ayethadis2
“ Resulullah (sav) kişinin arkadaşlarından izin almadan iki hurmayı birlikte yemesini yasaklamıştır.”
(Buhari, Et’ime 44)
Printable View
ayethadis2
“ Resulullah (sav) kişinin arkadaşlarından izin almadan iki hurmayı birlikte yemesini yasaklamıştır.”
(Buhari, Et’ime 44)
Peygamberlik öncesi dönemdir. Kölesi Harise oğlu Zeyd’in babası ve amcaları yıllarca süren aramalardan sonra Mekke’ye gelip oğullarını bulurlar ve Hz. Muhammed (asv)’den onu kendilerine satmasını rica ederler. O tebessümle cevap verir:
“Kendisine sorun, gitmek istiyorsa, hürdür, para gerekmez.” der.
Harise oğlu Zeyd ise Hz. Muhammed (asv)’i tercih eder.
Başta akrabaları herkes şaşırmıştır. Zeyd’in bu jesti üzerine elinden tutarak onu Mekke’nin ana meydanına, Kâbe’nin önüne götürür ve yüksek sesle Mekkelilere duyurur:
“Bu benim kölem Harise oğlu Zeyd, artık hürdür ve benim evlatlığımdır!..”
Ve Zeyd o günden sonra Muhammed oğlu Zeyd diye çağrılmaya başlanır.[22]
[22]Afzalur Rahman, a.g.e., I/45
Kim (malını arttırmak için) insanlardan dilenirse, o mutlak surette ateş talep etmiş olur. Öyleyse ister azla yetinsin, isterse çoğaltmayı istesin (artık kendisi bilir)!”
(Müslim, Zekât 05)
“Bir kimse yumuşak davranmaktan mahrum ise hayrın tamamından mahrumdur.”
[Müslim, Birr 75, (2592)]
“ Sizden biri ölünce, kendisine akşam ve sabah (cennet ve cehennemdeki) yeri arz edilir. Cennet ehlinden ise, (yeri) cennet ehlinin (yeridir), ateş ehlinden ise (yeri) ateş ehlinin (yeridir). Kendisine: ‘ ALLAH seni kıyamet günü diriltinceye kadar senin yerin işte budur!’ denilir.”
(Buhari, Cenâiz 90)
Rahmân’ın (rahmetinin tecellî ettiği has) kulları onlardır ki, yeryüzünde tevâzû ile yürürler…”
(Furkân, 63)
Sizin Allah katında en değerliniz, takvâ bakımından en üstün olanınızdır…”
(Hucurât, 13)
“Ademoğlu, mideden daha şerli bir kap doldurmaz. Ademoğluna belini doğrultacak birkaç lokmacık yeterlidir. Ancak (nefsinin galebesiyle) illa da (mideyi doldurma işini) yapacaksa, bari onu üçe ayırsın: Üçte birini yemeğe, üçte birini suya, üçte birini de nefesine (tahsis etsin, üçte birden fazlasına yemek koymasın).”
(Tirmizi, Zühd 47)
Bir kimse Allah yolunda uzun seferler yapar. Saçı başı dağınık, toza toprağa bulanmış vaziyette ellerini gökyüzüne açarak: Yâ Rabbi! Yâ Rabbi! diye dua eder. Halbuki onun yediği haram, içtiği haram, gıdası haramdır. Böyle birinin duası nasıl kabul edilir!”
(Müslim, Zekât 65; Tirmizî, Tefsîru’l-Kur’ân 3)
“Nice oruç tutanlar vardır ki, orucundan kendisine kuru bir açlıktan başka bir şey kalmaz! Geceleri nice namaz (terâvih ve teheccüd) kılanlar vardır ki, namazlarından kendilerine kalan, yalnız uykusuzluktur.”
(İbn-i Mâce, Sıyâm, 21)