Bugün buraya...
Printable View
Bugün buraya...
Bu Linki Görmeniz İçin SupersatForuma Uye Olmanız Gerekmektedir.
Çalışanlara vergi iadesi için bugün (20.01.2005) son gün. İşçi ve memurların 2005 yılına ait vergi iadesi formlarını bugün teslim etmeleri gerekiyor.
Çalışanlar, 2005 yılı harcamalarına ilişkin düzenledikleri belgenin, 3 bin 300 YTL'ye kadar olan kısmı için yüzde 8, 3 bin 300 YTL'den 6 bin 600 YTL'ye kadar olan bölümü için de yüzde 6 vergi indirimi alacak.
6 bin 600 YTL'yi aşan bildirimlerde de 6 bin 600 YTL'ye kadar yüzde 7, üstüne yüzde 4 vergi iade oranı uygulanacak. Buna göre asgari ücretliler, 2005 harcamaları için 4 bin 983 YTL'lik belge vererek karşılığında 365 YTL vergi indirimine hak kazanacak.
750 YTL net aylığı olanlar 10 bin 934 YTL tutarında belge verebilecek ve karşılığında 635 YTL vergi iadesi alacak. Bin YTL aylığı olan 14 bin 717 YTL'lik belge karşılığında 787 YTL alabilecek.
Aylık geliri bin 500 YTL olanlar ise 22 bin 774 YTL'lik belge karşılığında bin 109 YTL vergi iadesi alacak. Çalışanlar için vergi iadesi telaşı bugün sona ererken, Kamu-Sen'den vergi iadesinin, ödenen toplam KDV üzerinden yapılması önerisi geldi.
Kamu-Sen'in açıklamasında harcama kalemlerinin büyük bölümünün iade kapsamı dışında tutulduğu ve çalışanların mağdur edildiği belirtildi.
Alıntı trt.net.tr
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Murat Başesgioğlu, AB Dönem Başkanı Avusturya'nın ev sahipliğinde bugün Villach'da başlayan, AB Üyesi ve Aday Ülkelerin İstihdam ve Sosyal İşler Bakanları Gayri Resmi Toplantısı'na katılmak üzere Villach'a geldi.
Türkiye'deki hava muhalefeti nedeniyle Viyana'ya gecikmeli olarak gelen Başesgioğlu, Villach'a da geç saatlerde ulaştığı için, ev sahibi Avusturya'nın Ekonomi ve Çalışma Bakanı Martin Bartenstein ile Sosyal Güvenlik Bakanı Ursula Haubner'in katılımcı bakanlar onuruna verdiği resmi yemeğe katılamadı.
Bakan Başesgioğlu, Villach'da yarın sabah 25 AB üyesi ülke ile aday ülkelerin çalışma ve sosyal güvenlik bakanlarının bulunacağı toplantılara katılacak.
Alıntı hurriyet.com.tr
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Hilmi Güler, Türkmenistan'ın başkenti Aşkabat'a geldi.
Türk Hava Yolları'na ait özel bir uçakla başkent Aşkabat'a gelen Bakan Güler ve beraberindeki heyeti, Türkmenistan Petrol ve Doğalgaz Bakanı Gurban Atayev, Türkiye'nin Aşkabat Büyükelçisi Hakkı Akil ve çok sayıda Türk işadamı karşıladı. Bakan Hilmi Güler'e VIP salonuna girişinde milli kıyafetli Türkmen kızlar tarafından çiçekler verildi. Bakan Güler, daha sonra oteline yerleşti. Bakan Güler, Türkmenistan Devlet Başkanı Saparmurat Türkmenbaşı tarafından kabul edilecek ve Türk Sehil İnşaat firması tarafından yapımına başlanacak Aşkabat Demir Çelik Fabrikası'nın temel atma törenine katılacak.
Bakan Güler 21 Ocak Cumartesi günü yurda dönecek.
Alıntı hurriyet.com.tr
Bu Linki Görmeniz İçin SupersatForuma Uye Olmanız Gerekmektedir.
Uluslararası ham petrol fiyatları, Nijerya'daki siyasi kargaşa ve İran'daki nükleer programı tartışmaları nedeniyle varil başına 67 doların üstüne çıktı. ABD ham petrolünün varil fiyatı, 23 sentlik artışla 67.06 dolar düzeyine ulaştı.
ABD'nin petrol arzını ve rafine ürün üretimini arttırmasına rağmen, Petrol İhraç Eden Ülkeler Örgütü OPEC'in ikinci büyük üreticisi İran ve petrol zengini Nijerya'daki kaygılar nedeniyle ham petrol fiyatları yükseldi.
Batılı ülkeler, İran'ın nükleer silah üretme peşinde olduğundan şüphelenirken, Tahran yönetimi amacının programla, enerji açığını gidermek olduğunu savunuyor.
Alıntı hurriyet.com.tr
Acquisition Montly adlı yayın kuruluşu Türk Telekom'un yüzde 55'lik bölümünün özelleştirilmesi işlemini, birleşme ve devralmalar konusunda “gelişen piyasalarda yılın işlemi” ödülüne layık buldu.
Özelleştirme İdaresi yetkililerinden alınan bilgiye göre, ödül için aralarında bir çok gelişmekte olan ülkenin bulunduğu adaylar arasında açık oylama yapıldı.
Türk Telekom özelleştirmesine ilişkin ödül, dün akşam İngiltere'nin başkenti Londra'da düzenlenen ve finans sektöründen yoğun katılımın gerçekleştiği törende İdare yetkililerine verildi. Böylelikle, Türkiye'den ilk kez bir birleşme ve devir alma işlemi uluslararası ölçekte ödül kazandı.
Türk Telekom'un yüzde 55 oranındaki hissesi 14 Kasım 2005 tarihinde 6 milyar 550 milyon dolar bedelle Oger Telekom ve Telecom Italia'dan oluşan konsorsiyuma devredilmişti. Bu işlem cumhuriyet tarihinin en büyük özelleştirmesi olması yanı sıra, en büyük miktarlı yabancı sermaye girişini de temsil ediyor.
Alıntı hurriyet.com.tr
Geçen yıl aralık ayında 4 bin 402 yeni şirket kurulurken, 1384 şirket ise kapandı.
Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), aralıkta kurulan ve kapanan şirket ve firmalarla ilgili verileri açıkladı. Buna göre aralıkta yeni kurulan şirket sayısı bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 12.5 oranında artarak 4 bin 402’ye yükselirken, kapanan şirket sayısı ise yüzde 2.3 oranında arttı ve 1384 olarak gerçekleşti.
Yeni kurulan şirketlerin toplam sermayesinin 627 milyon 253.6 bin YTL olduğu bildirildi. Aralıkta 12 bin 188 firma ise sermayesinde toplam 5 milyar 632 milyon YTL’lik artırım gerçekleştirdi. Aralıkta yeni kurulan ticaret ünvanlı işyeri sayısı ise bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 3.9’luk azalmayla 3 bin 994’e geriledi. Kapanan firma sayısı ise yüzde 33.9 azalarak 1779 olarak gerçekleşti.
Alıntı hurriyet.com.tr
Abalıoğlu Grubu Yönetim Kurulu Üyesi Ender Abalıoğlu, kuş gribi nedeniyle tüketicilerin markalı ürünlere yöneldiğini belirterek, bayram sonrası yumurta talebinde yükselme yaşadıklarını belirtti.
Abalıoğlu, kuş gribi hastalığının tüketicilerin bilinçlenmesi yönünde de sonuçlar yarattığına dikkat çekti. Sektörün şu anda kriz içinde olduğunu ve tüm tesislerin üretimlerini yarı yarıya düşürdüğünü belirten Abalıoğlu, entegre üretim ve markalı pazarlama yapan firmaların, bu krizden başarıyla çıkacağını öne sürdü.
Son dönemde kanatlı etinin yanında yumurtada da önemli bir kriz yaşandığını ifade eden Abalıoğlu, Denizli'deki tesislerinde markalı olarak ürettikleri yumurtaya olan talepte yükselme gördüklerini ifade etti. Abalıoğlu, “Özellikle bayram sonrası markalı yumurtaya talepte önemli yükselme var. Büyük mağaza zincirleri de talepleri markalı ürünlere yönlendiriyor” dedi.
-YATIRIM DURMAYACAK-
Grup olarak Manisa'nın Turgutlu İlçesi'nde 23 milyon dolar maliyetle, entegre et tesisi kurduklarını ve 500 yetiştiriciyle anlaşma yaptıklarını belirten Abalıoğlu, yaşanan krize rağmen bu yatırımı durdurmayacaklarını ifade etti.
Türkiye'nin tek çatı altındaki en büyük et entegre tesisini kurduklarını ifade eden Abalıoğlu, şunları söyledi:
“Yatırım planlarımızda hiçbir değişiklik yok. Kuş gribi krizi fırsat olarak da değerlendirilebilir. Kanatlı eti pazarın yaklaşık yüzde 80'i kayıt dışıydı. Biz pilice 23 milyon dolar yatırırken sektördeki kayıt dışından korkuyorduk. Ancak kuş gribi olayı sonrası tüketici bilincinde hızlı bir yükseliş oldu. Artık insanlar, (biraz daha fazla ödeyip, sağlıklı ve güvenli ürün alırım) bilincine ulaştı. Gelecek için kayıt dışı korkumuz da kalmadı.”
Tavuk etinin Türk halkı için vazgeçilmez olduğunu ve gelecek dönemde tüketimin hızla artacağını kaydeden Abalıoğlu, halkın bir süre sonra kuş gribiyle yaşamaya da alışacağını söyledi. Gelecekte köy tavukçuluğunun biteceğini ve tüketici tercihinin tamamen entegre tesislere yöneleceğini ifade eden Abalıoğlu, tüm yatırım planlarını bu öngörüler üzerine kurduklarını dile getirdi. Sektörde artık markaya yatırım döneminin başladığına dikkat çeken Abalıoğlu, 2006 yılında en büyük yatırımı marka tanıtımına yapacaklarını belirtti.
Abalıoğlu, kuracakları tesiste hem beyaz, hem de kırmızı etin işlenebileceğini ifade ederek, kanatlı etinin yanında şarküteri ürünleri ve balık üretimi de yapabileceklerini, ilerideki dönemde hazır yemek üretimi yapmayı da planladıklarını sözlerine ekledi.
Alıntı hurriyet.com.tr
Emekli Sandığı, iştirakçilerin nüfus, hizmet, emeklilik keseneği ve kurum karşılığı bilgilerinin saklanması, alacaklarının elektronik ortamda izlenerek gereksiz yazışmaların ve zaman kaybının önlenmesi için internet ulaşımı olan web tabanlı bir sistem kurdu.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan yayımladığı bir genelgeyle kamu kurum ve kuruluşlarından sistemin sağlıklı bir şekilde kurulması ve en kısa sürede kullanılmaya başlanması açısından, Emekli Sandığı ve Muhasebat Genel Müdürlüğü’yle temasa geçilerek işbirliği içerisinde hareket edilmesini istedi.
Uygulama kapsamında Emekli Sandığı iştirakçilerinin işlemleri Bu Linki Görmeniz İçin SupersatForuma Uye Olmanız Gerekmektedir. internet adresinden vatandaşlık numarası esas alınarak yürütülecek. Uygulama kapsamında, 15 Haziran 2006 maaşından başlamak üzere, tahakkuk daireleri bordro hazırlamayacak ve Ödeme Emri Belgesini sisteminden alacaklar.
Emekli Sandığı’na tabi kamu kurum ve kuruluşlar, bugünden itibaren iki ay içerisinde Emekli Sandığı Bilgi İşlem Dairesi Başkanlığı’na başvurarak kullanıcı ad ve şifresi alacaklar. Bu uygulama sonucunda, kamu kurum ve kuruluşları ile iştirakçiler tarafından talep edilen çeşitli bilgilerin kısa sürede sağlanması mümkün olacak.
Emekli Sandığı iştirakçisi olup, maaş ödemeleri Muhasebat Genel Müdürlüğü’ne bağlı saymanlıklar tarafından yapılan kurumların personeline ait kesenek ve kurum karşılıklarının, aylık olarak sisteminden alınacağı belirtildi. Bu uygulamaya Türk Silahlı Kuvvetleri’nin dahil olmadığı kaydedildi.
Maaş ödemelerine ait Ödeme Emri Belgesi’nin ekine bağlanması gereken bordroların artık kağıt üzerinde değil elektronik ortamda yapılacağı belirtildi. Maaş sisteminde yapılan değişiklik doğrultusunda, maaş bilgilerinin güncelledikten sonra, bilgilerin Merkezi Yönetim Harcama Belgeleri Yönetmeliği’ne göre en geç ödeme tarihinden 6 iş günü önce bildirilmesi gerektiği vurgulandı.
Saymanlıkların, bu bilgilere göre sistem üzerinde maaş hesaplamalarını yapacakları belirtilen genelgede ve Ödeme Emri Belgesinin dökümünün alınarak tahakkuk dairelerine göndereceği kaydedildi. Ödeme Emri Belgesi ilgili tahakkuk dairesinin harcama yetkilisi tarafından imzalandıktan sonra saymanlık tarafından devlet hesaplarına kaydedilecek.
Sistemde, maaş ödemelerine ait muhasebe kayıtları dışında yapılan muhasebeleştirme işlemlerinin engelleneceği belirtildi.
Alıntı hurriyet.com.tr
Bu Linki Görmeniz İçin SupersatForuma Uye Olmanız Gerekmektedir.
Kayıt dışı ekonomi ile mücadele kapsamında, şehirlerarası yolcu taşıma biletleri de bilgisayar bağlantılı yazarkasalar ile hazırlanacak. Biletlerde, yolcunun doğum yeri, doğum tarihi ve baba adı da yer alacak.
Şehirler arasında karayolu ile yapılan yolcu taşıma işlerindeki belge düzeni, hazırlanan bir Tebliğ Taslağı ile yeni esaslara bağlanıyor. Taslakla, şehirler arası otobüs firmalarının kendi otobüsleri ya da acente ve bağımsız otobüs firmalarına yaptırdıkları yolcu taşıma hizmetleri karşılığında düzenleyecekleri belgelere ilişkin uygulamada, köklü değişikliğe gidiliyor.
BİLETLER YAZARKASADAN ÇIKACAK
Yeni sistemle şehirler arası yolcu taşıma biletlerinin, artık elle ya da kurum içi bilgisayar sistemiyle doldurulması işlemi son buluyor. Gelir İdaresi, son olarak akaryakıt pompalarında uygulamaya koyduğu yazarkasayı, otobüs firmaları için de devreye sokuyor. Yeni sistemde şehirler arası yolcu taşıma biletlerinin bilgisayar bağlantılı yazarkasalar aracılığı ile hazırlanması öngörülüyor.
Bunun için imalatçı firmalar, Gelir İdaresi Başkanlığı'ndan alacakları onayla, istenilen bilgilere yer verecek bilet yazarkasalarını imal edecek. Söz konusu yazarkasalar, daha sonra otobüs firmaları ile acentaların kullanımına sunulacak. Böylece şehirler arası yolcu taşımacılığı, Türkiye çapında kayıt altına alınacak. Gelir İdaresi yetkilileri, bilet yazarkasalarına ilişkin onay işleminin, ilgili Tebliğin yayımlanmasının ardından kısa sürede tamamlanacağını ve yeni sisteme hızlı bir geçiş yapılacağını bildirdiler.
İLK AŞAMADA İHTİYARİ, DAHA SONRA ZORUNLU
Bu arada şehirler arası yolcu taşıma biletlerinin yazarkasalar kanalıyla hazırlanması işlemi, ilk aşamada ihtiyari (isteğe bağlı) olacak. Ancak bir geçiş döneminin ardından, sektörün tümünün kayıt altına alınması için uygulama, ileride bütün işletmeler için zorunlu hale getirilecek.
Yazarkasalı biletlerde mükellefe ait bilgiler (Ad, soyad, ünvan, adres, bağlı olunan vergi dairesi ve vergi kimlik numarası), otobüs işletmesinin adı ile tarih, saat ve fiş numarasının bulunması zorunlu olacak. Bilette yolcunun kimlik bilgileri bölümünde ad ve soyadın yanı sıra baba adı, doğum tarihi ve doğum yerine yer verilebilecek. Hareket bilgileri bölümünde de tarih, saat, koltuk numarası, gidilecek yer, terminal ve peron bilgileri bulunacak. Faaliyetlerinde bilgisayar bağlantılı yazarkasaları kullanan ve müşterilerine belirlenen şartlara uygun fiş veren firma ya da acentalar, başka yolcu taşıma bileti düzenlemeyecek. Biletin aslı müşteriye verilecek, nüshası ise Vergi Usul Kanunu hükümleri uyarınca saklanacak.
DİĞER HUSUSLAR
Bilgisayar bağlantılı bilet yazarkasalarıyla ilgili diğer esaslar da şu şekilde belirlendi:
-Yolcu taşıma biletlerinin bizzat otobüs işletmecileri veya bunların şubeleri tarafından düzenlenmesi halinde bilet, otobüs işletmecisi mükellefe ait yazarkasadan verilecek. Bu şekilde biletin mükellef bilgileri bölümünde otobüs işletmecisine ait bilgiler yer alacak.
-Yolcu taşıma biletinin acenteler tarafından düzenlenmesi halinde biletin mükellef bilgileri bölümünde ilgili acenteye ait hususlara yer verilecek. Biletin hareket bilgileri bölümüne ise otobüs işletmecisi firmanın adı yazılacak.
-Düzenlenen biletlere ilişkin bilgiler, bilgisayar bağlantılı yazarkasa sistemleri uyarınca aynı anda otobüs işletmecilerine ait bilgisayar sistemlerine gönderilecek.
-Otobüsün seyri sırasında yoldan yolcu alınması halinde, bağımsız otobüs sahipleri kendi adlarına bastırmış oldukları yolcu taşıma biletlerini kullanacak.
ACENTALAR DA FİRMA BİLETİ VEREBİLECEK
Bu arada bir başka değişiklikle, şehirler arası yolcu taşıma işiyle uğraşan otobüs firmaları, otobüslerinde taşıyacakları yolcular için acentelere kendi biletlerini kullandırabilecek. Aynı şekilde kendi biletlerini kullandırmak suretiyle acenteler vasıtasıyla bağımsız otobüs sahiplerine de yolcu taşıttırabilecek.
Acente, otobüs işletmecisi tarafından kendisine verilen yolcu taşıma biletini, her nüshasına kendi unvanını, adresini, vergi dairesini ve vergi kimlik numarasını içerir kaşeyi basmak suretiyle düzenleyecek. Bunları da yolculara, yolcu listelerini de otobüs işletmesine bağlı otobüslere veya bağımsız otobüs sahiplerine verecek.
Acente aldığı komisyon tutarına ilişkin otobüs işletmecisi firma adına, yolcu listesini alan bağımsız otobüs sahipleri de otobüs işletmecisine fatura düzenleyecek. Gelir İdaresi Başkanlığı, Tebliğin yayımından sonra yeni düzenlemelere aykırı hareket edenlere, her bilet için 129 YTL para cezası uygulayacak.
Alıntı hurriyet.com.tr
İran'dan Türkiye'ye gelen doğalgaz miktarının azalmasında soğuk hava koşullarının etkili olduğu bildirildi.
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı'ndan aldığı bilgiye göre, İran'dan günlük 26 milyon metreküp olması gereken doğalgaz akışı, soğuk hava koşulları nedeniyle dün gündüz 5.5 milyon metreküpe gerileyen doğalgaz akışı gece saatlerinde 8.5 milyon metreküpe çıktı.
İran ile konuya ilişkin sürekli görüştüklerini ifade eden yetkililer, İran tarafının 'soğuk hava koşulları nedeniyle gaz akışında aksamaların yaşandığını ve Türkiye'ye günlük 15 milyon metreküp gaz vermeye çalıştıklarını' söylediğini belirttiler.
Doğalgaz ile ilgili şu anda bir sıkıntı olmadığını vurgulayan yetkililer, gazla ilgili bir sıkıntı yaşanması durumunda ise 'indirimli' fiyattan kesintili doğalgaz alımı yapan abonelere verilen gazda indirime giderek, sorunu çözeceklerini kaydettiler. Yetkililer havaların düzelmesiyle gaz akışının normal seviyeye döneceğini ifade ettiler. Rusya'dan gelen doğalgaz girişinde ise bir sıkıntı bulunmadığı bildirildi.
Alıntı hurriyet.com.tr
Bu Linki Görmeniz İçin SupersatForuma Uye Olmanız Gerekmektedir.
Kuş gribi nedeniyle oldukça zor bir dönem geçiren beyaz et sektörünün vergi ve kredi borcu ödemeleri ertelendi.
Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Abdüllatif Şener, sektördeki firmaların gelir, kurumlar ve stopaj vergilerinin yanı sıra SSK primleri, elektrik ödemeleri ile Ziraat Bankası ve Tarım Kredi Kooperatifleri'ne olan borçlarının erteleneceğini duyurdu.
Bakan Şener, dün yapılan Ekonomi Koordinasyon Kurulu'nda görüşülenler ile ilgili bir basın toplantısı düzenledi. Toplantıda iki konunun ele alındığını belirten Şener, bunlardan birinin Kurumlar Vergisi yasa tasarısı, diğerinin de tavukçuluk sektörü ile ilgili alınacak tedbirler olduğunu belirtti.
Vergi ve prim borçlarına erteleme
Dünkü toplantıda teknik heyetin beyaz et sektörü raporunun değerlendirildiğini kaydeden Şener, karara bağlanan konuları şöyle sıraladı:
# 60 hafta ve üzeri yaştaki mevcut yumurta tavukları bir ay içinde itlaf edilecek. Tavuk başına 1.1 YTL tazminat ödenecek. Toplam 15.4 milyon YTL'lik maliyet
bütçeden karşılanacak.
# İtlaftan sonra aynı şekilde 60 hafta üzerindeki tavukların entegre tesislerde kesimi yerine hayvan maması yapılmak üzere rendering tesislerine gönderilmesi sağlanacak. Gönderilen her bir tavuk için yetiştiriciye 30 YKr, kesiciye de 10 YKr ödenecek.
# Firmaların gelir, kurumlar ve stopaj vergileri altı aylığına ertelenecek.
# SSK prim borçları altı ay süre ile ertelenecek.
# Elektrik faturası ödemeleri 2006 sonuna kadar ertelenecek.
# Ziraat Bankası ve Tarım Kredi Kooperatifleri'ne olan borçlar ertelenecek. Erteleme, yıllık basit yüzde 8 faizle gerçekleşecek ve erteleme süresi bir yıl olacak.
# Sulak alan ve entegre tesislerin 5 km etrafındaki tüm kanatlılar itlaf edilecek. Tavuk için 3 YTL, kaz ve ördekler için 10 YTL, hindiler için de 15 YTL ödenecek.
Şener, sektörün bankalara olan kredi borçlarıyla ilgili olarak da çalışmalar yapılacağını duyurdu.
Dünkü görüşmede ele alınan kurumlar vergisi kanun tasarısı ile ilgili de bilgi veren Şener, vergi indirimi öngören yeni tasarının gerekli olduğunu belirterek, şunları söyledi:
Yeni kurumlar vergisi tasarısı
"Şimdiki kanun 1949 yılında çıkarılmış bir kanundur. Böyle bir yasayla kurumların vergi yükümlülüklerini düzenlemek doğru değildir. Ekonomiyi gelişen dünyayı, globalleşmeyi, ekonomik değişim ve gelişimi kavrayacak yapıya kavuşturmak için bu tasarı hazırlandı.
Daha önceki kanun 83 maddeydi. Yeni tasarıda maddeler azaltıldı, sadeleştirildi ve anlaşılması kolaylaştırıldı. Muafiyet ve istisnalar daraltıldı. Kurumlar vergisi oranı yüzde 20'ye indirildi.
Mevcut vergi yükü ele alındığında OECD ülkeleri arasında üstlerdeyiz. Mevcut uygulamaya göre yüzde 30'luk oran ile 15 ülkeden daha yukarıdayız. Kurum kazançları üzerindeki yüklere bakıldığında da 12'inci sradayız. Bizden daha düşük 11 ülke var. Yeni dönemde kurumlar vergisi ve kurum kazançları üzerindeki yükler itibariyle, bizden daha düşük olan sadece 4 ülke kalacak."
Alıntı cnnturk.com.tr
Mal varlıklarına el konulan Ceylan Grubu'nun Antalya'daki tatil villaları, TMSF tarafından satışa çıkarıldı.
Bu kapsamda Antalya'nın Kemer İlçesi'ne bağlı Çamyuva tatil beldesinde Ceylan Grubu'na ait Simena tatil villalarından 15'i satılacak. Villalardan 10'u 200 metrekare, 5'i de 400 metrekare büyüklüğünde.
200 metrekare büyüklüğündeki villaların her biri 225 bin YTL, 400 metrekare büyüklüğündeki villalar da 368 bin YTL muhammen bedelle satışa çıkarıldı.
TMSF ayrıca, Antalya'nın Alanya İlçesi Mahmutler beldesi Barbaros Caddesi Gizem Sitesi'nde B-2 Blok adresinde tamamlanmamış 25 metrekarelik binayı 14 bin YTL, Antalya merkeze bağlı Karataş Köyü'nde 3 bin 90 metrekarelik tarlayı 11 bin 500 YTL, Güvenlik Mahallesi'ndeki 38 metrekarelik 2 depoyu da 15 bin YTL ile 19 bin YTL muhammen bedelle satacak.
TMSF tarafından satışa çıkarılan villa ile diğer gayrimenkuller, 9 Şubat 2006 tarihinde Turyap Yapı Sanayi ve Ticaret A.Ş tarafından ihale edilecek.
Alıntı hurriyet.com.tr
Hükümet, yatırım indirimi konusunda geri adım atmadı ve Kurumlar Vergisi Yasa Tasarısı’nın yatırım indirimini kaldıran şekiliyle TBMM’ye sevkedilmesi kararlaştırıldı.
Başbakan Yardımcısı Abdüllatif Şener, "Ya yatırım indirimiyle beraber yüksek oranlı kurumlar vergisini ya da yatırım indirimi olmadan düşük oranlı kurumlar vergisini tercih edecektik. Tasarı ikinci tercihe göre oluşturuldu" dedi.
Şener, Ekonomik Koordinasyon Kurulu’nun dünkü toplantısında, kurumlar vergisindeki yatırım indiriminin de değerlendirildiğini bildirdi. Şener, ilgili bakan, bürokrat ve teknokratların konuyla ilgili olarak değişik görüşler sunduklarını belirterek, "Gelinen nokta itibariyle iki tercihten birini yapmak gerekiyordu. Birincisi yüksek oranlı kurumlar vergisi ve yatırım indirimi tercihi. İkincisi ise düşük oranlı kurumlar vergisi ve yatırım indiriminin bulunmadığı bir sistemdi. Hazırlığı tamamlanan ve TBMM’ye sevkedilecek olan yeni Kurumlar Vergisi Yasa Tasarısı ikinci tercihe göre hazırlandı ve oluşturuldu" dedi.
BAŞBAKAN İSTEMİŞTİ
Kurumlar vergisi kapsamındaki yatırım indiriminin kaldırılmasına TOBB ve benzeri kuruluşların itiraz etmesi üzerine Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, tasarısının TBMM’ye sevkedilmesini ertelemiş ve konununun Ekonomik Koordinasyon Kurulu’nun toplantısında değerlendirilmesini istemişti.
YARIM ASIRLIK YASA
Halen yürürlükteki Kurumlar Vergisi Yasası’nın 1949 yılında çıkarılmış bir yasa olduğuna dikkat çeken Şener, bundan yarım asır önce çıkarılmış bir yasayla kurumların vergi yükümlülüklerini düzenlemeye devam etmenin pek sağlıklı bir durum olmadığını ifade ettti.
Kurumlar Vergisi Yasası’nın gelişen dünya koşullarına uygun olarak küreselleşmenin ulaştığı boyutları ve ekonomik dinamiklerdeki değişiklikleri kavrayacak bir yapıya kavuşturulması gerektiğini belirten Şener, yeni tasarının da bu bakış açısıyla hazırlandığını söyledi.
Tasarıyla daha önde 83 olan yasadaki madde sayısının 39’a indirildiğini ifade eden Şener şu bilgileri verdi:
"Sistematik daha düzenli hale gelmiş belirsiz ve itlaflı konulara açıklık kazandırılmıştır. Gelir ve kurumlar vergisindeki muafiyet ve istisnalar daraltılmış, vergi oranı yüzde 30’dan yüzde 20’ye indirilmiştir. Bu yapısı itibariyle gerçekten önemli bir tasarı olarak algılamaktayız. Çünkü yatırımların teşviki ve girişimcilerimizin küresel rekabette ulaşabilecekleri başarı vergi oranlarıyla yakın bağlantılıdır."
Şener, Türkiye’nin kurumlar üzerindeki mevcut vergi yüküyle OECD ülkeleri arasında vergi yükü yüksek ülkeler arasında sayıldığını bildirdi. Türkiye’nin yüzde 30’luk vergi oranıyla 15 ülkeden daha yüksek bir kurumlar vergisi oranına sahip oduğuna dikkat çeken Şener, "Yine kurum kazançları üzerindeki yüklere baktığımızda diğer bazı yüklerle stopajla birlikte değerlendirildiğinde TÜrkiye’deki kurum kazançları üzerindeki yük itibariyle OECD içinde 12’nci sıradayız. Bizden düşük 11 ülke bulunmaktadır" dedi.
Kurumlar vergisi oranının yüzde 20’ye indirilmesiyle vergi oranı Türkiye’den daha düşük 4 ülke kalacağını ve Türkiye’deki oranın 22 ülkeden daha düşük bir düzeye ineceğini ifade eden Şener, şunları söyledi:
"Yeni düzenlemeyle birlikte Türkiye hem yabancılar açısından cazip hale gelecektir. Hem de Türkiye’de iş yapan işadamalarımız kamusal ve vergi yükleri nedeniyle uğradıkları dezavantajdan kurtulacaklar ve rekabet avantajı yakalayacaklardır. Yapılan görüşmeler sonucuda Kurumlar Vergisi Yasa Tasarısı’nın Bakanlar Kurulunda imzalarının tamamanarak biran önce TBMM’ye sevk edilmesi gerektiği kanaatine ulaşılmaştır."
Alıntı hurriyet.com.tr
Hazine, sadece 164 milyon YTL’lik iç borç ödemesi yapacağı gelecek hafta 5 yıl vadeli altı ayda bir sabit faiz ödemeli YTL cinsinden tahvil ihraç ederek borçlanacak.
Hazine, 24 Ocak Salı günü, 25 Ocak 2006 valör ve 19 Ocak 2011 geri ödeme tarihiyle ihraç edeceği 5 yıl vadeli tahvillere altı ayda bir yüzde 7 oranında dönemsel faiz ödeyecek. Bu oranda bir dönemsel faizin yıllık bileşiği ise yüzde 14.4 düzeyine çıkıyor.
Türkiye’de reel faizin hala çok yüksek düzeyde bulunması nedeniyle faiz oranlarının gelecek aylarda ve yıllarda daha da aşağı gidebileceğini bekleyenlerin söz konusu tahvillere yoğun ilgi göstermesi bekleniyor. Hazine geçen hafta düzenlediği üç ayrı iç borçlanma ihalesinde toplam 8 milyar 952.5 net borçlanmaya gitmiş ve bu borçlanmanın 760 milyon YTL’si kamu kuruluşlarından, 8 milyar 192.5 milyon YTL’sini ise piyasadan gerçekleştirmişti. Bu ay piyasadan toplam 9 milyar YTL borçlanmaya gitmeyi planlayan Hazine’nin bu plana bağlı kalması halinde gelecek haftaki ihalede net 1 milyar YTL’nin altında bir borçlanma gerçekleştirmesi gerekecek.
Bu ayki iç borç ödemelerini 25 Haziran günü yapılacak 164 milyon YTL’lik ödemeyle tamamlayacak olan Hazine, yeni bir ihale de yapmayacak.
Alıntı hurriyet.com.tr
Bu Linki Görmeniz İçin SupersatForuma Uye Olmanız Gerekmektedir.
Devlet Bakanı Kürşad Tüzmen, Irak Petrol Bakanlığı’na bağlı bir kuruluş olan Somo firmasının Türk firmalarına olan 1 milyar dolarlık borcunu 15 gün içinde ödeyeceği yönünde bir açıklama yaptığını belirtti.
Tüzmen, Irak İhracat Fuarı’nın Gaziantep’te düzenlenmesine yönelik olarak Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği’nde yapılan protokol imza töreninden sonra gazetecilerin sorularını yanıtladı. Tüzmen, Somo’nun Türk firmalarına olan borçlarını ödememesi halinde 21 Ocak’tan itibaren akaryakıt sevkiyatlarının durdurulacağını kaydetti. Tüzmen Somo’nun borçlarını ödedikten sonra sevkiyatların tekrar başlayacağını belirtti. Somo’nun ödemelerini 15 gün içinde yapacağını açıklamasının olumlu bir gelişme olduğunu söyleyen Tüzmen, bu konu da Iraklı yetkililerin de ellerinden geleni yapacaklarına inandığını ifade etti.
Tüzmen, Türkiye’nin Irak’ın sanayisini ve ticaretini canlandırmaya yönelik çalışmalarıyla, Somo firmasının borçlarını ödememesi konularının birbirinden ayrılması gerektiğini vurguladı. Tüzmen, "Ödemeler yapılmadığı için firmalar sevkiyatlarını durduruyor. Devletle bir ilgisi yok" dedi.
Irak’ın borçlarının önceki aylarda da zaman zaman 500- 600 milyon dolarlar seviyesine kadar çıktığını ancak gecikmeler yaşanmasına rağmen ödemelerin yapıldığını belirten Tüzmen, "Geçmişte olduğu gibi Somo ve Irak’taki yetkililerin Türk firmalarının mağduriyetini gidermek için ellerinden gelen gayreti göstereceğine inanıyorum" şeklinde konuştu.
Irak’tan olan alacakların taksitlendirilerek tahsiline firmaların kendilerinin karar verebileceğini belirten Tüzmen, "Devletin bir alacağı değil. Bu nedenle taksitlendirme önerisi konusunda firmalar kararlarını düşünerek verecekler. Alacak belli bir seviyeyi aştıktan sonra işin gerçekçiliği ortadan kalkar" dedi.
Tüzmen 7-11 Haziran 2006 tarihleri arasında Gaziantep’de gerçekleştirilmesi planlanan Irak Fuarı’yla ilgili olarak da "Irak’ın 2 yıldır gerçekleştiremediği fuarı Gaziantep’de yapılmasını sağlayacağız. Bu konuda bütün odalar birliği sanayi ve ticaret odaları, Gaziantep Sanayi Ticaret odaları çok verimli bir çalışma yaptı" diye konuştu.
Alıntı hurriyet.com.tr
Öğretmenlere ek ders saati ücretini artırarak maaşlarında iyileştirme sözü veren hükümetin polisler ve birinci sınıf hakimlerin maaşlarında da belli bir oranda artış getiren bir yasa taslağı hazırladığı öğrenildi.
Denge tazminatına ilişkin hazırlanan yasa taslağının Başbakanlıkta bulunduğu belirtildi. Bu taslakta, öğretmenlerin ek dersleri, polis ve hakimlerin ise özlük haklarında iyileştirme sağlandığı ifade edildi. Bu yeni düzenlemeyle polislerin maaşlarında 30-40 YTL arasında bir artış olacağı öğrenildi.
Alıntı hurriyet.com.tr
Keskinoğlu Tavukçuluk A.Ş. Yem Fabrikası Müdürü Adnan Zaimoğulları, kuş gribinin ekonomiye büyük zarar verdiğini belirterek, kanatlı hayvan sektöründen gelir elde eden 2.5 milyon insanın işsiz kalma tehdidiyle karşı karşıya olduğunu iddia etti.
Türk Mikrobiyoloji Cemiyeti Ege Bilimsel Toplantıları kapsamında düzenlenen “Temel Tıp Uzmanlık Eğitim-İnfluenza” konulu konferansa konuşmacı olarak katılan Zaimoğulları, piliç eti ve yumurta ürünlerinin tüketiminde yüzde 90'a varan bir düşüş yaşandığını belirtti.
Kuş gribinin dünyada ve Türkiye'de kanatlı hayvan sektörüne büyük darbe vurduğunu kaydeden ve acil önlem alınması gerektiğini vurgulayan Zaimoğulları, “Kanatlı hayvan sektöründen gelir elde eden 2.5 milyon insan işsiz kalma tehdidi altında” dedi.
-YILLIK TÜKETİM 14 KİLOGRAM-
Türkiye'de kişi başına yıllık kanatlı hayvan eti tüketiminin 14 kilogram olduğunu ifade eden Zaimoğulları, şöyle konuştu:
“Bu oran çok düşüktür. Bunu iki katına çıkarmayı düşünürken yanlış bilgilendirmelerden dolayı ciddi zarara uğradık. Toplumun markalı ve ambalajlı ürünleri alması gerekiyor, bu ürünlerde tehlike yoktur. Pazardan açık ürünler alırsanız, sadece kuş gribi değil her türlü hastalığa davetiye çıkarırsınız. Halkımızı doğru bilgilendirerek, insanlara ucuz tüketim ürünü tavuk ve yumurtayı tekrar kazandırmalıyız. İnsanlara (yumurtayı deterjanla yıkayın) diyorlar. Böyle saçmalık olmaz. Yumurtayı deterjanla yıkatırsanız, insanlar kuş gribinden değil, zehirlenerek ölür.”
Zaimoğulları, yumurta ve tavuk tüketimini artırmak için devletle ortak reklam kampanyalarının başlatılması gerektiğine dikkat çekti.
İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi Mikrobiyoloji ve Klinik Mikrobiyoloji Anabilimdalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Emel Bozkaya da kuş gribinin solunum yoluyla kanatlı hayvanlardan insanlara geçtiğini, virüsün tavuk eti yemekle bulaşmayacağını kaydetti.
Prof. Dr. Bozyaka, virüsün insandan insana geçme ihtimalinin de olmadığına dikkat çekti.
Konferans arasında katılımcılara, tavuk ürünlerinden ikram edildi.
Alıntı hurriyet.com.tr
Dünya Ekonomik Forumu'nun yıllık olağan toplantıları, İsviçre'nin Davos kasabasında gelecek hafta başlıyor.
Davos kasabasında 25-29 Ocak tarihleri arasında düzenlenecek Dünya Ekonomik Forumu'nun yıllık olağan toplantılarının bu seneki temasını, “yaratıcı zorunluluk” başlığı oluşturuyor.
Bu arada Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın, Dünya Ekonomik Forum toplantılarına katılmak üzere 26 Ocak Perşembe günü Davos'a gitmesi bekleniyor.
Davos'ta ikili temaslarda bulunması beklenen Başbakan Erdoğan'ın, Dünya Ekonomik Forumu toplantıları çerçevesinde 27 Ocak Cuma günü düzenlenecek olan ve “Karşılaştırmalı Yeni Avantajlar” ismini taşıyan toplantıya katılarak konuşma yapması bekleniyor.
Söz konusu toplantıya konuşmacı olarak Başbakan Erdoğan'ın yanı sıra ABD Ticaret Bakanı Carlos M. Gutierrez, Polonya Cumhurbaşkanı Lech Kaczynski, Siemens Firması Başkanı ve Yönetim Kurulu Başkanı Klaus Kleinfeld de katılacak.
Başbakan Erdoğan'ın ayrıca, 26 Ocak günü Doğuş Grubu tarafından düzenlenen kokteyle katılması bekleniyor.
Dünya Ekonomik Forumu toplantılarına katılacak Devlet Bakanı Ali Babacan'ın ise “Terörizm Karşıtı Önlemler Ekonomik Büyümeyi Boğar mı?” başlıklı toplantıya katılarak konuşma yapması öngörülüyor.
Doğuş Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Ferit Şahenk'in de, “Gelişen Piyasalarda Çokulusluluk” konulu toplantıya katılarak konuşması bekleniyor.
Dünya Ekonomik Forumuna katılacak Fener Rum Patriği Bartholomeos'un da, 26 Ocak günü düzenlenecek “ Ekonominin Ahlaka İhtiyacı Var mı?” başlıklı toplantıda konuşma yapması öngörülüyor.
Alıntı hurriyet.com.tr
Merkez Bankası tarafından düzenlenen Ocak ayının ikinci beklenti anketine göre, yıl sonu enflasyon beklentisi yüzde 5,67'ye indi.
Merkez Bankası, Ocak ayının son dönemine ilişkin beklenti anketi sonuçlarını açıkladı.
Yıl sonu enflasyon beklentisi, tüketici fiyatları endeksi (TÜFE) bazında Ocak ayının ilk anketine göre 0,01 puan azalarak yüzde 5,68'den yüzde 5,67'ye geriledi.
Alıntı hurriyet.com.tr
Merkez Bankası Serdengeçti, olası sermaye çıkışının kurlar üzerindeki etkisine ilişkin, “Sermaye çıkışı olursa, kur gerekiyorsa uyar” dedi.
Serdengeçti, Merkez Bankası tarafından düzenlenen “Enflasyon Hedeflemesi: Uygulama ve Olası Sorunlar” konulu uluslararası konferansın kapanışında yaptığı değerlendirmede, iki gün süren konferansın başarıyla tamamlandığını belirterek, katılımcılara teşekkür etti.
Enflasyon hedeflemesi rejimine geçiş için her ülkenin kendine ait gerekçeleri bulunduğunu belirten Serdengeçti, enflasyon hedeflemesi konusunun 2000 yılından bu yana Türkiye'nin gündeminde olduğunu, bu konuda Merkez Bankası'nın ciddi çalışmalar yürüttüğünü söyledi.
Enflasyon hedeflemesi rejiminde Merkez Bankası'nın bağımsızlığının hayati öneme sahip olduğu görüşünü tekrarlayan Serdengeçti, “Fiyat istikrarını sağlamak tek hedef olmalı. Türkiye gibi sicili kabarık olan ülkelerde bu hedefe kenetlenme çok önemli” dedi.
Enflasyon hedeflemesinde hesap verilebilirlik, saydamlık ve iletişimin öneminin altını çizen Serdengeçti, enflasyon hedeflemesinin dünyada uygulandığı son 20 yılda önemli sonuçlar alındığını ve başarılı olduğunu, hiçbir ülkenin enflasyon hedeflemesinden çıkmadığını kaydetti.
Serdengeçti, enflasyon hedefleme rejiminin bir öğrenme süreci olduğunu da vurgulayarak, bunun zaman içerisinde gelişeceğini ve ilerleyeceğini kaydetti.
Serdengeçti, Türkiye'de son 4 yılda dolarizasyonun tersine döndüğünü, dalgalı kurun dolarizasyondan uzaklaşmayı da beraberinde getirdiği ifade etti.
Olası sermaye çıkışının kurlar üzerinde olabilecek etkisine ilişkin bir soru üzerine Serdengeçti, şu karşılığı verdi:
“Sermaye çıkışı olursa, kur gerekiyorsa uyar. Son 4-5 yılda 7 kere oldu zaten. 7 kere TL ani değer kaybetti. Dolayısıyla bundan endişe edecek bir şey de yok.
Bankalarda bir problem gözükmüyor. Fakat şirketler kendi risklerini giderecek şekilde vaziyetlerini ayarlamıyorlarsa tabii ki kur hareketlerinden zarar görebilirler.”
Alıntı hurriyet.com.tr
Bankacılar, milli gelirdeki ve cari işlemler açığındaki büyümenin devam edeceğini, faiz oranlarının ve enflasyonun azalacağını, dolar kurunun değişmeyeceğini, kredi kullanımının ise büyümesini sürdüreceğini bekliyor.
Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK) 98 üst düzey banka yöneticisinin katılımıyla gerçekleştirdiği Bankacılık Kesimi Üst Düzey Yönetici Anketi’nin sonuçlarını açıkladı. BDDK, Aralık 2005 anket sonuçlarına göre katılımcıların Eylül 2005 ankmetindeki biyimser beklentilerinin devam ettiğini bildirdi.
Ankete katılan bankacıların yüzde 94’ü GSMH’nin bir önceki yıla göre büyüyeceğini yüzde 2’si aynı kalacağını tahmin ederken yüzde 4’lük bir kesim ise küçülme bekliyor.
Bankacıların yüzde 79’u gelecek üç aylık dönemde cari işlemler açığının GSMH’ye oranınının artacağını yüzde 20’si ise aynı kalacağını bekliyor. Yüzde 8’i gelecek üç ayda bütçe açığının GSMH’ye oranının artacağını, yüzde 28’i aynı kalacağını, yüzde 64’ü ise azalacağını tahmin ediyor.
ENFLASYON VE FAİZ ORANI
Gelecek üç aylık dönemde TÜFE’nin artacağını bekleyenlerin oranı yüzde 13’te kalırken aynı kalacak diyenlerin oranı yüzde 47, azalacak diyenlerin oranı ise yüzde 40 düzeyinde gerçekleşti.
Bankacıların yüzde 2’si bir yıl vadeli iç borçlanma faiz oranının artacağını beklerken, yüzde 37’si aynı kalacağı, yüzde 61’i ise azalacağını belirtti.
Ankete katılanların yüzde 36’sı gelecek üç ayda dolar kurunun artacağını, yüzde 59’u aynı kalacağını ve yüzde 5’i de azalacağı tahmininde bulundu.
Bankacıların yüzde 89’u gelecek üç ayda reel sektörün kredi talebinin artacağını, yüzde 11’i ise aynı kalacağını düşünrüyor.
Katılanların yüzde 3’ü gelecek üç aylık dönemde YTL mevduat faiz oranlarının artacağını, yüzde 37’si aynı kalacağını, yüzde 60’ı ise azalacağını tahmin ediyor.
Bankacıların yüzde 1’i gelecek üç aylık dönemde gecelik faizlerin artacağı tahmininde bulunurken, yüzde 38’i aynı kalacağını yüzde 61’i ise azalacağını bekliyor.
KREDİLER ARTACAK
Hiç bir bankacı gelecek aylarda konut kredisi faizlerinde artış beklemiyor. Yüzde 52’sinin değişim beklemediği konut kredisi faizlerinde yüzde 58’lik kesim ise azalma olacağını tahmin ediyor.
Bankacıların yüzde 1’i konut dışındaki tüketici kredilerinin faiz oranlarının artabileceğini, yüzde 45’i aynı kalacağını yüzde 54’ü ise azalacağını tahmin etti. Ankete katılanların yüzde 81’i ticari kredilerin faiz oranının azalacağını, yüzde 18’i ise aynı kalacağını belirtti. Artabileceğini ifade edenlerin oranı ise yüzde 1’de kaldı.
Bankacıların yüzde 93’ü gelecek üç ayda nakit kredi hacminin artacağını bekliyor. Yüzde 90’ı da tüketici kredilerinin tolam krediler içerisindeki payının yükselişinin devam edeceğini düşünüyor. Yüzde 97’si de konut kredilerinde artışın süreceğini tahmin ediyor.
BANKALAR BÜYÜR YABANCI PAYI ARTAR
Ankete katılanların yüzde 99’u bankaların aktiflerinin gelecek üç ayda büyüyeceğini bekliyor. Yüzde 28’i sektörde karlılığın artacağını, yüzde 49’u aynı kalacağını ve yüzde 23’ü ise azalacağını düşünüyor.
Bankacıların yüzde 91’i gelecek dönemde Türk bankacılık sektöründeki yabancı payının artacağını, yüzde 9’u ise azalacağını belirtti. Yüzde 52’lik büyük bir kesim gelecek dönemde bankacılık sektörüyle ilgili risklerin artacağını, yüzde 45’i aynı kalacağını ve yüzde 3’ü ise azalacağını tahmin etti.
Alıntı hurriyet.com.tr
Enflasyon düştükçe, cebimizden çıkan para artıyor.. bizim cebe ters etki yapıyor..