet eder.”
* Buhârî, Müslim, Tirmizî,
Bir rivayette: “Oruç tutsa, namaz kılsa ve kendini mümin zannetse bile” buyurulur (Müslim Îmân 109).
Unutuyor musunuz
“Siz insanlara iyiliği emredip kendinizi unutuyor musunuz?”
* Bakara sûresi (2), 44
Kendileri kurtulur
“Allah’ın çizdiği sınırları aşmayarak orada duranlarla bu sınırları aşıp ihlâl edenler, bir gemiye binmek üzere kur’a çeken topluluğa benzerler. Onlardan bir kısmı geminin üst katına, bir kısmı da alt katına yerleşmişlerdi. Alt kattakiler su almak istediklerinde üst kattakilerin yanından geçiyorlardı. Alt katta oturanlar:
Hissemize düşen yerden bir delik açsak, üst katımızda oturanlara eziyet vermemiş oluruz, dediler.
Şayet üstte oturanlar, bu isteklerini yerine getirmek için alttakileri serbest bırakırlarsa, hepsi birlikte batar helâk olurlar. Eğer bunu önlerlerse, hem kendileri kurtulur, hem de onları kurtarmış olurlar.”
* Buhârî, Tirmizî
Kötülükten vazgeçirmeye çalışırlar
“Onlar, öyle kimselerdir ki, kendilerine yeryüzünde iktidar verdiğimiz takdirde, namazı kılarlar, zekâtı verirler, iyiliği emrederler, kötülükten vazgeçirmeye çalışırlar”
* Hac sûresi (22), 41
Devleti yönetenlerin işleri
Ebü’l-Velid Ubâde İbni Sâmit radıyallahu anh şöyle dedi:
Biz Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem’ e zorlukta ve kolaylıkta, sevinçli ve kederli anlarda, başkaları bize tercih edildiği zamanlarda kendisini dinleyip itaat etmeye, açıkça küfür sayılan bir şey yapmadıkları sürece devleti yönetenlerin işlerine karışmamaya, nerede olursak olalım hakkı söyleyeceğimize ve Allah hakkı için hiçbir kınayıcının kınamasından korkmayacağımıza dair bey’at ettik.
* Buhârî, Müslim, Nesâî, İbn Mâce
Birbirlerinin velisi
“İnanan erkekler ve kadınlar, birbirlerinin velisidirler. İyiliği emreder, kötülükten menederler.”
* Tevbe sûresi (9), 71
Yapmadıklarını söyleyen
“Allah Teâlâ’nın benden önceki her bir ümmete gönderdiği peygamberin, kendi ümmeti içinde sünnetine sarılan ve emrine uyan ihlâslı ve seçkin yakın çevresi ve ashâbı vardı. Bu samimi çevre ve ashâbından sonra, yapmadıklarını söyleyen ve emrolunmadıklarını yapan kimseler onların yerini aldı. Böyle kimselerle eliyle cihad eden mü’mindir, diliyle cihad eden mü’mindir; kalbiyle cihad eden de mü’mindir. Bu kadarcığı da bulunmayanda hardal tanesi ağırlığında bile iman yoktur.”
* Müslim, Îmân 80
Af ve kolaylık yolunu tut
“Sen af ve kolaylık yolunu tut; iyiliği emret ve cahillerden yüz çevir.”
* A’râf sûresi (7), 199
Her kim on kere “Tek ve ortaksız olan Allah’tan başka hiç bir ilah yoktur. Mülk onundur, hamd onundur. O, her şeye kadirdir!” derse İsmail Peygamber’in neslinden dört kişi azat etmiş gibi olur.
Sahih-i Müslim’deki hadis numarası: 4859,
“ Münafığa ‘efendi’ demeyin. Zira eğer o, seyyid olursa ALLAH’ı kızdırırsınız.”
(Ebu Davud, Edeb 83)
Hiç şüphesiz ki, sözün en doğrusu Allah’ ın kitabı; yolun en güzeli de Muhammed’ in (SAV) yoludur.
Ve işlerin en kötüsü, dinde olmayıp da sonradan uydurulan şeylerdir.
Her uydurma şey bid’a, her bid’a sapıklık, her sapıklığın yeri de Cehennemdir.
(Buhari, Edeb: 70)
Biz insanı en mükemmel sûrette yarattık, [30,30]
5 – Sonra da onu en aşağı derekeye düşürdük.
* TîN SÛRESİ
Allah şöyle buyurdu:
‘İki ortaktan biri diğerine ihanet etmediği müddetçe,
onlardan üçüncüsü Benim -rahmetimle aralarında bulunurum-
Ancak biri diğerine ihanet ettiği zaman, aralarından çıkarım’
(Ebû Dâvud, Büyu:26)
11 – Ne zaman onlara: “Yeryüzüne fesat saçmayın!” denilse “Biz sadece barışçıyız, ortalığı düzeltmekten başka işimiz yok!” derler. [8,73; 47,11; 2,205]
12 – Gözünüzü açın, bunlar bozguncuların ta kendileridir, lâkin şuurları yok, farkında değiller.
* Bakara Sûresi
Yalnız şu iki kimseye gıpta edilmelidir:
Biri, Allah’ın kendisine verdiği malı hak yolunda harcayıp tüketen kimse, diğeri, Allah’ın kendisine verdiği ilimle yerli yerince hükmeden ve onu başkalarına öğreten kimse.”
* Buhârî, Müslim, İbni Mâce
“ ALLAH bir kuluna hayır murad etti mi onun cezasını tacil edip dünyada verir; bir kulu hakkında da kötülük murad etti mi onun günahlarını tutar, kıyamet günü cezasını verir
“İnsanlar birbirine bir takım sorular yöneltmeye devam edecekler, hatta işte (sonunda) şunu da söyleyecekler: Mahlûkatı Allah yarattı, fakat Allah’ı kim yaratmıştır? Her kim bu türden batıl bir şeyi kendisinde hissederse o hemen: Ben Allah’a iman ettim, desin.”
* Sahih-i Müslim’deki hadis numarası: 190
De ki: Rabbim! Bağışla, merhamet et. Çünkü sen merhamet edenlerin en hayırlısısın!
(Müminûn, 118)
Biz insanı en mükemmel sûrette yarattık, [30,30]
5 – Sonra da onu en aşağı derekeye düşürdük.
* TîN SÛRESİ
“Ey iman edenler! Başınıza gelecek her şeye sabretmekle ve namaz kılmakla Allah’tan yardım isteyin. Allah sabredenlerle beraberdir.”
* Bakara sûresi (2), 153
Kul, sakıncalı şeylere düşme endişesiyle bir kısım sakıncası olmayan şeyleri de terk etmedikçe gerçek takvaya ulaşamaz.”
(Tirmizî, Sıfatü’l-Kıyame, 19; İbn Mâce, Zühd, 24)
10-12 – O kahrolası yalancılar sarhoşluk ve cehalet içinde ne yaptıklarını bilmeden atıp tutarlar. Bir de alay ederek: “Ne zaman o hesap günü?” diye sorarlar.
13 – O gün, onların ateşin üzerinde fokurdayacakları gündür!
* Zâriyât Sûresi
Yüce Allah Kıyamet günü bütün yeri avucuna alır. Göğü de sağ elinde dürer. Sonra: “Melik benim. Hani yeryüzünün hükümdarları neredeler!” diye hitap eder.”
Sahih-i Müslim’deki hadis numarası: 4994
Dünya tatlıdır ve manzarası hoştur. Şüphesiz ki Allah dünyanın idaresini size verecek ve nasıl davranacağınıza, ne gibi işler yapacağınıza bakacaktır. O halde dünyadan sakının…”
(Müslim, Zikr 99)
“Rahmân’ın (rahmetinin tecellî ettiği has) kulları onlardır ki, yeryüzünde tevâzû ile yürürler…”
(Furkân, 63)
“Dünya gurbetinde olduğunu unutma ve hep bir garip gibi davran ya da bir yolcu gibi yaşa..
Asıl ve ebedî vatanına gideceğine öylesine inan ki, ölmeden önce ölmüş ol ve kendini kabir ehlinden say!”
(Tirmizi, Zühd, 25; İbn Mace, Zühd, 3; Müsned, 2/24, 41, 131)
“Îman edenlerin Allah’ı anma ve O’ndan inen Kur’an sebebiyle kalplerinin ürpermesi zamanı daha gelmedi mi? Onlar daha önce kendilerine kitap verilenler gibi olmasınlar. Onların üzerinden uzun zaman geçti de kalpleri katılaştı. Onlardan birçoğu yoldan çıkmış kimselerdir.” (Hadîd, 16)
“ Benim beş ismim var: Ben Muhammed’im, ben Ahmed’im, ben ALLAH’ın benimle küfrü mahvedeceği el-Mâhi (mahvedici)yim. Ben Hâşir (toplayıcı)yım, insanlar benim arkamda haşredilecektir. Ben Âkıb (sondan gelen)im, benden sonra peygamber gelmeyecektir.”
(Buhari, Menâkıb 17)
O halde bir işi bitirince, hemen başka işe giriş, onunla uğraş.
8 – Hep Rabbine yönel, O’na yaklaş!
* İNŞİRÂH SÛRESİ
“Şüphesiz ki sözde ve işde doğruluk hayra ve üstün iyiliğe yöneltir. İyilik de cennete iletir. Kişi doğru söyleye söyleye Allah katında sıddîk (doğrucu) diye kaydedilir. Yalancılık, yoldan çıkmaya (fücûr) sürükler. Fücûr da cehenneme götürür. Kişi yalancılığı meslek edinince Allah katında çok yalancı (kezzâb) diye yazılır.”
* Buhâri, Müslim, Ebû Dâvûd, Tirmizi, İbni Mâce,
Hakkı yalan sayanların o gün, vay hallerine!
11 – Hesap vermeyi yalan sayanların vay hallerine!
12 – Buna “yalan” diyenler, ancak zalimler, azgınlar, günaha dadananlardır.
* Mutaffîfin Sûresi
İnsanlar diriltilip mahşere toplandıklarında bu putlar, müşriklere düşman kesilir ve onların kendilerine tapınmalarını şiddetle reddederler. [19,81-82; 29,25]
* Ahkâf Sûres
“Allah bir kuluna hayır murad ettimi onun cezasını tacil edip dünyada verir; bir kulu hakkında da kötülük murad ettimi onun günahlarını tutar, Kıyamet günü cezasını verir.”
Tirmizi, Zühd 57, (2398).
“Senin komşuluğun, yakınlığın, azizliktir. (Sana mücavir olan, aziz olmuştur.) Senin senâ ve övülmen, yücedir. Senin ordun mağlup edilemez. Sen vaadettiğin şeyde, vaadinden dönmezsin. Senden başka ilâh, senden başka mâbud da yoktur.”[13]
[13]Tirmizî, daavât 90; Ebû Dâvûd, edeb 97; Heysemî, Mecmeu’z-zevâid, X /124.
Mümin mümine karşı birbirine kenetlenmiş binalar gibidir.
(Buhari, Salat, 88; Müslim, Birr, 65)
“Cennette yüz derece vardır. Her iki derece arasında yüz yıl(lık yürüme mesafesi) vardır.”
Tirmizi, Cennet 4, (2531).
O (Allah), size hayat veren, sonra sizi öldürecek, daha sonra da diriltecek olandır. Şüphesiz, insan çok nankördür.
{ Hacc, 22 / 66 }
“Ey imân edenler! Kendinizi ve ailenizi ateşten koruyunuz.”
* Tahrîm sûresi (66), 6
Ey îmân edenler! Kazandıklarınızın ve yerden sizin için çıkardığımız nîmetlerin iyilerinden (Allâh için) infâk edin. (Size verildiği takdirde) gözünüzü yummadan alamayacağınız (basit ve değersiz) şeyleri, hayır diye vermeye kalkışmayın! Allâh’ın müstağnî ve övülmeye lâyık olduğunu bilin!”
(Bakara, 267)
Kendisinin duasına, ta kıyamete kadar cevap veremeyecek olan ve esasen kendilerine yapılan dualardan habersiz o Allah’tan başka uydurulan nesnelere yalvaran kimseden daha şaşkın biri hiç olablir mi?
* Ahkâf Sûresi
“Bir şeyde anlaşmazlığa düşerseniz, çözüm için, Allah’a ve Resûlüne başvurun.”
* Nisâ sûresi (4), 59
“(Rasûlüm!) De ki: Eğer Allâh’ı seviyorsanız Bana uyunuz ki Allah da sizi sevsin ve günahlarınızı bağışlasın. Allah son derece bağışlayıcı ve esirgeyicidir.”
(Âl-i İmrân, 31)
Günah işlemek ve düşmanlık yapmakta yardımlaşmayın!”
* Mâide sûresi (5), 2
Gemide yolculuk yaparken boğulma tehlikesine düşünce bütün kalpleriyle yalnız Allah’a yalvarırlar.O da onları kurtarıp karaya çıkarınca bir de bakarsanız ki yine müşrik oluvermişler!
Neticede kendilerine verdiğimiz nimetlere nankörlük edip, güya geçici bir zevk alırlar.Alsınlar bakalım, yakında öğrenirler!
(Ankebut Sûresinin 65-66. Ayetleri)
Düzene sokulduktan sonra yeryüzünde bozgunculuk yapmayın. Allah’a (azabından) korkarak ve (rahmetini) umarak dua edin. Şüphesiz, Allah’ın rahmeti iyilik edenlere çok yakındır.
{A’râf, 7 /56}
“Dünya tatlıdır ve manzarası hoştur. Şüphesiz ki Allah dünyanın idaresini size verecek ve nasıl davranacağınıza, ne gibi işler yapacağınıza bakacaktır. O halde dünyadan sakının…”
(Müslim, Zikr 99)
Kim iyilik yaparak kendini Allah’a teslim ederse, şüphesiz en sağlam kulpa tutunmuştur. İşlerin sonu ancak Allah’a varır.
Kur’an-ı Kerim Diyanet Meali Lokman Suresi 22. Ayet
Ademoğlunun, emr-i bi’l-ma’ruf veya nehy-i ani’l-münker veya ALLAH Teâla Hazretlerini zikir hariç, bütün sözleri lehine değil, aleyhinedir.”
(Tirmizi, Zühd 63)
“İslâm beş esas üzerine kurulmuştur: Allah’ın tekliğini kabul etmek, namaz kılmak, zekât vermek, Ramazan orucunu tutmak ve haccetmek.”
* Sahih-i Müslim’deki hadis numarası: 19
Ey kavmim! Ölçüyü ve tartıyı adaletle yapın. İnsanlara eşyalarını eksik vermeyin.”
* Hûd sûresi (11), 85
Biz insanı en mükemmel sûrette yarattık, [30,30]
5 – Sonra da onu en aşağı derekeye düşürdük.
* TîN SÛRESİ
Görmedin mi ki, gerçekten, göklerde ve yerde olanlar,
güneş, ay, yıldızlar, dağlar, ağaçlar, hayvanlar ve
insanlardan birçoğu Allah’a secde etmektedirler.
Birçoğu üzerine azap hak olmuştur.
Allah kimi aşağılık kılarsa,
artık onun için bir yüceltici yoktur.
Şüphesiz Allah, dilediğini yapar.
(Hac Suresinin 18. Ayeti) *
Secde Ayeti
“Allah’a ibadet edin ve O’na hiçbir şeyi ortak koşmayın. Ana babaya, akrabaya, yetimlere, yoksullara, yakın komşuya, uzak komşuya, yakın arkadaşa, yolcuya, ellerinizin altında bulunanlara iyi davranın.”
* Nisâ sûresi (4), 36
“(Allah) hikmeti dilediğine verir. Kime hikmet verilmişse, ona pek çok hayır verilmiş demektir. Ancak akıl sahipleri düşünüp ibret alırlar.”
(Bakara, 269)
“(Rasûlüm! Sana karşı çıkanlar) hiç yeryüzünde dolaşmadılar mı? Zîrâ dolaşsalardı, elbette düşünecek kalpleri ve işitecek kulakları olurdu. Ama gerçek şu ki gözler kör olmaz, lâkin göğüsler içindeki kalpler kör olur.”
(Hac, 46)
“ Ben mescidlerin yükseltilmesiyle emrolunmadım!”
(Ebu Davud, Salât 12)
Allah’ın rahmet ve inayet eli cemaat ile beraberdir.
(Tirmizî, Fiten, 7; Nesâî, Tahrim, 6)
Gerçek şu ki: Gökleri ve yeri yok olmaktan koruyan, Yüce Allah’tır.
Şayet onlar yıkılacak olursa onları Allah’tan başka kimse tutamaz.
Doğrusu O halîmdir, gafûrdur (müsamahalıdır, cezalandırmada aceleci değildir, çok affedicidir).
* Fatır Suresi
İnsanlar diriltilip mahşere toplandıklarında bu putlar, müşriklere düşman kesilir ve onların kendilerine tapınmalarını şiddetle reddederler. [19,81-82; 29,25]
* Ahkâf Sûres
“Ölüm sana erişinceye kadar Rabbine kulluk et!”
* Hicr sûresi (15), 99
Kendisinin duasına, ta kıyamete kadar cevap veremeyecek olan ve esasen kendilerine yapılan dualardan habersiz o Allah’tan başka uydurulan nesnelere yalvaran kimseden daha şaşkın biri hiç olablir mi?
* Ahkâf Sûresi
“O’nun âyetlerinden biri, geceleyin uyumanız, gündüz de O’nun lutfundan nasibinizi aramanızdır.”
* Rum sûresi (30), 23
Ebû Mûsâ radıyallahu anh şöyle dedi:
– Ey Allah’ın Resûlü! Hangi müslüman en üstündür? diye sordum.
– “Dilinden ve elinden müslümanların emniyette olduğu kimse” cevabını verdi.
* Buhârî, Müslim, Ebû Dâvûd, Tirimizî,
“ Mü’min, bir (yılanın) deliğinden iki defa sokulmaz.”
(Buhari, Edeb 33)