Teşekkur Teşekkur:  0
Beğeni Beğeni:  0
6 sonuçtan 1 ile 6 arası

Konu: İslam dininde bölünmeye giden yollar ve nedenleri.

  1. #1

    Kullanıcı Bilgi Menüsü

    Standart İslam dininde bölünmeye giden yollar ve nedenleri.

    Günümüzde İslam ı anlatan, hatta gelin gerçek İslam ı sizlere yaşatalım diyen topluluklar, tarikatlar, cemaatler görürüz. Hepside aynı peygambere, aynı kitaba iman ettiği halde, inanılmaz farklılıklar göze çarpar. Bu tarih boyunca da farklı boyutlarda devam etmiş, günümüze kadar gelmiştir. Aslında bu farklılıklar, yalnız İslam dininde değil, diğer ehli kitap dinlerinde de görülmektedir.

    Peki, nedir bu farklı olanlar ve neden farklı? İşte sizleri düşünmeye davet etmek istediğim konu, bu farklılıkların neler olabileceği, nedenleri konusunda olacaktır. Ben bazı konulara sizlerin dikkatinizi çekmek istiyorum. Bu yazıyı okurken inanıyorum sizlerde, yapılan başka yanlışları hatırlayacaksınız. Çünkü saymakla bitmezde ondan.

    Önce düşünelim. Allah bizlerden ne istiyor ve bu istediklerini açıkça belirtmiş mi? Burası önemli. Sorumlu olduklarımız tek tek açıklanmış ve apaçık belirlenmiş mi?

    Gelin önce bu sorumuza, Kur’an dan cevap arayalım. Sanırım tek bir ayet dahi, aklını kullanana yeterli olacaktır.

    Zühruf 44: Doğrusu Kur'an, sana ve kavmine bir öğüttür. İleride ondan sorumlu tutulacaksınız.


    Allah aslında çok açık bir tebliğde bulunmuş ve demiş ki; Sizlerin sorumlu olduğunuz kitap Kur’an dır. Allaha güvenen, ona dayanan bir insan, bu kadar açık bir hükmü göz ardı ederek yaşıyorsa, sanırım Kur’an ı doğru anlaması ve İslam ı Allah ın emrettiği yolda yaşaması, mümkün olmayacaktır.

    Şu soruyu kendimize soralım. Allah sizleri bu kitaptan sorumlu tutacağım diye hüküm verdikten sonra, bu kitabın vermediği bir hükümden de, sizce bizleri sorumlu tutar mı? Aklı olana her şey o kadar kolay ki. Onu kullanmayana, sanırım ne yapsak fayda etmeyecektir.

    Nefsimize sormamız gereken bir başka soru daha. Acaba bizleri imtihan edeceğini apaçık söylediği bir rehber kitap, bizlere gerekli olan her şeyin olmadığı, herkesin anlayamadığı, zor anlaşılan bir kitap olabilir mi? Bu sorulara doğru cevap bulan, yaptığımız yanlışların ana nedenini anlayacaktır.

    Aynı kitaba inandığımız halde, farklı İslam ı yaşamamız, Allah ın ayetlerine gereği gibi iman etmediğimizden kaynaklanmaktadır. Bakın Allah sizleri Kur’an dan hesaba çekeceğim dediği halde, bizler neler söylüyoruz Allah ın rehberine?

    İslam ı doğru yaşamak istiyorsanız yalnız Kur’an yetmez. Çünkü Kur’an özet bilgiler verir ve herkes anlayamaz. İslam ı doğru yaşamak isteyen, fıkıh kitaplarından öğrenmelidir.

    Ne dersiniz, bu düşünce doğru diyebilir miyiz? Allah sizlere rehber olsun diye gönderdim diyor Kur’an ı, fakat biz Rabbin rehberine neleri layık görüyoruz. Aldığımız bir cihazın, kullanma kılavuzuna bile böyle bir saygısızlık yapmayan bizler, nasıl olurda Rabbin katından bizlere, rehber, kılavuz olsun diye indirdiği Kur’an a bu saygısızlığı yaparız, doğrusu anlamakta güçlük çekiyorum.

    Ne yazık ki günümüzde, genelde bu soruya verilen cevap, yukarıda yazdığım düşünce doğrultusunda olduğu içindir ki, bizler sayısını dahi bilemediğimiz bir şekilde bölünmüşüz. Bölünmeye de devam ediyoruz. Hâlbuki Allah sakın, dinde bölünmeyin, sizlere kolay anlaşılır, detaylı, aklını kullanana anlayabileceği bir kitap gönderdim, demiyor muydu? Yüce Rabbimi dinleyen bile yok.

    Kur’an da her şey yoktur diyerek bizleri, beşerin birbirinden çok farklı, fıkıh kitaplarına yönlendirmeleri, bölünmenin ana kaynağını oluşturmuştur. Halbuki Allah bizleri Kur’an dan sorumlu tutmamış mıydı? Sizce Kur’an da her şey açıkça anlatılmış olmasaydı, Rahman böyle bir ayet indirir miydi? Bakın Allah Kur’an için ne söylüyor, bu ayetleri apaçık tebliğ alan bizler, bu rivayetlere inanırsak, elbette kendi nefsimizde yarattığımız bir dine inanmamız kaçınılmaz olacaktır.

    Enam 38: Yeryüzünde hiç bir canlı ve iki kanadıyla uçan hiç bir kuş yoktur ki, sizin gibi ümmetler olmasın. Biz Kitap'ta hiç bir şeyi noksan bırakmadık, sonra onlar Rablerine toplanacaklardır.

    Nur 34: Yemin olsun ki, size, gerçeği açık-seçik anlatan ayetler, sizden önce gelip geçmiş olanlardan örnekler, korunanlar için de bir öğüt indirdik.


    Araf 174: İşte ayetleri böyle ayrıntılı olarak açıklıyoruz, olur ki dönerler.

    Yüce Rahman açıkça, biz bu kitapta hiçbir eksik bırakmadık dediği halde, bizler bu kitapta her şey yoktur diyorsak, gittiğimiz yol sizce Allah a ulaşır mı? Sizlere gerçeği açık seçik ve ayrıntılı verdik dediği halde, bizler bu kitap için hala inatla, özet bilgiler vardır demeye devam edersek, bize öğretilenleri Kur’an da bulamadığımızda, bakın her şey yazmıyormuş Kur’an da diyerek büyük yanlış yaparsak, sonumuz nice olur dostlar?

    İşte sizlere, yüzlerce farklı İslam yaşanmasına neden olan yol ve yöntemden, bazı örnekler sundum. Bunları söyleyenlere inandığımızda, kendimizce birçok inanç sistemleri yaratırız. Elbette böyle bir yol izlediğimizde, öyle farklılıklar çıkacaktır ki, sonunda bizlerde neye inanacağımızı şaşırmamız, kaçınılmaz olacaktır.

    Bir arkadaşımız benim bir yazıma verdiği cevapta, bakın neler söylemiş.

    (Eğer aklınız ile konuları çözümlemeye çalışıyorsanız boşuna kürek sallarsınız. Çünkü Din akıl terazisi ile ölçülmez. Eğer herkes kendi aklına göre İslam dinini yaşamaya çalışırsa, o zaman binlerce ortaya İslam dini ortaya çıkar. )



    Aslında içinde bulunduğumuz yanlışı, bu sözler çok iyi anlatıyor. Allah Kur’an da bizlere nasıl bir yol yöntem izlememizi emrediyordu? Aklını kullanmayı bırak ta, verdiğim emirlere mi bak diyordu? Yoksa tam tersini yaparak, gönderdiğim ayetler üzerinde düşünün, aklınızı kullanın ve sakın velilerin ardına düşmeden, doğru yolu bulun mu diyordu?

    İşte aynı kitaba inandığımız halde, belki de birbirinden çok farklı, yüzlerce İslam dini yaratmamızın ana kaynaklarından biriside, bu düşüncenin altında yatıyor. Önemli olan baktığımız pencerenin, doğru pencere olup olmadığıdır. Kur’an penceresinden bakmayıp, edindiğimiz velilerin penceresinden bakan, elbette Rabbin gerçeklerini de göremeyecektir.

    Gelin bu soruyu Kur’an a soralım. Bakalım Allah aklımızı kullanmadan mı iman etmemizi istiyor, yoksa tam tersine aklımızı özellikle kullanmamız önerisinde mi bulunuyor? Birkaç örnek verelim.

    —Yunus suresi 100. ayetinde, Akıllarını güzelce kullanmayanları Allah pislik içinde bırakırım der ve bizleri uyarır.

    —Aliimran 7. ayetinde Allah, ancak aklıselim sahipleri düşünüp anlar, diyerek düşünmenin önemine işaret eder.

    —Bakara 197. ayetinde Allah, Ey temiz akıl sahipleri, Benden korkup-sakının uyarısı ile akla atıfta bulunur.

    _Maide suresi 58. ayetinde Allahın ayetlerini düşünmeyen kullarına seslenişi de düşündürücüdür. Bu davranış, onların düşünemeyen bir toplum olmalarındandır.

    — Enfal 22. ayetinde, Allah katında en kötü kişilerin bakın kimlerin olduğunu söylüyor. Akıllarını işletmeyen sağır-dilsizlerdir.

    Bu ayetlere benzer yüzlerce ayet vardır ki, Rabbim bizleri akılla, düşünerek imanımızı yaşamamızı ister. İşte bu ayetleri görmezden gelip, beşerin sözlerine inananlar, elbette aynı kitaba iman ettiğimiz halde, farklı inançlar yaratıp, peşinden koşacaklardır.

    Bana cevap veren kardeşimiz, eğer akılla Kur’an ı anlamaya kalkarsak, farklı inançlar, farklı İslam anlayışlarının çıkacağını söylemişti hatırlayınız. Hâlbuki günümüzde, tam tersine bu farklı inançların çıkmasının asıl nedeni, Kur’an ı, İslam ı anlamaya çalışırken, aklımızı kullanmadan iman etmemizden kaynaklandığı, sizce çok açık değil mi?

    Hastanın tedavisi için, önce doğru teşhis koymak gerekir. Allah velilerin ardına düşmeyin, din ve iman adına veliniz yalnız benim diyen Rabbime kulak vermeyen bizler, elbette kendi nefsimizce edindiğimiz veliler sayesinde, farklı inançlar, dinler yaratmamız kaçınılmaz olacaktır.



    Bizlerin unuttuğu bir şey var, oda bu Dünyada imtihanda olduğumuz gerçeğidir. Okulda nasıl imtihan olduğumuzda, çok farklı notlar alınıyor ve her öğrenci okul bitiminde çalıştığı, çaba gösterdiği ölçüde başarı sağlıyorsa, bizlerde Allah katında imtihanımızı, bizzat kendimiz yaşamalıyız. Hiç kimse bir diğerinden, kopya çekerek aklını kullanmadan, çaba göstermeden, Allah ın rehberi ile buluşmadan, başarılı olacağını sanmamalıdır. Çünkü kopya çekmeye çalıştığı kişinin verdiği cevaplarının doğru olduğunu bilmeden, bizlerinde aynı hatayı yapma riskimizin olduğunu unutmamalıyız.

    Geçmişte buna benzer bir örneği hatırlarım. Bir arkadaşımız imtihan notları açıklandıktan sonra şöyle yakınıyordu diğer arkadaşına. Ben seni çalışkan bilirdim. Senin yaptıklarının bende aynısını geçirdim kâğıda. Meğer yanlışmış, senin yüzünden zayıf aldım demişti. Daha sonrada yine aynı arkadaşımız, soruları kitaptan araştırdığında, cevaplarının çok kolay olduğunu, keşke çalışsaydım dediğini hiç unutmuyorum.

    Bizlerin Yaratıcısı Rahman, bizleri imtihan edeceği kitabı, yemin ederek kolaylaştırdığını söylediği halde, bu kitabı herkes anlayamaz, Kur’an da her şey yoktur, onu veli insanlar anlar diyerek, imtihan olacağımız kitabı ve sorumlu olduğumuz konuları değiştirenlerin peşi sıra gidenler, elbette farklı İslam anlayışı içinde olacaklardır. Sizce bunu yapanların, Rabbin imtihanından geçer not alma şansı ne olabilir? Bu sorunun cevabını Rabbin huzurunda, hep birlikte göreceğiz.

    Ben bütün yazılarımda, özellikle aynı konu üzerin de durup, dikkatinizi çekmeye çalışıyorum. Oda Kur’an ı anlayarak okumak ve Rabbin ayetlerini bir bütün olarak düşünmeye davet etmektir. Bunu yapanları hiç kimse, Allah ile asla aldatamaz, kandıramaz.

    Hepimiz Kur’an ın öğrencisi olurda, onun nurundan nasiplenmek adına çaba harcarsak, bir gün Kur’an ın nuruyla gözlerimiz ve gönlümüz parlayacaktır. İşte bundan sonra, yanlış yapmamızda mümkün olmayacaktır.

    Dilerim Allah ın verdiği aklı kullanan, sorumlu olduğumuz Kur’an ın ipine sıkı sıkı sarılan ve Kur’an ın nuruyla gözleri ve gönlü parlayan, Rabbin halis kullarından oluruz.

    Saygılarımla Haluk GÜMÜŞTABAK

  2. #2

    Kullanıcı Bilgi Menüsü

    Standart

    mezheplere karşı olduğun her yazında ayan beyan ortaya çıkıyor...
    sana hangi mezhepten sin diye birkaç kere sormamdaki sebepte bu idi...artık sormuyorum...

    arkadaşlar bu paylaşımı yapan şahsiyet (haluktga) sünnete karşı mezheplere karşı biridir.
    sanırım farklı bir mezhebin ajanlığını yapıyor..."şia mı acaba diye" düşünüyorum?
    yazdıklarını okurken bunu dikkate alınız...
    selametle...

  3. #3

    Kullanıcı Bilgi Menüsü

    Standart

    sünnete karşı olamaz mı ??siz ATATÜRKe cumhuriyete karşısınız biz böyle tepki vermiyoruz saygıyla okuyoruz sizin meşhur sözünüz var Bir insanın akıllı olmasına birşey dediğimiz yok. Yeter ki; aklını başkalarına kabul ettirmeye çalışmasın. Eflatun

  4. #4

    Kullanıcı Bilgi Menüsü

    Standart

    atatürk din mi? ki bununla karşılaştırıyorsun?
    ayrıca kimseye "bu adamın yazılarını okumayın demedim"
    birde cumhuriyete karşı olduğumuda nerden çıkardın? aksine cumhuriyeti savunurum... tuhaftır osmanlı aşığı olmama rağmen saltanata karşıyım...böyle saltanat tarzı bir yönetime ve yönetimlere (dünyanın neresinde olursa olsun) külliyen karşıyım...
    saygı ile okumanı tebrik ederim...bende dahil herkesin böyle okuması ve eleştirmesini arzu ederim...selametle...

  5. #5

    Kullanıcı Bilgi Menüsü

    Standart

    ben ATATÜRK din demedim aynı şekilde okuma dileğiyle ama herşey tartışılaçaksa tartışılaçak ama herşey ama yok yalnız bizim istediklerimiz derseniz işte o zaman daha büyük sorunlar kendiniz gösterecek dersimi ortaya atanlar alevilerin hak kazanımlarıyla ilgili hiçbir adım atmamaları manidar diyanette verilen paralardan neden alevilere pay yok vb vb

  6. #6

    Kullanıcı Bilgi Menüsü

    Standart

    Sayın Osman Bey. Benim sünnete yada mezheplere karşı olduğumu söylediğim tek bir yazımı bulamazsınız. Benim için mezhep düşmanı yada sünnet düşmanı diyenleri Rabbim e havale ediyorum. Rahman herşeyi görendir bilendir.


    Mezheplerde geçmişde bir ihtiyaçtan doğmuştur, çünkü toplum da okuma yazma bilmeyen kesim çoğunlukta idi ve bu toplum birilerinden Kur'anı öğrenmek durumundaydı. Elbette doğru yapanlarda olmuştur, bu toplumu kullananlarda. Tıpkı günümüzde olduğu gibi.


    Merzhepler ne yazık ki beşerin elinde zamanla bozulmuş ve birçok hurafe inanç dine bu yolla sokulmuştur. Yahudilerde İslamı bozmak için bu yolla içimize girmiş ve başarılıda olmuşlardır. Bugün birçok hurafe inanç ne yazık ki Yahudilerden bize bahsettiğim yolla geçmiştir.


    İşte ben tüm yazılarımda bunu anlatmaya çalışıyorum ve diyorum ki; Bizlere öğretilenleri doğrulamak için Kur'anı kullanalım ki, bizden öncekilerin hatalarını tekrar etmeyelim.


    Zaten peygamberimizde bizlere bir hadisinde bu yolu öneriyor ve benim sözüm olup olmadığını anlamanız için, Kur'an ile karşılaştırınız demiyormuydu?


    Bizler Allah ın halis kulları olabilmemiz ve Rabbin imtihanından geçebilmemiz için, kur'ana sarılmalıyız. Onu çok iyi anlamak içinde anladığımız dilden okumalı ve Rahman ne emrediyorsa onu yapmalıyız.


    Birileri yalnız Kur'andaki hükümler yetmez diyorsa, onlara ihtiyatlı yaklaşarak Kur'an ile cevap vermeliyiz. Allah sizleri bu kitaptan hesaba çekeceğim diyorsa kur'anda, bunun tersini söyleyenler, bizleri imtihan olacağımız kitaptan uzaklaştırmaya çalışıyorlar demektir, uyanık olmalıyız. Benim yaptığımda bundan ibarettir kardeşim.


    Bu sölerimdeki samimiyetimi elbette yalnız Rabbim bilir. Onun içindirki beşere güvenmek yerine Rahmana güvenmeliyiz. Bende hata yapabilirim, bizden önceki insanlarda hata yapabilir. Hatasız yalnız Rabbimdir. Onun içindir ki Allah velilerin ardına düşmeyin, veliniz yalnız benim diyor. Bizlere düşen bunu unutmadan imanımızı yaşamak olmalıdır.


    Elbette seçim her kişiye aittir. Hesabınıda Allah a vereceğine göre, kime neye inanacaklarına kişiler kendisi karar verecektir. Bir Müslümana düşen din kardeşini yalnız KUR'AN İLE UYARMAK olmalıdır. Bende bunu yapmaya çalışıyorum elimden geldiği kadar. Rabbim hatalarımı bağışlasın.

    Saygılarımla Haluk GÜMÜŞTABAK

Konu Bilgileri

Users Browsing this Thread

Şu an Bu Konuyu Gorunteleyen 1 Kullanıcı var. (0 Uye ve 1 Misafir)

Bu Konudaki Etiketler

Yer imleri

Yetkileriniz

  • Konu Acma Yetkiniz Yok
  • Cevap Yazma Yetkiniz Yok
  • Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
  • Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok
  •