77. Ez-Zubur
ez-Zubur, beş şekilde tefsir edilir:
1. ez-Zubur, geçmiş ümmetlere ait hadîsler/haber*ler ve onların kitaplarda yazılı olan işleri j durumları anlamında kullanılmıştır; şu âyette bu böyledir:
Bcyyinât [apaçık deliller] {yani, nebilerin kavimlerine getirdikleri âyetler!, zubur {yani, onlardan önceki (ila*hi) kitapların hadisleri I haberleri ve nasihatleri} ve nurlu kitap (yani, emir ve nehiyleriyle aydınlatan ki*tap) ile... (Âl-i İmrân/184)
Bunun benzen de Fâtır Bu Linki Görmeniz İçin SupersatForuma Uye Olmanız Gerekmektedir. ve Nah! Bu Linki Görmeniz İçin SupersatForuma Uye Olmanız Gerekmektedir. sûresinde bulunmaktadır.
2. ez-Zubur, (ilahî) kitaplar anlamında kullanılır; şu âyetlerde olduğu gibi:
Muhakkak ki o {yani, Muhammed. ve o'nun ümmeti*nin nitelikleri}, evvelkilerin zuhurunda {yani, kitap-larmd.a} vardır. (Şu',ırâ/196)
Andolsun Biz Zikr'in {yani, Levh-i Mahfuzun} ardın*dan zebûr'da (yani, bütün (ilahî) kitaplarda} da yaz*dık... (Enbiyâ/105)
3. ez-Zubur, Levh-i Mahfuz manasında kullanılmış*tır; şu âyette olduğu gibi:
İşledikleri herşey o zuhurdadır (yani, Levh-i Mah*fuz'dadır}. (Kamer/52)
4. ez-Zuber kelimesi, kütleler parçalar anlamında kullanılmıştır; şu âyetlerde olduğu gibi:
Bana demir zuberi (yani, kütleleri} getirin! (Kehf796)
Ama insanlar işlerini kendi aralarında zubur ettiler (yani, kısım, kısım I parça parça ayırdılar}. (Mü'mi-nûn/53)
5. ez-Zebûr, Davud'a verilen kitap anlamında kulla*nılmıştır; şu âyette olduğu gibi:
Davud'a da Zebur (yani, Davud'a da kitap} verdik. (Nisâ/163)
Bunun bir benzeri de İsrâ sûresindedir. Bu Linki Görmeniz İçin SupersatForuma Uye Olmanız Gerekmektedir.
78. El-Ferah
el-Ferah, üç şekilde tefsir edilir:
1. el-Ferah, şımarıp azmak, azgınlık etmek anla*mında kullanılmıştır; şu âyetlerde olduğu gibi:
Ferahlanma (yani, şımarıp azma}! Doğrusu Allah fe-rahlananları (yani, şımarıp azanları} sevmez. (Ka-
sas/76)
Şüphesiz o, ferahlanır (yani, şımarıp azar}. (Hûd/10)
Bu şundandır: Yeryüzünde haksız yere ferahlanıyor*dunuz (yani, büyüklük taslıyordunuz, şımarıp azıyor*dunuz}. (Mü'min/75)
2. el-Ferah ile, rızâ [razı olma I hoşnutluk i memnu*niyet] kasdedilmiştir; şu âyetlerde olduğu gibi:
Onlar ise dünya hayat ile ferahlandılar (yani şimdi*ki I yakın hayata razı oldular}. Halbuki dünya hayat, âhirete nisbetle bir geçimlikten başka birşey değildir.
(Ra'd/26)
Her hizb sahib olduğu ile ferahlık duymaktadır (ya*ni, ona razıdır}. (Rûm/32)
İlmden yanlarında bulunan ile ferahlandılar (yani, yanlarındaki ilme razı oldular}. (Mü'min/83)
3. el-Ferah lafzının, bizatihi ferah jsevinmek anla*mında kullanılması; şu âyette olduğu gibi:
Hatta gemilerde bulunduğunuz ve onlar içindekileri alıp elverişli bir rüzgâr ile seyrettikleri, kendileri de bununla ferahlandıkları (yani, sevindikleri} sırada... (Yûnus/22) Bu Linki Görmeniz İçin SupersatForuma Uye Olmanız Gerekmektedir.


 Teşekkur:
 Teşekkur:  Beğeni:
 Beğeni: 

 
			
			 
			
 
 
				 
					
					
					
					
				 
			
Yer imleri