Bundan yıllar evvel (10 yıldan fazla) israil hakkında olumsuz hiç biri medya kuruluşu yazıp çizmez idi. belkide çizemezdi desek daha doğru olur. 1-2 tirajı düşük gazete bas bas bağırırdı ama diğerlerinin yanında sesi bile duyulmazdı... adamlar (israilliler) öyle örgütlenmişlerki ustalık tan öte bişey...her deliğin başındalar. medya ellerinde, kurdukları dernek ve kulüplere nice generaller, (evet generaller) iş adamları, brokrasinin önde gelen isimleri, devlet adamları üye... işlerini tıkır tıkır yürütüyorlar.
o zamanlar;
-- filistinde çoluk çocuk demeden kıyıp katliam yaptıklarında, hadi yaz bakalım gazeteye sıkı ise.... imkanı yok. (büyük gazetelerden bahsediyorum)
--bir devlet adamı israil aleyhinde laf etsin. 1 yıl daha siyaset meydanında kalabilirmi?
--hükümetler, israili icraatlarından dolayı kınasınlar hadi. hükümet mükümet kalmaz ortada. düşürürler. bizde düşürdüler...(28 şubatı fadime-müslüm yüzündenmi oldu sanıyorsunuz hala?)
--generalimiz israil ve amerikanın açığını bulduğu için şehit edildi. Ulan bir allahın kuluda çıkıp "bunlar suikaste maruz kaldılar" diyemedi. aradan 10-15 yıl geçtikten sonra söylüyorlar. yuh be adam. makam mevkin sana ne kazandırdı, kaybettiğin şerefinden başka. bari doğruyu konuşsaydında emekli olsaydın. elin öpülür, saygı ile yad edilirdin.
iyi hatırlıyorum hüseyin kıvrıkoğlu haber bülteninde konuşma yaptı. dediki "bazıları analarının karnından yahudi düşmanı olarak doğuyor" ne yalan söyleyeyim, ben öyle doğdum herhalde. o itlerin filistinlilere yaptıklarını görünce ve şu anda (son 8 yıldır aşikar halde) pkk yı, israilli mossad ajanlarının silah eğitimine tabi tuttuklarını okuyunca iyiki böyle doğmuşum dedim. verdikleri silahlardan ve paralardan bahsetmiyorum.
--israilin katliam yapması bile milyonlarca dolarlık ihaleleri onlara vermemizi engelleyemiyordu. tankların modernizasyonu ayağı ile paracıklarla birlikte tanklarımızıda hainin eline verip istedikleri gibi modernleştiriyorlardı...(istedikleri gibi derken altını çizmek lazım. bizim istediğimiz gibi değil.onlar istedikleri gibi.)
yıllar geçti. israile toz kondurmayan biz yüce türk milleti, nasıl oldu ise gözümüzü aralamaya başladık.
yıllardan beri ne haltlar çevirdiklerini anlamaya başladık...
nasıl bize dost olduklarını bire bir gördük...(mavi marmara son gördüğümüz dostluk idi)
israilde filistinlilerin mülkleri üzerine devletlerini kurduklarında "biz 21 yüzyılda 2 devlet kurduk" demelerinin ne anlama geldiğini anladık.
ve en önemliside bunları sıkılmadan yüzlerine söyleyebiliyoruz...adamlar neye uğradıklarını şaşırıyorlar...bizi kendilerinin uşakları sanan itler afallıyor... mavi marmaradan sonra şu anda israile verilen değer afrikanın zambiyasından, mozambiğinden fazla değil. eksik hatta. böyle kendini kaf dağında gören kalleşlerin kabul etmesi zor bir durum...
bundan sonrası için seyrüsefer kararı uygulanırken bizim savaş gemisine bir atımlık mermi yollamalarını canıgönülden isterim. sadece bir atım yeter...zamanında sultanabdulhamidin tehli***i görüp şahsi parası ile alıp filistinli müslümanlara bıraktığı toprakların kokusunu duyar gibiyim...
o bir atımlık mermi sadece filistin toprakları için gerekli değil. aşağımızda bir kısım hainlerin kürdistan diye bağırıp cadıkazanına döndürülen güneydoğumuz içinde elzem...
israille bu kadar gerilmişken tekrar barışılması beni üzer. küçük bir hareket yapmalarını bekliyorum. birde mavi marmaraya çıktıkları gibi bizim savaş gemisine çıkmaya cüret ederlerse yağlarım erir. mavi marmarada direnç gösteren bizim silahsız vatandaşlarımıza kafalarını kırdıran bordo bereli israil askerleri leventlerden kafa gözle kurtulamaz herhalde.
selametle...
Yer imleri