hülyalarımdaki dünya
söyle nerde o ruhumun dünyası o diyar
ferhat gibi o dağları yarıp yarıp gideyim
eşiğine baş koyup ta ağlıyayım zar zar
ne olur gel gel artık diye feryad edeyim
yıllar var onun hayalinle avunuyorum
kanayan şu gölümde en olunmaz yaralar
kimse bilmez nasıl hicranla yanıyorum
gözlerimden akan gönlümdeki hatıralar
ey tatlı hülya bir şafasun kendi dilinden
ateş-i hicranımı onunla söndüreyim
vur mızrabını nağmeler duyur bam telinden
duyur ki onunla efgammı dindireyim.
Yer imleri