“Eğer doğruyu söylüyor isen, bizlere melekleri getirmeli değil miydin?”
Hak olmaksızın Biz melekleri indirmeyiz. O zaman da onlara göz açtırılmaz.
(Hicr Suresinin 7. ve 8. Ayetleri)
Printable View
“Eğer doğruyu söylüyor isen, bizlere melekleri getirmeli değil miydin?”
Hak olmaksızın Biz melekleri indirmeyiz. O zaman da onlara göz açtırılmaz.
(Hicr Suresinin 7. ve 8. Ayetleri)
Size her istediğiniz şeyi verdi. Eğer Allah’ın nimetini saymaya kalkışırsanız, onu sayıp-bitirmeye güç yetiremezsiniz. Gerçek şu ki, insan pek zalimdir, pek nankördür.
(İbrahim Suresi’ nin 34. Ayeti)
(Böylesinin) Önünde cehennem vardır ve (orada) irinli sudan içirilecektir.
Yutkunmaya çabalayacak ve boğazından geçirmeyi başaramıyacak,
ona her yandan ölüm gelecek,
oysa ölmeyecek de.
Ardından daha katı bir azap olacak.
(İbrahim Suresi’ nin 16. ve 17.ayetleri)
Merhamet duygusu
ancak vicdansız ve zalim kimselerin kalbinden çıkarılmıştır.
(Tirmizi, Birr: 16)
Merhamet duygusu
ancak vicdansız ve zalim kimselerin kalbinden çıkarılmıştır.
(Tirmizi, Birr: 16)
Ve onu her kovulan şeytandan koruduk.
Ancak kulak hırsızlığı yapan olursa,
onu da parlak bir ateş izler.
(Hicr Suresinin 17. ve 18. Ayetleri)
Onların üzerlerine gökyüzünden bir kapı açsak, ordan yukarı yükselseler de,
Mutlaka: “Gözlerimiz döndürüldü, belki biz büyülenmiş bir topluluğuz” diyeceklerdir.
(Hicr Suresinin 14. ve 15. Ayetleri)
Bir kimse,
kendisine emanet olarak verilen şeyi
yerine teslim edinceye kadar korumakla sorumludur.
(Tirmizi, Büyu: 39)
Kıyamet Günün’ nde Allah katında insanların en kötüsü,
kötülüğünden korunmak için,
insanların onu yalnız başına bıraktığı kimsedir.
(Ebu Davud, Edep: 5)
Ey tüccar topluluğu,
şeytan ve günah satışta beraber bulunurlar.
Öyle ise siz de alışverişe
sadaka ve zekat karıştırarak onlardan korunmaya çalışınız.
(Ebu Davud, Büyu: 4)
Birisi: Yâ Resulullah, Allah’ ın en çok sevdiği şey nedir? diye sordu.
Peygamberimiz (SAV): Sona gelip, yeniden başa dönen, buyurdu.
O kişi: Sona gelip başa dönen kimdir? dedi.
Peygamberimiz (SAV): Kur’an-ı Kerim’ i baştan sonra bitirip, sonra tekrar başa dönüp okumaya başlayan. buyurdu.
(Tirmizi, Kıraat:13)
Kim dünyada iki yüzlülük yaparsa,
Kıyamet Günü’nde ateşten iki dili olur.
(Tirmizi, Birr: 78)
Ve onu her kovulan şeytandan koruduk.
Ancak kulak hırsızlığı yapan olursa,
onu da parlak bir ateş izler.
(Hicr Suresinin 17. ve 18. Ayetleri)
“Allah sizin ne dış görünüşünüze ne de mallarınıza bakar. O sadece sizin gönüllerinize ve davranışlarınıza bakar.” (Müslim, Birr ve sıla, 34)
Bir kötülük gizli kaldığı zaman,
yalnız yapana zarar verir.
Ancak, açıkça yapılıp da önlenmezse,
zararı herkese olur.
(Tac, 5.686 Taberani’ den)
Ey Muhammed!) Mutlak güç sahibi, hüküm ve hikmet sahibi olan Allah, sana ve senden öncekilere işte böyle vahyeder. (Şûrâ Sûresi,3)
(Böylesinin) Önünde cehennem vardır ve (orada) irinli sudan içirilecektir.
Yutkunmaya çabalayacak ve boğazından geçirmeyi başaramıyacak,
ona her yandan ölüm gelecek,
oysa ölmeyecek de.
Ardından daha katı bir azap olacak.
(İbrahim Suresi’ nin 16. ve 17.ayetleri)
“Sizden kim nefsinden emin, bedeni sıhhatli ve günlük yiyeceği de mevcut ise sanki dünyalar onun olmuştur.”
Tirmizi, Zühd 34, (2347); İbnu Mâce, Zühd 9, (4141).
Kıyamet Günü
mizanda -amellerin tartıldığı terazi- en üstün şey
güzel ahlâktır.
(Fethü’r-Rabbânî, 19.127: 2)
Her kim on kere “Tek ve ortaksız olan Allah’tan başka hiç bir ilah yoktur. Mülk onundur, hamd onundur. O, her şeye kadirdir!” derse İsmail Peygamber’in neslinden dört kişi azat etmiş gibi olur.
Sahih-i Müslim’deki hadis numarası: 4859,
“Onların, dünya hayatındaki bütün çabaları boşa gitmişken,
kendilerini gerçekte güzel iş yapmakta sanıyorlar.”
(Kehf Suresinin 104. Ayeti)
Merhamet duygusu
ancak vicdansız ve zalim kimselerin kalbinden çıkarılmıştır.
(Tirmizi, Birr: 16)
Hamd, göklerdeki ve yerdeki her şey kendisinin olan Allah’a mahsustur. Hamd ahirette de O’na mahsustur. O, hüküm ve hikmet sahibidir, (her şeyden) hakkıyla haberdardır. (Sebe’ Sûresi,1)
Gerçek şu ki ben, benden sonra gelecek akrabalarım(ın isyankâr olmaların)dan korkuyorum. karım ise kısırdır. Bana kendi tarafından; bana ve Yakub hanedanına varis olacak bir çocuk bağışla ve onu hoşnutluğuna ulaşmış bir kimse kıl!” (Allah şöyle dedi:) “Ey Zekeriyya! Haberin olsun ki biz sana Yahya adlı bir oğul müjdeliyoruz. Daha önce onun adını kimseye vermedik.” (Meryem Sûresi,5-7)
22 – Şunu da bilin ki, içinizden biri olan bu arkadaşınız deli değildir.
23 – O, vahyi getiren elçi Cebrail’i, apaçık ufukta görmüştü. [53,13-16]
24 – O, vahiy hususunda cimri davranan, vahyi sizden esirgeyen bir zat değildir.
Vahiy hakkında her türlü töhmetten de uzaktır.
25 – Bu söz, hele hele, kovulmuş Şeytanın sözü hiç değildir! [26,210-212]
* Tekvîr Sûresi
“(Enes b. Malik (r.a.) anlatıyor:) Annem Ümmü Enes beni Resülullah’a (s.a.s.) getirdi. Başörtüsünün yarısını altıma, yarısını da üstüme giysi yapmıştı. ‘Ey Allah’ın Resulü! Bu, oğlum Enesçiktir. Onu sana hizmet etsin diye getirdim. Onun için Allah’a dua et.’ dedi. Bunun üzerine Peygamber Efendimiz, ‘Allah’ım! Onun servetini de çoluk çocuğunu da çoğalt.’ diye dua etti.” 40 hadiste Çocuk.indd 39 (Müslim, Fedıiilü’s-sahdbe, 143)
“Onların, dünya hayatındaki bütün çabaları boşa gitmişken,
kendilerini gerçekte güzel iş yapmakta sanıyorlar.”
(Kehf Suresinin 104. Ayeti)
Kim dünyada iki yüzlülük yaparsa,
Kıyamet Günü’nde ateşten iki dili olur.
(Tirmizi, Birr: 78)
Bir kimse,
kendisine emanet olarak verilen şeyi
yerine teslim edinceye kadar korumakla sorumludur.
(Tirmizi, Büyu: 39)
Size her istediğiniz şeyi verdi. Eğer Allah’ın nimetini saymaya kalkışırsanız, onu sayıp-bitirmeye güç yetiremezsiniz. Gerçek şu ki, insan pek zalimdir, pek nankördür.
(İbrahim Suresi’ nin 34. Ayeti)
Gündüzün iki tarafında ve gecenin (gündüze) yakın saatlerinde namazı kıl. Şüphesiz iyilikler, kötülükleri giderir. Bu, öğüt alanlara bir öğüttür.
(Hud Suresi, 114)
Andolsun, gökte burçlar kıldık ve onu gözleyenler için süsledik.
(Hicr Suresinin 16. Ayeti)
Halkı güldürmek için yalan söyleyenlere
yazıklar olsun!
Yazıklar olsun!
(Ebu Davud, Edeb: 80)
Allah, iman edenleri, dünya hayatında ve ahirette sapasağlam sözle sebat içinde kılar. Zalimleri de şaşırtıp-saptırır; Allah dilediğini yapar.
(İbrahim Suresi’ nin 27. Ayeti)
Kıyamet Günü
mizanda -amellerin tartıldığı terazi- en üstün şey
güzel ahlâktır.
(Fethü’r-Rabbânî, 19.127: 2)
Onların üzerlerine gökyüzünden bir kapı açsak, ordan yukarı yükselseler de,
Mutlaka: “Gözlerimiz döndürüldü, belki biz büyülenmiş bir topluluğuz” diyeceklerdir.
(Hicr Suresinin 14. ve 15. Ayetleri)
Kıyamet Günü
mizanda -amellerin tartıldığı terazi- en üstün şey
güzel ahlâktır.
(Fethü’r-Rabbânî, 19.127: 2)
Kim geçim sıkıntısından dolayı insanlara dert yanarsa,
onun ihtiyacı giderilmez, açığı kapanmaz.
Fakat kim geçim darlığını Allah’ a arz ederse,
Allah onun sıkıntısını giderir, bolluğa çıkarır.
(Tirmizi, Zühd: 18)
Gerçek şu ki, Biz emanetleri göklere, yere ve dağlara sunduk da onlar bunu yüklenmekten kaçındılar ve ondan korkuya kapıldılar; onu insan yüklendi. Çünkü o, çok zalim, çok cahildir.
(Ahzab Suresi’ nin 72. ayeti)
Rükûları, secdeleri, abdestleri ve vakitlerine riayet ederek beş vakit namaz(ı kılmay)a devam eden ve bu beş vakit namazın Allah katından gelen bir emr-i hak olduğunu kabul eden kimse cennete girer.” (İbn Hanbel, IV, 266)
“(Enes b. Malik (r.a.) anlatıyor:) Annem Ümmü Enes beni Resülullah’a (s.a.s.) getirdi. Başörtüsünün yarısını altıma, yarısını da üstüme giysi yapmıştı. ‘Ey Allah’ın Resulü! Bu, oğlum Enesçiktir. Onu sana hizmet etsin diye getirdim. Onun için Allah’a dua et.’ dedi. Bunun üzerine Peygamber Efendimiz, ‘Allah’ım! Onun servetini de çoluk çocuğunu da çoğalt.’ diye dua etti.” 40 hadiste Çocuk.indd 39 (Müslim, Fedıiilü’s-sahdbe, 143)
İyilik ederseniz kendinize iyilik etmiş olursunuz, kötülük yaparsanız yine kendinize yapmış olursunuz. İkinci bozgunculuğun zamanı gelince, yüzünüzü kara etsinler, daha önce girdikleri gibi yine mescide (Beyt-i Makdis’e) girsinler ve ellerine geçirdikleri her şeyi yerle bir etsinler diye (üzerinize yine düşmanlarınızı gönderdik.) ﴾İsrâ Sûresi, 7﴿
Allah, kocası hakkında seninle tartışan ve Allah’a şikayette bulunan kadının sözünü işitmiştir. Allah, sizin sürdürdüğünüz konuşmayı (zaten) işitmekteydi. Şüphesiz Allah hakkıyla işitendir, hakkıyla bilendir. (Mücâdele Sûresi, 1)
Gerçek şu ki, Biz emanetleri göklere, yere ve dağlara sunduk da onlar bunu yüklenmekten kaçındılar ve ondan korkuya kapıldılar; onu insan yüklendi. Çünkü o, çok zalim, çok cahildir.
(Ahzab Suresi’ nin 72. ayeti)
“İman; Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine ve âhiret gününe iman etmendir. Keza hayrı ve şerriyle kadere inanmandır.” (Müslim, Îmân, 1)
Gerçek şu ki, Biz emanetleri göklere, yere ve dağlara sunduk da onlar bunu yüklenmekten kaçındılar ve ondan korkuya kapıldılar; onu insan yüklendi. Çünkü o, çok zalim, çok cahildir.
(Ahzab Suresi’ nin 72. ayeti)
O, göklerin, yerin ve ikisi arasında bulunanların Rabbidir. O, rahmândır. O gün insanlar O’na karşı konuşmaya yetkili değillerdir. Ruh (Cebrail) ve melekler saf saf olup durduğu gün, Rahmân’ın izin verdiklerinden başkaları konuşmazlar; konuşan da doğruyu söyler. İşte o, kesin olarak gelecek gündür. O halde dileyen Rabbine varan bir yol tutsun. Biz, yakın bir azap ile sizi uyardık. O gün kişi önceden yaptıklarına bakacak ve inkârcı kişi: “Keşke toprak olsaydım!” diyecektir.
(Nebe 37-40 )
Gerçek şu ki, Biz emanetleri göklere, yere ve dağlara sunduk da onlar bunu yüklenmekten kaçındılar ve ondan korkuya kapıldılar; onu insan yüklendi. Çünkü o, çok zalim, çok cahildir.
(Ahzab Suresi’ nin 72. ayeti)
“Allah’a ibadet edin ve O’na hiçbir şeyi ortak koşmayın. Ana babaya, akrabaya, yetimlere, yoksullara, yakın komşuya, uzak komşuya, yakın arkadaşa, yolcuya, ellerinizin altında bulunanlara iyi davranın.”
* Nisâ sûresi (4), 36
“Onların, dünya hayatındaki bütün çabaları boşa gitmişken,
kendilerini gerçekte güzel iş yapmakta sanıyorlar.”
(Kehf Suresinin 104. Ayeti)
Kişinin lüzumsuz şeyleri terk etmesi,
Müslümanlığının güzelliğindendir.
(Tirmizi, Zühd: 9)
O kâfirlerin dönüş yapmaları ümidiyle, onlara en büyük azaptan önce, dünyada açlık, musîbet, esaret, ölüm gibi peşin bir azap tattıracağız.
Rabbinin âyetleri ile kendisine nasihat edildiğinde sırtını dönüp uzaklaşan kimseden daha zalim kimse olur mu? Biz o suçlulardan elbette intikam alıp onları cezalandıracağız.
(Secde Sûresinin 21-22. Ayetleri)
Onları bağışlasınlar, kusurlarına bakmasınlar. Allah’ın sizi bağışlamasını arzu etmez misiniz?”
* Nûr sûresi (24), 22
Doğruluğa sarılınız.
Şüphesiz ki doğruluk iyiliğe, iyilik de cennete götürür.
İnsan doğruyu söyleye söyleye,
neticede Allah katında sıddîk yani doğru sözlü mertebesine yazılır.
(Ebu Davud, Edep: 80)
Mübarek Ramazan ayına kavuştunuz. Yüce Allah bu ayda size oruç tutmayı farz kıldı. Bu ayda sema (cennet) kapıları açılır, cehennem kapıları ise kapanır ve şeytanların azgınları bağlanır. (Nesâî, Sıyâm, 5)
Öyle ise sizden ramazan ayını idrak edenler onda oruç tutsun
Ramazan ayı, insanlara yol gösterici, doğrunun ve doğruyu eğriden ayırmanın açık delilleri olarak Kur’an’ın indirildiği aydır. Öyle ise sizden ramazan ayını idrak edenler onda oruç tutsun. Kim o anda hasta veya yolcu olursa (tutamadığı günler sayısınca) başka günlerde kaza etsin. Allah sizin için kolaylık ister, zorluk istemez. Bütün bunlar, sayıyı tamamlamanız ve size doğru yolu göstermesine karşılık, Allah’ı tazim etmeniz, şükretmeniz içindir. (Bakara, 185)
İmanın yetmiş küsur şubesi vardır
“İmanın yetmiş küsur şubesi vardır. Bunların en üstünü ‘Lâ ilâhe illâllah’ (Allah’tan başka ilâh yoktur.) sözüdür. En alt derecesi ise, yoldaki eziyet veren şeyleri kaldırmaktır. Hayâ da
imanın bir şubesidir.” (Nesâî, Îmân, 16)
Allah, kocası hakkında seninle tartışan
Allah, kocası hakkında seninle tartışan ve Allah’a şikayette bulunan kadının sözünü işitmiştir. Allah, sizin sürdürdüğünüz konuşmayı (zaten) işitmekteydi. Şüphesiz Allah hakkıyla işitendir, hakkıyla bilendir. (Mücâdele Sûresi, 1)
Keza hayrı ve şerriyle kadere inanmandır.
“İman; Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine ve âhiret gününe iman etmendir. Keza hayrı ve şerriyle kadere inanmandır.” (Müslim, Îmân, 1)
Bir selam ile selamlandığınız zaman
“Bir selam ile selamlandığınız zaman siz de ondan daha güzeli ile selamlayın; yahut aynı ile karşılık verin. Şüphesiz Allah, her şeyin hesabını arayandır.” (Nisa, 86)
Recep ayı girdiği zaman Peygamberimiz (s.a.s.) şöyle dua ederdi
Recep ayı girdiği zaman Peygamberimiz (s.a.s.) şöyle dua ederdi:
“Allahım! Recep ve Şaban aylarını hakkımızda mübarek eyle, bizi Ramazan ayına ulaştır!”
(Taberânt, el-mu’cemü’l-evsat, IV, 189)
Senin göğsünü açıp genişletmedik mi?
(Ey Muhammed!) Senin göğsünü açıp genişletmedik mi? Belini büken yükünü üzerinden kaldırmadık mı? Senin şânını yükseltmedik mi? ﴾4﴿ Şüphesiz güçlükle beraber bir kolaylık vardır. Gerçekten, güçlükle beraber bir kolaylık vardır. Öyleyse, bir işi bitirince diğerine koyul. Ancak Rabbine yönel ve yalvar. (İnşirâh Sûresi, 1-8)
‘Allah’ım! Onun servetini de çoluk çocuğunu da çoğalt.’ diye dua etti.
“(Enes b. Malik (r.a.) anlatıyor:) Annem Ümmü Enes beni Resülullah’a (s.a.s.) getirdi. Başörtüsünün yarısını altıma, yarısını da üstüme giysi yapmıştı. ‘Ey Allah’ın Resulü! Bu, oğlum Enesçiktir. Onu sana hizmet etsin diye getirdim. Onun için Allah’a dua et.’ dedi. Bunun üzerine Peygamber Efendimiz, ‘Allah’ım! Onun servetini de çoluk çocuğunu da çoğalt.’ diye dua etti.” 40 hadiste Çocuk.indd 39 (Müslim, Fedıiilü’s-sahdbe, 143)
Hamd, göklerdeki ve yerdeki her şey kendisinin olan Allah’a mahsustur.
Hamd, göklerdeki ve yerdeki her şey kendisinin olan Allah’a mahsustur. Hamd ahirette de O’na mahsustur. O, hüküm ve hikmet sahibidir, (her şeyden) hakkıyla haberdardır. (Sebe’ Sûresi,1)
Ramazan ayı, insanlara yol gösterici, doğrunun ve doğruyu eğriden ayırmanın açık delilleri olarak Kur’an’ın indirildiği aydır. Öyle ise sizden ramazan ayını idrak edenler onda oruç tutsun. Kim o anda hasta veya yolcu olursa (tutamadığı günler sayısınca) başka günlerde kaza etsin. Allah sizin için kolaylık ister, zorluk istemez. Bütün bunlar, sayıyı tamamlamanız ve size doğru yolu göstermesine karşılık, Allah’ı tazim etmeniz, şükretmeniz içindir. (Bakara, 185)
Ay yirmi dokuz gündür
Ay yirmi dokuz gündür. Dolayısıyla siz (Ramazan ayına ait) hilâli görmedikçe oruç tutmayın, yine (Şevval ayına ait) hilâli görmedikçe de bayram yapmayın. Eğer hava bulutlu olursa ayı takdir edin (otuza tamamlayın). (Müslim, Sıyâm, 6)
Ay yirmi dokuz gündür. Dolayısıyla siz (Ramazan ayına ait) hilâli görmedikçe oruç tutmayın, yine (Şevval ayına ait) hilâli görmedikçe de bayram yapmayın. Eğer hava bulutlu olursa ayı takdir edin (otuza tamamlayın). (Müslim, Sıyâm, 6)
Rabbimiz, bizi hidayete erdirdikten sonra, kalplerimizi saptırma
Rabbimiz, bizi hidayete erdirdikten sonra, kalplerimizi saptırma. Senin katından bize vehbi olarak rahmet bağışla. Muhakkak ki sen, Vehhab’sın (vehbi olarak bağışlayansın). (Âli İmrân, 8)
Münâfığın alâmeti üçtür; konuştuğunda yalan söyler, söz verdiğinde sözünden döner, kendisine bir şey emânet edildiğinde emânete hıyânet eder.”
(Buhârî, İmân, 24; Müslim, Îmân, 107)