Teşekkur Teşekkur:  0
Beğeni Beğeni:  0
Sayfa 9/32 İlkİlk 12345678910111213141516171819 ... SonSon
313 sonuçtan 81 ile 90 arası

Konu: nasrettin hoca fıkraları

  1. #81

    Kullanıcı Bilgi Menüsü

    Standart

    Büyük Yangın
    Hoca’nın karnı pek açıkmış. Sofradaki çorbaya kaşığını daldırıp hemen ağzına almış, yutmuş. Fakat çorba çok sıcakmış. Ağzı, boğazı müthiş bir surette yanan Hoca, hemen sokağa fırlamış, bağırıp kaçmaya başlamış.
    - 'Savulun dostlar, karnımda yangın var.'
    Konu davutkorucu tarafından (06-05-2006 Saat 12:35 ) değiştirilmiştir.
    :welcome:

  2. #82

    Kullanıcı Bilgi Menüsü

    Standart

    Üzerine
    Hoca, arkadaşlarıyla şirin bir köye gezmeğe gitmiş. Akşama kadar yiyip içerek eğlenmişler. Burasını pek beğenen arkadaşları, her biri bir yemeği üzerine almak şartıyla birkaç gün daha kalmağa karar vermişler. Kafileden birisi:
    - “Böreği benim üzerime!” demiş. Ötekisi:
    - “Eti benim üzerime!”
    - “Meyvesi benim üzerime!” demiş.
    Herkes üzerine bir yemek alırken Nasreddin Hoca:
    - “Arkadaşlar, bu ziyafetler aylarca bile sürse buradan ve aranızdan ayrılırsam Allah’ın lâneti de benim üzerime!...”

  3. #83

    Kullanıcı Bilgi Menüsü

    Standart

    Ekmek ve Kar
    Kahvede bir masa sohbetinde yeni yemekler bulma fikri ortaya atıldı. Hoca bunu sonuna kadar dikkatlice dinledi ve gayri ihtiyari:
    - “Ben de bir defa kar ile ekmek yemeğini hazırlamıştım, ama o benim bile hoşuma gitmedi”, demiş.

  4. #84

    Kullanıcı Bilgi Menüsü

    Standart

    Bayram Günü
    Hoca bir gün yabancı bir memlekete gitmiş. Bakmış ki, bu şehrin bütün halkı yiyip içmekte, eğlenmekte... Hocayı da davet ederek bir şeyler ikram etmişler. Hoca doyduktan sonra şöyle söylemiş:
    - “Tuhaf şey! Bu ne ucuz şehir böyle?” demiş. Bu sözü duyan adamın birisi:
    - “Efendi, sen deli misin? Bugün bayramdır. Herkes evinden pişmiş bir şeyler getirir, biz de burada yer, içer, eğleniriz” demiş. Hoca bunun üzerine:
    - “Keşke her gün bayram olsaydı, herkes mutlu olurdu” demiş.

  5. #85
    Users Awaiting Email

    Kullanıcı Bilgi Menüsü

    Standart

    Bir gün Nasreddin Hoca pazarda dolaşırken bir papağan görmüş ve hemen fiyatını sormuş. Satıcı fiatını 10 akçe demiş. Hoca eve koşup hindiyi kucaklamış ve pazara getirmiş, papağan satıcısının yanındaki tezgaha koymuş.
    Birisi gelmiş, hoca hindi kaç akçe demiş. Hocada bakmış, papağan 10 akçe ettiğine göre hindi 100 akçe eder diye düşünmüş ve müşteriye 100 akçe demiş.

    Müşteri: - İlahi hoca, papağan bile 10 akçe, sen kafayı mı yedin.
    Hoca : - Hindi papağanın 10 katından fazla ama yine 100 akçe dedim
    Müşteri : (Gülmüş) - Ya hoca, o gördüğün papağan, konuşur
    Hoca : - Ne var bunda gülecek, bu da hindidir düşünür

    demiş.

  6. #86
    Users Awaiting Email

    Kullanıcı Bilgi Menüsü

    Standart

    Alıntı yaban ali Nickli Üyeden Alıntı
    Bir gün Nasreddin Hoca pazarda dolaşırken bir papağan görmüş ve hemen fiyatını sormuş. Satıcı fiatını 10 akçe demiş. Hoca eve koşup hindiyi kucaklamış ve pazara getirmiş, papağan satıcısının yanındaki tezgaha koymuş.
    Birisi gelmiş, hoca hindi kaç akçe demiş. Hocada bakmış, papağan 10 akçe ettiğine göre hindi 100 akçe eder diye düşünmüş ve müşteriye 100 akçe demiş.

    Müşteri: - İlahi hoca, papağan bile 10 akçe, sen kafayı mı yedin.
    Hoca : - Hindi papağanın 10 katından fazla ama yine 100 akçe dedim
    Müşteri : (Gülmüş) - Ya hoca, o gördüğün papağan, konuşur
    Hoca : - Ne var bunda gülecek, bu da hindidir düşünür

    demiş.
    akıllı satıcı

  7. #87

    Kullanıcı Bilgi Menüsü

    Standart

    Hoca'nın Tehdidi
    Hoca büyük bir açlık hissetmeye başladığı anda uzak bir köye gelir. Oraya vardıktan sonra bütün çiftçileri muhtarın yanına çağırttırır ve kızgınlıkla şöyle der:
    - “Ben köyünüzde kaldığım müddetçe bana yeterince yemek vereceksiniz. Aksi halde gittiğim son köyde beni aç bıraktıklarında onlara yaptığımın aynısını size de yaparım.”
    Onu büyük bir büyücü sandıklarından önce korkarlar. Bundan dolayı da istediği kadar ona yemek verirler. Birkaç gün sonra tekrar yola koyulmak istediğinde köydeki meraklının biri sorar:
    -“Eğer size yiyecek bir şey vermeseydik ne yapardınız?” Hoca o zaman gülerek cevap verir. -“O zaman aç olarak yoluma devam ederdim. Son gittiğim köyde de aynı şeyi yapmıştım.”

  8. #88

    Kullanıcı Bilgi Menüsü

    Standart

    Hoca'nın Şansı
    Günün birinde Hoca ve komşuları yiyecekler üzerine konuşmaya dalmışlardı. Hoca bu konuşmayı sevmiş ve konuştukça da konuşmaya devam etmişti. Bazen konuşur, bazen de dinlerdi. Oradakilerden biri Hoca’ya:
    - “Hocam şu anda neye sahip olmak istersin?” diye sordu. Bunun üzerine Hoca düşünmeden:
    - “Helvam olsun isterim. Uzun zamandan beri helva yemeye fırsatım olmadı” diye cevap verdi. Bunun üzerine komşusu:
    - “Hocam bu niye böyle?” diye sordu. Hoca da:
    - “Evet, unumuz olduğunda şekerimiz yoktur. Şu anda biraz şekerimiz var, fakat yağımız yok. Yağı bulduğumuzda da, un bulamayız. Bu yüzden helva yemedim” diye devam etti.
    - “Çok doğru Hocam! Hepsinin tam olarak bulunduğu bir anınız olmadı mı?” diye arkadaşları sordu. Bunun üzerine Hoca:
    - “Ha, o zaman da ben evde değildim” diye cevap verdi.

  9. #89

    Kullanıcı Bilgi Menüsü

    Standart

    Hepsinin Tadı Aynı
    Hoca, eşeğine iki küfe üzüm yüklemiş, evine götürüyormuş. Şehre girince çocuklar başına üşüşüp “Hoca Hoca” demişler, “bize birer salkım üzüm ver”. Hoca, çocukların çokluğunu görünce her birine üçer beşer üzüm vermiş. “Hoca” demişler “bu kadar az verilir mi?” Hoca demiş ki:
    - “Çocuklar, küfelerdeki bütün üzümlerine tadı da bir tanesinin tadı da aynı. Az yemekle çok yemek arasında bir fark yok ki.”

  10. #90

    Kullanıcı Bilgi Menüsü

    Standart

    Boş Mideyle Uyku
    Hoca bir gün misafirliğe gitmiş. Ev sahipleri de yemek yemişler. Hoca’yı da yemek yedi sanmışlar ve yemek getirmemişler. O da sıkılmış, bir şey söyleyememiş. Konuşulmuş, görüşülmüş, şerbetler içilmiş, Hoca’yı öbür odaya götürüp yatağını göstermişler. “Allah rahatlık versin” deyip gitmişler. Hoca, aç karnına bir türlü uyuyamamış. Sağa dönmüş, sola dönmüş, ama yine de uyuyamamış. Kalkıp ev sahiplerinin odasına gitmiş, kapıyı çalmış. “Hayrola Hocam ne var” demişler. Hoca demiş ki:
    - “Efendim, yumuşak bir yatak yapmışsınız, rahatım kaçtı, uyuyamadım. Bilirsiniz, biz fukaralıktan yetişmiş adamlarız. Siz bana bir kül pidesi verin de yarısını yatak, yarısını yorgan yapayım, mışıl mışıl uyuyayım.”

Sayfa 9/32 İlkİlk 12345678910111213141516171819 ... SonSon

Konu Bilgileri

Users Browsing this Thread

Şu an Bu Konuyu Gorunteleyen 1 Kullanıcı var. (0 Uye ve 1 Misafir)

Bu Konudaki Etiketler

Yer imleri

Yetkileriniz

  • Konu Acma Yetkiniz Yok
  • Cevap Yazma Yetkiniz Yok
  • Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
  • Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok
  •