19 Mayıs Türkiye ve Dünyadan Haberler

Hamas ve El Fetih barıştı
19 Mayıs 2007 Cumartesi 15:38

Filistin'de Hamas ve El Fetih'in 7 gün süren kanlı çatışmaları, geride 60'dan fazla ölü, yüzlerce yaralı bırakırken, iki tarafı barıştıran, Gazze'deki militan gruplardan İslami Cihad oldu. İyi haber alan kaynaklardan edinilen bilgiye göre, hem Gazze'deki İslami Cihad liderleri, hem de Şam'da sürgünde bulunan İslami Cihad yetkilileri, tarafları ateşkese razı etmek için yoğun çaba gösterdi.

Her iki taraf, bugün Mısır güvenlik delegasyonu başkanı Burham Hammad ve İslami Cihad liderleriyle birlikte Gazze'deki Mısır temsilciliğinde bir araya
geldi ve uzlaşmayı sağladı. El Fetih sözcüsü Abdülhekim Awad, Hamas sözcülerinden Ayman Taha ve İslami Cihad liderlerinden Hadır Habib'in de yer aldığı toplantıda, çatışmaların durdurulması, sokaklara kurulan kontrol noktaları ve barikatların kaldırılarak, silahlı militanların sokaklardan, çatılardan çekilmesinde uzlaşmaya varılırken, taraflar saat 16.00'da Mısır temsilciliğinde, kaçırarak alıkoydukları kişileri de değiş-tokuş yapacaklar.

Tarafların ayrıca ateşkese uyup uyulmadığını denetlemek için bir komisyon
oluşturacakları, İslami Cihad'ın da ateşkese gözlemcilik edeceği belirtiliyor.
Öte yandan, anlaşmaya varıldığının açıklandığı saatlerde, bir grup Hamas
militanının, El Fetih liderlerinden Mahid Mikdat'ın evine silahlı saldırıda
bulundukları belirtildi. Mahir Mikdat, El Fetih'e yakın radyolardan birine, evine yapılan saldırıyı doğruladı.

Filistin Başbakanı İsmail Haniye de tarafların anlaşmaya uymalarını istedi.
Haniye, Gazze Şeridi İsrail saldırıları ile karşı karşı iken, taraflara birlik
çağrısında bulundu.

Siyasiler arasında miting krizi
19 Mayıs 2007 Cumartesi 15:37

Eski Başbakan Mesut Yılmaz ile Saadet Partisi Genel Başkanı Recai Kutan’ın Rize’de yapacağı mitingin günü, saati ve yerinin çakışması krize neden oldu. Rize Valiliği taraflara uzlaşma çağrısında bulunarak, 1.5 saat arayla miting yapılmasını önerdi, ancak taraflar aynı saatte miting için ısrarlarından vazgeçmedi.

Yılmaz, siyasi geleceğini açıklayacağı Rize mitingini 25 Mayıs saat 13.00’te Cumhuriyet Meydanı’nda yapacağını duyurarak, gerekli işlemler için valiliğe müracaat etti. Ancak aynı tarih, saat ve yer için daha önce Saadet Partisi'nin valiliğe müracaat ettiği anlaşıldı.

Bunun üzerine devreye giren Rize Valisi Kasım Esen, ANAP İl Başkanı Mustafa Mataracı ve Saadet Parisi İl Başkanı Cemil Çolak ile bir toplantı yaptı. 1.5 saat arayla Cumhuriyet Meydanı’nda miting yapılmasını öneren Esen, taraflara yarına kadar süre verdi.

Çolak "Biz daha önce başvurduk. Mitingimizi 25 Mayıs saat 13.00’te yapacağız. Bizi diğer miting ilgilendirmiyor'' dedi. Mataracı ise "Cuma namazından sonra mitingimiz başlayacak. Diğer partili arkadaşlar da aynı saatte müracaat etmiş. Biz mitingimizi yapacağız. Onların ne yapacağını bilmiyorum'' diye konuştu.

Vali Esen de "İki miting için de aynı gün ve saatte müracaat edildi. Ama Saadet Partisi daha önce başvurdu. İki tertip komitesini uzlaştırmaya çalışıyoruz. İkisinin de fedakarlık etmesi gerekiyor. 1.5 saat arayla aynı meydanda miting yapılabilir. Biri 13.00’te, diğeri 14.30’da başlayabilir. Zaten Mesut Bey 45 dakika konuşacağını söyledi. Eğer ikisi de aynı saate ısrar ederse, kanun gereği birini İsmail Kahraman Kültür Merkezi önündeki alana vereceğiz'' dedi..

Kurtar beni diye yalvardı ama...
19 Mayıs 2007 Cumartesi 15:29

Hastalara yapılan işkence görüntüleriyle gündeme gelen Adana Dr. Ekrem Tok Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Hastanesi’ne tedavi için yatırılan 23 yaşındaki bir çocuk annesi Sibel Öcal, eşi 25 yaşındaki Şevket Öcal’a telefonla ‘beni kurtar’ dedikten sonra ortadan kayboldu.

Şevket Öcal, eşinin ‘dayısı’ diye kendini tanıtan bir kişi tarafından hastaneden çıkarıldığını belirterek, “Tedavi olması için yatırdığım hastanede eşimin başına ne geldi bilmiyorum. Hayatından endişe ediyorum” dedi.

İddiaya göre, Hatay’ın İskenderun İlçesi’nde bakkal dükkanı işleten Şevket Öcal, psikolojik rahatsızlıkları olan eşi Sibel Öcal’ı 23 Ocak’ta Dr. Ekrem Tok Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Hastanesi’ne tedaviye getirdi. Sibel Öcal, aynı gün hastaneye yatırıldı.

İskenderun’a dönen Şevket Öcal, zaman zaman eşini ziyaret edip, sağlık durumunu takip etti. Bir ay sonra Sibel Öcal, eşini telefonla arayarak, tedavisinin tamamlandığını kendisini gelip almasını istedi. 27 Şubat’ta, eşini tekrar arayan Sibel Öcal, hastaneden çıktığını, otobüse bineceğini garajlardan kendisini karşılamasını istedi. Bu telefon görüşmesinden kısa süre sonra tekrar eşini arayan Sibel Öcal, “Beni kurtar” dedikten sonra telefonu kapattı ve kendisine bir daha ulaşılamadı.

Tüm aramalara rağmen eşine ulaşamayan Öcal, Cumhuriyet Savcılığı’na suç duyurusunda bulundu. Eşinin kaçırılmış olabileceğini savunan Öcal, “Beni kurtar dedikten sonra bir daha kendisine ulaşamadım. Hastaneye gittiğimde, kayıtlarda dayısı olarak gösterilen Hacı Ali Yolcu adlı bir kişi tarafından taburcu işlemi yapılıp eşim hastaneden çıkartılmış, ancak böyle bir isimde ne dayısı var, ne de bir tanıdığımız.

Eşimin kaçırılmış olmasından şüpheleniyorum” dedi. Eşinin tedavi gördüğü sırada ‘Çilem Yasemin’ adlı bir kadından bahsettiğini, bu kadının da evine gittiğinde eşinin sağlık karnesini bulduğunu ileri süren Öcal, “Çilem Yasemin, bana eşimin bir gece evinde kaldığını, ardından çıkıp gittiğini söyledi. Ancak, beni görünce büyük panik yaşadı.

Mutlaka bir şey bildiğine inanıyorum. Eşimin ortadan kaybolmasında bu kadının mutlaka bir bilgisi olduğunu düşünüyorum. Eşimi tedavi için götürdüğüm hastanede kaybettik. Hayatından endişe ediyorum” diye konuştu.

Meclis'ten kaçanlar dersini alacak
19 Mayıs 2007 Cumartesi 15:26

Aksu, AK Parti Eskişehir teşkilatı seçim koordinasyon merkezinin açılışında yaptığı konuşmada, tüm gençlerin 19 Mayıs Atatürk'ü Anma ve Gençlik ve Spor Bayramı'nı kutladı.

Geçmiş iktidarların aylar içerisinde sadece bir dizi açılış yaptığını ifade eden Aksu, şöyle konuştu: ''Bunu gururla söylüyorum, biz gittiğimiz her ilde 50, 60, 100 açılışı birden yapıyoruz. Açılış için gittiğimiz Van'da muazzam bir kalabalık, coşku ve sevgiyle karşılandık. Yüzbinler alanı doldurmuştu.

Akşam stadyumda düzenlenen Gençlik Şöleni'ne on binlerce gencimiz katıldı. Bir seçim dönemi başladı. Aslında biz seçim tarihi 4 Kasım 2007 olarak yasa ile tespit etmiştik. Ancak, Meclis'ten kaçanlar cumhurbaşkanlığı seçiminin kilitlenmesine sebep oldular. Bizim asli görevimiz Meclis'te bulunmaktır. Nasıl ki bir doktorun asli görevi hastanesinde, bir öğretmenin görevi okulunda bulunmaktır. Bizim de görevimiz Meclis'te yasama faaliyetlerine katılmaktır, çalışmaktır. Ama maalesef Meclis'i terk ettiler. Cumhurbaşkanılığı seçimini kilitlediler.''

Bu durumda cumhurbaşkanını halkın seçmesini önerdiklerini belirten Aksu, bu teklife de itiraz edildiğini ifade etti. Geçen hafta Erzurum'da olduklarını anımsatan Aksu, şöyle devam etti: ''Erzurum'da miting alanındaki 100 binler doldurmuştu. Millet dün de aynı şeyi Van'da yaptı. Aziz millet, 22 Temmuzda milli iradeden, kendisinden kaçanlara en güzel dersi verecek.

Erzurum ve Van'daki alanı dolduran yüz binler (Bu milli irade kaçkınlarına biz en güzel dersi vereceğiz) diye bağırdılar. Bu coşku ve heyecan ile Eskişehir'de en güzel neticeyi alacağız. En güzel netice 6-0'dır. İnşallah bunu bekliyoruz.'' AK Parti Eskişehir İl Başkanı Murat Canözer, Eski İçişleri Bakanı Abdülkadir Aksu'ya, Yazılıkaya Anıtı'nın bulunduğu tablo hediye etti.

GS Store çadırı sarı lacivert
19 Mayıs 2007 Cumartesi 15:25

Ali Sami Yen Stadı'nın hemen yanında bulunan ve GS Store Mağazası'nın da içinde yer aldığı Galatasaray Çadırı, Fenerbahçeli taraftarlar tarafından sarı-lacivert renge boyandı.

Fenerbahçeli taraftarların dün gece geç saatlerde GS Store'un bulunduğu çadırın ön bölümünün üstünü sarı-lacivert renklere boyadıkları görülürken, sabah erken saatlerde boyanan bölümün tekrar beyaz renk boya ile üzeri kapatıldı. Store'un hemen önünde yer yer sarı-lacivertli boyaların olduğu görüldü.
Mecidiyeköy'e gelmeye başlayan Galatasaraylı taraftarlar, özellikle stat çevresinde toplanırken, Ali Sami Yen Stadı'na ise saat 14.30'dan itibaren taraftarlar giriş yapmaya başladı.

Araba durakta bekleyenlere çarptı
19 Mayıs 2007 Cumartesi 15:14

Bursa'nın merkez Osmangazi ilçesinde bir otomobilin, başka bir araca çarptıktan sonra otobüs durağında bekleyen yayaların arasına girmesi sonucu 1 kişi öldü, 1'i çocuk 2 kişi yaralandı.

Alınan bilgiye göre, Zeki A'nın (28) kullandığı 16 BCU 05 plakalı otomobil,
Bursa-Mudanya kara yolunun 6. kilometresindeki BursaRay Organize Sanayi Bölgesi İstasyonu yakınında, Serkan Civelek yönetimindeki 34 EG 1907 plakalı otomobile yandan çarptı.

Çarpmanın etkisiyle savrularak istasyonun karşısındaki belediye otobüs
durağına giren Zeki A'nın kullandığı otomobil, durakta bekleyen Hasibe Kurtuluş (56), Muhammet Sevgi (6) ve Halil Sezak'a (65) çarptıktan sonra durağın arkasında park halinde olan Tirilye-Bursa seferini yapan 16 JE 060 plakalı midibüse çarparak durabildi.

Kazada, otomobille midibüs arasında kalan Hasibe Kurtuluş olay yerinde
hayatını kaybetti. Sürücünün hafif sıyrıklarla atlattığı kazada yaralanan
Muhammet Sevgi ve Halil Sezak, Çekirge Devlet Hastanesine kaldırıldı.
Yaralıların sağlık durumlarının iyi olduğu öğrenilirken, kaza sırasında ölen
eşinin yanında bulunan ve olayın şokunu atlatamadığı gözlenen Şaban Kurtuluş, güvenlik güçlerince sakinleştirilmeye çalışıldı.

Bu arada, sürücü belgesini 5 ay önce aldığı öğrenilen Zeki A'nın gözaltına
alındığı, kazayla ilgili soruşturmanın devam ettiği bildirildi.

Hristiyan din adamı kaçırıldı
19 Mayıs 2007 Cumartesi 15:08

Irak'ın başkenti Bağdat'ta bu sabah Hristiyan bir din adamının kaçırıldığı bildirildi. Dini haberler veren Asianews ajansındaki haberde, Peder Nevzat Hanna'nın El Baladiye mahallesinde ziyaret ettiği bir hastanın evinden çıkarken kaçırıldığı bilgisi yer aldı.

Din adamı Shlemon Warduni de Asianews'a yaptığı açıklamada kaçırma olayını doğrulayarak, "Böyle yaşanmaz, bu küçük düşürücü. Bizi korkutamazlar, sesimizi duyurmaya ve Iraklıların, özellikle de Hristiyanların her gün yaşadığı trajediyi kınamaya devam edeceğiz" dedi.

Gözler Chelsea-M.United finalinde
19 Mayıs 2007 Cumartesi 14:53

Chelsea-M.United kupa finalinin 35-95 Sterlin arasında satışa çıkan biletleri karaborsada 1800 Sterlin'e yükseldi. Maçın VIP biletleri ise 2500 Sterlin.

Futbol ligi dünya üzerinde en fazla ilgi çeken ülke olan İngiltere'nin, Federasyon Kupası (FA Cup) bugün tarihi bir maçla sahibini buluyor. Türkiye'de TV8 ile birlikte dünyada tam 170 ülkenin televizyonlardan canlı yayınlayacağı maç, Ada futbolunun iki devi Chelsea ile Manchester United'ı, Londra'daki Wembley Stadı'nın yenilendikten sonraki resmi açılışında karşı karşıya getirecek.


İngiliz basınında çıkan haberlere göre, iki takım taraftarları için 35 Sterlin (90 YTL) ile 95 Sterlin (250 YTL) arasında satışa sunulan 90 bin bilet kısa sürede tükenirken, karaborsada 1800 Sterlin'e (4700 YTL) kadar alıcı buluyor. Bu karşılaşmayı Wembley Stadı'nın VIP tribününden izlemenin bedeli ise tam 2500 Sterlin (6500). Bu aynı zamanda, dev finali VIP tribününden izlemek isteyen 3 kişinin, bu uğurda bir otomobilin bedelini gözden çıkarması gerektiği anlamına geliyor.

Wembley’e yakışsın

Bu sezon Premier Lig şampiyonluğunu elde eden Manchester United ile ligi ikinci bitirip, Carling Cup'ı kazanan Chelsea'den bu final sonunda galip ayrılan tarafın alacağı para ödülü ise tam 1 milyon Sterlin (1.6 milyon YTL). TSİ 17.00'de başlayacak mücadele öncesi Chelsea'nin ünlü teknik direktörü Jose Mourinho, finalin Wembley'e yakışır unutulmaz bir maç olarak tarih sayfalarında yerini alabilmesi için ellerinden geleni yapacaklarını söyledi.

RAKAMLARLA DEV MAÇ

Maçı170 ülke televizyonlarından canlı yayınlayacak.

Karşılaşmanın bilet fiyatları 35 ile 2 bin 500 Sterlin arasında değişiyor.

Kupayı kazanan kulüp 1 milyon Sterlin para ödülü alacak.

Final maçında 2 bin 500 özel güvenlikçi ile bin 500 polis görevli.

Resmi açılışı bu finalle yapılacak Wembley 7 yılda yenilendi ve 800 milyon Sterlin’e mal oldu.

Wembley'de, 2618 adet tuvalet, 688 adet yiyecek noktası, 30 adet yürüyen merdiven, 26 adet asansör ve 3 adet meydan bulunuyor.

Pembeleşen koltuklar doğrudan çöpe gitti

120 binden 90 bin kişilik kapasiteye indirilen ve modernleştirilen İngilizlerin futbol mabedi Wembley’in yenilenmesini Avustralyalı bir şirket üstlendi. İngiliz Futbol Federasyonu’na başlangıçta 458 milyon Sterlin'lik (1.2 milyar YTL) maliyet çıkaran firma, daha sonra faturayı 800 milyon Sterlin'e (2 milyar YTL) yüksellti ve bu durum İngiliz kamuoyunda büyük tartışma yarattı. Şirket buna karşılık yine de Wembley işinden 1.4 milyon dolar zarar ettiğini açıkladı. Bu arada 2004 yılında bir iskelenin çökmesi sonucu bir işçi hayatını kaybetti. Ancak Wembley Stadı 7 yıllık bir çalışmanın ardından tamamlandıktan sonra da terslikler bitmedi. Tribünlerdeki kırmızı koltuklar güneşten pembeleşince, hiç kullanılmadan yenileriyle değiştirilmek zorunda kaldı.

Final öncesi Chelsea kaçırıldı

İNGİLİZ polisi, bugünkü FA Cup finali öncesi Manchester United adını duyunca çığlık atan "Chelsea" adındaki papağanı bulmaya çalışıyor. Mavi beyaz renkli papağanın sahibi Richard Threadgold, ailece Chelsea taraftarı olduklarını, bu yüzden papağana takımlarının adını taktıklarını belirtti. Fanatik papağanın M.United'dan nefret ettiğini ve bu takımın ismini duyunca kulakları sağır eden çığlıklar atmaya başladığını anlatan Threadgold, 600 Sterlin'e (1500 YTL) aldıkları papağanı bulana ödül vermeyi düşündüklerini de söyledi

Erzurum'da bayrak polemiği
19 Mayıs 2007 Cumartesi 14:50

Erzurum'da bayrak polemiği yaşandı. Belediye başkanı ile paşa arasında bayrak nedeniyle söz düellosu vardı.. 19 Mayıs törenlerinde Tuğgeneral Nejat Bek'in yeterli bayrak asılmadığı yönündeki sözleri havayı gerdi.

Bu sözler üzerine Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Küçükler, "kentin her yerinde bayraklar asılıdır ve kutlamaların yapıldığı stat bayraklarla donatılmıştır" sözleriyle cevap verdi.

"4 YILDA 50 BİN BAYRAK DAĞITTIK"
Büyükşehir Belediyesinin son 4 yılda vatandaşlara 50 bin bayrak dağıttığını kaydeden Küçükler, "Büyükşehir Belediyesi, bayrağa sahip çıkmayı, onun temsil ettiği değerlere sahip çıkmak olarak bellemiştir. Bayrak, tarihimizdir, şerefimizdir. Kısacası her şeyimizdir" dedi.

Yayınevi zanlısı tutuklandı
19 Mayıs 2007 Cumartesi 14:46

Malatya'daki yayınevi baskınını zanlısı E.G. tutuklandı.
Malatya'da bir yayınevindeki cinayetlerin zanlısı olan ve bugün tutuklanan E.G'nin avukatı Umut Yalçın, ''E.G, içinde bulunduğu durumdan pişman'' dedi.

Yalçın, adliye çıkışında gazetecilere yaptığı açıklamada, konuyla ilgili çok
fazla bilgi veremeyeceğini belirtti.

''E.G, içinde bulunduğu durumdan pişman. Cinayetlerle ilgili kabul ettiği
noktalar olduğu gibi etmediği noktalar da var'' diyen Umut Yalçın, cinayetlerle ilgili başka gözaltıların olup olmayacağı yönündeki soruya ''Süreci beraber takip edeceğiz, göreceğiz'' yanıtını verdi.

E.G'nin dün sağlık kontrolü için götürüldüğü Beydağı Devlet Hastanesi
çıkışında ''Allah Türk'ü korusun'' sözlerinin, içinde bulunduğu duygusallıktan
kaynaklandığını belirten Yalçın, ''Babasının sesini duymasının da bunda etkisi
var. Herhangi bir yere mesaj verme ve farklı amaçlar gütme ifadesi değil. Bu
yönde çıkan haberler yanlış anlaşmalardan kaynaklıdır'' dedi.

Malatya 3. Ağır Ceza Mahkemesince tutuklanan E.G, geniş güvenlik önlemleri altında zırhlı araçla cezaevine götürüldü.

OLAY

Malatya'da Zirve adlı yayınevinde çalışan Alman uyruklu Tilman Ekkehart
Geske (46), Necati Aydın (35) ve Uğur Yüksel boğazları kesilerek öldürülmüş, polis zanlılardan S.G. (20), C.Ö. (20), H.Ş. (19) ve A.Y'yi (19) olay yerinde yakalamıştı.

Olaydan sonra üçüncü katın penceresinden kaçmak isterken düşerek yaralanan E.G, kaldırıldığı İÜ Turgut Özal Tıp Merkezi'nde tedavi altına alınırken, emniyet müdürlüğündeki ifadeleri tamamlanan diğer dört zanlı tutuklanmıştı.

Taburcu olduktan sonra gözaltına alınan E.G'nin terörle mücadele şube
müdürlüğünde sorgusuna başlanmıştı. E.G, Emniyet Müdürlüğündeki sorgusunun ardından dün Beydağı Devlet Hastanesinde sağlık kontrolünden geçirilmiş, bugün sabah olay yerinde tatbikat yaptırılmıştı.

Tatbikatın ardından adliyeye sevk edilen E.G, savcılıktaki ifadesinin
ardından Malatya 3. Ağır Ceza Mahkemesine sevk edilmişti.