Kurtlar Vadisi Terör Destek Topici(sadece destekleyenler mesaj yazsın)

Bu Linki Görmeniz İçin SupersatForuma Uye Olmanız Gerekmektedir.

KURTLAR VADİSİ’NİN SAYGIDEĞER İZLEYİCİLERİ,

23 yıldır Türkiye’nin gününü kana bulayan, ufkunu kapatan ve geleceğini körelten terör belasının arkasındaki karanlık gerçekleri konu edindiğimiz dizimizin yeni bölümlerine gelen yayın yasağı fiili bir durumdur.

Bildiğiniz gibi, önyargılı karalama kampanyalarına rağmen Kurtlar Vadisi Terör’ün birinci bölümü yayınlanırken, bütün ülkede televizyon izleyenlerin yarısı nefeslerini tutmuş, her kesimden 30 milyon insanımızın yüreği birlikte çarpmış, eserde şu veya bu kesime karşı en küçük bir ayırım ve aşağılama görülmemiştir… Buna rağmen geçtiğimiz Pazartesi günü itibariyle fiili sansür çarkı dönmeye başlamış, hiçbir demokratik hukuk devletinde görülemeyecek bir uygulama ile dizimizin yayımlanması imkânsız hale getirilmiştir… Ya Kurtlar Vadisi yayından kalkacak ya da kanalın yayın izni iptal edilecekti…

Yapımcı olarak bizim yaptığımız 30 milyon vatandaşın takdirini kazanan sanal bir gerçekliktir ama bu kitlenin beğenisini hiçe sayan sansürcü zihniyetin yaptığı somut bir gerçekliktir… Zira, dizinin henüz sadece bir bölümü yayınlanmış ve bu bölümde herhangi bir sakınca görülmemiş olduğu halde sonraki bölümler, ısmarlama bir takım kaygı ve tahminlerden hareketle ağır şekilde suçlanmıştır.
Oysa Kurtlar Vadisi, daha birinci bölümün ilk sahneleriyle birlikte bu ülkede her şeye rağmen herkesin kardeş olduğu bilincini pekiştirmek için en etkili örneği vermiştir… Dizinin en güçlü mesajlarla vurguladığı Kürt ve Türkün kardeşliğinden rahatsız olanlar Kurtlar Vadisi’ni suçlamış, yayın engellenmiştir…

Kurtlar Vadisi, yaklaşık çeyrek yüzyıl boyunca bu ülkenin 40 bin insanına kıyan senaryoyu yazdıran ellerin parmak izlerini sanal labaratuarda teşhis edeceği için mi linç uygulamasına hedef olmuştur?

Kurtlar Vadisi, kanlı sürecin yolaçtığı dolaylı-dolaysız 300 milyar dolarlık kaybın hesabını sorgulayacağı için mi sakıncalı bulunmuş ve susturulmak istenmiştir?

Ancak, Kurtlar Vadisi’nin yapımcısı olarak PANA FİLM, bu konuda ve her konuda sözünü bir şekilde söyleyecek, televizyonda olmazsa sinemada, dijital platformlarda veya internet aracılığıyla siz saygıdeğer izleyenleriyle buluşacaktır…

Show Tv' ye Kurtlar Vadisi Terör dizisine verdiği destek için teşekkür ederiz.

Saygılarımızla…
PANA FİLM


Sitede ve tv de yapılan acıklama bu sonuna kadar destekliyorum ve bu kararın kalkması için gerekli yerlere mail yolu ile yazacağım

bu topici actım anket ve genel cevremden edindiğim görüşlere göre cok kişi benle aynı düşüncede...


Buradan kendini denetleme kurulu sanan kişilere sesleniyorum kaldırılması gereken onca magazin eğlence ve gündüz kuşağı yayınları varken hiç bir eğitici öğretici yanı olmayan sacma sapan kadın programları varken neden kurtlar vadisi? bunun altında başka sebep aramakta haksızmıyız acaba?
daha bir bölüm yayınlanmış bir dizi için bu kadar tepki niye ?bu millet hiçmi amerikan mafya filmi seyretmedi :yell:

buraya destek olamak isteyen arkadaşları bekliyorum bütün atılan mesajları sözde denetleme yapan kişilere birebir mail olarak yollayacağım:bangin:

destek vermek isteyenler Bu Linki Görmeniz İçin SupersatForuma Uye Olmanız Gerekmektedir. adresine mail ilede olsa destelerini esirgemesimler...

yapılan bu haksızlıı kınamak için Bu Linki Görmeniz İçin SupersatForuma Uye Olmanız Gerekmektedir. adresine mail atabilirler tabi siteleri acarsa:yell:

kolay gelsin...

Tabi her zaman bir umut vardır halk aşırı tepkide bulunursa yayına tekrar koymak zorunda kalırlar. Tam Destek verelim lütfen:clap2:: :praying:

destek için rtük telefon numarası 0312 444 1 178

Sansürün nedeni Başbakan ın açıklamasıdır.

RTÜK burda sadece günah işlemiş abduraman çelebidir.

Sayın Başbakan Kurtlar Vadisi Irak a eşiyle gitmesini biliyordu.

Sanırım bu sene seçimlerin olduğunu unuttu. Milletini hiç tanıyamamış. Oysa ona saltanatı veren aynı millet.

Bu millet değerleriyle oynatır mı? Bekleyip göreceğiz.

Saygılarımla,

Arkadaşlar destege devam edelim

Sonuna kadar destek oraları gören ve yaşayan biri olarak yazıklar olsun rtük olmuş tam bir kütük yazık 3.000 -5.000 kişiye uyup bu tip yayınlarla oynuyorlar o kadar Şehit,Gazi ve Ailelerini düşünmeden alınmış yanlış bir karar kınıyorum ben bunları yazıklar olsun:yell: :mad2: :smiles22:

medya,o,bu sonuçta herşey rtuk de bitiyor cesur olamadılar ama ummadıklar bir tepki ile karılaşmaya başladılar bile bir kurum ancak bu kadar gözden düşebilir umarım görev başında olanlar onurlu olan şeyi yaparlar:devilprv:

bence o rtuk e telefon yağdıranlar kimlerin olduğu malum.yoksa şehit aileleri oraya telefon açmazlar.açsalar bile destek için açarlar.bu benim görüşüm.dört gözle kurtlar vadisini bekledim birde ne görim yayından kaldırmışlar.orada internetten falan bahsediyorlar.yani internetten mi yayınlayacaklar acaba?

dizimiz geri gelsin:devilprv: :devilprv:

Buyurun artık üniversiteleri bile karıştırıyorlar yazık ne hallere geldik :smiles22:

Hulki CEVİZOĞLU'nun yazısı

ÜNİVERSİTELERDEKİ PKK YAPILANMASINA DİKKAT!..
Geçen hafta Diyarbakır’daki Dicle Üniversitesi’nde yaşanan PKK yanlısı gelişmelere ve bir çok olumsuz gelişmeye dikkat çekmiştim.
Yazımın sonunda da, üniversite rektörüne şu soruyu sormuştum:
“Sayın Rektör anayasal görevi olan Atatürk ve Cumhuriyet ilkelerini uygulatmak için ne yapıyor? Bırakın bu ilkeleri yürürlüğe sokmayı, yasadışı eylemlere nasıl bakıyor?..”

REKTÖRÜN ÖNEMSEMEZ YAKLAŞIMI
Hafta sonunda bir elektronik posta geldi. Kuru bir iletiydi. Pek önem verilmeyen bir yanıt havası taşıyordu. Belki bizi, belki de yazdığımız olayları dikkate almayan içerikteydi. (Böyle bir iletiyi rektörün adını yazarak bir başkası da gönderebilirdi!..)
Her neyse, biz bu iletinin rektörden geldiğini varsayarak, söz hakkı tanıyalım ve görüşlerimizi aktarmaya devam edelim.
Altında “Prof. Dr. Fikri Canoruç, Dicle Üniversitesi Rektörü” yazan (imza yok) iletide özetle şöyle deniyordu:
“Ziya Gökalp Öğrenci Yurdu üniversitemize bağlı olmayıp, Kredi ve Yurtlar Kurumu tarafından işletilmektedir.
Hemen hemen bütün üniversitelerde olduğu gibi, üniversitemizde de zaman zaman bazı gruplar tarafından bir takım eylemlere teşebbüs edilmektedir. Bu eylemlere katılanlar hakkında yasaların emrettiği hükümler tereddütsüz şekilde uygulanmaktadır.
Üniversitemizin Temel Değerleri’nin en başında, Atatürk İlkelerine koşulsuz bağlılık gelmektedir. Üniversiteyi Atatürk karşıtlarının egemenliğinden kurtarmak için büyük mücadeleler verilmiştir. Bu mücadelede çıkarları elden giden ve istedikleri yönetim tarzını üniversitede etkin kılamayan bazı çevreler, zaman zaman bu tür iddiaları abartarak sizler gibi bu konulara duyarlı çevreleri yanlış bilgilendirmek suretiyle etkilemeye çalışmaktadırlar. Devletimizin Güneydoğu Anadolu Bölgesi’ndeki en önemli kurumlarından biri olan Dicle Üniversitesi’nin emin ellerde olduğundan emin olmanızı isterim. Ayrıca üniversitemizde yapılanları ve her alanda meydana gelen ilerlemeleri yerinde görmeniz için sizi üniversitemize davet ediyorum. Bu aktarımların abartılı olduğunu siz de göreceksiniz.”

ÜNİVERSİTELERDE PKK YAPILANMASI
Okuduğunuz gibi, Dicle Üniversitesi rektörünün oturduğu yerden olaylar farklı görünüyor anlaşılan. Biz, bu yanıttan daha çok, bize iletilen şikâyet dolu iletilere inanıyoruz. Dicle Üniversitesi Rektörü, tek tek saydığımız olaylara hiç değinmiyor, bunların faillerine hangi yasal işlemin uygulandığından söz etmiyor, Atatürkçü hocalar hakkında dava açılıp açılmadığına değinmiyor.
Ama biz izlemeye devam ediyoruz..
Geçen haftaki yazımız üzerine diğer üniversitelerde de PKK ve APO posterlerinin açıldığı ve benzer terörist başkaldırıların yaşandığını öğreniyoruz. Okullarda bir sağ-sol kavgası gibi gösterilen olumsuz gelişmelerin aslında, PKK’nın üniversitelerde yapılanması girişimleri ve bunun doğurduğu sıkıntılar olduğu anlaşılıyor.
Türkiye’mizin başkenti Ankara’daki yandaşı partilerin kongrelerinde PKK propagandalarına tanık olunca, bize yazılanların az bile olduğuna inanır hâle geldik.
Bu Dicle Üniversitesi’nde, Vali Efkan Ala ve Rektör Fikri Canoruç, acaba fakültelerde şu sloganları duydular mı?
“Gerillanın bir elinde keleş, bir elinde roketatar, Mehmetçik kaçacak delik arar”, “Kürdistan dağları Mehmetçiği bekliyor”, “Biji serok APO” ve “APO’ya uzanan eller kırılacak.”
Bunlar hayali sloganlar mı, yoksa gerçekten bu sloganlar atılıyor ve yetkililer bunların sorumlularına göz mü yumuyor?..
Atatürkçü dirilişin yaşandığı Türkiye’de, bilim yuvası olması gereken üniversitelerimizdeki el altından terörist yapılanma ve PKK yuvalanmalarına tüm yetkililerin çok dikkat etmesi gerekir.
Biz ediyoruz ve edeceğiz.