Haberiniz olsun ki, bedende bir et parçası vardır. O iyi olursa bütün beden iyi olur; o bozuk olursa bütün beden bozuk olur. İşte o kalptir.”
(Buhârî, Îmân, 39)
Printable View
Haberiniz olsun ki, bedende bir et parçası vardır. O iyi olursa bütün beden iyi olur; o bozuk olursa bütün beden bozuk olur. İşte o kalptir.”
(Buhârî, Îmân, 39)
“İslâm beş esas üzerine kurulmuştur: Allah’ın tekliğini kabul etmek, namaz kılmak, zekât vermek, Ramazan orucunu tutmak ve haccetmek.”
* Sahih-i Müslim’deki hadis numarası: 19
Hz.Enes (radıyallahu anh) anlatıyor: Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm) gazve yaptığı zaman:
“Ey Rabbim sen benim destekcim ve yardımcımsın. Senin sayende çâre düşünür, senin sayende saldırır, senin sayende mukâtele ederim” derdi.”
[Tirmizî, Da’avât 132, (3578); Ebu Dâvud, Cihâd 99, (2632).]
İyilik yapanlar için, hattâ kendi âilesine ve tâbîilerine iyilik yapanlar için bile cennette konaklar vardır.”
(Taberî, Câmî, Beyrut 1405 XIV, 61)
İnkâr edenlere dünya hayatı süslü gösterildi. Onlar iman edenlerle alay etmektedirler. Allah’a karşı gelmekten sakınanlar ise, kıyamet günü bunların üstündedir. Allah, dilediğine hesapsız rızık verir.
“Bakara Sûresi 212. Ayet Meali”
Size her istediğiniz şeyi verdi. Eğer Allah’ın nimetini saymaya kalkışırsanız, onu sayıp-bitirmeye güç yetiremezsiniz. Gerçek şu ki, insan pek zalimdir, pek nankördür.
(İbrahim Suresi’ nin 34. Ayeti)
Ramazan ve Kurban bayramı gecelerini, sevabını Allah’tan umarak ibadetle ihya edenlerin kalbi, bütün kalplerin öldüğü günde ölmeyecektir.” (İbn-i Mâce, Sıyâm, 68)
Böylece biz onu (Kur’an’ı) Arapça bir hüküm olarak indirdik. Sana gelen bu ilimden sonra eğer sen onların heva ve heveslerine uyarsan, Allah tarafından senin için ne bir dost vardır, ne de bir koruyucu.
{Ra’d, 13 / 37}
“Ey îmân edenler! Allâh’ın size helâl kıldığı güzel ve temiz şeyleri kendinize haram etmeyin, haddi aşmayın. Çünkü Allah, haddi aşanları sevmez.”
(Mâide, 87)
Çocuklarınızı üç hususta yetiştirin: Peygamber sevgisi, Ehl-i Beyt sevgisi ve Kur’ân kıraati… Çünkü hamele-i Kur’ân (Kur’ân’ı öğrenen, öğreten ve bu yolda hizmet edenler), hiçbir gölgenin bulunmadığı kıyâmet gününde, peygamberler ve Hak dostları ile birlikte Arş’ın gölgesindedirler.” (
Münâvî, Feyzü’l-Kadir, I, 226)
1 – Fecre,
2 – O on geceye,
3 – Çifte ve teke,
4 – Akıp giden geceye yemin olsun ki:
Kıyamet gelecektir.
* FECR SÛRESİ
Kur’an okuduğun zaman, kovulmuş şeytandan Allah’a sığın.(*)
{ Nahl, 16 / 98 }
“Akıllı kimse, nefsini muhasebe eden ve ölümden sonrası için çalışandır. Aciz de, nefsini hevasının peşine takan ve Allah’tan temennide bulunan kimsedir.”
[Tirmizî, Kıyamet 26]
Mümin mümine karşı birbirine kenetlenmiş binalar gibidir.
(Buhari, Salat, 88; Müslim, Birr, 65)
“Allah Teâlâ şöyle buyurmuştur: Kulum kendisine farz kıldığım şeylerden, bence daha sevimli herhangi bir şeyle bana yakınlık kazanamaz. Kulum bana (farzlara ilâveten işlediği) nâfile ibadetlerle durmadan yaklaşır, nihayet ben onu severim. Kulumu sevince de (âdetâ) ben onun işiten kulağı, gören gözü, tutan eli ve yürüyen ayağı olurum. Benden her ne isterse, onu mutlaka veririm; bana sığınırsa, onu korurum.” (Buhârî, Rikak 38)
“Hangi kadın, kocası kendisinden razı olarak vefat ederse, cennete girer.”
[Tirmizî, Radâ 10]
Siz insanlar için çıkarılmış en hayırlı ümmetsiniz. İyiliği emreder, kötülükten menedersiniz…”
(Âl-i İmrân, 110)
tesekkurler
Hiç şüphesiz ki, sözün en doğrusu Allah’ ın kitabı; yolun en güzeli de Muhammed’ in (SAV) yoludur.
Ve işlerin en kötüsü, dinde olmayıp da sonradan uydurulan şeylerdir.
Her uydurma şey bid’a, her bid’a sapıklık, her sapıklığın yeri de Cehennemdir.
(Buhari, Edeb: 70)
“Mü’minler kardeştir. Öyleyse kardeşlerinizin arasını ıslâh ediniz!”
(Hucurât, 10)
İLK MÜSLÜMAN KİMDİR ÇELİŞKİSİ..Sizce ilk Müslüman kimdir?
Enam-163. O’nun hiçbir ortağı yoktur; böyle emrolundum ve ben müslümanların ilkiyim.” Yukarıdaki ayet, Muhammed hazretlerinin ilk müslüman olduğunu belirtir ama hükümsüzdür.
Araf-143. “Sen sübhansın”, “tevbe ettim, sana döndüm ve ben müminlerin ilkiyim,” dedi.
Yukarıdaki ayet de Musa‘nın ilk müslüman olduğunu belirten ayettir ve o da hükümsüzdür.
Her iki ayeti de hükümsüz kılan ayet:
Ali İmran- 67. İbrahim, ne Yahudi, ne de Hristiyandı. Fakat o, Allah’ı bir tanıyan dosdoğru bir müslümandı, müşriklerden de değildi.
İbrahim, Muhammed’den de, Musa’dan da önce yaşadığına göre müslümanlığı onlardan öncedir. Adem, İdris, Nuh gibi İbrahim’den önce yaşamış olan peygamberlerin Müslümanlık sırasının ise hesaba katılmadığını görüyoruz.
“Ölü tabuta konulup da insanlar (veya erkekler) onu omuzladığı zaman, eğer iyi bir kişi ise “Beni çabuk götürünüz, beni çabuk götürünüz!” diye seslenir. Eğer iyi olmayan biri ise, “Eyvah!. Bu tabutu nereye götürüyorsunuz?” der. O cenâzenin sesini insandan başka her şey duyar. Eğer insan bu sesi duysaydı, bayılırdı.”
* Buhârî, Nesâî,
İnkar edenler ise; onların amelleri dümdüz bir arazideki seraba benzer; susayan onu bir su sanır. Nihayet ona ulaştığında bir şey bulamaz ve yanında Allah’ı bulur. (Allah da) Onun hesabını tam olarak verir. Allah, hesabı çok seri görendir.
(Nur Suresinin 39. Ayeti)
“İslâm hidayeti nasip edilen ve yeterli miktarda maişeti olup, buna kanaat edene ne mutlu!”
Tirmizi, Zühd 35, (2350).
“Bir erkek hanımına bir defada “Sen üç talakla boşsun!” dese, bu bir talâk sayılır.”
Ebu Davud, Talak 10, (2197).
…Allah sana ihsan ettiği gibi, sen de (insanlara) iyilik et…”
(Kasas, 77)
“Allâh bu ümmete, zayıfların duâsı, namazları ve ihlâsları sebebiyle yardım eder.”
(Nesâî, Cihâd, 43)
Namaz için ezân okunduğu zaman şeytan oradan sesli sesli yellenerek uzaklaşır, ezânı duyamayacağı yere kadar kaçar. Ezân bitince geri gelir. Kâmet başlayınca yine uzaklaşır, bittiğinde ise geri dönüp kişi ile kalbinin arasına girer ve: «Şunu hatırla, bunu düşün!» diye aklında daha önce hiç olmayan şeylerle vesvese verir. Öyle ki (buna kapılan) kişi kaç rekât kıldığını bilemeyecek hâle gelir.”
(Buhârî, Ezân, 4; Müslim, Salât, 19)
Medine’ye yeni getirilmiş olan savaş esirlerini görür. Ve onları esir alan birlikte bulunan arkadaşlarına sorar:
“Bunları İslam’a çağırdınız mı?”
“Hayır!” cevabını alınca durumu kesinleştirmek için bir kez de esirlere sorar:
“Sizi İslam’a çağırdılar mı?”
Onlardan da “Hayır!” cevabı gelince, emreder, esirler serbest bırakılır ve ülkelerine iade edilirler.[8]
[8]M. Yusuf Kandehlevi, Hayatü’s-Sahabe, III
“Ey îman edenler! Siz kendinize bakın. Siz doğru yolda olduğunuz taktirde sapan kimse size zarar vermez. Hepinizin dönüşü Allah’adır. O, size yaptıklarınızı haber verecektir.”
(Mâide, 105)
Allah bir kuluna hayır murad ettimi onun cezasını tacil edip dünyada verir; bir kulu hakkında da kötülük murad ettimi onun günahlarını tutar, Kıyamet günü cezasını verir.”
Tirmizi, Zühd 57, (2398).
İşte bu, gerçekliği kesin olan gündür. Artık dileyen, Rabbine varan yolu tutar, O’na sığınır.
40 – Biz, gelmesi yaklaşmış bir azabı bildirerek sizi uyarıyoruz. O gün gelecek,
ve her şahıs önünde, yalnız yapıp ettiklerini bulup bakacak ve kâfir: “Ah ne olurdu, keşke toprak olaydım!” diyecek. [18,49; 75,13]
* Nebe’ Sûresi
Kıyamet günü, Allah öncekileri ve sonrakileri birleştirip topladığı zaman her vefasız için, onu tanıtan bir bayrak dikilir ve: “Bu falan (oğlu falanın) vefasızlığıdır” denilir.”
[Buhârî, Edeb, 99, Cizye 22, Hiyel 9, Fiten 21; Müslim, Cihâd 10; Ebû Dâvud; Cihâd 162; Tirmizî, Siyer 28
“Onlar, gözetilmesini Allah’ın emrettiği şeyleri gözeten, Rablerinden sakınan ve kötü hesaptan korkan kimselerdir.”
* Ra`d sûresi (13), 21
Kıyamet günü Kur’an gelip der ki: “Ya Rabbi, Kur’an ehli olan kimseyi nurunla süslendir.” Bunun üzerine ona bir keramet ve şeref tacı giydirilir.
Kur’an sonra, “Yâ Rabbi, onun süsünü artır.” der. Sonra o şahsa bir şeref elbisesi giydirilir.
Bundan sonra Kur’an, “Yâ Rabbi, ondan râzı ol.” der. Kur’an ehli olan şahıs Allah’ ın rızasına nâil olur, kendisine, “Oku ve yüksel!” denilir. Kur’an’ın her bir âyetine karşılık kendisine derece verilir.
(Darimî, Fezili Kur’an: 1)
İbn Ömer’in (r.a.) rivayet ettiğine göre:
Hz. Peygamber (a.s.), kardeşine utanma nasihati vermekte olan bir adamı duyunca “utanmak imandandır” buyurdu.
Sahih-i Müslim’deki hadis numarası: 52
Şüpheli şeylere kendini kaptıran harama düşer.
(Buhari, Büyu: 13)
Mümin mümine karşı birbirine kenetlenmiş binalar gibidir.
(Buhari, Salat, 88; Müslim, Birr, 65)
Dürüst ve güvenilir tüccar,
Ahirette peygamberler,
sıddîkler ve şehitlerle beraber olacaktır.
(İbni Mâce, Ticaret: 1)
İbn Ömer’in (r.a.) rivayet ettiğine göre:
Hz. Peygamber (a.s.), kardeşine utanma nasihati vermekte olan bir adamı duyunca “utanmak imandandır” buyurdu.
Sahih-i Müslim’deki hadis numarası: 52
Gerçek müslüman, elinden ve dilinden müslümanların emniyet ve esenlikte olup zarar görmedikleri kimsedir.
(Buhari, İman 4)
“Allah Teâlâ buyuruyor ki: “Kulumu, iki gözünü kör etmekle imtihan ettiğim zaman sabrederse, gözlerine karşılık olarak cenneti veririm.”
* Buhârî, Merdâ 7; Ayrıca bk. Tirmizî, Zühd 58
llah’a ve ahiret gününe imân eden kimse, komşusuna eziyet etmesin. Allah’a ve ahiret gününe imân eden misafirine ikramda bulunsun. Allah’a ve ahiret gününe imân eden kimse, ya hayır söylesin veya sussun.
Buhârî, Edeb, 31, 85; Müslim, Îmân, 74, 75
“Cennet size ayakkabılarınızın bağından daha yakındır. Cehennem de öyledir.”
* * Buhârî, Rikak 29
Öyle) Adamlar ki, ne ticaret, ne alış-veriş onları Allah’ı zikretmekten, dosdoğru namazı kılmaktan ve zekatı vermekten ‘tutkuya kaptırıp alıkoymaz’; onlar, kalplerin ve gözlerin inkılaba uğrayacağı (dehşetten allak bullak olacağı) günden korkarlar.
(Nur Suresinin 37. Ayeti)
Allah şöyle buyurdu:
‘İki ortaktan biri diğerine ihanet etmediği müddetçe,
onlardan üçüncüsü Benim -rahmetimle aralarında bulunurum-
Ancak biri diğerine ihanet ettiği zaman, aralarından çıkarım’
(Ebû Dâvud, Büyu:26)
“Biriniz kardeşini (Allah için) seviyorsa ona sevdiğini söylesin.”
[Ebû Dâvud, Edeb 122; Tirmizî, Zühd 54]
“Allah’ın en ziyade buğzettiği erkek, şiddetli düşmanlık yapan hasımdır.”
[Buharî, Ahkâm 34, Müslim, İlm 5]
İşte bundan dolayı İsrail oğullarına kitapta şunu bildirdik:
Kim katil olmayan ve yeryüzünde fesat çıkarmayan bir kişiyi öldürürse sanki bütün insanları öldürmüş gibi olur.
Kim de bir adamın hayatını kurtarırsa sanki bütün insanların hayatını kurtarmış olur.
Resullerimiz onlara açık âyetler ve deliller getirmişlerdi.
Ne var ki onların çoğu bütün bunlardan sonra, hâla yeryüzünde fesat ve cinayette aşırı gitmektedirler. [2,84-85]
* Mâide Sûresi
“Dünya, mü’mine hapishâne,kâfire cennettir.”
[Müslim, Zühd 1, (2956); Tirmizî, Zühd 16, (2325)]
Ramazan ayı, insanlara yol gösterici, doğrunun ve doğruyu eğriden ayırmanın açık delilleri olarak Kur’an’ın indirildiği aydır. Öyle ise sizden ramazan ayını idrak edenler onda oruç tutsun. Kim o anda hasta veya yolcu olursa (tutamadığı günler sayısınca) başka günlerde kaza etsin. Allah sizin için kolaylık ister, zorluk istemez. Bütün bunlar, sayıyı tamamlamanız ve size doğru yolu göstermesine karşılık, Allah’ı tazim etmeniz, şükretmeniz içindir.”
(Bakara, 185)
“İyilik güzel ahlâktır, kötülük vicdânını rahatsız eden, duymasını istemediğin şeydir.” (Tirmizi, Zühd, 52; Müsned, IV, 182)
Ebu Mahzure isimli bir çocuk müezzinin taklidini yaparak ezanla alay etmektedir. Hz. Muhammed (asv) onu yanına çağırır ve ezanla alay edildiğini fark etmemiş gibi ciddi ve yumuşak bir tavırla:
“Haydi bir ezan da burada oku.” der.
Utanç içinde kalan Ebu Mahzure bu kez bütün yeteneğini zorlar, özenerek bir ezan okur.
Eksik ve yanlışlarını düzelten Hz. Muhammed (asv), cebine bir kaç kuruş koyar, eliyle de sırtını sıvazlayarak:
“Mübarek olsun…” der.
Ebu Mahzure gördüğü iltifat ve bağışlama karşısında hala şaşkındır. Mekke’de müezzinlik yapmak için izin ister ve alır. Yıllar boyunca Mekke’nin müezzinliğini o yapacaktır.[16]
[16]İbrahim Refik, Güllerin Efendisi, s.40
Mescidler hakkında övünme olmadan kıyamet kopmaz.”
[Ebu Davud, Salat 12, (449); Nesai, Mesacid 2, (2, 32).]
İslâm dini beş esas üzerine kurulmuştur: Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmek, namaz kılmak, zekât vermek, hacca gitmek ve ramazan orucunu tutmak.”
(Buhârî, Îmân 1, 2; Tefsîru sûre (2), 30)
(Rasûlüm!) De ki: Eğer Allâh’ı seviyorsanız Bana uyunuz ki Allah da sizi sevsin ve günahlarınızı bağışlasın. Allah son derece bağışlayıcı ve esirgeyicidir.”
(Âl-i İmrân, 31)
Andolsun ki Allah, elçisinin rüyasını doğru çıkardı…”
(Fetih, 27)
O şeytan ki alnında âdeta şöyle yazılmış. “Bu, kendisini dost edineni yoldan çıkarır ve doğru alevli ateşe sürükler”
{ Hacc, 22 / 4 }
Kim kardeşinin ırzını müdafaa ederse, Kıyamet günü Allah, onun yüzünden ateşi çevirir.”
[Tirmizî, Birr 20]