arkadaşlar söyle bi geriye dönüp bakalım...2000 yılına...açık konuşalım Fatih Terim o zamnın dünyadaki en flash antrenörüydü...karizmasıyla,bilgisiyle,futbola bakış açısıyla ve futbolu kazanmak için oynattırmasıyla....ve italyan fiorentina takımı fatih hocayı transfer etti...fatih hoca italya ya çabuk uyum gösterdi,hatta kısa zamanda italyanca bile öğrendi...başına gittiği takım zaten çok büyük hedefleri olan bi takım değildi....italyanın orta sıralarının takımıydı...ama fatih hoca yapamadı...olmadı bi biçimde...daha sonra milana transfer oldu...istediği her transferi yaptırdı...fiorentinadaki lider rui costa ve g.saray lı ümit davalayı kadrosuna kattı ancak orada da olmadı....
olaya biraz derin bakalım...milan gibi bi kulüp birini istediği zaman onu başka birinin alma şansı yoktur...peki milan niye terimin fiorentinaya gitmesine göz yumdu???çünkü fatih hocaya italyada staj yaptırılması gerekliydi...evet hoca iyi bi hocaydı fakat avrupa kültürüne ve onların işleyiş tarzlarına rölasyonlarına yabancıydı....milan bunu sağlayabilmek için kendilerine yarım yıla hatta bir yıla mal olabilecek bile olsa vittoria cechi gori ile temasa geçerek fatih hocayı önce fiorentinaya aldırttılar....ancak bizim hoca staj dönemini tamamlamadan fiorentinadan ayrıldı....staj dönemini tam yapmamış olsa bile ertesi yıl milan kulübü fatih terime güvenerek takımı teslim etti....ancak eksik yapılan stajın defektleri hemen ortaya çıktı...g.sarayın başındayken floryada yatıp kalkan fatih hoca haftanın 3 günü italya da 4 günü türkiyedeydi...antrenmanların hemen hemen hiç birini kendisi yaptırmıyor,takımı yardımcı antrenörler çalıştırıyordu...takımı o dönemde de içerden yöneten kişi paolo maldini idi...hocaları bu kadar savruk ve düşüncesizce hareketler yaparken bile kulübün ve başta maldini olmak üzere hiç bi futbolcunun terimle sorunu yoktu....ne zamana kadar???milanın san siro' da inter'i 4-1 yendiği karşılaşmaya kadar...taraftarlar futbolcuları tribünlere davet ettiği zaman takımının önünde tribünlere yürüyüp tribünlere alkışla karşılık veren ve sanki bu başarı benim,esas alkışı hakeden benim,bunu ben yaptım diye trip yapan terimin kalemi maldini ve berlusconi tarafından kırıldı...sonrasınıda biliyosunuz zaten..inzaghi bilerek penaltıyı dışarı vurdu....türkiyede olduğu bi gün,lider nasıl olunur konferansı verirken işine son verildi...işte o gün sonun başlangıcıydı aslında....milan gibi bi dünya devinden sonra misyonunu tamamladığı g.sary'a geri gelmek onun büyük hocalık nosyonlarını kaybettiğinin göstergesiydi ve nitekimde başarısız olup görevi bıraktı...daha sonra milli takım görevini kabul etmesi ise onun hocalığının sıradanlaştığını gösterdi,çünkü ortalama 2 ayda 1 defa kadro kuruyosun ve maças takım çıkartıyorsun...kulüp takımlarında işi bitmiş kişilerin tercih edeceği bi seçenektir milli takımı çalıştırmak...ve nitekimde bu iştede başarısız oldu...bence bu dakikaya kadar durduğu kabahat...istifa etmemek için şu çok önemli kampanyayı başlattıki bence milandan ayrıldıktan sonra yaptığı en olumlu iştir....ancak madem sıradan bi hoca yönetecekse milli takımı,Fatih Terim'in ismine ne gerek var????