24/08 Türkiye'de Neler oluyor

Danıştay, Milli Eğitim Bakanlığı'nın (MEB) eğitim kurumları müdürü adayları için sözlü sınav getirmesini hukuka uygun bulmadı.

Yüksek mahkeme, bulunduğu yerde 5 yıl görev yapan okul müdürlerinin görev yerlerinin değiştirilmesine ilişkin yönetmelik hükmünün yürütmesini durdurma istemini reddetti. Ancak bu durumda olan müdürlerin tercihlerine atanamamaları durumunda görev yerlerinin belirlenmesinde valiliklere veya Bakanlığa doğrudan takdir yetkisi tanıyan yönetmelik hükmünün yürütmesini ise durdurdu.

AA muhabirinin aldığı bilgiye göre, Türk Eğitim Sen'in 4 Mart 2006 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanan "MEB Eğitim Kurumları Yöneticilerinin Atama ve Yer Değiştirme Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik"in bazı hükümlerinin iptali ve yürütmesinin durdurulması istemiyle açtığı davada ilk aşama sonuçlandı.

Danıştay 2. Dairesi yerine bakan Danıştay Nöbetçi Dairesi, yönetmeliğin eğitim kurumları müdür adayları için sözlü sınav öngören hükümlerinin yürütmesini durdurdu. Dairenin bu bölüme ilişkin kararında, müdürlük görevine yapılacak atamalarda "adayların eşit koşullarda yarışmalarını sağlayan nesnel bir yöntem olan yazılı sınavdan sonra her türlü öznel değerlendirmeye açık olan sözlü sınav yapılmasının yazılı sınavın nesnel sonuçlarını etkisiz kılacağından, yönetmeliğin sözlü sınav öngören düzenlemesinin hukuka uygun olmadığına" işaret edildi.

Kararda, sınavın sözlü olma niteliğinin idari yargı denetimini işlemin, yalnızca yetki ve şekil unsurları ile sınırladığından, idarenin her türlü eylem ve işlemine karşı yargı yolunun açık olduğu yolundaki Anayasa hükmüne de ters düştüğüne dikkat çekildi.

Yönetmelik düzenlemelerinde öğrencisi olmayan kurumların tanımı yapılmadığından bu kurumlardan ne anlaşılması gerektiği konusunda belirsizlik bulunduğuna işaret edilen kararda, MEB Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanunu'nda Personel Genel Müdürlüğü'ne yönetici atama konusunda verilmiş bir yetki olmadığı kaydedildi. Kararda, doğrudan Bakanlığa bağlı eğitim kurumlarının yöneticileri ile öğretmenevi ve akşam sanat okulları müdürlüğüne sınavsız atama yapılmasını öngören yönetmelik düzenlemesinde, müdürlük görevine atanmada eşit koşullara tabi olma ilkesinin ihlal edici nitelikte olduğu vurgulandı.

Nöbetçi Daire, atama yetkisi Bakanlıkta ve valiliklerde bulunan eğitim kurumu müdürlerinden bulundukları eğitim kurumunda 5 yıllık çalışma süresini tamamlayanların görev yerlerinin il içindeki aynı tipteki eğitim kurumları olacak şekilde tercihleri dikkate alınmak suretiyle puan üstünlüğü esasına göre belirlenerek değiştirileceğini öngören yönetmelik hükmünün yürütmesini durdurma istemini ise reddetti.

Ancak Daire, çalışma süresine bağlı olarak zorunlu yer değiştirmeye tabi eğitim kurumu müdürlerinin tercihlerine atanamamaları durumunda görev yerlerinin belirlenmesinde valiliklere veya Bakanlığa takdir yetkisi tanınmasının, "nesnelliği ortadan kaldırdığı"na işaret ederek, Yönetmeliğin ek 1. maddesinin (ç) fıkrasının yürütmesini de durdurdu.

Dairenin kararında, yönetmeliğin ek 4'ün işaretli ekinde yer alan "Eğitim Kurumları Yöneticilerinin Yer Değiştirme Formu"nun takdir puanına ilişkin bölümünde Komisyona takdir puanı verme yetkisi tanınmasının da belirsizliklere yol açıcı niteliği nedeniyle hukuka uygun görülmediği belirtilerek, takdir puanına ilişkin kısmının da yürütmesinin durdurulduğu kaydedildi.

Davacı Türk Eğitim Sen ile davalı MEB'in, Nöbetçi Dairenin bu kararına itiraz hakkı bulunuyor. İtirazı bir üst kurul olan Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu görüşecek.

Kaynak:İnternethaber

Antalya'da kapatıldığı evde işkenceye maruz kalan 24 yaşındaki M. S'nin tedavisine, Antalya Devlet Hastanesi'nde devam ediliyor. Genel Cerrahi uzmanı Dr. Musa Akşit, genç kızın üzerinde en az 500 sigaranın söndürüldüğünü ve tedavinin uzun süreceğini açıkladı.

Antalya Devlet Hastanesi yoğun bakımında tedavi altına alınan genç kızın, hastaneye getirilirken şuurunun kapalı olduğunu belirten Dr. Akşit, hastanın ayak ve el tırnakları çekildiği ve darp edildiği için el ve ayaklarını kullanamaz durumda olduğunu belirtti.

Dr. Akşit, "Hastanın durumu biraz daha iyiye gidiyor. Geldiğinden bu yana psikolojisi, biraz daha düzeldi. Ancak uzun süreli işkenceye maruz kaldığı için hasta, depresyonda. Vücudunun birçok noktasında darp nedeniyle oluşan morluklar ve kırıklar var. Şiddetli darbeye bağlı yaralar oluşmuş. Ayak ve ellerde kırıklar tespit edildi. 1.5 gündür yoğun bakımda tedavisine devam ediliyor. Tedavisi uzun sürecek. Yaraların kapanması en az birkaç ayı alır. Sırt bölgesinde 25-30 cm yanık şeklinde yaralar bulunuyor. İyileşme süreci uzun zaman alacak. Yaralarının tedavisinin ardından belki uzun süre psikolojik tedaviye ihtiyaç duyacak" diye konuştu.

Kaynak:İnternethaber

Siverek'te zincirleme kaza
Şanlıurfa'nın Siverek ilçesinde tanker, kamyonet ve kamyonun karıştığı trafik kazasında; 1 kişi öldü, 6 kişi de yaralandı.


Şanlıurfa yönünden gelen Hüseyin Savaş yönetimindeki 63 EA 785 plakalı akaryakıt yüklü tanker, karşı yönden gelen Adem Türkmen idaresindeki 63 EL 359 plakalı kamyonetle Siverek Hal Pazarı civarında çarpıştı. Siverek ilçe merkezinden gelen ve sürücüsünün adı henüz belirlenemeyen 56 AZ 680 plakalı koyun yüklü kamyon da kaza yapan kamyonete arkadan çarptı.

Kazada kamyonette bulunan Osman Türkmen (15) olay yerinde ölürken, kamyonet sürücüsü Türkmen ve tanker sürücüsü Savaş'ın yanı sıra kamyonette bulunan Haydar, Nergiz, Emine ve Bayram Türkmen yaralandı.

Siverek Devlet Hastanesi'ne kaldırılan ve ilk müdahalesi burada yapılan yaralılardan 5'i Diyarbakır'daki çeşitli hastanelere sevk edildi. Bu arada kazanın ardından tankerdeki akaryakıt sızıntısı nedeniyle, yangın ihtimaline karşı Siverek Belediyesi İtfaiye ekipleri de olay yerinde soğutma çalışmasında bulundu.

Beyoğlu'da kafeye baskın: 1 ölü
İstanbul Beyoğlu'nda kafede oyun oynayan bir kişi 3 kişinin silahlı saldırısı sonucu hayatını kaybetti. Saldırganların kullandığı çalıntı otomobil yanmış halde bulundu.
24 Ağustos 2006 00:20


Saldırganlar olay yerinden kaçarken, saldırganların kullandığı çalıntı otomobil yanmış halde bulundu. Otomobilin içinde 1 adet Glock marka tabanca ele geçirildi. Öldürülen şahsın bir aşiret reisini vurduğu ve 15 gün önce cezaevinden tahliye edildiği öğrenildi.

Edinilen bilgiye göre, olay, saat 21.30 sıralarında Beyoğlu Kazancı Yokuşu üzerindeki Mini Cafe'de meydana geldi. Kafede arkadaşlarıyla oyun oynayan Osman Çeker (55), içeri giren 3 kişi tarafından kurşun yağmuruna tutuldu. Çeker, olay yerinde hayatını kaybetti.

Saldırganlar, Zeytinburnu'ndan çalıntı olduğu öğrenilen 34 MNP 87 plakalı otomobille olay yerinden kaçarken, otomobil yarım saat sonra Tophane Sanatkarlar Yokuşu üzerinde yanmış halde bulundu. Otomobilde yapılan aramada, 1 adet Glock marka tabanca ele geçirildi. Silahın saldırıda kullanılıp kullanılmadığının belirlenmesi için balistik incelemeye alındı.

Osman Çeker'in silahla yaralama suçundan 4 yıl 3 gün hapis cezası aldığı ve 15 gün önce tahliye olduğu öğrenildi. Çeker'i tanıyanlar, "Kürt Osman" lakabıyla bilinen şahsın, daha önce bir aşiret reisini vurduğunu söyledi. Görgü tanıklarının ifadesini alan polis, saldırının kan davası nedeniyle gerçekleştirilmiş olabileceği ihtimali üzerinde duruyor.

Yakılan otomobil polis tarafından incelemeye alınırken, olayla ilgili geniş çaplı bir soruşturma başlatıldı.

Bu arada, Osman Çeker'in cesedi otopsi için Adli Tıp Kurumu Morgu'na kaldırıldı.



CİHAN

Beyoğlu'da kafeye baskın: 1 ölü
İstanbul Beyoğlu'nda kafede oyun oynayan bir kişi 3 kişinin silahlı saldırısı sonucu hayatını kaybetti. Saldırganların kullandığı çalıntı otomobil yanmış halde bulundu.
24 Ağustos 2006 00:20


Saldırganlar olay yerinden kaçarken, saldırganların kullandığı çalıntı otomobil yanmış halde bulundu. Otomobilin içinde 1 adet Glock marka tabanca ele geçirildi. Öldürülen şahsın bir aşiret reisini vurduğu ve 15 gün önce cezaevinden tahliye edildiği öğrenildi.

Edinilen bilgiye göre, olay, saat 21.30 sıralarında Beyoğlu Kazancı Yokuşu üzerindeki Mini Cafe'de meydana geldi. Kafede arkadaşlarıyla oyun oynayan Osman Çeker (55), içeri giren 3 kişi tarafından kurşun yağmuruna tutuldu. Çeker, olay yerinde hayatını kaybetti.

Saldırganlar, Zeytinburnu'ndan çalıntı olduğu öğrenilen 34 MNP 87 plakalı otomobille olay yerinden kaçarken, otomobil yarım saat sonra Tophane Sanatkarlar Yokuşu üzerinde yanmış halde bulundu. Otomobilde yapılan aramada, 1 adet Glock marka tabanca ele geçirildi. Silahın saldırıda kullanılıp kullanılmadığının belirlenmesi için balistik incelemeye alındı.

Osman Çeker'in silahla yaralama suçundan 4 yıl 3 gün hapis cezası aldığı ve 15 gün önce tahliye olduğu öğrenildi. Çeker'i tanıyanlar, "Kürt Osman" lakabıyla bilinen şahsın, daha önce bir aşiret reisini vurduğunu söyledi. Görgü tanıklarının ifadesini alan polis, saldırının kan davası nedeniyle gerçekleştirilmiş olabileceği ihtimali üzerinde duruyor.

Yakılan otomobil polis tarafından incelemeye alınırken, olayla ilgili geniş çaplı bir soruşturma başlatıldı.

Bu arada, Osman Çeker'in cesedi otopsi için Adli Tıp Kurumu Morgu'na kaldırıldı.



CİHAN

Beyoğlu'da kafeye baskın: 1 ölü
İstanbul Beyoğlu'nda kafede oyun oynayan bir kişi 3 kişinin silahlı saldırısı sonucu hayatını kaybetti. Saldırganların kullandığı çalıntı otomobil yanmış halde bulundu.
24 Ağustos 2006 00:20


Saldırganlar olay yerinden kaçarken, saldırganların kullandığı çalıntı otomobil yanmış halde bulundu. Otomobilin içinde 1 adet Glock marka tabanca ele geçirildi. Öldürülen şahsın bir aşiret reisini vurduğu ve 15 gün önce cezaevinden tahliye edildiği öğrenildi.

Edinilen bilgiye göre, olay, saat 21.30 sıralarında Beyoğlu Kazancı Yokuşu üzerindeki Mini Cafe'de meydana geldi. Kafede arkadaşlarıyla oyun oynayan Osman Çeker (55), içeri giren 3 kişi tarafından kurşun yağmuruna tutuldu. Çeker, olay yerinde hayatını kaybetti.

Saldırganlar, Zeytinburnu'ndan çalıntı olduğu öğrenilen 34 MNP 87 plakalı otomobille olay yerinden kaçarken, otomobil yarım saat sonra Tophane Sanatkarlar Yokuşu üzerinde yanmış halde bulundu. Otomobilde yapılan aramada, 1 adet Glock marka tabanca ele geçirildi. Silahın saldırıda kullanılıp kullanılmadığının belirlenmesi için balistik incelemeye alındı.

Osman Çeker'in silahla yaralama suçundan 4 yıl 3 gün hapis cezası aldığı ve 15 gün önce tahliye olduğu öğrenildi. Çeker'i tanıyanlar, "Kürt Osman" lakabıyla bilinen şahsın, daha önce bir aşiret reisini vurduğunu söyledi. Görgü tanıklarının ifadesini alan polis, saldırının kan davası nedeniyle gerçekleştirilmiş olabileceği ihtimali üzerinde duruyor.

Yakılan otomobil polis tarafından incelemeye alınırken, olayla ilgili geniş çaplı bir soruşturma başlatıldı.

Bu arada, Osman Çeker'in cesedi otopsi için Adli Tıp Kurumu Morgu'na kaldırıldı.



CİHAN

Ev sahibi kiracı kavgası: 1 ölü 5 yaralı Fatih'te, satılan daireyi boşaltmak istemeyen kiracıyla yeni ev sahibi arasında çıkan silahlı kavgada kiracı öldü, 5 kişi de yaralandı. Yaralılar çevre hastanelere kaldırılarak tedavi altına alınırken polis olayla ilgili soruşturma başlattı.
24 Ağustos 2006 06:29



Olay, saat 22.30 sıralarında Atik Ali Paşa Mahallesi, Fevzipaşa Bulvarı, Müezzin Bilal Sokak üzerinde meydana geldi. Edinilen bilgiye göre, Abdülbaki Karaköse'nin kiracı olarak oturduğu daire yaklaşık bir ay önce Remzi U. tarafından satın alındı. Daireyi satın alan Remzi U., kiracı Karaköse'den evi boşaltmasını istedi. Karaköse'nin evi boşaltmamakta direnmesi üzerine Remzi U., Mehmet U. ve İsmail O.'yu da yanina alarak Karaköse ile görüşmeye gitti. Görüşme sırasında çıkan tartışma bir süre sonra kavgaya dönüştü. Kavganın büyümesi üzerine taraflar silahlarını çekerek birbirine ateş etti. Çıkan silahlı çatışmada Abdülbaki Karaköse ve yanında bulunan Celal Ö. İle Remzi U., Mehmet U., İsmail O. çeşitli yerlerinden yaralandı. Bu arada babasıyla dondurma almak için pastaneye gelen 14 yaşındaki Leyla I. isimli kız çocuğu da seken kurşunlardan birinin isabet etmesi sonucu hafif şekilde yaralandı. Taraflar arasında çıkan kavga sırasında cadde üzerinde bulunan bir otomobilin camı kırılırken çok sayıda plastik tabure de parçalandı.

Olayın ardından Abdülbaki Karaköse ve Mehmet U. Özel Medical Park Hastanesi'ne kaldırıldı. Karaköse burada yapılan tüm müdahalelere rağmen kurtarılamayarak hayatını kaybederken durumu ağır olan Mehmet U. Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Hastanesi'ne sevkedildi. Olayda yaralanan Leyla I., İsmail O. ve Remzi U. Vakıf Gureba Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne, Celal Ö. ise Haseki Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne kaldırılarak tedavi altına alındı.

Polis olayın meydana geldiği sokağı emniyet şeridine alarak inceleme yaptı. İnceleme sırasında sokağa saçılmış çok sayıda boş kovan bulundu.

Polisin olayla ilgili soruşturması sürüyor.

(Cihan)

Ev sahibi kiracı kavgası: 1 ölü 5 yaralı Fatih'te, satılan daireyi boşaltmak istemeyen kiracıyla yeni ev sahibi arasında çıkan silahlı kavgada kiracı öldü, 5 kişi de yaralandı. Yaralılar çevre hastanelere kaldırılarak tedavi altına alınırken polis olayla ilgili soruşturma başlattı.
24 Ağustos 2006 06:29



Olay, saat 22.30 sıralarında Atik Ali Paşa Mahallesi, Fevzipaşa Bulvarı, Müezzin Bilal Sokak üzerinde meydana geldi. Edinilen bilgiye göre, Abdülbaki Karaköse'nin kiracı olarak oturduğu daire yaklaşık bir ay önce Remzi U. tarafından satın alındı. Daireyi satın alan Remzi U., kiracı Karaköse'den evi boşaltmasını istedi. Karaköse'nin evi boşaltmamakta direnmesi üzerine Remzi U., Mehmet U. ve İsmail O.'yu da yanina alarak Karaköse ile görüşmeye gitti. Görüşme sırasında çıkan tartışma bir süre sonra kavgaya dönüştü. Kavganın büyümesi üzerine taraflar silahlarını çekerek birbirine ateş etti. Çıkan silahlı çatışmada Abdülbaki Karaköse ve yanında bulunan Celal Ö. İle Remzi U., Mehmet U., İsmail O. çeşitli yerlerinden yaralandı. Bu arada babasıyla dondurma almak için pastaneye gelen 14 yaşındaki Leyla I. isimli kız çocuğu da seken kurşunlardan birinin isabet etmesi sonucu hafif şekilde yaralandı. Taraflar arasında çıkan kavga sırasında cadde üzerinde bulunan bir otomobilin camı kırılırken çok sayıda plastik tabure de parçalandı.

Olayın ardından Abdülbaki Karaköse ve Mehmet U. Özel Medical Park Hastanesi'ne kaldırıldı. Karaköse burada yapılan tüm müdahalelere rağmen kurtarılamayarak hayatını kaybederken durumu ağır olan Mehmet U. Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Hastanesi'ne sevkedildi. Olayda yaralanan Leyla I., İsmail O. ve Remzi U. Vakıf Gureba Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne, Celal Ö. ise Haseki Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne kaldırılarak tedavi altına alındı.

Polis olayın meydana geldiği sokağı emniyet şeridine alarak inceleme yaptı. İnceleme sırasında sokağa saçılmış çok sayıda boş kovan bulundu.

Polisin olayla ilgili soruşturması sürüyor.

(Cihan)

Ev sahibi kiracı kavgası: 1 ölü 5 yaralı Fatih'te, satılan daireyi boşaltmak istemeyen kiracıyla yeni ev sahibi arasında çıkan silahlı kavgada kiracı öldü, 5 kişi de yaralandı. Yaralılar çevre hastanelere kaldırılarak tedavi altına alınırken polis olayla ilgili soruşturma başlattı.
24 Ağustos 2006 06:29



Olay, saat 22.30 sıralarında Atik Ali Paşa Mahallesi, Fevzipaşa Bulvarı, Müezzin Bilal Sokak üzerinde meydana geldi. Edinilen bilgiye göre, Abdülbaki Karaköse'nin kiracı olarak oturduğu daire yaklaşık bir ay önce Remzi U. tarafından satın alındı. Daireyi satın alan Remzi U., kiracı Karaköse'den evi boşaltmasını istedi. Karaköse'nin evi boşaltmamakta direnmesi üzerine Remzi U., Mehmet U. ve İsmail O.'yu da yanina alarak Karaköse ile görüşmeye gitti. Görüşme sırasında çıkan tartışma bir süre sonra kavgaya dönüştü. Kavganın büyümesi üzerine taraflar silahlarını çekerek birbirine ateş etti. Çıkan silahlı çatışmada Abdülbaki Karaköse ve yanında bulunan Celal Ö. İle Remzi U., Mehmet U., İsmail O. çeşitli yerlerinden yaralandı. Bu arada babasıyla dondurma almak için pastaneye gelen 14 yaşındaki Leyla I. isimli kız çocuğu da seken kurşunlardan birinin isabet etmesi sonucu hafif şekilde yaralandı. Taraflar arasında çıkan kavga sırasında cadde üzerinde bulunan bir otomobilin camı kırılırken çok sayıda plastik tabure de parçalandı.

Olayın ardından Abdülbaki Karaköse ve Mehmet U. Özel Medical Park Hastanesi'ne kaldırıldı. Karaköse burada yapılan tüm müdahalelere rağmen kurtarılamayarak hayatını kaybederken durumu ağır olan Mehmet U. Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Hastanesi'ne sevkedildi. Olayda yaralanan Leyla I., İsmail O. ve Remzi U. Vakıf Gureba Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne, Celal Ö. ise Haseki Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne kaldırılarak tedavi altına alındı.

Polis olayın meydana geldiği sokağı emniyet şeridine alarak inceleme yaptı. İnceleme sırasında sokağa saçılmış çok sayıda boş kovan bulundu.

Polisin olayla ilgili soruşturması sürüyor.

(Cihan)

İsrail Manavgat suyunun peşinde
Kaşnayan kazan Ortadoğu su yüzünden çıkabilecek bir savaşa daha gebe. İngiliz bakan su savaşı uyarısı yaparken, İsrail ne yapıp, edip Manavgat suyuna ulaşmak derdinde...
24 Ağustos 2006 07:30



İsveç’in başkenti Stockholm’deki su konferansında, yeni bir rapor açıklayan Uluslararası Su Yönetimi Enstitüsü’nün verilerine göre, dünya üzerinde her üç kişiden biri su sıkıntısı çeken ülkelerde yaşıyor. Susuzluk oranlarında şimdiden 2025’te beklenen seviyeye ulaşıldı. Nüfus artışı ve su kullanımı böyle devam ederse, susuzluk tehlikesiyle karşı karşıya olanların oranı 2025 yılında dünya nüfusunun üçte ikisine ulaşacak. Dünyanın nüfusu 20’nci yüzyılda 3 kat arttı. Aynı dönemde su kullanımı da tam 6 katına çıktı. Bugün 6 milyar olan dünya nüfusunun 2050 yılında 9 milyara çıkması bekleniyor.

Orta Doğu alarmda
Uluslararası Su Yönetimi Enstitüsü’nün hazırladığı haritaya göre, susuzluk problemi yaşayan ülkelerin bir kısmı, yeterli su kaynağına sahip olmamaları nedeniyle, bir kısmı ise olan kaynakların verimli biçimde kullanılamaması nedeniyle sıkıntı çekiyor.
Orta Doğu, su kaynağı yetersizliğini en ağır biçimde yaşayan bölgelerin başında geliyor. Türkiye komşularına göre biraz daha şanslı, ancak yine de tehlike bölgesinde. Enstitünün değerlendirmelerine göre, Türkiye’nin doğusunda, hem yeterli su kaynağı var, hem de su verimli olarak kullanılmaya başlandı. Batıda ise varolan kaynakların yüzde 60’ından fazlasının kapasitelerinin üzerinde kullanılması, bölgeyi bir krizin beklediğinin habercisi. Su dağılımındaki dengesizlik, su savaşları tezlerinin ortaya atılmasına neden oluyor.

İngiliz bakandan su savaşı uyarısı
İngiltere İçişleri Bakanı John Reid, şubat ayı sonunda düşünce kuruluşu Chatham House’ta yaptığı bir konuşmada, paylaşılamayan su kaynaklarının ülkeler arasında çatışmalara yol açabileceğine dikkat çekmişti. Türkiye’nin avantajlı durumu ve geçmişte Suriye ile Fırat nehrinin suları üzerine yaşanan gerginlik, su savaşı senaryolarında gözlerin Türkiye’ye dönmesine neden oluyor. İngiltere’nin önde gelen gazetelerinden The Independent, Türkiye ile Suriye arasındaki ilişkileri gözönüne alarak, su savaşları çıkması açısından en riskli 10 bölge arasına bu iki sınır komşusunu da ekliyor. Gazete, küresel ısınma nedeniyle başlayacak su sıkıntısının tetikleyeceği coğrafyamızdaki diğer potansiyel savaş bölgelerini şöyle sıralıyor: İsrail, Ürdün ve Filistin. Orta Doğu’da dünya nüfusunun yüzde 5’inin dünya su kaynaklarının yüzde 1’iyle yaşadığını yazan gazete, 1967’deki Arap-İsrail savaşının nedenlerinden birinin de su olduğunu belirtiyor.

Manavgat gözde...
Orta Doğu ülkelerinin içme suyu ihtiyacı her geçen gün artarak devam ediyor. Türkiye ise bu ülkelerin iştahını kabartacak türden tatlı su kaynaklarına sahip. Özellikle Manavgat suyuna İsrail’in ilgisi bir hayli büyük. “Manavgat Suyu Projesi” için teklifler sunan İsrail, içme suyunu bu yoldan kazanmak istiyor. Proje kesinlik kazanmadı ama görüşmeler devam ediyor.

(Türkiye)