09/11 Türkiye'den Haberler

[muzo]

Kayıp gencin cesedi arabasının bagajında çıktı
Antalya'da 2 gündür kayıp olan şahsın cesedi, otomobilinin bagajında bulundu.

Antalya Havalimanı yolu üzerindeki Kuyum Center'da çalışan 34 yaşındaki Murat Kasap'tan 2 gündür haber alınamıyordu. Bugün sabah saatlerinde Fener Mahallesi Tekelioğlu Caddesi 1941 Sokak'ta Murat Kasap'ın 07 ANZ 56 plakalı aracını gören iş arkadaşları, durumu hemen ailesine bildirdi.

Kasap'ın babası Mustafa Kasap, hemen olay yerine geldi. Araçta kimseyi göremeyen Mustafa Kasap, yanındaki yedek anahtarla aracın bagajını açtığında oğlunun cansız bedeniyle karşılaştı.

Gözyaşlarına boğulan baba, durumu hemen polise bildirdi. Olay yerine gelen polis ekipleri çevrede geniş güvenlik önlemi alırken, cumhuriyet savcısının gelmesi beklendi. Kasap'ın cesedi, savcının incelemesinin ardından otopsi yapılmak üzere Adli Tıp Kurumu morguna kaldırıldı.

Kasap'ın ölüm haberini duyarak olay yerine gelen yakınları ve iş arkadaşları ise gözyaşlarına boğuldu. Ayakta durmakta zorlanan kalp hastası baba Mustafa Kasap'ı yakınları sakinleştirdi.

Polis olayla ilgili geniş çaplı soruşturma başlatırken, arabasının bagajında ağzı bantlı ve elleri bağlı şekilde cesedi bulunan Kasap'ın darp edilerek öldürüldüğü tahmin ediliyor.

[muzo]

Gönen'de kunduracılar odası başkanı öldürüldü
BALIKESİR (İHA) - Balıkesir'in Gönen İlçesi'nde, Kunduracılar Odası Başkanı Saim Uzunoğlu, evinin önünde uğradığı silahlı saldırı sonucu öldürüldü.

Edinilen bilgiye göre, olay dün gece 01.00 sıralarında, Kurtuluş Mahallesi eski Sanayi Sitesi'nde Erkan Apartmanı önünde meydana geldi. Gece oturduğu apartmana girdiği sırada, yanına yaklaşan kimliği belirsiz kişi ya da kişilerin silahlı saldırısına uğrayan Kunduracılar Odası Başkanı Saim Uzunoğlu (46), olay yerinde hayatını kaybetti. Polis ekipleri cinayetle ilgili geniş çaplı soruşturma başlattı.

[muzo]

Şırnak'ta mezarlığa gömülü el bombaları bulundu
ANKARA (İHA) - Şırnak Merkez'de teröristlerin mezarlığa gömdüğü 29 adet el bombası, güvenlik güçlerince bulunarak, imha edildi.

Genelkurmay Başkanlığı'nın resmi web sitesinde "Terörle Mücadele" başlığı altında verilen güncel bilgilere göre, dün Ağrı'nın Patnos İlçesi Tanyeli Köyü Çivrik Mezrası Handere mevkiinde yapılan arama tarama faaliyeti esnasında, PKK terör örgütü mensuplarına ait 1 adet sığınak ve içerisinde çeşitli yaşam malzemeleri ele geçirildi. Bulunan malzemeler güvenlik kuvvetleri tarafından imha edildi.

Dün yine, Şırnak Merkez Tırbağa mezarlığı mevkiinde yapılan arama tarama faaliyeti esnasında, terör örgütü mensuplarına ait toprağa gömülü toplam 29 adet el bombası bulundu. Patlayıcı düzenekler güvenlik güçleri tarafından, herhangi bir can ve mal kaybına neden olmadan, yerinde etkisiz hale getirildi.

Tunceli Merkez dağlık arazi kesiminde yapılan arama tarama faaliyeti esnasında ise terör örgütü mensuplarına ait, 4 adet basma düzenekli patlayıcı, 3 adet el yapımı patlayıcı maddeyle hazırlanmış düzenek, 3 adet elektrik fünyeli el bombası bulundu. Patlayıcı düzenekler güvenlik güçleri tarafından, herhangi bir can ve mal kaybına neden olmadan, yerinde etkisiz hale getirildi.

[muzo]

Hırsıza meydan dayağı



BURSA (İHA) - Bursa'da, hırsızlık için girdiği evin sahibini görünce kaçarken, mahalleli tarafından meydan dayağı atılan zanlı, çıkarıldığı mahkemece tutuklanarak cezaevine gönderildi.

Osmangazi İlçesi Hüdavendigar Mahallesi Nihavend Sokak'ta, 1. kattaki apartman dairesine balkon camını kırıp giren zanlı, para ve değerli eşya bulunan çantayı alıp dışarı çıkmak isterken, ev sahibesi Yılmaz Kılıç ile karşılaştı. Yaşlı kadın çığlık atınca, çantayı montunun içine saklayan zanlı Mehmet Y. (51) kaçarak izini kaybettirmeye çalıştı. Yardım talebi üzerine mahalle sakinleri ve Yılmaz Kılıç'ın yeğeni Ömer Telci ile babası Cumhur Telci, zanlının peşine düştü. Vatandaşların yardımıyla sokakta yakalanan zanlı Mehmet Y. feci şekilde dövüldü. Çekirge Devlet Hastanesi'nde tedavisi yapıldıktan sonra polis tarafından gözaltına alınan Mehmet Y, emniyetteki sorgulamasının ardından bugün çıkarıldığı adli makamlarca tutuklanarak cezaevine gönderildi.

[muzo]

Sürücüsü tuvalete gitti, hırsızlar TIR üstündeki 2 otomobili çaldı


Şenol AYDIN/GEBZE(Kocaeli), DHA

KOCAELİ’nin Gebze İlçesi’nde sıfır ve ikinci el otomobillerin satışının yapıldığı Doğuş Oto Değerlerdirme (DOD) deposuna getirilen TIR üzerindeki otomobillerden ikisi, TIR sürücüsünün tuvalet ihtiyacını gidermek için ağaçlık alana girdiği 10- 15 dakika içerisinde çalındı.
Olay, Gebze’nin Şekerpınar Beldesi’nde kurulu, ikinci el ve sıfır otomobillerin satışının yapıldığı Doğuş Oto Değerlendirme deposu yakınında meydana geldi. Mer-Tur Lojistik firmasına ait 34 BU 9936 plakalı TIR'ın sürücüsü 40 yaşındaki Baki Uğurlu, yurt dışından ithal edilen ve bir başka depoda tutulan Seat Leon marka otomobilleri aracına yükleyip Şekerpınar’daki DOD satış merkezinin bulunduğu yol kenarına geldi. Burada kendisinden önce gelen TIR'lar olduğu için sıraya giren Uğurlu, tuvaleti gelince hemen yakındaki ormanlık alana girdi. Yaklaşık 10- 15 dakika sonra döndüğünde ise TIR üzerindeki araçlardan ikisinin yerinde olmadığını görünce şok geçirdi.

HAZIRLIKLI GELMİŞLER
Önceden burada TIR'ları gözledikleri ve hazırlıklı geldikleri anlaşılan hırsızların, sürücü uzaklaştığında hızla araçların hareketini engelleyen takozları söküp, beraberlerinde getirdikleri destek malzemesiyle de kontak anahtarları üzerinde olan araçları indirip götürdükleri sanılıyor.
Hırsızlık üzerine durumu polise bildiren Baki Uğurlu, önünde araç boşaltmaya gelen birkaç araç bulunduğunu belirterek, “Ben DOD giriş kapısının biraz gerisinde aracımı parkettim. Yakında tuvalet olmadığı için ormanlık alana girdim. Bu kadar kısa süre içinde otomobilleri nasıl indirip götürmüşler anlamak mümkün değil. Bu işin ehli olanlar bile bu kadar kısa sürede araçları indiremez. Olayın farkına varan da olmamış'' dedi. Polis, hırsızların sahte plaka takarak satabileceğini düşündüğü araçların bulunması için geniş çaplı araştırma başlatırken, araçların motor ve şaşe numaraları da tüm illere bildirildi.

[muzo]

Umuda yolculukta donarak öldüler

Van’ın Başkale ilçesinde yurda İran üzerinden yasadışı yollardan giriş yapan yabancı uyruklu 2 kişi donarak öldü.
Alınan bilgiye göre, ilçenin İran sınırında bulunan Eşmepınar köyüne bağlı Evbakan mezrası yakınlarında, sabah saatlerinde köyden Başkale’ye gelen köylüler 2 erkek cesedi buldu.
Olay yerine gelen Jandarma ekipleri yaptıkları incelemede, iki kişinin yaya olarak yurda İran üzerinden kaçak yollarla giriş yaptığını ve donarak öldüklerini tespit etti.
Ekipler, 2 yabancı uyruklunun kimlik tespitlerinin yapılabilmesi için cenazelerin Diyarbakır Adli Tıp Kurumuna gönderileceğini belirttiler.

[muzo]

Bebek tecavüzcülerine idam kampanyası
İZMİR (İHA) - İzmir'in Menderes İlçesi'nde 17 aylık N.N.B. isimli bebeğin tecavüze uğraması olayını utanç içerisinde izlediklerini kaydeden Doğru Yol Partisi (DYP) İzmir İl Başkanı Turhan Arınç, bu tür tecavüz olaylarında idam cezası uygulanması için imza kampanyası başlatacaklarını açıkladı.

Partisinin il merkezinde yönetim kurulu ve kadın kolları yöneticilerinin de katıldığı bir basın toplantısı düzenleyen DYP İzmir İl Başkanı Turhan Arınç, N.N.B. bebeğe tecavüz olayına adı karışanların yakalanarak adalete teslim edilmelerinin bile yüreklerinde acı, ızdırap ve utanç duygusunu hafifletemediğini kaydederek, "Olayın mensupları, yüreğinde zerre kadar evlat sevgisi taşımayan, hasbelkader evlat sahibi olmuş bir insan müsveddesi ana, 3 adet de 1.5 yaşındaki bebekten zevk alabilen yeryüzünde insan kılığında dolaşıp nefes alan dünya yüzündeki en aşağılık yaratıklar. Bu yaratıklar, bizim vergilerimizle cezaevlerinde yiyecekler içecekler, cezalarını çektikten sonra tekrar toplum içine karışacaklar. Biz idam cezasını bunlar için mi kaldırdık?" dedi.

İdam cezasının dışında verilen hiçbir cezanın kendisi gibi düşünen hiçbir İzmirli'yi tatmin edemeyeceğini savunan Arınç, şunları söyledi:
"Avrupa Birliği'ne girmek uğruna değerlerimizden vazgeçeceksek, ben şahsen AB'ye girmek istemiyorum. Bu tür suçlar için idamın tekrar getirilmesi amacıyla DYP İzmir İl Teşkilatı olarak imza kampanyası başlatacağımızı kamuoyuna duyurmak istiyorum. Yine bu kampanyamıza siyasi partilerimizin ve İzmir'in tüm sivil toplum kuruluşlarının da katılmalarını yürekten ve samimiyetle istiyorum."
Hükümetten bu konudaki kanunları gözden geçirmesini isteyen Turhan Arınç, ayrıca bu olayda ihmali bulunan sorumluların da adalet önüne çıkartılması gerektiğini ifade etti.

"BU DUYARLILIĞI GÖSTERMEK MECBURİYETİNDEYİZ"
Basın mensuplarının sorularını da yanıtlayan Arınç, imza kampanyasının başlatılması için ilçe başkanlarına hemen bu hafta başında talimat vereceğini belirterek, "Bütün ilçeler, kendi ilçelerinin en işlek caddelerinde masa kuracak, kadın kollarıyla birlikte. İdamın tekrar getirilmesi için imza kampanyası başlatılacak. Biz bunu sadece DYP olarak yapmak istemiyoruz. Bütün partilerin de, sivil toplum örgütlerinin de bu işi kendilerine görev addetmelerini istiyoruz. Biz bu tecavüzü yapanların yaşam haklarının olmadığını düşünüyoruz. Topladığımız imzaları da hükümete göndereceğiz. İdam kalkar kalkmaz o bizim problemimiz değil. Ama biz, bu duyarlılığı göstermek mecburiyetindeyiz" diye konuştu.

İmza kampanyasının başlatılmasıyla ilgili olarak DYP Genel Merkezi ile bir görüşmelerinin olmadığını açıklayan Arınç, şunları kaydetti:
"İzmir'in çalışması bu. Ben 58 yaşındayım, dünyanın hiçbir ülkesinde bugüne kadar okuduğum veya izlediğim kadarıyla, 1.5 yaşındaki bir bebeğe tecavüze rastlamadım. Bu utanç, İzmir'imiz için bir utanç. Bu kadar da hafife almamamız lazım. Ben 10 gündür izliyorum bu olayları, bu konuda sivil toplum örgütlerinin hiçbirinden bir ses çıkmamasına da hayret ediyorum. Bu olaylar da unutulacak gidecek. Ben sadece bu 3 tane canavarı suçlu görmüyorum. Onlar tabi ki bu olayı yapmakla suçlular, cezalarını çekecekler. Ama bu olaylar senelerdir bu ilçede, yol kenarında, Menderes kadar küçücük bir ilçede oluyor, kimsenin haberi olmuyor. Buna kargalar bile güler. Sorumlular kimse ortaya çıkarılsın cezaları verilsin."

[muzo]

Yağışlar 500 yıllık köprüyü kullanılmaz hale getirdi




KOCAELİ (İHA) - Kocaeli'nin Karamürsel İlçesi'nde bulunan 500 yıllık köprü, son yağışlardan sonra ağır hasar alarak kullanılamaz hale geldi.

Kocaeli'nin Karamürsel İlçesi Yalakdere Beldesi ile köyleri arasındaki ulaşımı sağlayan 500 yıllık tarihi köprü, aşırı yağmurlardan dolayı kullanılamaz hale gelince, vatandaşlar dere yatağından geçmek zorunda kalıyor. Öğrenci servisleri ve diğer araçların da yol olmadığı için dere yatağından geçtiğini söyleyen vatandaşlar, "Dere hızlı aktığı zaman öğrenciler, köprünün başında araçtan inip yürüyorlar. Ya da servis aracı, bir kaç kilometre ileride, yatağın daha sığ olduğu yerden geçmek zorunda kalıyor" dedi.

Köylerden Yalakdere İlköğretim Okulu'na taşımalı sistemle öğrenim görmeye giden öğrenciler de, dereden geçmeye korktuklarını, ancak başka çarelerinin de olmadığını ifade etti. Servis şoförleri ise, "Tarihi köprüyü göz göre göre bu hale getirdiler. Üzerinden tonlarca yükü olan kamyonlar ve TIR'lar geçince, köprü artık kullanılamaz oldu. Biz geçmeye korkuyoruz. Ya dere yatağını kullanıyoruz ya da öğrencileri köprünün başında indiriyoruz" dedi.

Jandarma ekipleri ise özellikle öğrencilerin geçiş saatlerinde köprünün iki yanında önlem alırken, Kocaeli Büyükşehir Belediyesi ve Karayolları ekipleri de köprünün yanında alternatif bir geçiş yolu yapmak için çalışma başlattı. Kullanılamaz hale gelen köprünün kaderi ise Anıtlar Yüksek Kurulu'nun yapacağı incelemenin ardından belli olacak.

[muzo]

Çanakkale kahramanı Mehmet Çavuş'un hatıraları
KIRŞEHİR (İHA) - Çanakkale Savaşı'nın unutulmaz isimlerinden Mehmet Çavuş'un, savaş sırasında İngiliz gemisini batırdığı için Ermeni bir yüzbaşı tarafından hapse atıldığı öğrenildi.

Kırşehir'in Çiçekdağı İlçesi Safalı köyünde doğan ve Çanakkale Savaşı sırasında Cesarettepe cephesinde süngü çavuşu olarak görev yaptığı öğrenilen Mehmet Çavuş'un, savaş sırasında İngiliz donanmasını bomba atıp batırdığı için uzun süre hapiste yattığı ortaya çıktı. Mehmet Çavuş'un 74 yaşındaki oğlu Yaşar Canpolat, yaptığı açıklamada, babası Mehmet Çavuş'un anılarını anlatırken özellikle bir Ermeni yüzbaşından bahsettiği ve kendisini hapse attırdığını söyleyerek, "Babam Mehmet Çavuş'un bize anlattığına göre, İngiliz askerinin Çanakkale'ye çıkışı sırasında, kendisi ve arkadaşları tarafından Türk askerinin komutasını üstlenen bir Ermeni yüzbaşıdan ateş emri isteniyor. Ancak, Ermeni yüzbaşı tarafından buna izin verilmiyor. Bunun üzerine babam ellerinde kalan sadece 3 tane bombadan iki tanesini gizlice İngiliz donanmasına ait 'Yarım Dünya' isimli gemiye atıyor. Ancak, bu bombalar gemiye isabet etmiyor ve babam kalan tek bombayı da İngiliz gemisine bizzat kendi tek başına atıyor. Bu son bomba İngiliz askerlerini taşıyan geminin bacasına isabet ediyor ve gemi denize batıyor. İngiliz gemisinin battığını gören Ermeni yüzbaşı, babamı yakalatıp hapse attırıyor. Uzun yıllar hapiste yatan babam, daha sonra savaş suçlusu olarak Atatürk'ün karşısına çıkarılıyor. Babam, Atatürk'e neden tutuklandığını anlatınca da hapisten kurtuluyor ve Atatürk babamın alnından öpüp, kendisine İstiklal Madalyaları veriyor. Babam, daha sonra da Atatürk'ün emir eri oluyor ve uzun süre Atatürk'ün yanında bulunuyor" dedi.

Ankara'nın Ulus semtinde bulunan Atatürk Anıtı'ndaki bir asker heykelinin babasına ait olduğunu ileri süren Yaşar Canpolat, "Ulus'ta bulunan Atatürk heykelinde, elleri alnında ileri bakan asker benim babamın heykelidir. Bunu kendisi bizzat söyledi ve 'Atatürk'ün yanında ki asker benim. Benim yanımda ki heykel de savaş sırasında bize cephane taşıyan Kara Fatma' dedi. Buradan yola çıkarak Ulus'taki heykelin de babama ait olduğunu biliyoruz" diye konuştu.

Çanakkale Savaşı sırasında Mehmet Çavuş'un, Yunan sancağını ele geçirdiği ve bu nedenle de öldürülmek istendiğini söyleyen Yaşar Canpolat, "Babam köye geldiğinde vücudunun 24 yerinde yara vardı. Bu yaraları Yunan sancağını kaçırdığı sırada üzerine atılan bombaların çok yakınına düşmesiyle aldığını öğrendik. Köye geldiğinde ayak ve ellerinde bulunan parmakları birbirlerine yapışıktı. Bombanın etkisiyle parmakları birbirine yapışmıştı ve savaşı anlatırken sürekli ağlıyordu. Sürekli ağladığı için de savaş anılarını anlatmasını çok fazla istemiyorduk" şeklinde konuştu.

[muzo]

Ege'de fırtına bekleniyor
Ankara (AA)- Devlet Meteoroloji İşleri Genel Müdürlüğü, Ege'de halen hafif olarak esmekte olan rüzgarın yarın akşam saatlerinde kuvvetlenerek fırtına şeklinde esmesinin beklendiğini bildirdi.

Devlet Meteoroloji İşleri Genel Müdürlüğünün yaptığı meteorolojik uyarıda, halen hafif olarak esmekte olan rüzgarın, yarın akşam saatlerinde kuvvetlenerek, kuzey ve kuzeydoğu yönlerden Kuzey Ege'de 5 ila 7 kuvvetinde (50 ila 70 kilometre/saat) fırtınamsı rüzgar, gece saatlerinde ise Güney Ege'de 6 ila 8 kuvvetinde (60 ila 80 kilometre/saat) fırtına şeklinde esmesinin beklendiği kaydedildi.

Kuvvetli rüzgar ve fırtınanın cumartesi gecesi Kuzey Ege'de, pazar günü ise Güney Ege'de etkisini kaybedeceği belirtilen açıklamada, fırtına nedeniyle denizcilerin ve ilgililerin tedbirli ve dikkatli olmalarının önemine işaret edildi.