BANU AVAR
Hüsnü MAHALLİ: "Suriye'yi zor günler bekliyor. Olayların ilk gününden itibaren silahlı gruplarla ve onların bir zamanlar güney doğuda olduğu günlük çatışmalarıyla uğraşan Suriye ordusu ve güvenlik güçleri şimdiye kadar en az iki bin kayıp verdi. Silahlı gruplar 'demokrasi ve özgürlük' adına akıl almaz terör eylemlerine başvuruyorlar. Okullar, hastaneler, devlet daireleri bombalanıyor, yollar kesiliyor ve insanlar kaçırılıyor. Kaçırılanların bazıları işkence görüyor, bazıları da feci şekilde öldürülüyor... Ama uluslararası medya bundan hiç söz etmiyor ve etmeyecek. Çünkü oyunun kuralları böyledir. Silahlı gruplar ya da artık resmen kendilerini tanımladıkları gibi 'Hür Suriye Ordusu'na göre bu bir silahlı kalkışmadır ve Esad iktidarını yıkmak için yapılması gereken eylemlerdir. Oysa biz olayların başladığı ilk günlerde silahlı grupların varlığına dikkat çektiğimizde birçokları bize çok kızmıştı. Şimdi ise Hür Suriye Ordusu'nun Antakya'daki Komutanı yabancı medyaya verdiği demeçlerde ''Her türlü silahlı eylemlere devam edeceklerini'' söylüyor ve ''Suriye'yi cehenneme çevirme'' tehdidinde bulunuyor. Amerikalı sözcü Victoria Nuland ise Suriyeli muhaliflere 'Sakın silahlarınızı bırakmayın' diyor. Amerika'nın demokrasi ve özgürlük anlayışı bunu gerektiriyor. Tıpkı Irak'ta olduğu gibi. Tıpkı şimdi Libya'da olduğu gibi. Libya yerle bir edildi ve 60 bin kişi öldü. Diktatör olduğu için yıkılan Kaddafi zamanında hapishanelerde 'siyasi' nitelikli tutuklu sayısı 3 bin civarındaydı. Şimdi ise Uluslararası Af Örgütü bu sayının 70 bin olduğunu söylüyor ve yeni yönetimin bu insanlara akıl almaz işkenceler uyguladığına dikkat çekiyor.Ama kimin umurunda... Nasıl olsa Kaddafi yok artık ve ABD ile müttefikleri bu ülkede istedikleri her şeyi yapıyor ve yapacak. Tıpkı Mısır'daki futbol maçında olduğu gibi! Yeni dünya düzeni bunu gerektiriyor. Bu düzende Büyük Patron ABD'nin istediği her şey oluyor. ABD isterse insanların bırakın politik çizgilerini, din ve imanlarını bile değiştiriyor ve değiştirecek."
Yer imleri