-
Kim Allah yolunda hicret ederse, yeryüzünde gidecek çok yer de bulur, genişlik de. Kim Allah’a ve Peygamberine hicret etmek amacıyla evinden çıkar da sonra kendisine ölüm yetişirse, şüphesiz onun mükafatı Allah’a düşer. Allah çok bağışlayıcıdır, çok merhamet edicidir. (Nisâ Sûresi, 100)
-
“Bereket yemeğin ortasına iner. Öyleyse kenarlarından yiyin, ortadan yemeyin.”
(Tirmizi, Et’ime 12)
-
– Ta ki onların üstüne binerken Rabbinizin nimetini hatırlayasınız ve şöyle diyesiniz:
“Bunları bizim hizmetimize veren Allah yüceler yücesidir, her türlü eksiklikten münezzehtir.
O lütfetmeseydi biz buna güç yetiremezdik.
Muhakkak ki Biz sonunda Rabbimize döneceğiz.”
* Zuhruf Suresi
-
“ Sizden biri ölünce, kendisine akşam ve sabah (cennet ve cehennemdeki) yeri arz edilir. Cennet ehlinden ise, (yeri) cennet ehlinin (yeridir), ateş ehlinden ise (yeri) ateş ehlinin (yeridir). Kendisine: ‘ ALLAH seni kıyamet günü diriltinceye kadar senin yerin işte budur!’ denilir.”
(Buhari, Cenâiz 90)
-
Saçı–sakalı ağarmış müslümana, Kur’an-ı Kerim’i usûlüne uygun olarak okuyan, içindekiyle amel hususunda ölçüyü aşmayan ve ondan uzaklaşmayan âlime ve herkesin hakkını gözetmeye çalışan âdil idareciye hürmet etmek, Allah Teâlâ’ya duyulan saygı ve ta’zimden ileri gelir.
[Ebû Dâvud, Edeb: 23, (4843)]
-
O kahrolası yalancılar sarhoşluk ve cehalet içinde ne yaptıklarını bilmeden atıp tutarlar. Bir de alay ederek: “Ne zaman o hesap günü?” diye sorarlar.
13 – O gün, onların ateşin üzerinde fokurdayacakları gündür!
* Zâriyât Sûresi
-
“Allah’a davet eden, salih amel işleyen ve ben gerçekten müslümanlardanım diyen kimseden daha güzel sözlü kim olabilir?”
— Kur’an-ı Kerim (Fussilet Suresi 33. Ayet Meali)
-
Kardeşlik hakkında diğer bir hadisinde şöyle buyurmuştur; “Hiçbiriniz kendi nefsi için arzu ettiğini kardeşi için de sevip istemedikçe iman etmiş olmaz.” (Buhârî, İmân, 7.)
-
"Namazı kılın, zekâtı verin. Rükû edenlerle birlikte siz de rükû edin." (Bakara Sûresi 43)
-
Biz insana anne babasına iyi davranmayı emrettik. Annesi onu ne zahmetle karnında taşıdı ve ne zahmetle doğurdu! ..
(Ahkâf, 15)