-
Yangınlar yaraladı ruhumu,
Çok acılar biriktirdim...
Ama bu sitem SANADIR!
Aklımı firara vermişim zaten,
Öyle bir küsüp gidişin vardı ki,
Umarsız.. vefasız.. insafsız!
Sen şimdi gülüp eğlenmekte mutlu bir bayramdasın nasıl olsa,
Hani her bende sen vardın da,
Meğer hiçbir sende ben yokmuşum ya işte öyle bir şey...
Bende de biten sevdanın son elvedasıdır bu satırlar..
Her bitiş yeni bir şiire gebe..
Nerden baksan kocaman bir hüzün bulutu,
Nerden baksan yabancılık...
Nasıl yorumlarsan yorumla,
Her dilde aynı sızıyı hatırlatır yalnızlık,
Ve evlat acısı kadar koyar insana ‘aşkım’ sözcüğünden ayrılmak!
Neyse...
Sitemlerim mübaladır,
Yanılgımsa aşina..
Ne ilktin nede son...
-
NE SENİNLE,NE SENSİZ
Bak gülüm,söylemiştim sana
Ne seninle ne sensiz olmuyor işte
Duymadan gözlerimden anlasana
Sevginin ateşi sönmüyor işte
Yanımda olsan yakıyor tenin
Uzağa gitsem,dinmiyor hasretin
Her an kulağımda,gitmiyor sesin
Anlatmaya dilim varmıyor işte
Kimi zaman alevlenir küçük yüreğim
Bazen de tutup nehirleri serperim
Bu kararsızlık da,bu umut ta benim
Gözlerim başkasını görmüyor işte
Sende başlayanlar,sende bitecek
Ruhum hep seninle,bedenim ölecek
Bu coşku sonsuzlukta sürüp gidecek
Senin sevgin olmadan ölünmüyor işte
-
BEKLEYEN
Sen, kaçan ürkek ceylânsın dağda,
Ben, peşine düşmüş bir canavarım!
İstersen dünyayı çağır imdada;
Sen varsın dünyada, bir de ben varım!
Seni korkutacak geçtiğin yollar,
Arkandan gelecek hep ayak sesim.
Sarıp vücudunu belirsiz kollar,
Enseni yakacak ateş nefesim.
Kimsesiz odanda kış geceleri,
İçin ürperdiği demler beni an!
De ki: Odur sarsan pencereleri,
De ki: Rüzgâr değil, odur haykıran!
Göğsümden havaya kattığım zehir,
Solduracak bir gül gibi ömrünü,
Kaçıp dolaşsan da sen, şehir şehir,
Bana kalacaksın yine son günü.
Ölürsün... Kapanır yollar geriye;
Ben mezarla sırdaş olur, beklerim.
Varılmaz hayale işaret diye,
Toprağında bir taş olur, beklerim...
üstad necip fazıl
-
Her sabah guller acar penceremde
Ve gunes hep neseli dogar
Uzaktasin ama yuregim seninle!
Guller bana senin yuzunu
Gunesin ýsýklarý tenini
Yagmurun yagisi gozlerini anlatýr hep
Sakin mutluluðgu martilarin kanatlarýna takma
Zaten mutluluk yureginden ucamaz
Martýnýn kanadina taktigin olsa olsa yuregindir
Ve insan yureksiz yasayamaz
UNUTMA;
En acili ve en zor aninda hatirla
Uzaklarda ama yuregi seninle olan bir insan var
Dedim ya insanlar yüreksiz yaþayamaz
Yüregim yanindaysa
Bilki bende
ORDAYIM!...
-
--Kaybetmek var
--Vazgecmek alsa,
--Onurum var
--Gururum alsa,
--Özür vardir
--Yalvarmak alsa,
--Yemin var
--Yalan alsa
--Sevmek vardir ama
--Ihanet asla !!!!
--Bakarsan uzaktayim,
--düsünürsen aklindayim,
--hissedersen kalbindeyim,
--uyuyorsan tenindeyim,
--özlüyorsan yanina geleyim
--SEVIYORSAN ÖMÜR BOYU SENINLEYIM
Eger ölürsem beni yakip bir kavanoza koysunlar.
O kavanozu basucuna koy.
Anliyorsun degil mi fedakarligimi
vazgeçtim toprak olmaktan
vazgeçtim çiçek olmaktan.
Sirf senin yaninda kalabilmek için..
ellerin vardi sicacik dokunan.
dudaklarin vardi.askla öpen.
simdi ne yapsam olmuyor.
yerin dolmuyor.
sen baska ben baska.seni çok seviyorum.
sakin düsmesin içine bir endise,
gidecek gelmiycek gelecek sevmiycek,
sözlerime kulak ver askim sadece,
bu can ölecek aski ancak ozaman bitecek
O kadar güzelsinki yüzüne bakamiyorum
Titriyor ellerim ellerini tutamiyorum
Dolanip sarmak geliyor saramiyorum
Ölesiye baglanmisim ki sensiz duramiyorum...
Sen havada ucan kuslar gibi.
Ruyalirimi susleyen melekler gibi.
Gok deki bulutlar gibi.
Beni kimse sevmedi senin gibi.
Gurbet elde bir basima
Kimim var ki senden baska
Öldüm desem bir damla su
Veren mi var senden baska
Kekik kokan daglarim yok
Bülbül öten baglarim yok
Tutunacak dallarim yok
Neyim kaldi senden baska
Bana candan bir kez askim
Diyen mi var senden baska
Semaverde çayim sensin
Her çiçekte balim sensin
Ne gelirse senden gelsin
Canim mi var senden baska
Bu aksam çok efkarliyim
Kalbim neden kan agliyor
Bunu bir bilsen sevgilim
Günes solgun gündüz gece
içimde sen bir bilmece
Izdirabi heceliyor
Sensiz yalniz sensiz içim
Gözyaslarim yagmur gibi
Yanagimi islatiyor
Kollarim bekliyor seni
Öpsem öpsem ellerini TUTSAM
Yine de sana hasretim
Dudaklarim da bir ates
Avuçlarimda alevsin
Sensiz yalniz sensiz içim
Ilahimsin sevgilim
Sen benim herseyimsin
Hayatim anlamsiz simdi
Sendin bana nese veren
"Seviyorum, sevdim" diyen
Sen benim sicak günesim
Güzel tatli tek
Kara sevdam sevgilimdin
Unutamam asla seni
Hergün aniyorum yasla seni
Kollarim bekliyor seni
Öpsem öpsem ellerini tutsam
Yine de sana hasretim
ISTE BEN SENI BU SEKILDE SEVERIMMMMM
BENIM GIBI ICTEN SEVEN BIRINI TANIYORMUSUN.???
BEN SENI GOZYASI GIBI ICTEN SEVIYORUM BE CANIMMMM!!
BEN ICTEN SEVENLERDENIM
-
Hayat benim anlami sensin,
yildiz benim dilek sensin,
bulut benim yagmur sensin,
günes benim isigim sensin,
kor benim alev sensin,
ben sendeki benim,
sen bendeki sensin : ömür denilen meçhul bizimle tükensin...
Seni tahmin edemeyecegin kadar degil, tahammül edemeyecegin kadar çok seviyorum..
Seviyorum your eyes,
cünkü onlar very nice,
birkerecik Look et me,
ondan sonra dont forget me,
Kalbim tik tak four you,
cünkü I LOVE YOU!!!
(((NASIL AMA.??)))
Sen Yalnizlik Nedir Bilirmisin?
Hani o Kapkaranligi Nefesini Daraltir.
Icindeki Bosluga Atilirsin Ciglik Cigliga,
Ne Duyan Olur Ne De Goren.
Hani Olum Fermani Almis Zanlilar Gibi Asilirsin Ya,
Can Ceke Ceke Feryat Figan ILe Aci Cekersin.
Iste Ben o Aciyi Tadiyorum Sensiz Her Nefes ALisimda...
HABERÝN OLSUN:Seni görmeyince inanki caným. içim sýkýlýr yüreðim yanar......
gözlerim baktýkça hep seni arar...
seni özlüyor haberin olsun..
uzun oldu tanýdým seni.
uðruna adadým inan kendimi.
herkese kapattým aþkýmý sevgimi.
sana açýk kalbim haberin olsun.
zamanla kaybolur terk edilmiþ hisler.
gönül alýþmýþ hep seni ister.
bu sözlerim sana unutma sakýn.
her zaman kalbimdesin haberin olsun.
seviyorum. senden saklamak niye. yazdýðým bu þiir olsun benden hediye.
kimdemiþ BEN aGlamaz diye MAZLUMDA AGLADI HYABERÝN OLSUN...
BÝRTANEM:Gözlerim gülmeyi unttu sanki.
Gülmüyor birtanem gülmüyor sensiz.
Yokluðun güneþi küstürdü sanki.Doðmuyor bitanem doðmuyor sensiz.
Özlemin kanayan yara inan.Faydasýz kadere bendeeki isyan.
Kýrdýðým kadehler derdime derman.Olmuyor birtanem olmuyor sensiz.
Bir ruzgar esti savurdu sanki.Bir bhar gününde dallar çiçeksiz.
Güller bile sitem ediyor sanki.Açmýyor birtanem açmýyor sensiz......
----------------------
Seninle Olmak Vardı...
Şimdi seninle olmak vardı gülüm
Seninle demlemek zamanı,
Geçen günlerin inadına
Seninle yaşamak bugünü, yarını...
Başkaldırmak bakışlarımla kör bir vakit,
Bin hınç ile sarılmak boğazına çaresizliğin
Boğmak,
Parçalamak
'Cızz' etmeden yüreğim...
Ve bütün engellere rağmen
Döküp ortaya ne varsa,
Ne varsa yakmak sensizliğe ait...
BAKIŞLARIN
Gecelerce aklımdan çıkmadı
Sanki rüyalarımda bir parçaydı
Sen artık yanımda olmasan da
Bakışların hep aklımda
Yanımda olmandı hayatın anlamı
Kim unutabilir ki yaşadıklarımızı
Gözyaşlarımın tuzu dudağımda
Bakışların şimdi bile aklımda
Sessizliği bozar bir aşk şarkısı
Der ki: "O hiç unutulmamalı"
Yaşamaya çalışırken yokluğunda
Bakışların hala aklımda
-
Uykunda Öpüyorum Seni
Uykunda ağlıyorsun...
Uykunda öpüyorum seni... Korkmadan ağlıyorum
seninle...
Senin için bir şey yapamayışıma, seni bu dünyada
yapayalnız, kimsesiz bırakışıma ağlıyorum...
Senin için gerçeklik yok, bu hayat, bu hayatın
kuralları yok... Kendine nasıl derinden ve katıksız
inanıyorsan, bu hayata, bu insanlara da öyle
inanıyorsun... Bunu sana ben anlatamam. Bak bu sensin,
bak bu da hayat, bu da kuralları; bak, insanlar seni
aslında nasıl görüyor, yok bu hayatta duygularının
karşılığı, diyemem. Seni sevginden uyandıramam...
Yıllar önce senin olduğun yerdeydim ben de. Tam orta
yerde. Benim de saçlarım sevecen bir kardeşlik
kokardı.
Herkese koşarken açıkta kalırdı öldürülmeye en açık,
en savunmasız yanlarım. Nereme bıçak saplanırdı
bilmezdim, ama hep yersiz kanayan o zavallı saçlarıma
dostluklara gölge düşürüyor, diye kızardım...Umudu
ürkütüyor diye yaralarıma kızardım... Ben en çok beni
yaralayanlara koşar; bir suç, bir yanılgı varsa,
çoğunu omuzlamak için kendimden vazgeçerdim...
Sırf sevgiler bitmesin, sırf hayatın sevinci
gölgelenmesin, dostlukların son günü gelmesin diye
üstüme alırdım bütün günahları, bütün yanılgıları,
geçmiş ve gelecek bütün kötülükleri... Sevginin
umutları sürsün diye, göze alırdım kalbime akıtılacak
zehirleri... Göze alırdım eksik yaşanmış bütün
sevgilerin tanığı ve sürgünü olmayı...
Sonra baktım kimsesiz ve tesellisiz ölüyorum... Gördüm
kendimi nasılsa. Gördüm anısız ve habersiz öldüğümü...
Son kez baktım etrafıma, bir yakın, bir içten ses, bir
kardeş kokusu aradım kendime. Bağlanmak istedikçe
öylesine kopmuştum ki insanlardan, öylesine çok
sevmiş, öylesine çok inanmıştım ki, nasıl oldu
bilmiyorum, içimden bir kötülük, bir acımasızlık;
içimden zavallı bir intikam duygusu çıkartıp, o yaralı
kendimi, beni ben yapan o kimsesiz sevgimi o boşluktan
çekip aldım... Aldım onu ve korumaya başladım.. O
yaralı, o parçalanmış, o kimsesiz sevgimi, kötülükle,
acımasızlıkla, hırsla, kıskançlıkla korumaya
başladım... O da yetmedi, yazmaya başladım sevgili.
Yazmaya... Ne hissedersem, ne hissedeceksem, hayatımda
ne varsa, her şeyi yazmaya başladım...
Yazmak, acılardan, aşklardan, yitirişlerden, itilip
kakılmalardan kurtulmanın en geçerli yolu oldu benim
için...
Kimse elimden söküp almasın diye o yaralı, o kimsesiz
sevgimi ve bir daha o karanlık boşluğa düşmemek için
yazmaya başladım...
Yıllar sonra şimdi sen o boşluktasın. O yaralı, o
kimsesiz sevginle bir zamanlar benim olduğum yerdesin.
Saçlarındaki kan kokusunu buradan duyabiliyorum. Bu
kokuyu iyi bilirim. Çünkü yıllarca, sevginin peşinden
koşulsuzca koştuğum o yıllar boyunca hep kendi kanımı,
hep bu kokuyu koklamak zorunda kalmıştım...
Arzuladığım ne varsa her şey karşılıksız kaldı bu
hayatta. Saçlarımdaki kan kokusu şimdi içimde sahipsiz
bir nefrete dönüştü...
Kin öyle bir şeydir ki sevgili, her şeyi; yaşanmış ve
yaşanan bütün sevgileri, gerçek adına ne varsa her
şeyi çamurunda gizler.. Gün gelir, artık hiçbir şey
anlaşılmaz olur. Haklılar haksızlara, kurbanlar
cellatlara, sevgiler nefretlere karışır... Ve bir
bakarsın, sen de bu acımasız hayatın hakemliğini kabul
etmişsin. O kanlı nehrin kenarına gider ve günlerce,
hatta yıllarca oradan düşmanının cesedinin geçmesini
beklersin... Bu bekleyişin sonu yoktur. Çünkü
düşmanlarının sonu yoktur... Biri biter, diğeri gelir
ardından. Ve sen düşmanlarınla uğraşmaktan bezgin ve
kimsesiz sevginle uğraşmaya dayanamaz, öylece
kalırsın...
Yalnızlığınla birlikte düşersiniz boşluğa. O çok
korktuğun boşluğa... Öyle kirletirsin ki yalnızlığını,
o kirlettiğin yalnızlığını sevsinler diye, dünyanın en
samimiyetsiz insanlarına, kardeşim, diye sarılırsın...
Biliyor musun, sen benim o çok eski halimsin... Sana
bakıyorum yazılarımı yazdığım bu soğuk, bu uzak
odadan. Bana umutsuzca sevdalanmanı seyrediyorum.
Bende hiç umut yokken, beni vazgeçilmezin yapmanı
seyrediyorum... Seni seyrediyorum sevgili, seni...
Saçlarındaki kan kokusunu içime çekiyorum. Yıllar
önceki kendi kokumu içime çekiyorum... Hayır,
acımıyorum sana, sendeki kendimi özlüyorum en çok.
Sendeki o çocuk cesaretini, o çıplak sevgiyi
özlüyorum. Sendeki o kanayan, o kimsesiz, ama saf, o
tepeden tırnağa sevgiye inanan kendimi özlüyorum...
Bedelsiz, acıtmayan, hesap sormayan ve çok savunmasız
bir güzelliğin vardı senin... Duygusuzlara göre çok
kolaydın. Kurbanın o doyumsuz şehveti vardı sende. En
kırgın, en yaralı insanları bile bir cellat yapardı o
saf, o gerçeküstü sevgin...
Seyrederdim seni o uzak odamda, bir şey yapamadan
seyrederdim seni yazarken...
Buruk bir sevinçle izlerdim cellatlarınla sevişirken
aldığın hazzı. Nasıl da kıskanırlardı seni,
kendilerine duyduğun sevgiyi bile kıskanırlardı...
Seninle sevişirken aldığın o inanılmaz hazzı
kıskandıkları gibi... Sen o çıplak, o bedelsiz
sevginle bütün dengelerini bozardın onların. Aldığın o
hazla kendilerine duydukları o bütün sahte güvenlerini
derinden sarsardın... Senin bu sınırsız hazzı, bu
çıplak sevgiyi, bu derin ve çılgın bağlanışı onca
yitirişler, onca göze alışların sonucunda kazandığını
anlamazlıktan gelirlerdi... Ne kadar zevk alsalar da
bu kimsesiz sevginden, her yakınlığa hazır oluşundan,
çabucak bağışlamandan, yine de seni kendilerine
benzetmek, dahası yorulmanı, güce ve gerçeğe teslim
olmanı, onları bütün o kayboluşlarında,
tükenişlerinde, yani her durumda, her şekilde
kabullenmeni isterlerdi...
Onları her halleriyle kabul ettiğinde ise senden
korkmaya başlarlardı... Çünkü öylesine korunaklı,
öylesine derinlerde saklıydı ki sevgileri, seni
anlaşılmaz, tuhaf, hatta bulaşıcı bir hastalığa
yakalanmış, tehlikeli biri gibi görmeye başlarlardı...
O çıplak, o sahipsiz sevgin yıllar önce terk ettikleri
kalplerini, düşlerini, inançlarını hatırlatırdı
onlara. Çekiciliğine kapılıp yanına geldikleri anda ve
seni anlar anlamaz ölümcül bir ürküntüye kapılmaları
bu yüzdendi...
Çünkü bugünün insanı kimden korkuyorsa, kim ona yok
ettiği kendisini hatırlatıyorsa onu öldürmek ister
sevgili.
Safı, çıplağı, koşulsuz seveni, kendisine yitirdiği
insanlığını hatırlatanı öldürmek ister...
Kabul et artık, kimi sevsen, kimin özgürlüğünü istesen
ölümünü istemedi mi senden. İstemedi mi... Kabul et
artık...
Ben onlardan hiç olmadım. Ben gözümü senden hiç
ayırmadım. Çünkü sen benim saf çocukluğumdun. Sen
benim o yaralı, o kimsesiz gençliğimdin...
Hayatı bitirdiğim yerde sen yeniden başlıyorsun..
Dokunurken içimi acıtan başında benim kanım var...
Anla artık, seni değil, en çok kendimi yalnız
bırakıyorum o rutubetli evde... Senin o affedemediğin
kalbinde yatıyor benim tek ve gerçek sevgim...
Tek umudum senin bu savunmasız halin. Senin bu
kimsesizliğin... Uyumsuzluğun. Tek çıkışım senin bu
deli, bu çıplak sevdan...
Kötülüklerin yok muydu, yok muydu hırsların... Vardı
elbet. Ama öylesine acemiydi ki hırsların;
kötülüklerin bu hayat karşısında öylesine çaresiz ve
öylesine masum kalırdı ki, sonunda yine sana dokunurdu
zararı; karşındakileri değil seni engellerdi o
kimsesiz öfken... Kötülüklerinin zararı sonunda sana
dokunmasaydı, yenseydin karşına çıkanları, yenseydin
kalbini, hayat senin için hiçbir zaman böyle
olmayacaktı... O kutsal, o hiç sönmeyen ışık nereye
gitsen ardından gelmeyecekti... O sevinçli ıstırap
kalbini hiçbir zaman böylesine içtenlikle
ısıtmayacaktı.
Bu şehri ebediyen terk edip giderken, bana söylediğin
o son sözde saklı olmayacaktı hayatımızın gerçeği:
'Hayatın kuralları derdin hep, biliyor musun, bu
hayatta hiçbir şeyi başaramadım ben...'
Cezmi Ersöz
biraz uzun ama okursanız pişman olmazsınız.........
-
küskünüm geçen yıllara
yapayalnız tek başına
küskünüm gençliğime
dönülmez boran yollara
küskünüm gelmeyen geleceğe
bağlayıp körpe umutları
küskünüm ufukta sızlayan ışığa
güneşi tanımayan soğuk yıldızlara
küskünüm sevdalara
dinmeden yürekte yangın
küskünüm kor gibi ateşlere
kapılan nisan yağmurlarına
küskünüm aşklara sevdiğim
doyamayan kalbime
küskünüm diyemediğim
bebek tenli narinime değil
küskünüm kendi kendime
küskünüm işte! ...
Esma Özdemir
-
SENi COK SEViYORUM
seni seviyorum demek,
hiçbir zaman bu kadar güzel olmamıştı.
hiçbir zaman böylesine,
sevip sevilmemişti bu yürek.
yüreğinde bana ve sevgime yer varmı?
yer var mı aşka ve umuda?
o zaman yukarıya bak,
ben ordayım her zaman yanındayım.
gündüz güneşi'mle gece ay'ımla,
kimsenin kucaklayamayacağı kadar
kucakladım seni.
bazen bir umut olmalıyım yüreğinde
güzel yarınlarda gerçekleşmeyi bekleyen.
sonra bir hayal düşüncelerinde,
seni başka alemlere görüren.
karanlık düşüncelerinde ki
son yaprak olmalıyım ben,
hiç solmayan bir yaprak.
seni yaşamalıyım duygularda,
seni hissetmeliyim her nefes alışında.
yağmur olup üstüne yağmalıyım,
her damla benim sana olan sevgimdir.
ıslanmalısın sevgi yağmurlarında.
aydınlığın olmalıyım sonra,
buğday sarısı güneşimle.
kar'a kartanesi'ne ne dersin
bembeyaz saf aşklar yaşamak için.
ben senin vazgeçemediğin
gökyüzün olmalıyım.
ne sen beni unutmalısın,
ne de ben ben sensiz evreni kucaklamalıyım.
seni seviyorum demek
hiçbir zaman bu kadar güzel olmamıştı.
hiçbir zaman böylesine
sevip sevilmemişti bu yürek.
şimdi ben o güzeli seninle yaşıyorum,
ve
seni çok seviyorum..
Tüm kalbimle sevdim ben seni,
Düşler adadım yarınlarına,
Kavuşmalar ekledim gitmelerine,
Masmavi bir gök düşledim aydınlığında,
Karanlığını ise yıldızlarımla bezedim...
Oysa;
Bir kırık kilit şimdi yüreğimde,
Anahtarını fi tarihinde yitirdiğim.
Bilirim de söyleyemem ki,
Önceden sevda dolu nakaratlarla vals yapan bu kalp
Şu anda ölü toprağıyla can çekişmelerde
Bende kalan yarısıyla sevmişti kalbim seni,
Büyük dünyalar çizdi senli resimlerinde,
Büyük adımlar attı gönlünün peşinde,
Büyük hüzünleri sakladı en karanlığında,
Küçük mutlulukları büyüttü en aydınlığında.
Şimdi ise;
Bir yarımı bende diğeri ise sende,
Bir yarım eskilerde,
Ne kaldı bak sonunda ellerimde,
Koskoca bir "hiç" ancak kendime gizleyebildiğim,
Yarım aşklar peşinde.
-
Seni saklayacagim inan
Yazdiklarimda, çizdiklerimde
Sarkilarimda, sözlerimde.
Sen kalacaksin kimse bilmeyecek
Ve kimseler görmeyecek seni,
Yasayacaksin gözlerimde.
Sen göreceksin duyacaksin
Parildayan bir sevi sicakligi,
Uyuyacak, uyanacaksin.
Bakacaksin, benzemiyor
Gelen günler geçenlere,
Dalacaksin.
Bir seviyi anlamak
Bir yasam harcamaktir,
Harcayacaksin.
Seni yasayacagim, anlatilmaz,
Yasayacagim gözlerimde;
Gözlerimde saklayacagim.
Bir gün, tam anlatmaya...
Bakacaksin,
Gözlerimi kapayacagim...
Anlayacaksin.
sen
sen....
Sen nefesimsin benim…
Damarlarımda akan…
Kan değil aslında…
Sen…
Sen huzurumsun benim…
Duyduğum ve hissettiğim…
Ve yaşadığım…
Sen…
Sen geleceğim benim…
Geçmişten gelen…
Şuanda yaşadığım…
Sen…
Sen canımsın benim…
Yaşama sevincim…
Varlık nedenim…
Sen…
Sen adımımsın benim…
Her hareketimde…
Bana yol gösteren…
Sen…
Sen hikayemsin benim…
Eskimeyen…
Bir ömür boyu sürecek…
Sen…
Sen sevdiğimsin benim…
Uğrunda can vereceğim…
İçimde hissettiğim…
Sen…
Sen bir tanemsin benim…
Yüreğimsin…
Ben seninim…
Sen benim...
Bir tek farklı yanımız var; Oda şu aşkınla beslenen ruhum sevgilim
Hiç unutma ki senin kadar yaklaşırım sana,...
Senin kadar çiçekleri koklar
Senin kadar maç izler
Senin kadar yürürüm yollarda
Ve senin kadar severim
Senin kadar atlar ilgimi çeker
Senin kadar duygusalım
Senin kadar arzular başıma vurur
Ve senin kadar bir çılgın köstebeğim, yaşamı hiç bıkmadan eşeler dururum
Senin kadar tat alırım şekerden
Senin kadar yemek yerim
Senin kadar su içer
Ve bazen senin kadar yellenirim
Senin kadar yaşarım hayatı
Senin kadar nefes alır
Senin kadar uyurum
Ne bir eksik ne bir fazla, her şeyim senin kadar güzelim
BİR TEK FARKLI YANIMIZ VAR, ODA ŞU AŞKINLA BESLENEN TUTKULAR DERYASI RUHUM SEVGİLİM
Kibar Tavasav
ben şahsen bu şiire bayıldım