Bu Linki Görmeniz İçin SupersatForuma Uye Olmanız Gerekmektedir.
Florya Metin Oktay Tesisleri'nde teknik direktör Karl Heinz Feldkamp yönetiminde gerçekleştirilen antrenmanda sarı-kırmızılı takım düz koşunun ardından pas çalışması yaptı. Feldkamp'ın antrenmanda, Lincoln, Arda ve Ayhan ile yaklaşık yarım saatlik bir görüşme yapması dikkat çekti.
Yaklaşık 1,5 saat süren antrenmanda sakatlıkları süren Hakan Şükür, Carrusca, Aydın, Uğur ve
Çağrı ile hafif sakatlıkları olan Hasan Şaş, Aykut ve Barış takımdan ayrı çalışırken, dün MR çektiren Sabri ve Mehmet Topal ile boğaz enfeksiyonu geçiren Ümit Karan idmana katılmadı.
Bu arada, antrenmanı Galatasaray'ın eski kalecisi Claudio Taffarel de izledi. Oğlu Dodo ile birlikte Florya Metin Oktay Tesisleri'ne gelen Taffarel, eski takım arkadaşlarıyla hasret giderdi. Taffarel, futbolcularla sohbet ederken, oğlu Dodo da Hakan Şükür'ün kardeşi Gökhan Şükür
28-07-2007, 15:22
CABBARİ
Bu Linki Görmeniz İçin SupersatForuma Uye Olmanız Gerekmektedir.
Yeşil-beyazlılar, birçok kulübün listesine aldığı Galatasaraylı Hasan Kabze konusunda kulübüyle görüşüyor.
Konyaspor Basın Sözcüsü Mehmet Bezirci, takıma iyi bir forvet kazandırdıktan sonra transferi tamamlayacaklarını söyledi.
Bu konuda bazı oyuncularla görüştüklerini ifade eden Bezirci, “Forvet konusunda Hasan Kabze de listemizde yer alıyor. Bu oyuncu ile ilgili kulübüyle bir görüşme yaptık. Bonservisi ile ilgili fiyat aldık. Hasan Kabze'yi takımımızda görmek isteriz” dedi.
Öte yandan, Konyaspor, sezon açılışını 28 Temmuz Cumartesi günü yapacak. Yeşil-beyazlılar, açılış gecesinde İran şampiyonu Esteghlal (İstiklal) takımı ile maç yapacak.
AA
01-08-2007, 21:08
CABBARİ
Boluspor - Galatasaray karşılaşması öncesinde her iki takımın eski oyuncuları bir dostluk maçı için karşı karşıya geldiler. Galatasaray Veteran Takımı maçta Boluspor Veteran Takımı'nı 3-1 mağlup etti.
İlk Yarı 1' Karşılaşmanın oynanacağı Bolu Atatürk Stadı'nda tribünler tamamen dolu. Galatasaray Spor Kulübü Başkanı Özhan Canaydın ve Başkan Yardımcısı Adnan Polat ile Yönetim Kurulu Üyeleri Haldun Üstünel ve Atilla Kınay da karşılaşmayı izlemek üzere Bolu Atatürk Stadı'na geldiler. Galatasaray, taraftarının yoğun desteği ile karşılaşmaya başladı. 4' Ümit Karan'ın pasına hareketlenen Hasan Şaş'ın şutunu kaleci Serkan kornere çeldi. 5' Köşe vuruşumuz sonuç getirmedi. 7' Kaleci Orkun'un degajında topla buluşan Ümit Karan'ın asistine son vuruşu yapan Özgürcan golü attı: 0-1 15' Karşılaşma orta alan mücadelesi şeklinde sürüyor. 22' Aniden bastıran aşırı sağnak yağmur nedeniyle karşılaşmanın orta hakemi Kerim Deveci maça ara vermek zorunda kaldı. 32' Sağnak yağmur nedeniyle verilen 10 dakikalık aranın ardından maç yeniden başladı. 33' Linderoth'un ara pasıyla hızlı çıkan Özgürcan'ın ortasına Lincoln'ün vuruşu farkı ikiye çıkardı: 0-2 34' Galatasaray defansındaki yan pasta topu kapan Gökhan, Orkun'un sağından topu filelere gönderdi: 1-2 39' Lincoln'ün ara pasıyla buluşan Ümit Karan'ın rakibin müdahalesiyle yerde kaldığı pozisyonda hakem penaltı kararı verdi. 40' Ümit Karan'ın penaltı vuruşunu gole çevirdi: 1-3 45' Bolu Atatürk Stadı'nda ilk yarı sona erdi.
İkinci Yarı 46' İkinci yarı başladı. 50' Maçta temponun düştüğü dakikalar... 53' Galatasaray'da iki oyuncu değişikliği birden yapılıyor. Uğur ve Özgürcan çıktı, yerine Barış - Serkan ikilisi oyunda. 60' Galatasaray'da bir oyuncu değişikliği daha. Linderoth'un yerine Rigobert Song oyunda. 66' Orta yuvarlak çevresinde karşılıklı top kayıpları yapılıyor. 72' Galatasaray'da üç oyuncu değişikliği birden. Tomas, Mehmet Güven ve Lincoln çıktı, Servet, Ayhan ve Arda oyunda. 78' Ferhat çıktı, Anıl oyunda. 80' Ceza sahası içinde oluşan karambolde Song'un ters vuruşu ağlara gitti: 2-3 80' Galatasaray'da bu kez oyundan çıkan isim Ismael Bouzid, giren oyuncumuz Okan Buruk. 81' Sağdan Erol'un ortasında İbrahim önce kontrol etti ardından yerden plase bir vuruşla skoru eşitledi: 3-3 90' Karşılaşma sona erdi.
01-08-2007, 21:09
CABBARİ
Bu Linki Görmeniz İçin SupersatForuma Uye Olmanız Gerekmektedir.
Linderoth, sarı-kırmızılı kulübün aylık resmi yayın organı Galatasaray dergisinin ağustos sayısında yer alan röportajında, ''Şampiyonlar Ligi önemli organizasyon, sonuçta kulüp bazında oynayabileceğimiz en büyük kupa. Fakat benim için maç maçtır. Her maça konsantre olmaya çalışırım. Ümit ediyorum Copenhagen'da yaşadığım bu Şampiyonlar Ligi deneyimini gelecek sezon Galatasaray ile de yaşarım'' diye konuştu.
Galatasaray'a transfer olup da İstanbul Atatürk Havalimanı'na inince yaşadıklarını anlatan Linderoth, şunları kaydetti:
''Karşılanmam çok fantastikti, o günü hiç unutmayacağım. Oynadığım hiçbir kulüpte taraftarlar beni böyle karşılamamıştı. Havaalanındaki taraftarların coşkusunu görünce doğru yere geldiğimi anladım. Benim ülkemde, Danimarka'da, İngiltere'de insanlar en fazla bir 'merhaba' der, el sıkar. İstanbul'da belki 300 kişi 'hoş geldin' deyip, yanaklarımdan öptü. Bu benim hayatımda çok önemli ve değerli bir tecrübe. Medyanın ilgisi de çok büyük. Kampta onlarca televizyon ve gazete bizi takip ediyor. Ben çok fazla konuşmayı seven biri değilim, oyunumla var olmak isterim. Benim için çok önemli olan sahada ortaya koyduğum futbol''.
Galatasaray gibi büyük bir kulübün kendisini transfer etmek istemesinin kariyerinde önemli bir adım olduğunu kaydeden İsveçli futbolcu, ''Copenhagen'de misyonumu tamamlamıştım. Galatasaray'da antrenmanlar maç ciddiyetinde yapılıyor. Çok kaliteli bir takıma geldim. Öncelikle saha dışında çok sıcak karşılandım. Sadece takım arkadaşlarım değil, kulübün profesyonelleri, çalışanları da çok yakınlık gösterdi'' dedi.
01-08-2007, 21:10
CABBARİ
Bu Linki Görmeniz İçin SupersatForuma Uye Olmanız Gerekmektedir.
Galatasaray Kulübü Başkanı Özhan Canaydın ve başkan yardımcısı Adnan Polat, bazı basın organlarında çıkan haberlerle ilgili olarak birlikte basın toplantısı düzenledi.
Mecidiyeköy'deki kulüp binasında Adnan Polat ile birlikte basın toplantısı düzenleyen Özhan Canaydın, futbol şubesinin dağıtarak, tüm yetkileri kendisinde topladığı yönündeki haberlerin gerçek dışı olduğunu açıkladı.
Basında çıkan habere çok üzüldükleri için ani bir toplantı düzenlediklerini söyleyen başkan Canaydın, "Tamamen hakikate uymayan bir haberdi. Düşünüldüğü zaman kasıtlı, Galatasaray iyi giderken bunu yıkmaya çalışan bir haber olarak niteledik. Futbol şubesi diye zaten o adla bir şubemiz yok. Futbol A.Ş.'miz var. Onun genel müdürü var. 3 arkadaşımız Adnan Polat, Tunca Hazinedaroğlu ve Haldun Üstünel, görevli. Bilemiyorum, nasıl bir ihtilal yaptık, ben bütün yetkileri futbol şubesi olarak üstümde topladım.
Bunların hiçbirine ne bir yönetim kurulu kararı ne de tatbikatı var. Çok üzüldüğümü söyleyeyim. Ama her şeye rağmen, her zaman beraberiz. Müşterek çalışıyoruz. Günde en az 4 saat beraberiz. Galatasaray'a ne yaparız diye çırpınıyoruz. Arkadaşlarımız, bütün yönetim kurulu seferber. Bu olay beni çok üzdü" dedi.
Hedeflere ulaşmak için Galatasaray'ın çok iyi bir yolda gittiğini ifade eden Canaydın, "Takımımızın son hazırlık maçlarında iyi neticeler alması hepimizin temennisi. Ama ne kadar çırpınılırsa çırpınılsın, Adnan Polat ile benim arama kimse giremeyecek. Galatasaray'a hizmette müştereken yolumuza devam edeceğiz. Yönetim kurulu içinde kimseyle ihtilafımız yok. Gayet düzgün ve hızlı bir tempoda çalışıyoruz'' diye konuştu.
Daha sonra söz alan Galatasaray Başkan Yardımcısı Adnan Polat da kulübün çalışma sistemiyle ilgili daha önce açıklamalar yaptığını hatırlatarak, "Galatasaray Spor Kulübü, kendisine bağlı şirketlerinde yönetim kurulu üyelerinden, anonim şirketlerden ve kulüpten oluşan bir grup. Bizim anonim şirketlerimizin başında doğal olarak bir yönetim kurulu var, bir yönetim kurulu başkanı var. Buna bağlı olarak genel müdürler var.
Bu genel müdürler de, Galatasaray Spor Kulübü Yönetim Kurulu ve Genel Kurulu'nun belirlemiş olduğu bütçeler çerçevesinde işlerini icra etmeye çalışırlar. Bu şirketlerde de yönetim kurulundan birkaç arkadaşımız, genel müdüre yardımcı olmak için devamlı onunla bire bir çalışma yaparlar. Galatasaray Spor Kulübü'nün genel sekreterliğine bağlı olarak da amatör şubelerimiz vardır.
Amatör şubelerimizde de bir genel menajer ve altında da idari menajerle teknik adam türünde bir yapılanma var. Bizim amacımız mümkün olduğu kadar profesyonel yöneticilerimizi yetkilendirip, tüm işleri onların
kanalından yapmak. Bu komite lafı, bizi biraz rahatsız ediyordu. Sayın başkana bu komite lafının kaldırılması konusunu ben getirmiştim. Kendisi de uygun gördü. Ama daha bir yönetim kurulu kararı dahi almadık" dedi.
Galatasaray'da işler yolunda giderken, yapılan tür asılsız ve yalan haberlerin kendilerini son derece rahatsız ettiğini belirten Polat, "Bundan sonra da bu tür haberlere karşı almış olduğumuz bir karar var. Gerçekleri yansıtmayan, Galatasaray Spor Kulübü'ne zarar veren haberlerle ilgili, bu haberleri yazan ve ortaya atan kişilere karşı; önce her halukarda Galatasaray resmi web sitesinde yalanlama haberi çıkacak. Tekzip edeceğiz. Devamı halinde de Galatasaray'ın hiçbir aktivitesinin içine sokmayacağız, Florya Metin Oktay Tesisleri'ne almayacağız, Galatasaray kafilesiyle seyahatine mani olacağız ve basın toplantılarına sokmayacağız. Doğal olarak siz haberciliğinizi yapın. Yazarlar, köşe yazarları, sizler doğal olarak eleştirilerinizi yapın.
Ama lütfen kamuoyunu yanıltıcı ve kulübümüzü yıpratan asılsız haberler ortaya atmayın. Ciddi bir mücadele içindeyiz. Sportif faaliyetlerin dışında mali, idari ve tesislerle ilgili çok büyük uğraş içindeyiz. Galatasaray Spor Kulübü'nde şu anda başta ayın başkan olmak üzere yönetim kurulu üyelerinden kimsenin kimseyle problemi yok. Herkes almış olduğu görevi layıkıyla yapmak için gece gündüz koşturuyor. Yani destek olunmuyorsa bile kamuoyunu yanıltıcı haberlerle kulübümüze zarar vermeyin lütfen" ifadelerini kullandı.
Transfer çalışmaları hakkındaki soruları da cevaplandıran Adnan Polat, Feldkamp'ın kendilerinden iki mevkiye daha oyuncu istediğini, bu yöndeki çalışmalara devam ettiklerini bildirdi.
Görüştükleri futbolcu ve kulüplerden cevap beklediklerini ifade eden Polat, "Bu cevap, biraz sonra da gelebilir veya bir hafta sonra bile gelmeyebilir. Ama bizim niyetimiz Türk futboluna heyecan verecek bir transferi muhakkak yapmak. Uğraşıyoruz, inşallah başarılı olacağız. Kadroda düşünülmeyen Hasan Kabze, Cihan ve Orhan ile ilgili transfer teklifleri var. Necati, konusunda bize ulaşan herhangi bir teklif yok" dedi.
Necati Ateş'in takımdan gönderilme şeklinin etik olmadığı yönündeki açıklamada bulunmasıyla ilgili olarak da Polat, "Hocamız, kamptaki maçlarda eski oyuncuları denedi. Bunu kimlerin kalıp kalmayacağını belirlemek amacıyla yaptı. Teknik heyet önyargılı değildi. Bu değerlendirmeler yapılmadan önce futbolcularla ilgili kararlar alınamazdı. Herkese eşit şanslar verildi'' açıklamasını yaptı.
Adnan Polat, bir soru üzerine geçen yıldan daha fazla kombine bilet satacaklarına inandığını belirterek, "Bu yıl sponsorların aldığı 2 bin kombineyi de kattığımızda 6 bine çıkıyor. Taraftarımız daha fazlasını alacaktır. Sabırlı olmak lazım. Geçen yıldan daha fazlasını satacağımıza inanıyorum'' diye konuştu.
01-08-2007, 21:11
CABBARİ
Bu Linki Görmeniz İçin SupersatForuma Uye Olmanız Gerekmektedir.
Feldkamp, Türk Telekom Lig A ekibi Boluspor'la özel maç yapmak için geldikleri Bolu'da konakladıkları Termal Otel'de sabah antrenmanından sonra basın toplantısı düzenledi.
Bu akşam oynayacakları Boluspor maçıyla alakalı olarak sabah antrenmanından önce futbolcularla toplantı yaptığını belirten Feldkamp, "Toplantıda, takımla beraber geleceğimizi nasıl belirleyeceğimizi konuştuk" diye konuştu.
"BAZI FUTBOLCULARIMIN DURUMUNDAN MEMNUN DEĞİLİM"
Boluspor karşılaşmasının ardından Karşıyaka ile hazırlık maçı yapacaklarını hatırlatan Feldkamp, “Futbolcularla durumlarını açık açık konuştuk. Bazı futbolcularımın durumundan memnun değilim. Mehmet Güven ve Uğur'un 90 dakikalık maçları yok. O yüzden bugünkü maçta 90 dakika oynatacağım. Bu iki futbolcu iyi oynarlarsa 70 dakika sonra oyundan alırım, kötü oynarlarsa 90 dakika oynatacağım. Son durumlarını görmek istiyorum. Mehmet, geçen seneki mevkiinde, Uğur ise sağ tarafta oynayacak” dedi.
Bugünkü maçta Hasan Şaş'ı orta sahanın sağında oynatacağını bildiren Feldkamp, “Futbolcularımızın bugünkü maçta nasıl oynayacaklarını görme şansımız olacak. Almanya'daki maçlarda Lincoln oynayamadı. Herhangi bir sakatlık durumu olmazsa Lincoln Boluspor maçında oynayabilir” diye konuştu.
Bir gazetecinin, “Hasan Şaş'ın en iyi oynadığı mevki sol taraf” sözü üzerine Feldkamp, “Hasan Şaş, keşke sol tarafta o performansı gösterebilse” ifadesini kullandı.
Alman hoca, futbolcuların bugün sahada tüm özelliklerini kendisine göstermelerini beklediğini ifade etti.
TRANSFER
Feldkamp, yeni transferler yapılıp yapılmayacağının sorulması üzerine şunları kaydetti:
"Biz şu anda transfer yapmak istiyoruz. Hatta UEFA'da oynayacağımız ilk maçta görev yapabilecek bir futbolcu almayı düşünüyoruz. Takıma iki yeni futbolcu gelebilir."
Forvet transferinin Avrupa'dan mı yoksa Güney Amerika'dan mı yapılmasını istediğinin sorulması üzerine Feldkamp, “İyi bir transfer istiyorum. Nereden geleceği önemli değil. Tabii ki her hoca futbolcusuyla konuşabilmek, onunla iyi uyum sağlayabilmek ister. Ama benim için daha önemli olan futbolcunun iyi olması” dedi.
Feldkamp, bütün dünyayı gezerek futbolcu arayacak hocalardan olmadığını belirterek “Futbolcuları yoktan var etmek mümkün değil. Şu anda sahip olduğumuz futbolcularla bu işi yapmaya çalışacağım” diye konuştu.
"ARDA HENÜZ TAM PERFORMANSINI GÖSTERMİYOR"
Sarı-kırmızılı takımın hocası, bir gazetecinin Arda'nın geçen sezon en dikkat çeken oyunculardan biri olduğunu ifade etmesi üzerine şöyle konuştu:
"Arda geçen sezon son dönemde çok önemli bir sakatlık geçirmiş. O sakatlıktan sonra da tam toparlanamadığını düşünüyorum. İstanbulspor maçında sol tarafta oynadı, oradaki performansından memnun değilim. Henüz tam performansını göstermiyor. Bu dönemdeki yapacakları benim için daha önemli."
Feldkamp, "Geçen sezondan hasarlı lan bir takımı mı devraldınız ?" sorusu üzerine, "Hayır, öyle bir felaket görmedim, devralmadım. Geçen seneki hatalar da bu dönemde beni ilgilendirmiyor. Ortada bir gerçek var, geçen sene üçüncü olmuş bir takım devraldım. Herkes hata yapabilir. Ben de yapabilirim. Ama çok hata yaparsanız üçüncü olursunuz" dedi.
Feldkamp, futbolculardan genel olarak memnun olup olmadığının sorulması üzerine bir değerlendirme yapmadı.
Alman hoca, ideal 11'i oluşturup oluşturmadığının sorulması üzerine, yedi oyuncunun yerinin hazır olduğunu bildirdi.
"BENİM HER KONUDA ÇÖZÜMÜM VAR"
Takımın tam hazır olmadığına ilişkin yorumların hatırlatılması üzerine Feldkamp, “Çözüm aramıyorum. Benim her konuda çözümüm var. Benim çözümümün takım içinde ne derece ciddi bir şekilde olacağı önemli, onu araştırıyorum” diye konuştu.
Takım içinde her zaman değişikliklerin olabileceğini belirten Feldkamp, “Bunu lig başladıktan sonra bütün takımlarda görebiliriz” dedi.
Galatasaray Futbol A.Ş. Genel Müdürü Adnan Sezgin'in “UEFA için çeyrek finalden aşağısı bizim için başarı değil” ifadesi kullandığını belirten bir basın mensubunun sorusu üzerine Feldkamp, “Benim yanımda böyle bir şey söylemedi” karşılığını verdi.
"BOLU'YA KAYAK YAPMAYA GELEBİLİRİM"
Gördükleri ilgiden memnun olduğunu anlatan Feldkamp, “Bolulular bizim için her şeyin iyisini yapmanın gayreti içindeler. Bundan dolayı kendilerine teşekkür ediyorum” dedi.
Alman hoca, Bolu'yu tanımasına vesile olan Almanya'da yaşayan gazeteci Seyfi Alp'e de teşekkür etti.
Bolu'nun çevresiyle güzel bir bölge olduğunu kaydeden Feldkap, “O yüzden Bolu'yla ilişkilerim hiç kesilmeyecek.
Mesleğimi bıraktıktan sonra bile belki Bolu'ya kayak yapmaya gelirim” dedi.
Galatasaray takımının, bu akşamki Boluspor maçının ardından birlikte yemek yiyeceği ve daha sonra kentten ayrılacağı bildirildi.
Galatasaray'ın, cumartesi günü İzmir'de Karşıyaka ile yapacağı maç için cuma günü yola çıkacağı, bu nedenle Bolu'dan da planlanandan bir gün önce ayrılacağı öğrenildi.
02-08-2007, 00:36
HCakir
Teşekkürler..!
03-08-2007, 13:45
CABBARİ
Feldkamp'ın sattırmayacağı iki isim
Feldkamp, G.Saray'da yeniden iş başı yapmasını ve futbolcuların son durumunu değerlendirdi. Kalli, "çuval dolusu para verseler bile" sattırmayacağı iki oyuncuyu da açıkladı
Bu Linki Görmeniz İçin SupersatForuma Uye Olmanız Gerekmektedir.
Hacı Hasdemir'in röportajı
Kendine özgü tatlı sert kurallarıyla takım üzerinde otorite kuran Kalli, futbolcularına taç atışlarını nasıl kullanacakları ayrıntısına varıncaya kadar bir dizi açılım getirince artık kafalardaki bütün kuşkular rafa kaldırıldı. Spor otoritelerinden 'Galatasaray'ın en iyi transferi' övgüsünü bile almaya başladı.
Üç yıldır aynı gazete çatısı altında meslektaş olarak çalıştığımız Karl Heinz Feldkamp'la nihayet Bolu'da sohbet etme fırsatı bulduk. Alman hocanın nazik davetine katılmak için Genel Yayın Müdür Yardımcımız Mehmet Kamış, Spor Editörümüz Hayri Beşer, yazarımız Ahmet Çakır ve muhabir arkadaşlarımız Behram Kılıç ve Mahmut Bürkük'le birlikte Bolu'nun yollarına düştük. Seyfi Alp'in tercümanlığında akşam başlayıp gece yarısına kadar süren birlikteliğimizde, bu kez roller değişmişti. Kalli, sorularımıza içten ve samimi cevaplar verdi: Geçen yılın yıldızı Arda'nın performansından şu ana kadar memnun musunuz?
Sadece Arda değil, özellikle Sabri'nin de performansından çok memnunum. İki oyuncumun da yüzüne söyledim. Onların ikisini satın alacak para henüz icat edilmedi. R.Madrid, Bayern Münih, Barcelona çuval dolusu para verse bu oyuncuları sattırmam. Onlara daha çok şey öğreteceğim. Medyada Arda'yı yedek soyunduracağınızın yazılmasını nasıl değerlendiriyorsunuz?
Benim sistemimde 3 Arda oynayamaz. Bana bir Arda her zaman lazım. Uzun bir aradan sonra yeniden G.Saray'da görev almak sizin için riskli bir karar değil miydi?
Tekrar bu atmosfere girebilmem 3-4 yılımı aldı. Bu süre içinde inanın sizden aldığım enerjiden çok etkilendim. Burada yaptığımız çok ciddi çalışmalar sonrasında Türk futbolunu mercek altına aldık. Zaman medya grubu olarak bana çok iyi imkanlar sağladınız. Bunu da burada söylemem lazım. G.Saray'la görüşmelerim döneminde zor günler yaşadım. Siz orada bana bir gazete olarak çok fair (centilmence) bir davranış sergilediniz. Sizin yazarınız olmama rağmen beni hiç sıkmadınız haber almak için. Hatta bana gazeteye geldiğimde, 'G.Saray'da göreve başlayacak mısınız?' diye sormuştunuz. Ben o zaman bir şey söyleyememiştim; ama inanın cevap verememek içimde büyük bir ağırlık oldu. Sözleşme imzalamadan önce sizi telefonla arayıp 'Burada başarısız olursam beni geri alır mısınız?' diye aramak geldi içimden. (Gülerek) Hocalığa yeniden dönerek büyük risk aldım. G.Saray'la yeni bir yola, girdiğimizi hissediyorum. Galatasaray'ın geçen sezonu başarısız bitirmesi işinizi zorlaştırıyor mu, yoksa bir avantaj mı?
G.Saray açısından bakılırsa aslında çok risk almadım. Ben ligi 3. olarak bitirmeyeceğimi garanti edebilirim. Geçen sene F.Bahçe şampiyon olurken, aynı zamanda diğer takımlar üzerinde bir deprem etkisi yaptı. Galatasaray adına geçen sezon için çok iyi şeyler söyleyemeyiz. Sizin gelmenizle birlikte G.Saray haberlerinin 1. sayfalara taşınmasını nasıl değerlendiriyorsunuz?
Bunu yeniliğin heyecanı olarak görüyorum. Size karşı çıkan yöneticilerin tepkisi değişti mi?
Bana karşı olan 4-5 kişi hiçbir reaksiyon göstermedi. Negatif eleştiriler bekledim. Ancak bunlar çok çabuk ortadan kalktı. Son olarak G.Saray Adası'nın açılışında yaşadığımız bir gerçek vardı. Orada ben tam coşkunun olduğu sırada futbolcularımı yanıma çağırdım ve 'Bakın bu takım geçen yıl 3. olduğu halde bu kadar seviliyor. Sizden bekleneni ona göre yapın.' dedim. Bunu bütün oyuncuların gözlerine bakarak söyledim. Gelişinizde sizi çok şaşırtan bir olay yaşandı mı?
Kadronun kalabalık olması beni şaşırtmıştı. Çünkü kiralık oyuncuların da takıma dönmesiyle birlikte bir anda kadro 36 kişiydi. Bu kadar fazla oyuncuyla bir teknik adamın çalışması mümkün değil. Mesela İsviçre ve Almanya kampında bazen iki takım otobüsüne ihtiyaç duyuluyordu. Ben şimdi şu oyuncu kırılacak bu oyuncu kırılacak diyerek takımın bu sayıda kalmasına razı olamam. Çünkü insanlar da benden bir şeyler bekliyor. Bazı gerçekleri yaparken de birileri kırılacak. G.Saray'ın oyuncu listesi bana eski bir olayı hatırlattı. Bir dönem Mısır'da çok parası olan İsmaliye takımına gitmiştim. Başkan çok güçlüydü. Bana 32 tane yardımcı verdi. Ben de kabul ettim. Onları bir saat çalıştırdı önce 18'e sonra 7 kişiye düşürdüm. Gönderdiğiniz oyunculara durumu anlattınız mı?
Tabii ki anlattım. Ben takımdan gönderdiğim oyunculara karşı fair davrandım. Bütün oyuncularımı her gün uyardım. Kadronun küçüleceğini, şaka zamanı olmadığını, ayaklarını denk almaları gerektiğini uzun uzun anlattım. Hem bire bir hem de takım toplantılarında söyledim. Gidenlerin takım içinde disiplin sorunu mu vardı yoksa performans açısından mı gönderdiniz?
Gönderilen adamlarda kesinlikle disiplin sorunu yoktu. Örneğin Orhan Ak'ı sol kanatta çok oyuncu olduğu için gönderdim. Taraftar ve yönetim benden kısa sürede başarı bekliyor. Bu gidecek oyuncuların da kısa sürede performans gösterme kabiliyetleri sınırlıydı. Bu oyuncuları kadroya almamam kalitesiz olduklarını göstermez. Öyle bir takıma gitmeliler ki tekrar Galatasaray'a dönebilmeliler. Şu anda takımdan ayrı çalışan bu oyuncuların ben dahil antrenörlerimiz, masörlerimiz emrindeler. Necati Ateş'in kadro dışı kalması çok tartışıldı. Necati'de eksik bulduğunuz ne vardı?
Necati'nin yaptığı hataları takıma yeni gelen biri yapsa anlayışla karşılarım. Kendisini geliştiriyor derim. Mesela Özgürcan yapsa... Yanlış pas verse, motive olamasa... Bu pozisyonda Hakan var, Ümit Karan var, Serkan yeni gelmiş... Herkesin birbirini geçmesi gerekiyor bu mevki için. Ancak sen sahaya nasıl olsa bu forma benim diye çıkıyorsun. Bütün bunların yanında bunu da bana hissettiriyorsun. Bunu kabul edemem. Bir futbolcu formayı alır oynar ya da tribüne oturur. Buna kendisi karar verir. Tribüne yolladığınız futbolcular var geçmişte...
Kaiserslautern ile anlaştığımda Damir Hotiç çok ünlü bir oyuncuydu. Daha kulübün kapısından içeri girer girmez yanıma geldi. "Hocam benim adım Hotiç. Asla yedek kulübesinde oturmam." dedi. "Tamam" dedim ve kendisini tribüne gönderdim. Mondragon'un gitmesinden sonra kalede bir sorun görüyor musunuz?
Şu anda üç tane genç adam var elimde. Her gün hangisi ön plana çıkacak diye düşünüyorum. Acaba bunlardan gerekli performansı alamazsam 4. kaleci lazım olur mu diye zaman zaman aklıma geliyor. Yabancı hakkımı kalecide değil de, Linderoth'ta kullanmak istedim. G.Saray'da istediğiniz takım ruhu oluşmaya başladı mı? Takımdaki 7-8 kişiden çok memnunum. Takım gerçek kimliğine yavaş yavaş kavuşuyor. Takımda herkesin rolleri belli oluyor. Mesela Hasan Şaş neşeli kimliğiyle ön plana çıkıyor. Linderoth sakin yapısıyla dikkat çekiyor. G.Saray'a yeni gelen Serkan ve Barış, hayatlarında böyle bir şey görmedi. Takım içinde aile atmosferi oluşmaya başladı.
03-08-2007, 13:45
CABBARİ
Bu Linki Görmeniz İçin SupersatForuma Uye Olmanız Gerekmektedir.
Tayfun Bayındır'ın haberi
Vatan gazetesinde yer alan habere göre, Galatasaray'ın 4 yıllık sözleşme imzaladığı Brezilyalı yıldız Lincol’ne 13.5 milyon Euro garanti parayla, kulüp tarihinin (resmi olarak) en büyük ücretini ödeyeceği ortaya çıktı. Sarı-kırmızılı ekibin Lincoln’e vermeyi garanti ettiği ücretin 6 milyon Euro olan ilk yıllık bölümü, Roberto Carlos’un iki yıllık ücretinden (resmi olarak) 2 milyon Euro daha fazla. F.Bahçe, federasyona ulaşan sözleşmeye göre Roberto Carlos’a yıllık garanti ücret olarak 2 milyon Euro ödeyecek
LİNCOLN’E BİR SERVET
FUTBOL Federasyonu’na geçtiğimiz hafta ulaşan resmi sözleşmelere göre G.Saray, 4 yıllık anlaşma yaptığı Lincoln’e bir servet vermiş. Yaklaşık 20 sayfa tutan bu sözleşmeye göre G.Saray, Lincoln’e ilk yıl 6 milyon Euro garanti para ödeyecek. Bu paranın 2.5 milyon Euro’su 12 eşit taksitle, kalan 3.5 milyon Euro ise iki eşit taksitte ödenecek. Sambacı geri kalan 7.5 milyon Euro’yu ise 3 yıl içinde 2.5 milyonluk eşit taksitlerle alacak. Bu 2.5 milyon Euroluk alacaklar da 12 aya bölünerek verilecek. Sarı-kırmızılı kulüp Brezilyalı oyuncunun sağlık harcamaları ile uçak biletlerini de ödeyeceğini sözleşmeye yazmış. Uçak biletleriyle ilgili olarak bir sınır ise konulmamış
Roberto Carlos'a 2 yıl için 4 milyon
F.BAHÇE’NİN federasyona gönderdiği resmi sözleşmeye göre Roberto Carlos neredeyse Lincoln’ün yarı fiyatına malolmuş. Sarı-lacivetli kulüp Brezilyalı süper stara yıllık 2 milyon Euro garanti para ödeyeceğini beyan etmiş. Aynı sözleşmede Carlos’a ayrıca maç başına da ücret alacağı belirtilmiş. Buna göre F.Bahçe Carlos’a garanti paranın yanı sıra 25 bin Euro da maç başı ücret ödeyecek.
Yeni sezonda büyük başarılar elde etmek amacıyla flaş transferlere imza atan G.Saray’ın Kopenhag’dan renklerine kattığı Tobias Linderhoth’a da oldukça yüksek bir ücret ödediği belirlendi. Yine federasyona gelen resmi kayıtlara göre sarı-kırmızılı ekip İsveçli oyuncuya iki yıl için 3 milyon 750 bin Euro ödeyecek. Bu oyuncuya ayrıca oynadığı maç başına da 3 bin Euro daha verilecek.
Lincoln, resmi sözleşme bedellerine göre Türk futbol tarihinin en pahalı transferi oldu
İsim hakkı için 3.5 milyon ödenecek
G.SARAY 4 yıllık sözleşme gereği Brezilyalı yıldızı Lincoln’e ödeyeceği 13.5 milyon Euro’nun 3.5 milyon Euro’luk bölümünü ’isim hakları’ için verecek. Sarı-kırmızılılar sözleşme gereği Lincoln’ün isim ve imaj haklarını 2.5 yıllığına satın aldı ve Brezilyalı’ya 3.5 milyon Euro’yu taksitlerle ödemeyi garanti etti.
Paranın, transferin ilk yılında ödenecek olması, Brezilyalı’nın bir sezondaki kazancını birden bire 6 milyon Euro’ya çıkartıyor. Çünkü yıllık transfer taksidi olarak da Lincoln’e 2.5 milyon Euro ödeniyor.”
03-08-2007, 13:47
CABBARİ
Kalli'den Hakan 'para etmez' iması
Galatasaray Teknik Direktörü Feldkamp, daha fazla para kazanabilecekleri için Necati'yi yollama kararı aldığını söyledi, "Hakan'dan o kadar çok para kazanabilir miyiz ? Zannetmem" dedi. #haberImage { float: right; margin: 0 0 4px 8px;}#haberImage img { border: solid 1px #900; width: 272px; height: 204px;}#nealsak { border: solid 1px #990; width: 272px; height: 204px; background: url( Bu Linki Görmeniz İçin SupersatForuma Uye Olmanız Gerekmektedir.
) no-repeat; cursor: pointer;} Bu Linki Görmeniz İçin SupersatForuma Uye Olmanız Gerekmektedir.
Galatasaray Teknik Direktörü Feldkamp Futbol Extra dergisindeki röportajında oldukça ilginç açıklamalar yaptı. Alman hoca, daha fazla para kazanabilecekleri için Necati ile yollarını ayırma kararını aldığını söyledi.
Tecrübeli hoca, Necati'nin geçen sezon neredeyse hiç gol atmadığını hatırlattı ve şöyle devam etti:
"Necati tercihini yapmak benim için kolay değildi. Necati için çok para alabiliriz. 10 kulüp ister onu. Hakan'dan da o kadar çok para kazanabilir miyiz? Zannetmem. O zaman ben, Necati'nin getireceği parayı düşünürüm. Yönetim olarak alacağımız para yine takım için kullanılacak. Eğer yönetim 'Bu alacağımız parayı tamamen alt yapıya yatıracağız' derse, o zaman benim yangınım başlar."
17 yıl futbol oynadığını ve Almanya'daki ilk 7-8 iyi oyuncu arasında olduğunu ifade eden Feldkamp şunları söyledi:
"Bir fabrikada çalışırken küçük bir semt takımının başkanı haftada iki gün takımını çalıştırmamı istedi. İtalya'da villası vardı. Bana iyi paranın yanı sıra İtalya'daki villasında 5 hafta tatil teklif etti. Böylece antrenörlüğe başladım. Antrenörlüğün en zor tarafı, 25 adamın var, bunları bir hafta çok güzel çalıştırıyorsun. Maç günü geliyor yarısına diyorsun ki; siz şu tarafa ayrılın. İlk 11'e girenler gururla gidiyor. Ve bu işi bir yıl boyunca yapıyorsun. Tamamen sinir savaşı".
Futbolla savaş sırasında tanıştığını ve çok yoksulluk çektiğini belirten Karl Heinz Feldkamp, bir gün çok aç kaldığı için hırsızlık yaptığını itiraf etti. Cim-Bom'un teknik patronu şöyle konuştu:
"Savaşın içindeydik. Annem, babam ve yakınlarımdan kimseyi kaybetmediğim için bana film gibi geldi savaş, ama açlık çektiğimi unutamam. Savaşta açlık, yoksulluk nedir iyi bilirim. Bir gün çok aç kalmıştım. Hırsızlık yaptım. Karnımı doyurmak zorundaydım".
Feldkamp, "Brezilya'nın bu kadar başarılı olmasında da sokak futbolunun etkisi büyük. Mesela Michael Ballack sokaklarda yetişti. Disiplin de çok önemli. Kaiserslautern'le anlaştığım dönemde Hotiç çok ünlüydü. Kulübün kapısından içeri girer girmez yanıma geldi, 'Benim adım Hotiç. Asla yedek kulübesinde oturmam' dedi. 'Tamam' diyerek kendisini tribüne gönderdim" dedi.
Alman teknik adam, "Türklerin kendilerine aşırı güvenleri var. 'Ben Türküm, bunu yapmam lazım' diyorlar. Ama 2002 Dünya Kupası'ndaki üçüncülüğün ardından ayaklar yere basmalıydı" yorumunu yaptı.