-
EN ÇOK YÜKSELEN 10 HİSSE
Dün Son Net % Fark
MNDRS 0,64 0,84 0,20 31,25
MEMSA 1,26 1,64 0,38 30,15
EGYO 0,37 0,46 0,09 24,32
GRNYO 0,84 1,01 0,17 20,23
TRNSK 0,35 0,42 0,07 20,00
TUMTK 0,35 0,42 0,07 20,00
MAKTK 0,39 0,46 0,07 17,94
AKSUE 4,75 5,55 0,80 16,84
OKANT 0,24 0,28 0,04 16,66
FRIGO 2,62 3,04 0,42 16,03
-
Yüksek faiz “sizde hastalık var” diyor ama...
Sığmadığı için başlığı yeniden yazacağım; Türkiye’de gördüğümüz faiz seviyesi “Sizde hastalık var” diyor ama kimse inanmıyor...
Bana “Türk piyasaları ne olur” diyenlere teknik ve temel kriterleri “ sıralıyorum ama arkasından, çok dürüstçe söylemem gerekirse, aynen şu cümleyi içimden geçiriyorum; Pakistan’dan bile yüksek faizle borçlanan bir ülkenin “reel olarak” çalışan finans piyasalarından mı bahsediyoruz. Düşürün faizi ” dünya dinamikleri ile olması gereken yere, sonra ne olur gerçekten konuşalım...
Sevgili dostlar, bugün izin verirseniz “piyasadan” bahsetmek yerine “içimden geleni” ortaya dökmek ve “Bu kadar yüksek faiz veren bizden başka hangi millet var?” sorusuna “yaratıldığı iddia edilen” ekonomik mucize kavramı eşliğinde bakmak istiyorum...
Ekonomik mucize yarattık değil mi; dünya genelinde “harita üzerinde dahi görülmeyen yerlere para akarken, hâlâ yüzde 18’lerde borçlanıyoruz!
Bu noktada yeni bir soru soralım; “yüksek kalan faiz” kimin için olumlu ?
Siz yorulmayın, hiç zahmet etmeyin; ben söyleyeyim: Parayı yani borcu veren ve sistemi dengede tutmak açısından diğer taraftan “fazlasıyla” alan için olumlu...
Daha açıkçası; borç veren para sahipleri, bankalar ve borç alıp kuyruğu dik tutmaya çalışan siyasi otorite için... Bunun sokak ağzı ile söylenişi; parayı veren düdüğü çalıyor, bizim değerlerimizden borç aldığı parayı kat kat fazlasıyla geri veren siyasi otorite de bundan siyasi rant sağlıyor...
Peki bu dengede “yüksek faiz ile hayatı” sürdürmeyi ekonomik mucize olarak “bizlere” sağlayan siyasi otoritenin “hedef kitlesi” yani vatandaş nerede?
Cevap çok zor değil; bu kazanç döngüsünde “halk, vatandaş” yok!!
Sonuç 1: Türkiye’deki toplam paranın yüzde 90’ından fazlasının yüzde 10’un elinde olduğunu bilir ve bu gerçeğe Türkiye’ye rant kazanmaya gelen yurtdışı kaynaklı para gerçeğini de eklerseniz, ortaya şöyle bir sonuç çıkar: Faiz yükselince, Türk halkı cebine girmesi gereken paranın daha büyük bir bölümünü ‘risk görüp’ daha fazla prim talep edenlere aktarıyor...
Sonuç 2: Matematik ispat mı istiyorsunuz? Çok uzağa gitmeyin; 2004 yılında halk olarak 70 katrilyon, yani o günün kuru ile 52 milyar dolar faiz harcamamız var. Soralım; bu para nerede?
Sevgili dostlar, kutsal kitaplara bile ‘haram’ tespiti ile giren ve modern ekonomistlerin ‘katalizör’ veya ‘dengeleyici’ olarak tanımladıkları faiz dinamiği, ekonomideki hastalığın belirtisidir... Hastalık yayıldıkça faiz artar, hastalık azaldıkça faiz düşer... Hastalığın her zaman ‘gerçek’ olması da gerekmez, sanal ve beklenti kırılması odaklı da olabilir... Sebebi de çok açıktır; sağlıklı bir ortamda sizinle beraber bu ülkede paralarını tutmak isteyenler sizden ‘düşük risk’ primi talep ederler. Ortam bozuldukça ve algılama değiştikçe risk primi istekleri artar ve sonunda, siz onları davet etmemenize rağmen sistem öyle kurulduğu için, aynen 2004 yılında olduğu gibi, bütçenizin yarısını onlara aktarır hale gelirsiniz...
Sonuç 3: Faiz, bir ekonominin dengeleyicisi gibi görünse bile aslında sistemi kuranların kurnazlığı sonucu “varlık transfer eden” yerine “çözüm” gibi gibi görünen bir dinamiktir... Siz “denge konumunda” kaldığınızı düşünürken, sizin denge konumunda kaldığınızı sanmanızın bedeli “varlıklarınızın transfer edilmesidir...”
Son söz: Sistem gereği siz hiçbir şey yapmasanız dahi bir süre sonra yüksek faiz talebi doğabilir. Ülkeler krize girer, sonra yeniden sakinleşir. Bu da sistemi kuranların ‘dayandığı “büyük birader” mantığı içinde’ tez-antitez döngülerinin çalışarak ‘birilerini daha zengin’ ettiği yapıdır...
YİĞİT BULUT
-
ABD'de istihdam, beklenti altında kaldı,Endeks 50700'e sarktı,Dolar ve faiz düşüşte
03/08/2007
İMKB-100, günün ikinci yarısında artan satış baskısıyla düşüş yaşadı. ABD'de tarımdışı istihdamda 130 bin kişi artış beklentisine karşın 92 bin artış gerçekleşmesi, olumsuz hava yarattı. Bileşik Endeks, kapanışını 677 puan ve yüzde 1,32 değer kayıpla 50716 puandan yaptı. Dolar ve faizde düşüş etkili oldu. Enflasyon verileri sonrası dolar 1,27 YTL'nin altını test etti. Faizde ise yüzde 17.3 seviyesine kadar geri çekilme yaşandı.
İMKB hisse senetleri piyasası, haftanın son işlem gününde satış ağırlıklı görünüm sergiledi. Gün genelinde temkinli seyrin gözlendiği piyasada, satış baskısı, beklenti altında kalan ABD tarımdışı istihdam verisiyle daha da arttı. İlk seansta 51100 bölgesinde tutunan İMKB, TSİ 15:30'da açıklanan ABD dataları sonrası 51 binin altına sarktı.
ABD'de tarım dışı istihdam temmuz ayında 92 bin artış gösterdi. Beklentiler 130 bin artış olacağı yönündeydi. Diğer yandan mayısta yüzde 4.5 olan işsizlik oranı yüzde 4.6'ya çıktı. Endeks, bu veriler sonrası 50620 seviyesine kadar geriledi. Bankacılık ve holding hisselerinde artan satışlar aşağı yönlü hareketi hızlandırdı.
Ulusal-100 Endeks, günü 677 puan ve yüzde 1,32 değer kayıpla 50716 puandan tamamladı. Gün sonunda 1,5 milyar YTL'lik işlem hacmi oluştu.
Piyasada yurtdışı odaklı seyrin devam edeceği öngörülüyor. Açıklanan datalara ABD piyasasının vereceği tepki ve yurtdışı kapanışların pazartesi günü endeksin yönünde etkili olacağı belirtiliyor.
Öte yandan temmuz ayında TÜFE yüzde 0.73 düşerken, ÜFE yüzde 0.06 arttı. Uzunca bir aradan sonra ilk kez yüzde 7'nin altına sarkan yıllık TÜFE yüzde 6.9'a geriledi. Yıllık ÜFE ise yüzde 2,08 olarak gerçekleşti. Gelen bu enflasyon datalarının İMKB'de olumlu algılanacağı belirtiliyor.
Dolar ve faiz düştü
Haftanın son işlem gününde döviz ve faizde gevşeme eğilimli görünüm etili oldu. Gün içerisinde 1,27 YTL seviyesinde işlem gören dolar, enflasyon verileri sonrası 1.27 YTL'nin altına sarktı. Faiz cephesinde ise işlemler yüzde 17.3 seviyelerine geriledi.
Dolar bankalararası piyasa 1.2720 YTL-1.2770 YTL (alış/satış) aralığında işlem gördü. Dolar kapalıçarşıda ise 1.2690 YTL'yi gördü.
6 Mayıs 2009 vadeli gösterge tahvil günü yüzde 17,36 seviyesinden kapatırken, pazartesi gününe valörlü işlemlerde 17.32'ye geriledi. Gösterge tahvil, dün aynı güne valörlü işlemlerde yüzde 17,46 bugüne valörlü işlemlerde 17,42 bileşik seviyesinden kapanmıştı.
-
DÖVİZ EFEKTİF
DÖVİZİN DÖVİZİN CİNSİ ALIŞ SATIŞ ALIŞ SATIŞ
MİKTARI CURRENCY EXCHANGE RATE EXC.RATES ON BANKNOTES
Buying Selling Buying Selling
USD/TRY 1 ABD DOLARI 1,2659 1,272 1,265 1,2739
AUD/TRY 1AVUSTRALYA DOLARI 1,0825 1,0896 1,0775 1,0961
DKK/TRY 1 DANİMARKA KRONU 0,23293 0,23408 0,23277 0,23462
EUR/TRY 1 EURO 1,7337 1,7421 1,7325 1,7447
GBP/TRY 1 İNGİLİZ STERLİNİ 2,5757 2,5892 2,5739 2,5931
CHF/TRY 1 İSVİÇRE FRANGI 1,0483 1,0551 1,0467 1,0567
SEK/TRY 1 İSVEÇ KRONU 0,18712 0,18907 0,18699 0,1895
CAD/TRY 1 KANADA DOLARI 1,1986 1,204 1,1942 1,2086
KWD/TRY 1 KUVEYT DİNARI 4,4511 4,5097 4,3843 4,5773
NOK/TRY 1 NORVEÇ KRONU 0,21812 0,21959 0,21797 0,2201
SAR/TRY 1 SUUDİ ARABİSTAN RİYALİ 0,33853 0,33914 0,33599 0,34168
JPY/TRY 100 JAPON YENİ 1,0603 1,0673 1,0564 1,0714
BGL/TRY 1 BULGAR LEVASI 0,83264 0,93894
SYP/TRY 1 SURİYE LİRASI 0,02026 0,03039
JOD/TRY 1 ÜRDÜN DİNARI 1,6783 1,8926
ILS/TRY 1 YENİ İSRAİL ŞEKELİ 0,28596 0,30062
RON/TRY 1 YENİ RUMEN LEYİ 0,51476 0,58048
IRR/TRY 100 İRAN RİYALİ 0,01091 0,01637
06.08.2007 TARİHİNDE GEÇERLİ OLACAK MERKEZ BANKASI YENİ TL (TRY) CİNSİNDEN DÖVİZ KURLARI
-
İMKB, 50 bin desteğinde tutunmayı başardı/ Dolar ve faiz sabaha göre gevşedi
06/08/2007
İSTANBUL - İMKB, bugün dış dinamiklerin etkisinde, satış ağırlıklı görünüm sergiledi. 50 bin desteğinde tutunmayı başaran Ulusal-100 Endeks, günü 287 puan ve yüzde 0,6 değer kayıpla 50430 puandan tamamladı. Güne yükselişle başlayan dolar ve faiz, sabaha göre bir miktar gevşedi. Dolar 1.28 YTL, faiz yüzde 17.4 seviyesinde.
İMKB hisse senetleri piyasası, haftanın ilk işlem gününde satış baskılı, sıkışık seyir izledi. Yurtdışı eksenli hareket, tepki alımlarıyla bir miktar düzeltildi ve piyasa 50 binin üzerinde dengelendi.
ABD konut piyasasına yönelik endişelerin devam etmesi, başta ABD borsaları olmak üzere, piyasalar üzerinde baskı yarattı. Cuma günü Standard&Poor's'un (S&P) Bear Stearns'ın kredi görünümünü negatife çekmesi ve Bear Stearns'tan kredi piyasalarına yönelik gelen olumsuz değerlendirmeler, bu konuda duyulan endişeleri artırdı. Cuma günü gelen olumlu enflasyon verileri de dış dinamiklerin gölgesinde kaldı ve küresel düşüşle İMKB, 50 binin altını test etti. 49750 seviyesinde satışların karşılanmasıyla endeks yeniden 50 binin üzerine taşındı. Günün ikinci yarısında Avrupa borsaları ve Dow Jones Futureları takip eden Ulusal-100 Endeks, 50500'e doğru hareketlendi. Ancak, endeksin hareket alanı ikinci yarıda 50041 ile 50489 aralığında sıkıştı. İMKB, kapanışını 286,55 puan ve yüzde 0,57 değer kayıpla 40429,89 puandan gerçekleştirdi. Gün sonunda 1,2 milyar YTL'lik işlem hacmi kaydedildi. Günün en çok işlem gören hisse senetleri ise; Garanti Bankası, İş Bankası C, Yapı Kredi Bankası, Akbank ve Koç Holding şeklinde sıralandı.
Yarın ABD Merkez Bankası'nın (Fed) faiz kararında bir değişikliğe gitmeyeceği düşünülüyor. Ancak, piyasaların yönünde etkili olabilecek önemli bir mesaj verilip verilmeyeceği merak ediliyor.
Dolar ve faiz, sabaha göre gevşedi
Küresel piyasalardaki tedirgin ve temkinli hava, para piyasasında da hissedildi. Özellikle açılışta hızlı yükseliş kaydeden dolar ve faiz, daha sonra bir miktar gevşeme kaydetti. Sabah bankalararası piyasada 1.29 YTL'nin üzerini gören dolar, 1.2815 YTL'ye kadar gevşedi. Yüzde 17.60 seviyesinden dönen faizse, 17.4 seviyesinde dengelendi.
Şu sıra dolar, bankalararası piyasada 1.2760-1.2840 YTL (alış/satış) aralığında işlem görürken, kapalıçarşıda 1.2770 YTL'den alıcı buluyor. Kapalıçarşıda euronun satış fiyatı ise 1.7640 YTL.
6 Mayıs 2009 vadeli gösterge tahvilse günü yüzde 17,44 seviyesinden kapatırken, yarına valörlü işlemlerde 17.43 seviyesinde yer alıyor. Gösterge tahvil, cuma günü aynı güne valörlü işlemlerde yüzde 17,38 bugüne valörlü işlemlerde yüzde 18.36 seviyesinden kapanmıştı.
-
VOB, günü 446 milyon YTL işlem hacmiyle tamamladı
06/08/2007
İZMİR- Vadeli İşlem ve Opsiyon Borsası'nda (VOB) toplam işlem hacmi 445 milyon 743 bin YTL olarak gerçekleşti. Bugün VOB'da toplam 7 bin 372 sözleşme yapılırken, lot miktarı 93 bin 783 oldu.
İşlem hacminin 16 bin 194 YTL'si euro, 37 milyon 958 bin 159 YTL'si dolar, 407 milyon 631 bin 568 YTL'si Endeks 30, 136 bin 933 YTL'si Endeks 100 kontratlarında gerçekleşti. Diğer sözleşmelerde ise işlem olmadı. Dolarda 182 bin 260, euroda bin 59 olan açık pozisyon sayısı, Endeks 30 kontratlarında 163 bin 54, Endeks 100 kontratlarında 7 olarak gerçekleşti. Toplam açık pozisyon sayısı ise 346 bin 380 oldu.
VOB'da en fazla değer kazanan kontrat yüzde 2.13 oranında artış,1.8740 son ve 1.8350 uzlaşma fiyatıyla Aralık vadeli TL/EUR paritesi olurken, en fazla düşüş kaydeden sözleşme yüzde 1.22 oranında düşüş, 65.0000 son işlem ve 64.7000 uzlaşma fiyatıyla Aralık vadeli İMKB 30 paritesi oldu.
-
Petrol fiyatları düştü
ABD'de ekonomiyle ilgili kaygılar, uluslararası piyasalarda petrol fiyatlarını düşürdü.
ABD tipi ham petrolün fiyatı 1,28 dolar düşerek varili 74,20 dolardan satılırken, Londra Brent tipi petrol de 1,06 dolar gerileyerek varili 73,69 dolardan işlem görüyor.
ABD'de geçtiğimiz günlerde istihdama yönelik verilerin beklentilerden daha zayıf çıkması ve yavaşlayan hizmetler sektöründeki büyümenin ardından Cuma günü borsanın düşüşle kapanması ile ülkedeki kredi piyasasıyla ilgili gelişmelerin mali ve emtia piyasasında daralmaya yol açacağı endişesi, petrol fiyatlarını aşağı çeken temel etken oldu.
-
`Piyasalarda iklim değişti demek için erken`
A Yatırım Genel Müdür Yardımcısı Murat Salar, “Piyasalarda iklim değişti demek için erken. Makro ekonomik verilerde bir bozulma yok” dedi.
Piyasalardaki gelişmelere ilişkin AA muhabirinin sorularını yanıtlayan Salar, ABD konut kredilerinde sorun yaşandığını, bunun diğer kredi piyasalarına sıçraması konusunda tedirginlik bulunduğunu söyledi.
Salar, “Borsadaki fiyatlar oldukça sert yükselmişti, regülasyon ihtiyacı ortaya çıkmıştı. O nedenle bu satış çok da sürpriz değil” dedi.
Salar, endeks 48 bin 500'ün altına inmediği, kur da 1,35'in üzerine çıkmadığı takdirde endişelenecek bir durum bulunmadığını kaydetti.
Cuma günü açıklanan enflasyon rakamlarının da son derece pozitif olduğuna işaret eden Salar, şunları belirtti:
“Genel olarak dünya ekonomileri ile ilgili de makro ekonomik bir problem şu anda yok. Finansal piyasalarda iklim değişti diyebilmemiz için endeksin 48 bin 500'ün altına, kurun da 1,3500'nin üstüne çıkması gerekiyor. Onun haricindeki band bizim için realizasyondur. Şu anda piyasalarda iklim değişti demek için erken. Ne zaman ki makro ekonomik verilerde bir bozulma görülür o zaman trend değişir. Şu anda makro ekonomik verilerde bir bozulma yok. Şu andaki çalkantı sadece finansal piyasalardaki bir dalgalanma ile alakalı, kredi piyasası ile alakalı. Bunun diğer tarafları bozacak ölçüde olduğunu zannetmiyorum.”
-
Bono piyasasında faiz 17,51 oldu
İstanbul Menkul Kıymetler Borsası Tahvil ve Bono Piyasası Kesin Alım Satım Pazarında işlem gören 6 Mayıs 2009 vadeli tahvilin, bugün valörlü işlemlerinin saat 10.00 itibarıyla basit getirisi yüzde 18,64´e, bileşik getirisi de yüzde 17,51´e yükseldi.
Bu tahvilin, aynı gün valörlü işlemlerinin Cuma günü kapanışında basit getirisi yüzde 18,49, bileşik getiri yüzde 17,36 olarak gerçekleşmişti.
DOLAR KOTASYONLARI
Bankalararası piyasada dolar kotasyonlarında alışta en düşük fiyat 1,2840 YTL, en yüksek fiyat 1,2865 YTL, satışta en düşük fiyat 1,2890 YTL, en yüksek fiyat 1,2930 YTL düzeyinde bulunuyor.
PARİTE
Uluslararası piyasalarda avro-dolar paritesi 1,3835, sterlin-dolar paritesi 2,0451, yen-dolar paritesi ise 117,52 düzeyinde seyrediyor.
-
Cari açık haziranda yüzde 15.7 arttı
Cari açık haziran ayında, geçen yılın aynı ayına göre yüzde 15.7 oranında artarak, 2 milyar 868 milyon dolardan 3 milyar 317 milyon dolara çıktı.Merkez Bankası, bu yılın haziran ayına ilişkin ödemeler dengesi verilerini açıkladı.
Haziran ayı cari işlemler hesabı alt kalemler itibariyle incelendiğinde, ödemeler dengesi tablosundaki dış ticaret açığı geçen yılın aynı ayına göre yüzde 14.8 artarak 4 milyar 214 milyon dolara çıkarken, hizmetler dengesindeki fazla yüzde 2.4 oranında büyüyerek 1 milyar 262 milyon dolara çıktı.
Aynı ayda gelir dengesindeki açık yüzde 9.8 azalışla 490 milyon dolara düşerken, cari transferlerden kaynaklanan girişler yüzde 10.6 büyüyerek 125 milyon dolar olarak gerçekleşti.
2007 Ocak - Haziran dönemi cari açığı ise geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 0.1 artarak 19 milyar 598 milyon dolardan 19 milyar 612 milyon dolara yükseldi.